Mutlu Binark
Hacettepe University, İletişim Bilimleri, Faculty Member
- Communication Theory, Cultural Studies (Communication), Digital Games, Digitial Games, Digital Game Culture In Turkey, Gender Communication, and 26 moreIdentity and Identification, Intercultural Communication, Media Studies, New Communication Technologies, New Media, The Internet, Visual Communication, Gender and Technoscience, Gender Portrayal in Media, Media Theory, Media Literacy, Media Sociology, Media Literacy Education, Türkiye'de internet sansürü, Using Social Media for hate spech is not freedom of speech!, New media and communication systems, Social Media, Yeni medya, Alternative Media, Research Data Management, Critical Information Studies, Japanese Popular Culture, Kpop, Korean Popular Culture, Hallyu, Chinese Media Studies, Cultural Policy, and Cultural Political Economyedit
- Professor at the Department of Radio‐Television and Cinema, and Chair of the Division of Informatics and Information ... moreProfessor at the Department of Radio‐Television and Cinema, and Chair of the Division of Informatics and Information Technologies at the Faculty of Communication, Hacettepe University since 2014. She was assigned as the Editor of Moment Journal from July, 2017 to June 2022. Moment Dergi is a peer blind academic journal on the cultural and media studies. See: http://www.momentjournal.org/index.php/momentdergi
She has completed in success “Digital Game Culture and Internet Cafe Usage Patterns Of Young People in Turkey: Online and Offline Identity Exercises, Immobile Socialization and Virtual Careere‐An Ethnographic Study in Ankara” (107K039 Research Project) and supported financially by the Scientific and Technological Research Council of Turkey. This Project is chosen as a success story by the Scientific and Technological Research Council of Turkey in 2010.
She has completed in success “Ethical Problems in New Media Environments” (111k368 Research Project), which was also funded by the Scientific and Technological Research Council of Turkey in 2012. She had been a member of research team, worked on the use of social media by political parties and their leaders in Turkey. This research project, titled as “The Evaluation of Social Media Environments in terms of Political Communication Applications: The Use of the Facebook and Twitter by Political Parties and Leaders during the 2011 General Elections in Turkey”, has been also funded by the Scientific and Technological Research Council of Turkey, and successfully ended in 2013.
Recently she had been successfully completed three research projects, granted by Hacettepe University, Scientific Research Division, as following: “Trolls in Twitter” (2015), “Conduction a social science research on social media and data ethics policy in Turkey” (2016), "Evaluation of academic findings and proposals of TUBITAK SOBAG supported research project no 107K039: 10 year statement” (2018.)
She is a founding member of Alternative Informatics Association which is one of the leading NGO on the freedom of speech on Internet and organizing civic campaigns on personal data protection on both e‐government applications and ISP’s applications in Turkey (See http://www.alternatifbilisim.org/wiki/Ana_Sayfa).
She had been a member of advisory board of the Social Sciences Research Department of the Scientific and Technological Research Council of Turkey among 2012‐2016. She teaches media theories, media sociology, media literacy, and new media culture. She is currently working on data ethics, media literacy, digital inclusion, creative content industries and cultural policy.
Her current research project was on “The Creative Content Industry and the Transnatiolization of Hallyu (Korean Wave): The Policy Making of Korean Government and the Contribution of Conglomerates (Chaebols)”, granted by Hacettepe University, Scientific Research Division from November 2017 to September 2018. She carried the field research in Busan University of Foreign Studies, in Busan-Korea from March 1st to August 31st, 2018.edit
Tübitak Sobag 107k039 nolu araştırma projesinin bulgularınatemelli Türkiye'de dijital oyun ekosisteminin hatitası, sorunlar ve olanaklar
Dijital oyun endüstrisinin ekonomi politiği
Dijital oyun endüstrisinin ekonomi politiği
Research Interests:
“Covid-19 Sürecinde Yaşlıların Enformasyon Arayışı ve Enformasyon Değerlendirmesi”başlıklı bu proje, TÜBİTAK tarafından 120k613 proje koduyla Haziran 2020 tarihinde desteklenmeye değer bulunmuştur. Proje, Türkiye’deki yaşlı nüfusu temsil... more
“Covid-19 Sürecinde Yaşlıların Enformasyon Arayışı ve
Enformasyon Değerlendirmesi”başlıklı bu proje, TÜBİTAK tarafından 120k613 proje koduyla Haziran 2020 tarihinde desteklenmeye
değer bulunmuştur. Proje, Türkiye’deki yaşlı nüfusu temsil eden,
65 yaş ve üzerindeki insanların enformasyon arayışı ve değerlendirme süreçlerini ampirik verilerle ortaya koymayı amaçlamaktadır.
Enformasyon Değerlendirmesi”başlıklı bu proje, TÜBİTAK tarafından 120k613 proje koduyla Haziran 2020 tarihinde desteklenmeye
değer bulunmuştur. Proje, Türkiye’deki yaşlı nüfusu temsil eden,
65 yaş ve üzerindeki insanların enformasyon arayışı ve değerlendirme süreçlerini ampirik verilerle ortaya koymayı amaçlamaktadır.
Research Interests:
Bu çalışmada Covid19 salgın sürecinde farklı farklı ülkelerde uygulanan temas takip uygulamaları ve kişisel verilerin korunması tartışması ile Türkiye'de Hayat Eve Sığar Uygulaması'nın Kişisel verilerin korunması bağlamında incelemesi... more
Bu çalışmada Covid19 salgın sürecinde farklı farklı ülkelerde uygulanan temas takip uygulamaları ve kişisel verilerin korunması tartışması ile Türkiye'de Hayat Eve Sığar Uygulaması'nın Kişisel verilerin korunması bağlamında incelemesi yapılmaktadır.
Research Interests:
Bu kitap Güney Kore’den tüm dünyaya yayılan Kore Dalgası (“Hallyu”) olarak bilinen kültürel içeriklerin kültürel diplomasi aracı ve kanalı olarak devlet politikasıyla üretim ve yayılım sürecinin nasıl desteklendiğini örnekler üzerinden... more
Bu kitap Güney Kore’den tüm dünyaya yayılan Kore Dalgası (“Hallyu”) olarak bilinen kültürel içeriklerin kültürel diplomasi aracı ve kanalı olarak devlet politikasıyla üretim ve yayılım sürecinin nasıl desteklendiğini örnekler üzerinden tartışmaktadır. Çalışmada, “Hallyu” örneği merkeze alınarak yaratıcı içerik endüstrisinin Güney Kore’de devlet politikası ve büyük şirketlerin desteğiyle gelişme süreci, ulusaşırı popüler kültür pazarına damga vurması hem ekonomi politik bakış açısıyla, hem de kültürel üretim ve mücadele alanı olarak kültürel çalışmaların bakış açısıyla tartışmaya açılmaktadır. Bu kitapta Kore sinema endüstrisinin, K-dramaların ve K-pop’un gelişkin hükümet politikalarıyla ilişkisi Kore Dalgası’nın dönemsel farklılıklarını ve gelişme evrelerini ortaya koymak için örnek olarak ele alınmaktadır.
Çalışmanın Türkiye’de kültür politikaları, kültürel diplomasi, yaratıcı endüstriler alanında çalışanlara temel bir kaynak olması amaçlanırken; farklı bir coğrafyada bir ülkenin demokratikleşme sürecine koşut olarak kültürel alana ilişkin yönetsel erkin düzenleyici politikalarının denetimden ve sansürden ilk olarak ifade özgürlüğüne ve en nihayetinde de kültürel içerikleri metalaştırmaya doğru nasıl değiştiği yönünde bir izlek sunması açısından da örnek teşkil edeceğini düşünülmektedir. Bu bağlamda, kitabın Türkiye özelinde demokratik, kapsayıcı, çok yönlü ve sürdürülebilir kültür politikaları üretimi için yeni soruların sorulmasına ve araştırmaların yürütülmesine vesile olacağı umulmaktadır.
Çalışmanın Türkiye’de kültür politikaları, kültürel diplomasi, yaratıcı endüstriler alanında çalışanlara temel bir kaynak olması amaçlanırken; farklı bir coğrafyada bir ülkenin demokratikleşme sürecine koşut olarak kültürel alana ilişkin yönetsel erkin düzenleyici politikalarının denetimden ve sansürden ilk olarak ifade özgürlüğüne ve en nihayetinde de kültürel içerikleri metalaştırmaya doğru nasıl değiştiği yönünde bir izlek sunması açısından da örnek teşkil edeceğini düşünülmektedir. Bu bağlamda, kitabın Türkiye özelinde demokratik, kapsayıcı, çok yönlü ve sürdürülebilir kültür politikaları üretimi için yeni soruların sorulmasına ve araştırmaların yürütülmesine vesile olacağı umulmaktadır.
Research Interests:
Bu kitap Güney Kore'den tüm dünyaya yayılan Kore Dalgası ("Hallyu") olarak bilinen kültürel içeriklerin kültürel diplomasi aracı ve kanalı olarak devlet politikasıyla üretim ve yayılım sürecinin nasıl desteklendiğini örnekler üzerinden... more
Bu kitap Güney Kore'den tüm dünyaya yayılan Kore Dalgası ("Hallyu") olarak bilinen kültürel içeriklerin kültürel diplomasi aracı ve kanalı olarak devlet politikasıyla üretim ve yayılım sürecinin nasıl desteklendiğini örnekler üzerinden tartışmaktadır. Çalışmada, "Hallyu" örneği merkeze alınarak yaratıcı içerik endüstrisinin Güney Kore'de devlet politikası ve büyük şirketlerin desteğiyle gelişme süreci, ulusaşırı popüler kültür pazarına damga vurması hem ekonomi politik bakış açısıyla, hem de kültürel üretim ve mücadele alanı olarak kültürel çalışmaların bakış açısıyla tartışmaya açılmaktadır. Bu kitapta Kore sinema endüstrisinin, K-dramaların ve K-pop'un gelişkin hükümet politikalarıyla ilişkisi Kore Dalgası'nın dönemsel farklılıklarını ve gelişme evrelerini ortaya koymak için örnek olarak ele alınmaktadır. Çalışmanın Türkiye'de kültür politikaları, kültürel diplomasi, yaratıcı endüstriler alanında çalışanlara temel bir kaynak olması amaçlanırken; farklı bir coğrafyada bir ülkenin demokratikleşme sürecine koşut olarak kültürel alana ilişkin yönetsel erkin düzenleyici politikalarının denetimden ve sansürden ilk olarak ifade özgürlüğüne ve en nihayetinde de kültürel içerikleri metalaştırmaya doğru nasıl değiştiği yönünde bir izlek sunması açısından da örnek teşkil edeceğini düşünülmektedir. Bu bağlamda, kitabın Türkiye özelinde demokratik, kapsayıcı, çok yönlü ve sürdürülebilir kültür politikaları üretimi için yeni soruların sorulmasına ve araştırmaların yürütülmesine vesile olacağı umulmaktadır.
Research Interests:
Abstract Story(telling) of a TÜBİTAK SOBAG Research Project (107k039) In this paper, through the storytelling of a TÜBİTAK SOBAG research Project (107k039), I will emphasize the importance of self-reflexivity of the researcher, and... more
Abstract
Story(telling) of a TÜBİTAK SOBAG Research Project (107k039)
In this paper, through the storytelling of a TÜBİTAK SOBAG research Project (107k039), I will emphasize the importance of self-reflexivity of the researcher, and her/his position taking during the ethongraphic field research among the participants, funding institutions, and industries’ agents. Then the lessons taken from the field will be explained. The field research, discussed here is carried on the game industry and digital game culture in Turkey from 2007 to 2009.
Keywords: self-reflexivity, field notes, field lessons, TÜBİTAK SOBAG, game industry, digital game culture, etnography
Özet
Bu çalışmada bir TÜBİTAK SOBAG projesi (107k039) üzerinden, araştırmacının özdüşünümselliği ile katılımcılar, destekleyen kuruluş ve endüstrinin aktörleri arasında araştırmacının pozisyon alışındaki önem açıklanacaktır. Saha çalışmasından çıkan dersler serimlenecektir. Saha çalışması Türkiye’de oyun endüstrisi ve dijital oyun kültürü üzerine 2007 ve 2009 yılları arasında gerçekleştirilmiştir.
Anahtar Sözcükler: öz düşünümsellik, saha notları, saha dersleri, TÜBİTAK SOBAG, oyun endüstrisi, dijital oyun kültürü, etnografi
Story(telling) of a TÜBİTAK SOBAG Research Project (107k039)
In this paper, through the storytelling of a TÜBİTAK SOBAG research Project (107k039), I will emphasize the importance of self-reflexivity of the researcher, and her/his position taking during the ethongraphic field research among the participants, funding institutions, and industries’ agents. Then the lessons taken from the field will be explained. The field research, discussed here is carried on the game industry and digital game culture in Turkey from 2007 to 2009.
Keywords: self-reflexivity, field notes, field lessons, TÜBİTAK SOBAG, game industry, digital game culture, etnography
Özet
Bu çalışmada bir TÜBİTAK SOBAG projesi (107k039) üzerinden, araştırmacının özdüşünümselliği ile katılımcılar, destekleyen kuruluş ve endüstrinin aktörleri arasında araştırmacının pozisyon alışındaki önem açıklanacaktır. Saha çalışmasından çıkan dersler serimlenecektir. Saha çalışması Türkiye’de oyun endüstrisi ve dijital oyun kültürü üzerine 2007 ve 2009 yılları arasında gerçekleştirilmiştir.
Anahtar Sözcükler: öz düşünümsellik, saha notları, saha dersleri, TÜBİTAK SOBAG, oyun endüstrisi, dijital oyun kültürü, etnografi
Yeni medya ortamlarından İnternet ve çeşitli Web 2.0 uygulamaları günümüzde pek çok insanın her gün gezip keşfetmekte olduğu, çok farklı ve nitelikte enformasyona ulaşabildiği, küresel ölçekte kişiler arasında eş anlı veya eşansız... more
Yeni medya ortamlarından İnternet ve çeşitli Web 2.0 uygulamaları günümüzde pek çok insanın her gün gezip keşfetmekte olduğu, çok farklı ve nitelikte enformasyona ulaşabildiği, küresel ölçekte kişiler arasında eş anlı veya eşansız etkileşimi olanaklı kılan ortamlardır. Bu ortamlarda iletişim pratiklerinin hızla gelişmesi, bu iletişimi sağlayan ortamların kültüre, kolektif üretimlere ve demokratik katılıma olumlu katkısı, endüstriyel ve akademik alanlarda çalışan pek çok araştırmacının her geçen gün daha çok ilgisini çekmektedir. Medya ve yeni medya çalışmaları alanından bir çok araştırmacı, bugüne değin gerek İnternet kullanım pratikleri olsun gerekse İnternet dolayımlı iletişim biçimleri üzerine olsun çok sayıda araştırmayı gerçekleştirmiştir. Bu çalışmanın niyeti, Türkiye’de gerek akademi çatısı altında kurumsallaşan yeni medya bölümlerinde gerekse iletişim bilimleri alanında ve/ya medya çalışmalarında yeni medya ortamları üzerine gerçekleştirilen nitelikli araştırmaların sayısının çoğalmasına, epistemolojik ve ontolojik tutarlığa sahip yeni medya araştırmalarına ve araştırma etiğine yöntembilimsel katkı sağlamaktır. Bir yeni medya çalışmasında araştırmacı, hangi yeni medya ortamı veya pratiği üzerine çalışıyorsa çalışsın, asıl olarak derdinin samimi olması ve kavramsal ve kuramsal yaklaşımını tutarlı bir şekilde çatması gerektiğini, “sahaya” çıkıldığı zaman aslında topluma ve bireye değdiğini unutmamalıdır. Aslında, yeni medya ortamları ve kullanım pratikleri üzerine çalışırken araştırmacı araştırma süreci içinde kendi derdi, soruları ve kavram seti, olay ve olgulara bakış açısıyla yüzleşme, sorgulama ve hesaplaşma içeren bir yolculuğa çıkmaktadır. Bu çalışma bundan ötürü bu yolculuğa farklı araştırma tekniklerini literatürdeki temel araştırmalardan örnekler ile serimleyerek, araştırma etiği ve araştırmacı sorumluluğu hususlarında bir başvuru kaynağı olarak eşlik etmeyi amaçlamaktadır.
Derleyen: Mutlu Binark, Bölümler: Ezgi Mert, Günseli Bayraktutan, İslam Halaiqa, Mutlu Binark, Selda Tunç, Tuğrul Çomu ve Zeynep Büker Alyanak
İstanbul: Ayrıntı Schola Dizisi
ISBN: 978-975-539-931-7
Derleyen: Mutlu Binark, Bölümler: Ezgi Mert, Günseli Bayraktutan, İslam Halaiqa, Mutlu Binark, Selda Tunç, Tuğrul Çomu ve Zeynep Büker Alyanak
İstanbul: Ayrıntı Schola Dizisi
ISBN: 978-975-539-931-7
Research Interests:
This paper, mainly accepting that web 2.0 has a contribution to the development of citizenship culture, examines the uses of Facebook by Turkish political parties and their leaders during the 2011 Turkish General Elections. By examining... more
This paper, mainly accepting that web 2.0 has a contribution to the development of citizenship culture, examines the uses of Facebook by Turkish political parties and their leaders during the 2011 Turkish General Elections. By examining the relationship through the discursive practices of social media interface, this study reveals the possible converting effects of those practices of political parties by the usage of social media in the process of political communication. During the study, 9 Facebook accounts have been recorded for 3 months and analyzed by means of the quantitative and qualitative content analysis technique. Qualities of the accounts, such as customizations, information shared on the accounts, and the numbers of posts, have been examined for each account; topics, themes, styles, linguistic practices etc. have been examined for each post. Hence, this paper focuses on the opportunities offered by web 2.0 that have been used for election campaigning in Turkey, the mutual and interactive communication between the party and/or the candidate and the voters forming during the campaigning period, and the qualities of the online communications between the candidate and his/her competitors throughout the analysis of Facebook usage by both the party and the leaders.
Research Interests:
"Sosyal medya ortamlarının siyasal iletişim süreci açısından kullanımını kronolojik olarak 2011 Genel Seçimlerinden itibaren günümüzdeki sıcak politik gelişmelere kadar taşıyan ve tartışan bu çalışmanın ardında, bu çalışmaya kaynaklık... more
"Sosyal medya ortamlarının siyasal iletişim süreci açısından kullanımını kronolojik olarak 2011 Genel Seçimlerinden itibaren günümüzdeki sıcak politik gelişmelere kadar taşıyan ve tartışan bu çalışmanın ardında, bu çalışmaya kaynaklık eden, ilham veren bir başka kapsamlı çalışma/araştırma projesi ve bu işi gerçekleştiren ekibin bir araya gelme ve yazma motivasyonu olduğunu belirtmeliyiz önce. Peter Burke’ın Bilginin Toplumsal Tarihi II-Encyclopédie’den Wikipedia’ya’da vurguladığı “Becerilerin tarihi pek ender yazılmakla beraber, ‘nasıl yapılacağını bilme’, kesinlikle ‘bir şeyi bilme’nin yanında bir yer hak ediyor.” (Ryle, 1949, Thelen; 2004′den akt. Burke, 2012: s. 6) sözünden hareketle öncelikle bu çalışmanın gerçekleşme öyküsünü kısaca aktarmak ve böylece niyetimizi de okuyucuyla paylaşmak istiyoruz.
Çok genel bir özetle web 2.0 diye tanımlanan yeni iletişim ortam ve araçlarının en popüler ve yaygın uygulamaları olarak sosyal medyanın siyasal iletişim sürecinde kullanılmasını konu edinen bu araştırma projesinde, sosyal medya ortam ve araçları ile siyasal iletişim arakesitinde, siyasal iletişim sürecine dahil aktörlere, özellikle liderlere, diğer siyasetçilere ve kurumsal yapılar olarak siyasi partilere sosyal medya arayüzeyinde yer alan söylemsel pratikleri (yazılı ve görsel paylaşımlar) üzerinden bakılmış ve çevrimdışı yapılan görüşmelerle de siyasi partileri temsil eden (milletvekilleri, MYK üyeleri, milletvekili adayları, sosyal medya uzmanları gibi) kişilerin süreç, araç ve ortamlara ilişkin görüşleri alınarak çalışma desteklenmiştir. Siyasal iletişim sürecinde sosyal medya ortamlarının kullanılmasının siyasetçiler-siyasi partiler ve yurttaşlar arasında siyasi katılım temelinde katılımcı demokrasinin güçleneceği varsayımıyla hareket eden bu araştırmada, siyasi partilerin, liderlerin ve adayların Türkiye’de 2011 Genel Seçimlerinde sosyal medya ortamlarını hangi amaçlarla, ne şekillerde kullandıklarına, bu bağlamda ortaya çıkan ortak ya da benzeşen kullanım pratiklerine, siyasi partilerin resmi web sitelerine göre sosyal medya ortamları kullanmalarıyla ortaya çıkan olanaklara ve bu ortamlarda kullanıcının yeni medyanın etkileşimsellik, katılım, kullanıcı türevli içerik üretme gibi özellikleri kullanması sonucunda siyasi partilerin ve liderlerin söylemsel pratiklerinin ve siyasal iletişim sürecinin ne şekilde etkilendiğine bakılmıştır.
Bu kitabı yazan ekip olarak, saha çalışmasında bir çeşit “katılımcılarımız” olan siyasi partiler, temsilcileri, siyasetçiler ve elbette bu sürecin en önemli parçası olan yurttaşlar tarafından da okunabilecek, kolaylıkla erişilebilecek yeni bir metin oluşturma gereksiniminin ortaya çıktığını fark ettik. Bundan yaklaşık üç yıl önce siyasal iletişim ve sosyal medya başlıklı bir araştırma projesi gerçekleştirmeye karar verdiğimizde birlikte çalışma pratiği olan, ortak bir dil üretmiş bir grup akademisyendik. Daha sonra yolumuz ortak çalışma konularımız olan, benzer bir yaklaşım ve dille meseleleri ele alan diğer çalışma arkadaşlarımızla kesişti.
04-06 Aralık 2013 tarihinde Türkiye Sosyal Bilimler Derneği tarafından düzenlenen 13. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi kapsamında katıldığımız bir panelde siyasal iletişim sürecinde sosyal medya ortamlarının kullanımı ağırlıklı olarak AKP, CHP ve BDP üzerinden tartışılmış, Mayıs 2013 tarihinde siyasi partilerin ve milletvekillerinin Mayıs gündemine koşut olarak sosyal medyayı ne şekillerde kullandıkları ele alınmıştı.
Bu kitap çalışmasını gerçekleştiren herkesin dahil olduğu panelin ardından, çalışmanın daha güncel tartışmalarla ve daha çok kişiye ulaşabilecek biçimde yeniden okunarak ve kurgulanarak dolaşıma sokulması gerektiğine karar verdik. Bundan ötürü de çalışmamızın adını Siyasetin Yeni Hâli: Vaka-i Sosyal Medya koyduk. Kitabın içeriğinin oluşturulmasında, Haziran 2013′te Türkiye coğrafyasında yurttaşın sivil katılımına ve seçim sandığı dışında yurttaşlığı tecrübe etmesine önemli bir katkı sağlayan Gezi Direnişi’nin yaşanmışlığı, ardından AKP hükümeti ve Gülen Cemaati arasında yaşanan iktidar bloğu kırılmasının, bunun siber uzamdaki tezahürleri olarak akseden sosyal medya savaşlarının hiç kuşkusuz etkili bir rolü oldu…..(Girişten)
Doğu, B., Özçetin, D., Bayraktutan, G, Binark, M., Çomu, T., İslamoğlu, G. ve Telli-Aydemir, A. (2014) Siyasetin Yeni Hali: Vaka-i Sosyal Medya – Seçimden Seçime, Gezi Direnişi’nden Hükümet Cemaat Çatışmasına, İstanbul: Kalkedon Yayınları.
ISBN: 9786054979103"
Çok genel bir özetle web 2.0 diye tanımlanan yeni iletişim ortam ve araçlarının en popüler ve yaygın uygulamaları olarak sosyal medyanın siyasal iletişim sürecinde kullanılmasını konu edinen bu araştırma projesinde, sosyal medya ortam ve araçları ile siyasal iletişim arakesitinde, siyasal iletişim sürecine dahil aktörlere, özellikle liderlere, diğer siyasetçilere ve kurumsal yapılar olarak siyasi partilere sosyal medya arayüzeyinde yer alan söylemsel pratikleri (yazılı ve görsel paylaşımlar) üzerinden bakılmış ve çevrimdışı yapılan görüşmelerle de siyasi partileri temsil eden (milletvekilleri, MYK üyeleri, milletvekili adayları, sosyal medya uzmanları gibi) kişilerin süreç, araç ve ortamlara ilişkin görüşleri alınarak çalışma desteklenmiştir. Siyasal iletişim sürecinde sosyal medya ortamlarının kullanılmasının siyasetçiler-siyasi partiler ve yurttaşlar arasında siyasi katılım temelinde katılımcı demokrasinin güçleneceği varsayımıyla hareket eden bu araştırmada, siyasi partilerin, liderlerin ve adayların Türkiye’de 2011 Genel Seçimlerinde sosyal medya ortamlarını hangi amaçlarla, ne şekillerde kullandıklarına, bu bağlamda ortaya çıkan ortak ya da benzeşen kullanım pratiklerine, siyasi partilerin resmi web sitelerine göre sosyal medya ortamları kullanmalarıyla ortaya çıkan olanaklara ve bu ortamlarda kullanıcının yeni medyanın etkileşimsellik, katılım, kullanıcı türevli içerik üretme gibi özellikleri kullanması sonucunda siyasi partilerin ve liderlerin söylemsel pratiklerinin ve siyasal iletişim sürecinin ne şekilde etkilendiğine bakılmıştır.
Bu kitabı yazan ekip olarak, saha çalışmasında bir çeşit “katılımcılarımız” olan siyasi partiler, temsilcileri, siyasetçiler ve elbette bu sürecin en önemli parçası olan yurttaşlar tarafından da okunabilecek, kolaylıkla erişilebilecek yeni bir metin oluşturma gereksiniminin ortaya çıktığını fark ettik. Bundan yaklaşık üç yıl önce siyasal iletişim ve sosyal medya başlıklı bir araştırma projesi gerçekleştirmeye karar verdiğimizde birlikte çalışma pratiği olan, ortak bir dil üretmiş bir grup akademisyendik. Daha sonra yolumuz ortak çalışma konularımız olan, benzer bir yaklaşım ve dille meseleleri ele alan diğer çalışma arkadaşlarımızla kesişti.
04-06 Aralık 2013 tarihinde Türkiye Sosyal Bilimler Derneği tarafından düzenlenen 13. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresi kapsamında katıldığımız bir panelde siyasal iletişim sürecinde sosyal medya ortamlarının kullanımı ağırlıklı olarak AKP, CHP ve BDP üzerinden tartışılmış, Mayıs 2013 tarihinde siyasi partilerin ve milletvekillerinin Mayıs gündemine koşut olarak sosyal medyayı ne şekillerde kullandıkları ele alınmıştı.
Bu kitap çalışmasını gerçekleştiren herkesin dahil olduğu panelin ardından, çalışmanın daha güncel tartışmalarla ve daha çok kişiye ulaşabilecek biçimde yeniden okunarak ve kurgulanarak dolaşıma sokulması gerektiğine karar verdik. Bundan ötürü de çalışmamızın adını Siyasetin Yeni Hâli: Vaka-i Sosyal Medya koyduk. Kitabın içeriğinin oluşturulmasında, Haziran 2013′te Türkiye coğrafyasında yurttaşın sivil katılımına ve seçim sandığı dışında yurttaşlığı tecrübe etmesine önemli bir katkı sağlayan Gezi Direnişi’nin yaşanmışlığı, ardından AKP hükümeti ve Gülen Cemaati arasında yaşanan iktidar bloğu kırılmasının, bunun siber uzamdaki tezahürleri olarak akseden sosyal medya savaşlarının hiç kuşkusuz etkili bir rolü oldu…..(Girişten)
Doğu, B., Özçetin, D., Bayraktutan, G, Binark, M., Çomu, T., İslamoğlu, G. ve Telli-Aydemir, A. (2014) Siyasetin Yeni Hali: Vaka-i Sosyal Medya – Seçimden Seçime, Gezi Direnişi’nden Hükümet Cemaat Çatışmasına, İstanbul: Kalkedon Yayınları.
ISBN: 9786054979103"
Research Interests:
Ayın Karanlık Yüzü: Yeni Medya ve Etik adlı Mutlu Binark ve Günseli Bayraktutan’ın Tübitak Sobag destekli araştırma projesi sonuçları Kalkedon Yayınlarından çıktı. Araştırmacılar amaç ve hedeflerini şu şekilde açıklıyorlar: “Temel... more
Ayın Karanlık Yüzü: Yeni Medya ve Etik adlı Mutlu Binark ve Günseli Bayraktutan’ın Tübitak Sobag destekli araştırma projesi sonuçları Kalkedon Yayınlarından çıktı.
Araştırmacılar amaç ve hedeflerini şu şekilde açıklıyorlar:
“Temel amacımız sürekli değişen ve gelişen, çeşitlenen ve neredeyse bir biçimde hepimizi dâhil eden sosyal medya araç ve ortamlarının ortaya çıkardığı-elbette kullanıcı dolayımlı-etik sorunların kaynağını öğrenmek, bunları tespit edip örneklendirmek, belki de sürekli değişen, farklılaşan, yenilenen bir “yeni” dünyada var olan olumsuzlukları da unutmamak üzerine bir kayıt düşmekti. Günümüzde başta çevrimiçi haber siteleri olmak üzere, sosyal medya kullanımı üzerinden çok sayıda olay ve olgu gerek ana akım medyanın gerekse kamuoyunun gündemine sıklıkla gelmektedir. Bu olay ve olguların içerik anlamında üretimi ve medyada yer alış biçimi etik açıdan sorunludur. Örneğin, yakın zamanlarda bazı politikacıların özel yaşamlarının gizliliğini ihlâl eden “mahrem alana”, “özel alana” ilişkin görsel-işitsel imgelerin gizlice yasa dışı yapılmış kayıtlarının İnternet’te forumlarda ve çeşitli video paylaşım sitelerinde dolaşıma girmesi, çevrimiçi haber sitelerinde, sosyal medyada ırkçı, etnik milliyetçi, farklı din ve mezhep aidiyetlerine karşı kızgınlık-küçümseme ve saldırı içeren, yabancı düşmanı, homofobik ve kadın düşmanı nefret söylemi üreten ve dolaşıma sokan içeriklerin varlığı, gerek çevrimiçi haber sitelerinde gerekse blog ortamlarında kaynak göstermeden görsel veya yazılı içerik kullanımı, içeriğe ilişkin yanıltıcı etiketleme, İnternet ortamında bırakılan dijital izlerin ard niyetle kayıtlanması ve tecimsel amaçlarla kullanılması, aşırı ticarileşme ve ticari ikna, telif haklarının ihlâli vb. sorunları yeni medya ortamındaki etik sorunlar olarak ilk elde saymak olanaklıdır.”
Çalışmanın önsözünü kaleme alan Ruhdan Uzun’a göre ise:
“İletişim alanının düzenlenmesinde gözden kaçırılmaması gereken en önemli konu ise alanın özgürlüklerle iç içe olması. Kişilerin ifade özgürlüğü hakkı ve bilgi edinme hakkı gibi temel haklarını kullanabilmeleri için sorunlar karşısında kısıtlayıcı, sınırlandırıcı, baskıcı yasalara başvurmak yerine etik bilincin yerleştirilmesi yeni medya alanında daha bir önem kazanıyor. Öte yandan, yeni medyanın siber suçları ve gözetimi artırma gibi tehlikeli yanlarına ilişkin hukuksal düzenlemeler için de moral panik yaratmak yerine kişi hak ve özgürlüklerinin, kişisel bilgilerin, mahremiyetin korunmasında yasalara rehberlik edecek etik ilkelerin geliştirilmesi gerekiyor. Elinizdeki kitap, sözü edilen eksikliklerin giderilmesinde önemli bir katkı sunuyor. Ortadoğudaki gelişmeler ve Gezi Parkı Direnişinin de gösterdiği gibi, siber uzamdaki sorunları ele almada yetersiz kalan geleneksel medyaya ilişkin etik tartışmasını yeni medya bağlamında yeniden ele alıyor. Binark ve Bayraktutan bu çalışmada, yeni medya ortamlarındaki etik sorunları saha çalışmasının bulgularıyla değerlendiriyorlar. Yeni medya profesyonelleri, sivil toplum kuruluşlarının, kamu kuruluşlarının ve meslek örgütlerinin temsilcileri, akademisyenler, hukukçular gibi çok sayıda kişinin düşünce ve deneyimlerini içermesi de çalışmanın bir diğer katkısı.” Ruhdan Uzun (Önsöz’den)
Ayın Karanlık Yüzü: Yeni Medya ve Etik
Yazarlar: Mutlu Binark ve Günseli Bayraktutan
Kapak: Kemal Akay
Araştırmacılar amaç ve hedeflerini şu şekilde açıklıyorlar:
“Temel amacımız sürekli değişen ve gelişen, çeşitlenen ve neredeyse bir biçimde hepimizi dâhil eden sosyal medya araç ve ortamlarının ortaya çıkardığı-elbette kullanıcı dolayımlı-etik sorunların kaynağını öğrenmek, bunları tespit edip örneklendirmek, belki de sürekli değişen, farklılaşan, yenilenen bir “yeni” dünyada var olan olumsuzlukları da unutmamak üzerine bir kayıt düşmekti. Günümüzde başta çevrimiçi haber siteleri olmak üzere, sosyal medya kullanımı üzerinden çok sayıda olay ve olgu gerek ana akım medyanın gerekse kamuoyunun gündemine sıklıkla gelmektedir. Bu olay ve olguların içerik anlamında üretimi ve medyada yer alış biçimi etik açıdan sorunludur. Örneğin, yakın zamanlarda bazı politikacıların özel yaşamlarının gizliliğini ihlâl eden “mahrem alana”, “özel alana” ilişkin görsel-işitsel imgelerin gizlice yasa dışı yapılmış kayıtlarının İnternet’te forumlarda ve çeşitli video paylaşım sitelerinde dolaşıma girmesi, çevrimiçi haber sitelerinde, sosyal medyada ırkçı, etnik milliyetçi, farklı din ve mezhep aidiyetlerine karşı kızgınlık-küçümseme ve saldırı içeren, yabancı düşmanı, homofobik ve kadın düşmanı nefret söylemi üreten ve dolaşıma sokan içeriklerin varlığı, gerek çevrimiçi haber sitelerinde gerekse blog ortamlarında kaynak göstermeden görsel veya yazılı içerik kullanımı, içeriğe ilişkin yanıltıcı etiketleme, İnternet ortamında bırakılan dijital izlerin ard niyetle kayıtlanması ve tecimsel amaçlarla kullanılması, aşırı ticarileşme ve ticari ikna, telif haklarının ihlâli vb. sorunları yeni medya ortamındaki etik sorunlar olarak ilk elde saymak olanaklıdır.”
Çalışmanın önsözünü kaleme alan Ruhdan Uzun’a göre ise:
“İletişim alanının düzenlenmesinde gözden kaçırılmaması gereken en önemli konu ise alanın özgürlüklerle iç içe olması. Kişilerin ifade özgürlüğü hakkı ve bilgi edinme hakkı gibi temel haklarını kullanabilmeleri için sorunlar karşısında kısıtlayıcı, sınırlandırıcı, baskıcı yasalara başvurmak yerine etik bilincin yerleştirilmesi yeni medya alanında daha bir önem kazanıyor. Öte yandan, yeni medyanın siber suçları ve gözetimi artırma gibi tehlikeli yanlarına ilişkin hukuksal düzenlemeler için de moral panik yaratmak yerine kişi hak ve özgürlüklerinin, kişisel bilgilerin, mahremiyetin korunmasında yasalara rehberlik edecek etik ilkelerin geliştirilmesi gerekiyor. Elinizdeki kitap, sözü edilen eksikliklerin giderilmesinde önemli bir katkı sunuyor. Ortadoğudaki gelişmeler ve Gezi Parkı Direnişinin de gösterdiği gibi, siber uzamdaki sorunları ele almada yetersiz kalan geleneksel medyaya ilişkin etik tartışmasını yeni medya bağlamında yeniden ele alıyor. Binark ve Bayraktutan bu çalışmada, yeni medya ortamlarındaki etik sorunları saha çalışmasının bulgularıyla değerlendiriyorlar. Yeni medya profesyonelleri, sivil toplum kuruluşlarının, kamu kuruluşlarının ve meslek örgütlerinin temsilcileri, akademisyenler, hukukçular gibi çok sayıda kişinin düşünce ve deneyimlerini içermesi de çalışmanın bir diğer katkısı.” Ruhdan Uzun (Önsöz’den)
Ayın Karanlık Yüzü: Yeni Medya ve Etik
Yazarlar: Mutlu Binark ve Günseli Bayraktutan
Kapak: Kemal Akay
Research Interests:
Bilgi ve iletişim teknolojileri artık hayatın vazgeçilmezleri arasındaki yerini aldı. Dünya üzerinde ve Türkiye’de insanlar bu teknolojiler sayesinde kendilerini çeşitli sosyal medya ortamlarında var ediyor, yeni fikirler ve kültürlerle... more
Bilgi ve iletişim teknolojileri artık hayatın vazgeçilmezleri arasındaki yerini aldı. Dünya üzerinde ve Türkiye’de insanlar bu teknolojiler sayesinde kendilerini çeşitli sosyal medya ortamlarında var ediyor, yeni fikirler ve kültürlerle tanışıyor. Ancak bunu yaparken arkasında hep bir iz bırakıyor, bazı fikirleri beğenip yayarken, bazı fikir ve kültürleri ise öteki ve düşman ilan ediyor. Kendini taraf kılıyor. Bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanıcılar tarafındaki kullanım pratikleri ve etkileri bugüne dek sayısız makale ve tartışmanın konusu oldu. Kuşkusuz bu konu hakkında söylenecek ve tartışılacak çok şey de var. Peki bu teknolojileri yönetenler bakımından kullanıcılar ne ifade ediyor? Sadece birer ticari veri hazinesi mi? Yoksa sürekli izlenip, denetlenmesi gereken birer sayısal beden mi?
Daha önce CESUR YENİ MEDYA:Wikileaks ve 2011 Arap İsyanları üzerine tartışmalar ile KATILIMIN “E HALİ”: Gençlerin Sanal Alemi adlı e-kitapları yayınlayan Alternatif Bilişim Derneği yeni bir kitapta bu kez dijital gözetimi tartışmaya açıyor. Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde 2011 Bahar Dönemi’nde Yeni Medya Sosyolojisi adlı doktora dersinde bir araya gelen bir grup akademisyen, Türkiye’de dijital gözetim konusuna çalıştı. Daha sonra o çalışma, süre gelen tartışmalar ve araştırmalarla beslendi ve kolektif bir emeğin ürünü olarak TÜRKİYE’DE DİJİTAL GÖZETİM: T.C. KİMLİK NUMARASINDAN E-KİMLİK KARTLARINA YURTTAŞIN SAYISAL BEDENLENİŞİ kitabı (ISBN:978-605-62169-2-3) oldu
Kitap vatandaşını an be an izleyen ‘devlet’ ile gözetlenirken bir başkasını gözetleyen vatandaşı ve yarattığı dönüşümü ele alıyor. Modern devletlerin yeni iletişim teknolojileri yoluyla toplumsal yaşamı ve yurttaşları artan oranda nasıl denetlediğini ve kontrol ettiğini ortaya koyuyor. Gözetimin tüm toplumun yaşamına sirayet ettiği günümüzde yurttaşların nasıl ‘kişiliklerinden soyutlanıp’ birer sayısal bedene dönüştüğünü gözler önüne seriyor.
Kitabın “Dijital Gözetim Olgusuna Kuramsal ve Kavramsal Bakış” başlıkla birinci bölümü, dijital gözetim olgusunun ele alınabilmesi için kavramsal bir çerçeve sunuyor. Günümüzün yeniden yapılandırmacı muhafazakarlık biçimi olan neoliberal söylemin şeffaflık, yönetişim, demokrasi gibi kavramlarının ideolojik olarak nasıl kavranabileceğini detay ve örneklerle açıklıyor.
“Dijital Gözetim Teknolojileri ve Uygulamaları” başlıklı ikinci bölüm ise dijital gözetim amacıyla kullanılan teknolojileri ele alıyor. Bunların başında İnternet iletişiminin takip altına alınması anlamına gelen DPI (Deep packet inspection – Derin paket sorgulama) geliyor. ABD’nin İnternet iletişimini kayıtlaması, Türkiye’de BTK’nın “Güvenli İnternet” filtre sistemi, devletlerin güvenlik kameraları ile tüm alanlarda kurdukları denetim, Türkiye’de son yıllarda oluşan yargı rejiminin “delil” ve “suçlu” bulma çalışmaları, genetik bilgilerimizin bile bir denetim nesnesi olabileceği gerçeği olarak biyopolitika, işyerleri ve çalışma alanlarında yetkililerin hiç konuşmadan, gizlice sürdürdükleri takipleme ve ölçme-tartma çalışmaları, Google gibi araçların bizi izleyip kişiliğimizi ölçerek yanıt döndürmesi, bu şirketlerde kayıtlanan kişisel bilgilerin kötüye kullanılması tehlikesi…
Üçüncü bölüm, tekrar Türkiye’ye dönüyor ve Osmanlı’dan günümüze “nüfus idaresi” ile başlayıp “MERNİS” projesi olarak devam eden yurttaşların kayıtlanması sürecini anlatıyor. “Türkiye’de Yurttaşların Sayısal Kayıtlanması ve Gözetlenmesi: Şecere Kayıtlarından Sayısal Bedenlenişe” başlıklı bu bölümde ise 19. yüzyıldan MERNİS’e ve biyometrik kimlik kartlarına geçiş inceleniyor. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının tüm bilgilerinin tek bir merkezi anahtar: T.C. kimlik numarasıyla erkezileştirilmesi, bireyin doğumdan ölüme, gündelik yaşamın her alanında devlet tarafından dijital olarak kayıtlanıp, sınıflara ayrılmasına dikkat çekiliyor. Özgürlüklerin otoritenin kontrolünün yanı sıra sürekli gözetlendiğini ve kontrol edildiğini düşünen yurttaşlar tarafından da kısıtlandığına vurgu yapılan çalışmada bu derece bireye özel olan verilerin ise hala korunaksız olduğuna dikkat çekiliyor. Bu sorun özellikle kişisel verilerin korunması ve güvenliği konusunda dünyadaki ve Türkiye’deki durumun ayrıntılı bir şekilde ele alındığı dördüncü bölümde ele alınıyor. Kitapta son olarak, Türkiye’de yurttaşın TC. Kimlik numarası ile olsun e-kimlik kartları uygulaması ile olsun sayısal bedenlenişi konusunda genel değerlendirme yapılarak, bu konuda yurttaşı ve yurttaşın kişisel verilerinin güvenliği ile kişisel verileri üzerinde enformasyon hakkını merkeze alan öneriler geliştiriliyor.
Selma Arslantaş Toktaş, Mutlu Binark, Şafak Dikmen, Işık Barış Fidaner, Gülden Gürsoy-Ataman, Elif Küzeci, Alkım Özaygen’in yazdığı kitabı Mutlu Binark yayına hazırladı.
TÜRKİYE’DE DİJİTAL GÖZETİM: T.C. KİMLİK NUMARASINDAN E-KİMLİK KARTLARINA YURTTAŞIN SAYISAL BEDENLENİŞİ kitabı Friedrich-Ebert-Stiftung Vakfı Türkiye Temsilciliği-İstanbul’un katkılarıyla basıldı. Kitap Alternatif Bilişim Derneği’nin daha önce yayınladığı iki kitap gibi özgür e-kitap olarak da derneğin ekitap sitesi ekitap.alternatifbilisim.org adresinden indirilebilecek.
Alternatif Bilişim Derneği’nin ve Friedrich-Ebert-Stiftung Vakfı’nın Katılımıyla 16 Haziran 2012 tarihinde İstanbul’da yapılacak toplantıyla çalışma kamuoyuna tanıtılacak. Kitaba 1 Haziran 2012 tarihinden itibaren yenimedya.wordpress.com ile http://ekitap.alternatifbilisim.org/turkiyede-dijital-gozetim.html adreslerinden erişebilmek mümkün olacak.
Bilgi ve/veya kitap talebi için:
Adres: Alternatif Bilişim Derneği Genel Merkezi, Eğitim Mah. Ömerbey Sok. Keskin Hancı İş Merkezi No.19/B 34722 Kadıköy İstanbul
Telefon: 0 216 418 0 417
Web: www.alternatifbilisim.org
Daha önce CESUR YENİ MEDYA:Wikileaks ve 2011 Arap İsyanları üzerine tartışmalar ile KATILIMIN “E HALİ”: Gençlerin Sanal Alemi adlı e-kitapları yayınlayan Alternatif Bilişim Derneği yeni bir kitapta bu kez dijital gözetimi tartışmaya açıyor. Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde 2011 Bahar Dönemi’nde Yeni Medya Sosyolojisi adlı doktora dersinde bir araya gelen bir grup akademisyen, Türkiye’de dijital gözetim konusuna çalıştı. Daha sonra o çalışma, süre gelen tartışmalar ve araştırmalarla beslendi ve kolektif bir emeğin ürünü olarak TÜRKİYE’DE DİJİTAL GÖZETİM: T.C. KİMLİK NUMARASINDAN E-KİMLİK KARTLARINA YURTTAŞIN SAYISAL BEDENLENİŞİ kitabı (ISBN:978-605-62169-2-3) oldu
Kitap vatandaşını an be an izleyen ‘devlet’ ile gözetlenirken bir başkasını gözetleyen vatandaşı ve yarattığı dönüşümü ele alıyor. Modern devletlerin yeni iletişim teknolojileri yoluyla toplumsal yaşamı ve yurttaşları artan oranda nasıl denetlediğini ve kontrol ettiğini ortaya koyuyor. Gözetimin tüm toplumun yaşamına sirayet ettiği günümüzde yurttaşların nasıl ‘kişiliklerinden soyutlanıp’ birer sayısal bedene dönüştüğünü gözler önüne seriyor.
Kitabın “Dijital Gözetim Olgusuna Kuramsal ve Kavramsal Bakış” başlıkla birinci bölümü, dijital gözetim olgusunun ele alınabilmesi için kavramsal bir çerçeve sunuyor. Günümüzün yeniden yapılandırmacı muhafazakarlık biçimi olan neoliberal söylemin şeffaflık, yönetişim, demokrasi gibi kavramlarının ideolojik olarak nasıl kavranabileceğini detay ve örneklerle açıklıyor.
“Dijital Gözetim Teknolojileri ve Uygulamaları” başlıklı ikinci bölüm ise dijital gözetim amacıyla kullanılan teknolojileri ele alıyor. Bunların başında İnternet iletişiminin takip altına alınması anlamına gelen DPI (Deep packet inspection – Derin paket sorgulama) geliyor. ABD’nin İnternet iletişimini kayıtlaması, Türkiye’de BTK’nın “Güvenli İnternet” filtre sistemi, devletlerin güvenlik kameraları ile tüm alanlarda kurdukları denetim, Türkiye’de son yıllarda oluşan yargı rejiminin “delil” ve “suçlu” bulma çalışmaları, genetik bilgilerimizin bile bir denetim nesnesi olabileceği gerçeği olarak biyopolitika, işyerleri ve çalışma alanlarında yetkililerin hiç konuşmadan, gizlice sürdürdükleri takipleme ve ölçme-tartma çalışmaları, Google gibi araçların bizi izleyip kişiliğimizi ölçerek yanıt döndürmesi, bu şirketlerde kayıtlanan kişisel bilgilerin kötüye kullanılması tehlikesi…
Üçüncü bölüm, tekrar Türkiye’ye dönüyor ve Osmanlı’dan günümüze “nüfus idaresi” ile başlayıp “MERNİS” projesi olarak devam eden yurttaşların kayıtlanması sürecini anlatıyor. “Türkiye’de Yurttaşların Sayısal Kayıtlanması ve Gözetlenmesi: Şecere Kayıtlarından Sayısal Bedenlenişe” başlıklı bu bölümde ise 19. yüzyıldan MERNİS’e ve biyometrik kimlik kartlarına geçiş inceleniyor. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının tüm bilgilerinin tek bir merkezi anahtar: T.C. kimlik numarasıyla erkezileştirilmesi, bireyin doğumdan ölüme, gündelik yaşamın her alanında devlet tarafından dijital olarak kayıtlanıp, sınıflara ayrılmasına dikkat çekiliyor. Özgürlüklerin otoritenin kontrolünün yanı sıra sürekli gözetlendiğini ve kontrol edildiğini düşünen yurttaşlar tarafından da kısıtlandığına vurgu yapılan çalışmada bu derece bireye özel olan verilerin ise hala korunaksız olduğuna dikkat çekiliyor. Bu sorun özellikle kişisel verilerin korunması ve güvenliği konusunda dünyadaki ve Türkiye’deki durumun ayrıntılı bir şekilde ele alındığı dördüncü bölümde ele alınıyor. Kitapta son olarak, Türkiye’de yurttaşın TC. Kimlik numarası ile olsun e-kimlik kartları uygulaması ile olsun sayısal bedenlenişi konusunda genel değerlendirme yapılarak, bu konuda yurttaşı ve yurttaşın kişisel verilerinin güvenliği ile kişisel verileri üzerinde enformasyon hakkını merkeze alan öneriler geliştiriliyor.
Selma Arslantaş Toktaş, Mutlu Binark, Şafak Dikmen, Işık Barış Fidaner, Gülden Gürsoy-Ataman, Elif Küzeci, Alkım Özaygen’in yazdığı kitabı Mutlu Binark yayına hazırladı.
TÜRKİYE’DE DİJİTAL GÖZETİM: T.C. KİMLİK NUMARASINDAN E-KİMLİK KARTLARINA YURTTAŞIN SAYISAL BEDENLENİŞİ kitabı Friedrich-Ebert-Stiftung Vakfı Türkiye Temsilciliği-İstanbul’un katkılarıyla basıldı. Kitap Alternatif Bilişim Derneği’nin daha önce yayınladığı iki kitap gibi özgür e-kitap olarak da derneğin ekitap sitesi ekitap.alternatifbilisim.org adresinden indirilebilecek.
Alternatif Bilişim Derneği’nin ve Friedrich-Ebert-Stiftung Vakfı’nın Katılımıyla 16 Haziran 2012 tarihinde İstanbul’da yapılacak toplantıyla çalışma kamuoyuna tanıtılacak. Kitaba 1 Haziran 2012 tarihinden itibaren yenimedya.wordpress.com ile http://ekitap.alternatifbilisim.org/turkiyede-dijital-gozetim.html adreslerinden erişebilmek mümkün olacak.
Bilgi ve/veya kitap talebi için:
Adres: Alternatif Bilişim Derneği Genel Merkezi, Eğitim Mah. Ömerbey Sok. Keskin Hancı İş Merkezi No.19/B 34722 Kadıköy İstanbul
Telefon: 0 216 418 0 417
Web: www.alternatifbilisim.org
Sivil Toplum Örgütleri İçin Bilişim Rehberi Yazar: Mutlu Binark, Koray Löker YayınTarihi: Temmuz 2011 Mutlu Binark ve Koray Löker tarafından hazırlanan Sivil Toplum Örgütleri İçin Bilişim Rehberi örgütlere bilişim teknolojilerini... more
Sivil Toplum Örgütleri İçin Bilişim Rehberi
Yazar: Mutlu Binark, Koray Löker
YayınTarihi: Temmuz 2011
Mutlu Binark ve Koray Löker tarafından hazırlanan Sivil Toplum Örgütleri İçin Bilişim Rehberi örgütlere bilişim teknolojilerini kullanırken az da olsa rehberlik edebilmek, ilk elden ihtiyaç duydukları teknik bilgiyi sunabilmek amacıyla hazırlandı. Kitapta yeni medya ortamının özelliklerinden, bunun STÖ’ler ile toplumsal ve siyasal hareketler tarafından kullanılmasının önemine, bilgisayar ve internet mecrası için gereken teknik bilgilerden, sosyal ağ kullanımına kadar birçok konu ele alınıyor. Kitap ayrıca internet üzerinden yürütülen bazı başarı örneklerine de yer veriyor.
Yazar: Mutlu Binark, Koray Löker
YayınTarihi: Temmuz 2011
Mutlu Binark ve Koray Löker tarafından hazırlanan Sivil Toplum Örgütleri İçin Bilişim Rehberi örgütlere bilişim teknolojilerini kullanırken az da olsa rehberlik edebilmek, ilk elden ihtiyaç duydukları teknik bilgiyi sunabilmek amacıyla hazırlandı. Kitapta yeni medya ortamının özelliklerinden, bunun STÖ’ler ile toplumsal ve siyasal hareketler tarafından kullanılmasının önemine, bilgisayar ve internet mecrası için gereken teknik bilgilerden, sosyal ağ kullanımına kadar birçok konu ele alınıyor. Kitap ayrıca internet üzerinden yürütülen bazı başarı örneklerine de yer veriyor.
Recently, Alternative Information Technologies Association published an e-book based on the research findings of Civic Web project . This book, called as POLITICS OF E-PARTICIPATION: YOUNG PEOPLE ONLINE, is a compilation of results of... more
Recently, Alternative Information Technologies Association published an e-book based on the research findings of Civic Web project . This book, called as POLITICS OF E-PARTICIPATION: YOUNG PEOPLE ONLINE, is a compilation of results of the project, titled “Civicweb: Young people, the internet and civic participation” (www.civicweb.eu) funded by the 6th Framework Program of theEuropean Commission in 2006-2009 under the Citizenship and Governance theme. Istanbul Bilgi University, being one of the 7 partners of the project aims to disseminate the project results and reflect different perspectives for the possible impact of the internet on youth studies in Turkey. You can access the book: http://ekitap.alternatifbilisim.org/katilimin-e-hali.html
CRITICAL MEDIA LITERACY: THEORETICAL APPROACHES AND PRACTICES By MUTLU BİNARK and MİNE GENCEL BEK İSTANBUL: KALKEDON, 2007 (in Turkish) But, you can read a chapter, with in a book: Gencel-Bek, M. ve M. Binark “A Critical... more
CRITICAL MEDIA LITERACY: THEORETICAL APPROACHES AND PRACTICES
By MUTLU BİNARK and MİNE GENCEL BEK
İSTANBUL: KALKEDON, 2007
(in Turkish)
But, you can read a chapter, with in a book:
Gencel-Bek, M. ve M. Binark “A Critical Evaluation of Media Literacy in Turkey and Suggestions for Developing Critical Media Literacy for Citizenship and Democratic Social Transformation” (Der.) M. Leaning, Information and Media Literacy: Criticism, Literacies and Policies. Santa Rosa: Ca, Information Science (2009)
By MUTLU BİNARK and MİNE GENCEL BEK
İSTANBUL: KALKEDON, 2007
(in Turkish)
But, you can read a chapter, with in a book:
Gencel-Bek, M. ve M. Binark “A Critical Evaluation of Media Literacy in Turkey and Suggestions for Developing Critical Media Literacy for Citizenship and Democratic Social Transformation” (Der.) M. Leaning, Information and Media Literacy: Criticism, Literacies and Policies. Santa Rosa: Ca, Information Science (2009)
Facebook – As A Social Networking Site: “Videor ergo sum!”
By Ali Toprak, Ayşenur Yıldırım, Eser Aygül, Mutlu Binark, Senem Börekçi, Tuğrul Çomu
Publisher: Kalkedon Yayınları
September 2009
By Ali Toprak, Ayşenur Yıldırım, Eser Aygül, Mutlu Binark, Senem Börekçi, Tuğrul Çomu
Publisher: Kalkedon Yayınları
September 2009
Kültürel aracılar kültürel üretim ve tüketim pratikleri arasında eşik bekçiliği yaparken, kendilerini kültürel otorite olarak konumlandırarak, sembolik sermayelerini izlerkitleye meşru beğeni olarak aktarırlar. Pierre Bourdieu’nun tarif... more
Kültürel aracılar kültürel üretim ve tüketim pratikleri arasında eşik bekçiliği yaparken, kendilerini kültürel otorite olarak konumlandırarak, sembolik sermayelerini izlerkitleye meşru beğeni olarak aktarırlar. Pierre Bourdieu’nun tarif ettiği bu kavram müzik endüstrisi özelinde yapımcıları ve menajerleri işaret eder. Müzik endüstrinin platform ekonomisiyle birlikte geçirdiği dönüşümle birlikte, platform sahiplerinin atadığı kürasyon gücüyle insan olmayan maddi aktörler (algoritmalar) yeni aracı rolünü üstlenmektedir. Bu çalışmada müzik endüstrisinde platformlaşmaya koşut olarak kültürel aracılık olgusunun nasıl değiştiği, Türkiye’de müzik endüstrisinin farklı aktörlerinin bu değişime karşı yaklaşımları üç tema ekseninde tartışılmaktadır: Üretim ilişkilerindeki dönüşüm, eserlerin türsel/biçimsel dönüşümü, bağımsız sanatçıların var olma stratejileri. Bu kapsamda Kasım 2021 ve Haziran 2022 arasında nitel araştırma tekniklerine dayalı bir saha araştırması yürütülmüş, endüstrisinin fark...
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests:
In this chapter, the creation of a value chain during the process of digital games development in Turkey is discussed using a critical political economy approach. This study claims to be the first of its kind that intends to examine the... more
In this chapter, the creation of a value chain during the process of digital games development in Turkey is discussed using a critical political economy approach. This study claims to be the first of its kind that intends to examine the topography of the digital game industry in Turkey and gives a brief history and describes the present status of digital games production in Turkey. All the components of a value chain, namely, the industrial structure and development process, publishing and licensing, distribution and marketing structure, labor force, legal regulations, and governmental policies will be considered in that order to map out the present topography of the industry. The final part of the study will deal with possible solutions for further development in the industry. At this point, the study stresses the fact that all components of the value chain must be performed uninterrupted if the actors in Turkey’s digital game industry desire to position themselves as “producers” in global or local markets.
Research Interests:
Yeni medya ortamlari, ozellikle sosyal medya ortamlari gunumuzde yurttaslar icin kendi sozlerini uretmeye, yaymaya, cogaltmaya ve cesitli toplumsal-kulturel-siyasal ve ekonomik sorunlar icin orgutlenmeye, bir araya gelmeye olanak taniyan... more
Yeni medya ortamlari, ozellikle sosyal medya ortamlari gunumuzde yurttaslar icin kendi sozlerini uretmeye, yaymaya, cogaltmaya ve cesitli toplumsal-kulturel-siyasal ve ekonomik sorunlar icin orgutlenmeye, bir araya gelmeye olanak taniyan etkilesimli alanlardir. Katilimci kulturun kullanici turevli icerik uretimi olanagi uzerinden gerceklestigi bu yeni kamusal alan, ayni zamanda teknolojiye ve alana gomulu olan bir diger toplumsal-ekonomik ve siyasal olguyu da ortaya cikartir: superpanoptikon. Yurttasin bilerek isteyerek bu dijital gozetim aglarinin bir parcasi olmasi, diger bir deyisle “dikizleme/gozetleme” olgusu bir yana, gerek siyasi gerekse ekonomik iktidar kaynaklari yurttaslari suregiden bir dijital gozetim altinda kayitlamakta, verileri eslemekte, verilerden “makbul” ve “makbul olmayan”lar seklinde profiller cikartmakta, veri ikizleri uretmektedir. Kimlik karti numarasi uygulamasindan, MOBESE kamera kayitlarina, bankamatik ciplerinden, iris, parmak izi ve damar kesiti kayitlamasina, cep telefonlarindaki kuresel konumlandirma sistemiyle isaretlenmeye, sosyal medya hesaplarindan, arama motorlari taramalarinda olusturulan kullanici bilgileri, tercihleri ve aliskanliklarina degin, yurttaslarin fiziksel bedenleri dijital bedenlere donusmekte, fiziki bedenin dijital bir veri ikizi ortaya cikmaktadir. Dijital gozetimin cesitli boyutlari konusunda Turkiye'de bilgi ve farkindalik eksikligi giderek onemli bir sorun olarak karsimiza cikmaktadir. Bu calismada, yukarida belirtilen eksen cercevesinde bir vakif universitesinin iletisim fakultesinde 2014-2015 akademik yili bahar doneminde yurutulen “Yeni Medya” secmeli dersi kapsaminda dijital gozetim olgusunun cesitli boyutlarini irdelemis bir grup ogrenci ve ayni universitede soz konusu egitimi almamis farkli iki grup ogrenciyle yapilan uc odak grup gorusmesi ile ayni kentteki iki devlet universitesine bagli iletisim fakultesinde gerceklestirilen farkli iki odak grup gorusmesi (toplam 5 odak grup gorusmesi) temel alinarak, yeni medya okuryazarliginin bir konusu olan dijital gozetim olgusuna yonelik olarak yurttaslarda farkindalik gelistirme egitimi ve bu farkindalik egitimine yonelik temel sorunlar ele alinacaktir. Dijital gozetim olgusuna yonelik olarak gelistirilecek bir yurttas egitiminde ele alinmasi gereken temel kavramlar, olgular/durumlar, bu egitimin hangi yas grubunda baslamasi geregi ve bu egitimin neden gerektigi, dijital gozetime karsi sifrelemenin saglayabilecekleri gibi sorular odak grup gorusmelerinin bulgularindan yararlanilarak, dijital gozetim calismalari izleginde tartismaya acilacaktir.
Research Interests:
Bu çalışmada Türkiye’de müzik endüstrisinde platformlaşma olgusunun endüstrinin farklı aktörleri tarafından nasıl kavrandığını, araştırmamızın hikâyesini, sorularımızı, saha hazırlığımızı, saha deneyimimizi, araştırmayı nerede ve kimlerle... more
Bu çalışmada Türkiye’de müzik endüstrisinde platformlaşma olgusunun endüstrinin farklı aktörleri tarafından nasıl kavrandığını, araştırmamızın hikâyesini, sorularımızı, saha hazırlığımızı, saha deneyimimizi, araştırmayı nerede ve kimlerle nasıl paylaştığımızı anlatıyoruz. Bir araştırmaya düşünümsel bakış denemesi olan bu hikâyelendirmenin, yaratıcı endüstrileri ve özellikle müzik endüstrini kültürel ekonomi politik ve kültür politikası kesişiminde tartışmada yeni araştırmalar için zihin açıcı olabileceğini düşünüyoruz. Araştırmacı olarak bu süreçte öğrendiklerimiz bizi de yaratıcı endüstri ve kültür politikaları çalışmaları için yeni sorulara ve olgulara yönlendirdi.
Research Interests:
Research Interests: Media Studies, Chinese Studies, Political Science, Foreign Policy, Turkish and Middle East Studies, and 10 moreChina, Communication in the Public Interest, Democracy, Turkish Foreign Policy, TURKISH, Newspaper, Justice and Development Party, Mainstream, Representation Politics, and Belt and road initiative
China`s Belt and Road Initiative is a massive infrastructural project that Ethiopia is encompassed. Yet, in Ethiopia, public opinion over the subject has never been homogenous as there are both apparent faiths that the initiative would... more
China`s Belt and Road Initiative is a massive infrastructural project that Ethiopia is encompassed. Yet, in Ethiopia, public opinion over the subject has never been homogenous as there are both apparent faiths that the initiative would positively contribute to Ethiopia’s economy, and suspicions that it is merely China`s veiled ambition to accelerate its expansion in global economy and politics, intensifying the concerns that China will not be any different from former colonial powers for African nations. Besides mainstream media coverage, much of the debate over this initiative has increasingly happened on social networking sites as attributable to their relative accessibility and autonomy. By employing a thematic content analysis of Twitter contents generated by opinion technicians during the 2019 Belt and Road Initiative Forum in Beijing, this article examines how opinion technicians over the Ethiopian Twittersphere discuss the initiative.
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests:
Yeni medya ortamlari, ozellikle sosyal medya ortamlari gunumuzde yurttaslar icin kendi sozlerini uretmeye, yaymaya, cogaltmaya ve cesitli toplumsal-kulturel-siyasal ve ekonomik sorunlar icin orgutlenmeye, bir araya gelmeye olanak taniyan... more
Yeni medya ortamlari, ozellikle sosyal medya ortamlari gunumuzde yurttaslar icin kendi sozlerini uretmeye, yaymaya, cogaltmaya ve cesitli toplumsal-kulturel-siyasal ve ekonomik sorunlar icin orgutlenmeye, bir araya gelmeye olanak taniyan etkilesimli alanlardir. Katilimci kulturun kullanici turevli icerik uretimi olanagi uzerinden gerceklestigi bu yeni kamusal alan, ayni zamanda teknolojiye ve alana gomulu olan bir diger toplumsal-ekonomik ve siyasal olguyu da ortaya cikartir: superpanoptikon. Yurttasin bilerek isteyerek bu dijital gozetim aglarinin bir parcasi olmasi, diger bir deyisle “dikizleme/gozetleme” olgusu bir yana, gerek siyasi gerekse ekonomik iktidar kaynaklari yurttaslari suregiden bir dijital gozetim altinda kayitlamakta, verileri eslemekte, verilerden “makbul” ve “makbul olmayan”lar seklinde profiller cikartmakta, veri ikizleri uretmektedir. Kimlik karti numarasi uygulamasindan, MOBESE kamera kayitlarina, bankamatik ciplerinden, iris, parmak izi ve damar kesiti kayitla...
Research Interests:
Özet Bu çalışma yeni medya okuryazarlığı konusunu günümüzde önemli tartışma konularından biri haline gelen trollük kavramı bağlamında ele almaktadır. Türkiye'deki trollük olgusunu araştıran " Sosyal Medya ve Trol Olgusu... more
Özet Bu çalışma yeni medya okuryazarlığı konusunu günümüzde önemli tartışma konularından biri haline gelen trollük kavramı bağlamında ele almaktadır. Türkiye'deki trollük olgusunu araştıran " Sosyal Medya ve Trol Olgusu " adlı projenin bulgularından faydalanılarak bu çalışmada Twitter'daki eğlence trolleri olgusu eğer başa çıkılması düşünülüyorsa, bunun nasıl yapılacağı konusu ele alınmaktadır. Burada ilk olarak literatürde yer alan trollük olgusu ile çeşitli şekillerde başa çıkma yolları aktarılmakta, ardından araştırma projesinde konuyla ilgili uzman görüşlerine başvurulan akademisyenlerin ve yeni medya endüstrisi çalışanlarının önerileri ve yaklaşımlarına yer verilerek, yeni medya okuryazarlığının kullanıcılara kazandıracağı becerilerin trollük olgusu ile mücadeledeki önemi vurgulanmaktadır. Bu çalışma kapsamında, sosyal medya ortamlarında trol hesaplara karşı mücadele yolu olarak her düzeyde (yaş grubunda) yeni medya okuryazarlığı politikası ve trollerin " beslenmemesi gereği " önerilmektedir.
Research Interests:
Özet Bu çalışma yeni medya okuryazarlığı konusunu günümüzde önemli tartışma konularından biri haline gelen trollük kavramı bağlamında ele almaktadır. Türkiye'deki trollük olgusunu araştıran " Sosyal Medya ve Trol Olgusu... more
Özet Bu çalışma yeni medya okuryazarlığı konusunu günümüzde önemli tartışma konularından biri haline gelen trollük kavramı bağlamında ele almaktadır. Türkiye'deki trollük olgusunu araştıran " Sosyal Medya ve Trol Olgusu " adlı projenin bulgularından faydalanılarak bu çalışmada Twitter'daki eğlence trolleri olgusu eğer başa çıkılması düşünülüyorsa, bunun nasıl yapılacağı konusu ele alınmaktadır. Burada ilk olarak literatürde yer alan trollük olgusu ile çeşitli şekillerde başa çıkma yolları aktarılmakta, ardından araştırma projesinde konuyla ilgili uzman görüşlerine başvurulan akademisyenlerin ve yeni medya endüstrisi çalışanlarının önerileri ve yaklaşımlarına yer verilerek, yeni medya okuryazarlığının kullanıcılara kazandıracağı becerilerin trollük olgusu ile mücadeledeki önemi vurgulanmaktadır. Bu çalışma kapsamında, sosyal medya ortamlarında trol hesaplara karşı mücadele yolu olarak her düzeyde (yaş grubunda) yeni medya okuryazarlığı politikası ve trollerin " beslenmemesi gereği " önerilmektedir.
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests:
Turkey and China are the countries that established their relations in the shadow of their ideological affiliation. Turkey constructed its multi-partied democratic regime as an implementation of Western-based democracy. However, this has... more
Turkey and China are the countries that established their relations in the shadow of their ideological affiliation. Turkey constructed its multi-partied democratic regime as an implementation of Western-based democracy. However, this has not granted EU full-membership to the country, and Turkey has initiated alternative allies since mid 2000s. This shift of axis has turned into more enthusiasm after the failed coup d’état of 15 July 2016. The purpose of this study is to reveal how Turkish mainstream newspapers represent the Chinese alternative globalization project, “The Belt and Road Initiative” which was introduced in 2013 by General Secretary of the Chinese Communist Party, Xi Jinping. In order to frame the background information, we will first introduce the aims of the Belt and Road Initiative, and then summarize Turkey’s relation to China from two aspects: political and economic concerns. Following the overview of Turko-Sino relationship, we will focus on the Justice and Develo...
Research Interests:
Cin-Pakistan Ekonomik Koridoru (CPEC), gunumuzde Guney Asya’da Cin’in Orta Dogu’daki petrol ticareti hattini kisaltan en onemli rota kabul edilen bir ticaret yolu olarak Pakistan’in Belucistan eyaletindeki Gwadar limanini Cin’in Kasgar... more
Cin-Pakistan Ekonomik Koridoru (CPEC), gunumuzde Guney Asya’da Cin’in Orta Dogu’daki petrol ticareti hattini kisaltan en onemli rota kabul edilen bir ticaret yolu olarak Pakistan’in Belucistan eyaletindeki Gwadar limanini Cin’in Kasgar bolgesini birbirine baglamaktadir. Bu ticaret yolu, Cin’in alternatif kuresellesme projesi olan ve katilimci ulkelerdeki ticari ve kulturel etkilesim yollarini kapsayan Kusak ve Yol Girisimi (KYG) temel bilesenlerinden birini olusturmaktadir. KYG, esas olarak katilimci ulkelerin devlet kurumlari dolayimindaki siyasi iliskileri icermesine ragmen bu ulkelerin Cin'le olan kulturel, siyasi ve ekonomik iliskilerinin tarihsel arkaplani soz konusu ulkelerin KYG’ye katilim bicimlerini etkilemekte ve o ulkelerdeki kamusal tartismasini sekillendirmektedir. Pakistan da tipki KYG’nin diger katilimci ulkeleri gibi kendi bolgesel ve ekonomik cikarlarini guvence altina almak icin KYG’ye ve Cin’le olan iliskilerine ciddi bir onem atfetmektedir. Cin’in de benzer b...
Research Interests:
Turkey and China are the countries that established their relations in the shadow of their ideological affiliation. Turkey constructed its multi-partied democratic regime as an implementation of Western-based democracy. However, this has... more
Turkey and China are the countries that established their relations in the shadow of their ideological affiliation. Turkey constructed its multi-partied democratic regime as an implementation of Western-based democracy. However, this has not granted EU full-membership to the country, and Turkey has initiated alternative allies since mid 2000s. This shift of axis has turned into more enthusiasm after the failed coup d’état of 15 July 2016. The purpose of this study is to reveal how Turkish mainstream newspapers represent the Chinese alternative globalization project, “The Belt and Road Initiative” which was introduced in 2013 by General Secretary of the Chinese Communist Party, Xi Jinping. In order to frame the background information, we will first introduce the aims of the Belt and Road Initiative, and then summarize Turkey’s relation to China from two aspects: political and economic concerns. Following the overview of Turko-Sino relationship, we will focus on the Justice and Develo...
Research Interests:
Bu tezde, yeni medya ortamlarindan video paylasim aglarinda dolasima sokulan nefret soylemi incelenmektedir. Yeni medyanin ozellikleri, kullanicilarin icerik uretmelerine ve bu icerikleri Internet uzerinden dolasima sokmalarina olanak... more
Bu tezde, yeni medya ortamlarindan video paylasim aglarinda dolasima sokulan nefret soylemi incelenmektedir. Yeni medyanin ozellikleri, kullanicilarin icerik uretmelerine ve bu icerikleri Internet uzerinden dolasima sokmalarina olanak tanimaktadir. Kullanicilarin urettikleri bu icerikler arasinda olumlu pek cok ornegin yani sira olumsuz ornekler olarak nefret soylemi barindiran icerikler de bulunmaktadir. Bu durum, kullanici turevli nefret iceriklerindeki soylemlere dikkat vermeyi gerektirmektedir. Diger taraftan ag uzerinde bulunan videolar, farkli yeni medya uygulamalari uzerinden de cok sayida kullaniciya ulasabilmektedir. Bir yeni medya uygulamasi olan video paylasim aglarinda, yeni medyanin risk ve olanaklarinin her ikisi de bulunmaktadir. Risklerden biri olan kullanici turevli nefret iceriklerinin, hangi soylemsel pratiklerle dolasima girdigi bu calismanin temel inceleme konusudur. Bu amacla, Birinci Bolum’de yeni medya ortami ve bu ortamin ozellikleri degerlendirilmis, Ikinci...
Research Interests:
Cin-Pakistan Ekonomik Koridoru (CPEC), gunumuzde Guney Asya’da Cin’in Orta Dogu’daki petrol ticareti hattini kisaltan en onemli rota kabul edilen bir ticaret yolu olarak Pakistan’in Belucistan eyaletindeki Gwadar limanini Cin’in Kasgar... more
Cin-Pakistan Ekonomik Koridoru (CPEC), gunumuzde Guney Asya’da Cin’in Orta Dogu’daki petrol ticareti hattini kisaltan en onemli rota kabul edilen bir ticaret yolu olarak Pakistan’in Belucistan eyaletindeki Gwadar limanini Cin’in Kasgar bolgesini birbirine baglamaktadir. Bu ticaret yolu, Cin’in alternatif kuresellesme projesi olan ve katilimci ulkelerdeki ticari ve kulturel etkilesim yollarini kapsayan Kusak ve Yol Girisimi (KYG) temel bilesenlerinden birini olusturmaktadir. KYG, esas olarak katilimci ulkelerin devlet kurumlari dolayimindaki siyasi iliskileri icermesine ragmen bu ulkelerin Cin'le olan kulturel, siyasi ve ekonomik iliskilerinin tarihsel arkaplani soz konusu ulkelerin KYG’ye katilim bicimlerini etkilemekte ve o ulkelerdeki kamusal tartismasini sekillendirmektedir. Pakistan da tipki KYG’nin diger katilimci ulkeleri gibi kendi bolgesel ve ekonomik cikarlarini guvence altina almak icin KYG’ye ve Cin’le olan iliskilerine ciddi bir onem atfetmektedir. Cin’in de benzer b...
Research Interests:
Internet kullanimi ve internete erisim olanaklari arttikca, internet kanaatlerin sekillenmesi ve dolasimi acisindan gitgide daha da onemli bir arac haline gelmistir. Kimi arastirmacilar, siber uzamin alternatif bir kamusal alan olarak... more
Internet kullanimi ve internete erisim olanaklari arttikca, internet kanaatlerin sekillenmesi ve dolasimi acisindan gitgide daha da onemli bir arac haline gelmistir. Kimi arastirmacilar, siber uzamin alternatif bir kamusal alan olarak dusunulebilecegi iddiasini gundeme getirmekte ve internetin demokrasinin derinlestirilmesinde olumlu bir rol oynayacaginin altini cizmektedir. Internet-kamusallik baglantisina daha supheci yaklasan arastirmacilar ise, siber uzamin sinirliliklarini vurgular ve internete erisimdeki esitsizlikler ve siber uzamdaki anti-demokratik iceriklere (nefret soylemi, irkci, cinsiyetci, ayrimci icerikler vb.) isaret etmektedirler. “Internet Mecralari, Kanaat Olusumu ve Dolasimi: Kamusal ve Mahrem Arasinda” baslikli TUBITAK SOBAG projesinin bulgularindan yola cikan bu calismada, siber uzam-kamusallik iliskisi niceliksel ve niteliksel arastirma bulgulari esliginde tartisilmaktadir. Calisma, internet, kamusallik, tartisma etigi ve demokrasi arasindaki iliskinin ve bu i...
Research Interests: Art and Folklor Edebiyat
Bu tezde, yeni medya ortamlarindan video paylasim aglarinda dolasima sokulan nefret soylemi incelenmektedir. Yeni medyanin ozellikleri, kullanicilarin icerik uretmelerine ve bu icerikleri Internet uzerinden dolasima sokmalarina olanak... more
Bu tezde, yeni medya ortamlarindan video paylasim aglarinda dolasima sokulan nefret soylemi incelenmektedir. Yeni medyanin ozellikleri, kullanicilarin icerik uretmelerine ve bu icerikleri Internet uzerinden dolasima sokmalarina olanak tanimaktadir. Kullanicilarin urettikleri bu icerikler arasinda olumlu pek cok ornegin yani sira olumsuz ornekler olarak nefret soylemi barindiran icerikler de bulunmaktadir. Bu durum, kullanici turevli nefret iceriklerindeki soylemlere dikkat vermeyi gerektirmektedir. Diger taraftan ag uzerinde bulunan videolar, farkli yeni medya uygulamalari uzerinden de cok sayida kullaniciya ulasabilmektedir. Bir yeni medya uygulamasi olan video paylasim aglarinda, yeni medyanin risk ve olanaklarinin her ikisi de bulunmaktadir. Risklerden biri olan kullanici turevli nefret iceriklerinin, hangi soylemsel pratiklerle dolasima girdigi bu calismanin temel inceleme konusudur. Bu amacla, Birinci Bolum’de yeni medya ortami ve bu ortamin ozellikleri degerlendirilmis, Ikinci...
Research Interests:
Yazar Fang Fang’in Wuhan Gunlugu ( ) adli karantina gunlugunun dogrusu Turkce’ye cevrilmesini beklemiyordum. Bilgi Yayinevi’nden Ingilizce’den Turkce’ye cevirilen gunluk benim icin bir surpriz oldu. Fang Fang ( ), yazar Wang Fang’in( )... more
Yazar Fang Fang’in Wuhan Gunlugu ( ) adli karantina gunlugunun dogrusu Turkce’ye cevrilmesini beklemiyordum. Bilgi Yayinevi’nden Ingilizce’den Turkce’ye cevirilen gunluk benim icin bir surpriz oldu. Fang Fang ( ), yazar Wang Fang’in( ) mahlasi. Fang, Nanjing dogumlu ve 1978 yilinda Cin Dili ve Edebiyati okumak icin Wuhan Universitesi’ne gitmesinden bu yana, Wuhan’da yasiyor. Romani Feng Jing ( ) ile 1987-1988 yilinda Lu Xun Edebiyat odulunu kazandi. Hubei eyaletinin merkezi Wuhan’in Covid-19 ile tanismasini, ardindan virusun yayilmasi nedeniyle merkezi hukumetin Cin Yeni Yilinin baslangicinda kenti kapatmasi uzerine Weibo’daki1 sosyal medya hesabi uzerinden yasadiklarini yayinlayan Fang’in gunlugu Haziran 2020’da Harper Collins tarafindan Michael Berry’in cevrisiyle yayinlandi. Daha gunluk Ingilizce’ye cevrilmeden yazar, Cin icerisinde gerek parti-devlet yonelimli geleneksel medyada gerekse sosyal medya platformlarinda siyasal ve toplumsal lince ugradi. Gunlugundeki gozlemlerinin Ci...
Research Interests:
Internet kullanimi ve internete erisim olanaklari arttikca, internet kanaatlerin sekillenmesi ve dolasimi acisindan gitgide daha da onemli bir arac haline gelmistir. Kimi arastirmacilar, siber uzamin alternatif bir kamusal alan olarak... more
Internet kullanimi ve internete erisim olanaklari arttikca, internet kanaatlerin sekillenmesi ve dolasimi acisindan gitgide daha da onemli bir arac haline gelmistir. Kimi arastirmacilar, siber uzamin alternatif bir kamusal alan olarak dusunulebilecegi iddiasini gundeme getirmekte ve internetin demokrasinin derinlestirilmesinde olumlu bir rol oynayacaginin altini cizmektedir. Internet-kamusallik baglantisina daha supheci yaklasan arastirmacilar ise, siber uzamin sinirliliklarini vurgular ve internete erisimdeki esitsizlikler ve siber uzamdaki anti-demokratik iceriklere (nefret soylemi, irkci, cinsiyetci, ayrimci icerikler vb.) isaret etmektedirler. “Internet Mecralari, Kanaat Olusumu ve Dolasimi: Kamusal ve Mahrem Arasinda” baslikli TUBITAK SOBAG projesinin bulgularindan yola cikan bu calismada, siber uzam-kamusallik iliskisi niceliksel ve niteliksel arastirma bulgulari esliginde tartisilmaktadir. Calisma, internet, kamusallik, tartisma etigi ve demokrasi arasindaki iliskinin ve bu i...
Research Interests: Art and Folklor Edebiyat
Yazar Fang Fang’in Wuhan Gunlugu ( ) adli karantina gunlugunun dogrusu Turkce’ye cevrilmesini beklemiyordum. Bilgi Yayinevi’nden Ingilizce’den Turkce’ye cevirilen gunluk benim icin bir surpriz oldu. Fang Fang ( ), yazar Wang Fang’in( )... more
Yazar Fang Fang’in Wuhan Gunlugu ( ) adli karantina gunlugunun dogrusu Turkce’ye cevrilmesini beklemiyordum. Bilgi Yayinevi’nden Ingilizce’den Turkce’ye cevirilen gunluk benim icin bir surpriz oldu. Fang Fang ( ), yazar Wang Fang’in( ) mahlasi. Fang, Nanjing dogumlu ve 1978 yilinda Cin Dili ve Edebiyati okumak icin Wuhan Universitesi’ne gitmesinden bu yana, Wuhan’da yasiyor. Romani Feng Jing ( ) ile 1987-1988 yilinda Lu Xun Edebiyat odulunu kazandi. Hubei eyaletinin merkezi Wuhan’in Covid-19 ile tanismasini, ardindan virusun yayilmasi nedeniyle merkezi hukumetin Cin Yeni Yilinin baslangicinda kenti kapatmasi uzerine Weibo’daki1 sosyal medya hesabi uzerinden yasadiklarini yayinlayan Fang’in gunlugu Haziran 2020’da Harper Collins tarafindan Michael Berry’in cevrisiyle yayinlandi. Daha gunluk Ingilizce’ye cevrilmeden yazar, Cin icerisinde gerek parti-devlet yonelimli geleneksel medyada gerekse sosyal medya platformlarinda siyasal ve toplumsal lince ugradi. Gunlugundeki gozlemlerinin Ci...
Research Interests:
Yeni iletisim teknolojilerinin sagladigi olanaklar katilimci kulturu besleyerek bireylerin yeni medya ortamlarinda yaratici formlar olusturmasini mumkun kilmaktadir. Bu yaratici formlarin nasil olusturuldugu, Turkiye’deki Twitter... more
Yeni iletisim teknolojilerinin sagladigi olanaklar katilimci kulturu besleyerek bireylerin yeni medya ortamlarinda yaratici formlar olusturmasini mumkun kilmaktadir. Bu yaratici formlarin nasil olusturuldugu, Turkiye’deki Twitter trollerinin uretimleri incelenerek gorulebilmektedir. Bu calismada, trolluk ile yaratici kultur arasinda ‘caps’ler uzerinden bir bag kurulmakta ve Twitter Turkiye ozelinde trol hesaplarin urettigi ‘caps’lerin kulturel yurttasligi ve yurttasin sosyal medya dolayimi ile katilimini guclendirici bir boyutu oldugu iddia edilmektedir. Calisma kapsaminda Twitter uzerinden belirlenen 15 trol hesaba tematik soylem analizi uygulanmistir. Bu analiz vasitasiyla trollerin yaratici dil pratikleri ve caps uretimleri ortaya konmustur. Calismanin sonucunda Turkiye’de Twitter trollerinin kendilerine ozel gelistirdikleri, mizahtan beslenen yaratici dil pratikleri ve caps uretimleriyle guncel olay, olgu ve sorunlara iliskin farkli ve elestirel bir bakis acisi sundukl...
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests:
Traditional television broadcasting has shown a significant change with the convergence to the new media environment. This convergence has changed the traditional ways of television content production and consumption. The audience has... more
Traditional television broadcasting has shown a significant change with the convergence to the new media environment. This convergence has changed the traditional ways of television content production and consumption. The audience has become the most important actor in the broadcasting industry, and new mediums and platforms, such as second screen applications and social TV, have gained importance in television broadcasting. This article discusses the transformation of television broadcasting from the second screen phenomenon and the new broadcasting ecosystem through the case of the Turkish serial Insider. The participation of the audience as a producer and consumer, the changing industry strategy, and the new ways of brand integration in this new broadcasting environment were examined through content analysis. The analysis results reveal the audience management strategies of the Turkish broadcasting industry and the audience’s position as producer and consumer in this new ecosystem.
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests: Humanities and Moment
Research Interests:
Research Interests:
Mart Susi and Tiina Pajuste (eds.), Covid-19 “Vaccine Passports”: An Exploratory Study of 23 Countries (Tallinn:
Tallinn University, 2021)
Tallinn University, 2021)
Research Interests:
Research Interests:
Türkiye'de sosyal medya ortamlarında trol olgusu özellikle Twitter’da Gezi Parkı olayları sırasında ve 17 Aralık Yolsuzluk Operasyonunu takiben YouTube’da siyasal içerikli, manipülatif ve yanıltıcı içerik dağıtımıyla gündeme... more
Türkiye'de sosyal medya ortamlarında trol olgusu özellikle Twitter’da Gezi Parkı olayları sırasında ve 17 Aralık Yolsuzluk Operasyonunu takiben YouTube’da siyasal içerikli, manipülatif ve yanıltıcı içerik dağıtımıyla gündeme geldi. Ancak trol olgusu, yalnızca siyasi amaçlarla yapılmamaktadır. Farklı çevrimiçi ortamlarda farklı trol türleri ve davranışları söz konusudur. Wikipedia trolleri olabildiği gibi, okur yorumları trolleri, sözlük trolleri, hatta oyun trolleri dahi olabilmektedir. Türkiye’de trol olgusunun varlığına ana akım medyadaki haberlerde ve köşe yazılarında dikkat çekilmekle birlikte, doğrudan trol olgusuna yönelik geniş kapsamlı akademik bir çalışma mevcut değildir. Yeni medya çalışmaları alanyazınında bu toplumsal olgu, dünyada 2010'lardan bu yana artan yoğunlukta farklı çevrimiçi ortamlardaki görünümleriyle birlikte incelenmiştir. Bishop'a göre, "İnternet trollüğü 21. yüzyılda bilgisayar jargonunun en hızla yayılan parçalarından birisidir" (2014:7). Bu çalışmada ise, Türkiye’de Twitter ortamındaki trollük olgusu, trol kültürü ve türleri ele alınmaktadır. Trollüğün hedefleri ve yapılış biçimleri de (dilsel pratikleri) örneklerle serimlenmektedir. Çalışmada trol sözcüğünün etimolojik kökeni, trollük olgusuna ilişkin alanyazındaki farklı tanımlamalar ve trollük türlerine ilişkin sınıflandırmalar, alanyazın ve konunun ilgili 29 uzmanıyla yapılan derinlemesine görüşmelerden oluşan saha çalışmasında elde edilen bulgularla birlikte açıklanacaktır.
Research Interests:
Binark, M. (2017). "Why is a techno-social policy of new media literacy needed for all?", Communication for All 2017, Editors, Deniz Bayraktar and Özlem Avcı Aksoy, Ankara: Turkish National Commision for UNESCO, 53-68.... more
Binark, M. (2017). "Why is a techno-social policy of new media literacy needed for all?", Communication for All 2017, Editors, Deniz Bayraktar and Özlem Avcı Aksoy, Ankara: Turkish National Commision for UNESCO, 53-68. ISBN: 978-605-66617-3-0.
Research Interests:
Summary This study is a part of a comprehensive research supported by TUBITAK SOBAG (The Scientific and Technological Research Council of Turkey - Social Sciences and Humanities Research Grant Group), which investigates with quantitative... more
Summary This study is a part of a comprehensive research supported by TUBITAK SOBAG (The Scientific and Technological Research Council of Turkey - Social Sciences and Humanities Research Grant Group), which investigates with quantitative and qualitative methods the practices involved in the usage of the social media by political parties and political party leaders as a channel/area for political communication. The aim for this study is to demonstrate, within the framework of the developing citizenship culture, the discourse practices and the political language of the political parties that emerges as a result of the effective use of social media environments in political communication campaigns.
Research Interests:
Prof. Dr. Oya Tokgöz ile yapılan bu sözlü tarih çalışması, Türkiye’de iletişim bilimleri alanına katkı veren ilk doktora tezlerini, konularını ve katkılarını, iletişim bilimleri eğitiminin kurumsallaşarak başlama gerekçesini ve bu... more
Prof. Dr. Oya Tokgöz ile yapılan bu sözlü tarih çalışması, Türkiye’de iletişim bilimleri alanına katkı veren ilk doktora tezlerini, konularını ve katkılarını, iletişim bilimleri eğitiminin kurumsallaşarak başlama gerekçesini ve bu eğitimin temellerini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Çalışmanın Türkiye’de iletişim çalışmaları, iletişim sosyolojisi ve kitle iletişim kuramları alanındaki tartışmalara kaynaklık edeceği düşünülmektedir.
Yönetmen: Cüneyt Karakuş
Danışman: Mutlu Binark
Yönetmen: Cüneyt Karakuş
Danışman: Mutlu Binark
Research Interests:
KORE HÜKÜMETİNİN KÜLTÜREL DİPLOMASİ POLİTİKASINDA “HALLYU”NUN ÖNEMİ: BTS’İN ÇEKME KUVVETİ Milton Cummings kültürel diplomasiyi, “uluslar ve onların halkları arasında karşılıklı kavrayışı geliştirmek için fikirlerin, enformasyonun,... more
KORE HÜKÜMETİNİN KÜLTÜREL DİPLOMASİ POLİTİKASINDA “HALLYU”NUN ÖNEMİ: BTS’İN ÇEKME KUVVETİ
Milton Cummings kültürel diplomasiyi, “uluslar ve onların halkları arasında karşılıklı kavrayışı geliştirmek için fikirlerin, enformasyonun, sanatın ve kültürün diğer yönlerinin değiş tokuşu” olarak tanımlarken (2003:1); Louis Belanger ise kültürel diplomasiyi “kültür, eğitim, bilim ve bir dereceye kadar teknik işbirliği ile ilgilenen dış politika etkinlikleri…” olarak açıklar (1994:422 aktaran Zamorano 2016:169). Bu tanımların ortak noktası, ülkenin dış politika hedefleri ile kültürel etkinliklerin kesişmesidir. Kültürel diplomasi, hükümetlerin sistematik bir şekilde ulusal kimliğini temsil eden kültürel ifade ve üretimlere, ulus markalama çalışma ve stratejileri dahil müdahalesini içerir. Bu çalışmada Kore hükümetlerinin yaratıcı içerik endüstri politikalarına koşut olarak, her türlü kültürel üretim ve hizmeti kültürel diplomasi aracı ve kanalı olarak nasıl kullandıkları, Mart-Ağustos 2018 tarihleri arasında G.Kore’de gerçekleştirilen saha çalışması bulgularına temellendirilerek tartışılacaktır. KOCCA, KOCIS, KOFICE, KOFIC başta olmak üzere Kore Kültür Turizm ve Spor Bakanlığı’na bağlı çalışan bu özerk kamu aktörlerinin kültürel diplomasi politikasını nasıl uyguladıkları, uzmanlarla yapılan derinlemesine görüşmeler ve kamu politika metinleriyle birlikte ele alınacaktır. Kore hükümetlerinin yıllar içinde gelişen ve yoğunlaşan “Hallyu” (Kore Dalgası) politikaları, K pop yıldızlarının kültürel diplomasi ve ulus markalama kanalı olarak kullanılmasını içermektedir. K-yıldızların kültürel diplomasi kanalı olarak kullanılması Kore’ye yönelik dostluk ve ilgi yaratılırken, uzun erimli olarak başta Kore kaynaklı teknolojik ürünlere, K-içeriklere ve diğer ürün ve hizmetlere (kozmetik, yiyecek, moda, turizm ve yaşam tarzı vb.) yönelik olumlu bir algı oluşturmaktadır. BigHit Entertainment’in yaklaşık altı yıl önce çıkışını yaptığı BTS (“Beyond the Scene”), Korece deyişle “Bangtan Sonyeondan” (방탄소년단) özellikle 2018 ve 2019 yıllarında Billboard’da büyük başarı göstererek, dünyada Hallyu’nun tanıtım yıldızı haline gelmiş, Kore’nin ulus markalama yüzü olmayı fazlasıyla hak etmiştir. Time Dergisi 2019 yılında dünyada “Gelecek Neslin Liderleri” olacak 100 etkili kişi arasında BTS’i de saymıştır1. BTS, Seoul kentinin turizm tanıtımlarının “BTS’ Life in Seoul” videoları ile yüzü ve WithSeoul şarkısıyla sesi olmuştur. Çalışmada BTS’in Kore’nin yakın zamanlı ulus markalama kanalı olarak kullanılmasının ardında yatan nedenler, BTS’in Kore’ye yönelik olarak nasıl bir çekim kuvveti yarattığı -sosyal medya kullanım stratejisi, bu stratejinin bileşenleri (otantiklik, etkileşim ve hayran topluluğunun kullanıcı türevli içerik yaratımı)- üzerinde örnek olay olarak durulacaktır.
Milton Cummings kültürel diplomasiyi, “uluslar ve onların halkları arasında karşılıklı kavrayışı geliştirmek için fikirlerin, enformasyonun, sanatın ve kültürün diğer yönlerinin değiş tokuşu” olarak tanımlarken (2003:1); Louis Belanger ise kültürel diplomasiyi “kültür, eğitim, bilim ve bir dereceye kadar teknik işbirliği ile ilgilenen dış politika etkinlikleri…” olarak açıklar (1994:422 aktaran Zamorano 2016:169). Bu tanımların ortak noktası, ülkenin dış politika hedefleri ile kültürel etkinliklerin kesişmesidir. Kültürel diplomasi, hükümetlerin sistematik bir şekilde ulusal kimliğini temsil eden kültürel ifade ve üretimlere, ulus markalama çalışma ve stratejileri dahil müdahalesini içerir. Bu çalışmada Kore hükümetlerinin yaratıcı içerik endüstri politikalarına koşut olarak, her türlü kültürel üretim ve hizmeti kültürel diplomasi aracı ve kanalı olarak nasıl kullandıkları, Mart-Ağustos 2018 tarihleri arasında G.Kore’de gerçekleştirilen saha çalışması bulgularına temellendirilerek tartışılacaktır. KOCCA, KOCIS, KOFICE, KOFIC başta olmak üzere Kore Kültür Turizm ve Spor Bakanlığı’na bağlı çalışan bu özerk kamu aktörlerinin kültürel diplomasi politikasını nasıl uyguladıkları, uzmanlarla yapılan derinlemesine görüşmeler ve kamu politika metinleriyle birlikte ele alınacaktır. Kore hükümetlerinin yıllar içinde gelişen ve yoğunlaşan “Hallyu” (Kore Dalgası) politikaları, K pop yıldızlarının kültürel diplomasi ve ulus markalama kanalı olarak kullanılmasını içermektedir. K-yıldızların kültürel diplomasi kanalı olarak kullanılması Kore’ye yönelik dostluk ve ilgi yaratılırken, uzun erimli olarak başta Kore kaynaklı teknolojik ürünlere, K-içeriklere ve diğer ürün ve hizmetlere (kozmetik, yiyecek, moda, turizm ve yaşam tarzı vb.) yönelik olumlu bir algı oluşturmaktadır. BigHit Entertainment’in yaklaşık altı yıl önce çıkışını yaptığı BTS (“Beyond the Scene”), Korece deyişle “Bangtan Sonyeondan” (방탄소년단) özellikle 2018 ve 2019 yıllarında Billboard’da büyük başarı göstererek, dünyada Hallyu’nun tanıtım yıldızı haline gelmiş, Kore’nin ulus markalama yüzü olmayı fazlasıyla hak etmiştir. Time Dergisi 2019 yılında dünyada “Gelecek Neslin Liderleri” olacak 100 etkili kişi arasında BTS’i de saymıştır1. BTS, Seoul kentinin turizm tanıtımlarının “BTS’ Life in Seoul” videoları ile yüzü ve WithSeoul şarkısıyla sesi olmuştur. Çalışmada BTS’in Kore’nin yakın zamanlı ulus markalama kanalı olarak kullanılmasının ardında yatan nedenler, BTS’in Kore’ye yönelik olarak nasıl bir çekim kuvveti yarattığı -sosyal medya kullanım stratejisi, bu stratejinin bileşenleri (otantiklik, etkileşim ve hayran topluluğunun kullanıcı türevli içerik yaratımı)- üzerinde örnek olay olarak durulacaktır.
Research Interests:
Gündelik yaşamda yeni iletişim teknolojileri birlikte değişimler/dönüşümler neleri getirdi? yeni sorunlar ve olgular burada, kavramsal tartışmalar ile birlikte ele alınacak.
Research Interests:
Bu çalışma 26-27 Şubat 2015 tarihlerinde Kadir Has Üniversitesi İletişim Fakültesi ve Alternatif Bilişim Derneği’nin ortaklığıyla, Kadir Has Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen Yeni Medya Çalışmaları II. Ulusal... more
Bu çalışma 26-27 Şubat 2015 tarihlerinde Kadir Has Üniversitesi İletişim Fakültesi ve Alternatif Bilişim Derneği’nin ortaklığıyla, Kadir Has Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen Yeni Medya Çalışmaları II. Ulusal Kongre’de sunulan bildirilerin tam metinlerinden oluşmaktadır.
Her birlikte yolculuğun bir hikayesi olduğu gibi, bu Kongrenin de bir hikayesi var. Hikâyenin başlangıcı temanın ve ev sahibi üniversitenin seçilmesine dayanıyor. Kongrenin teması yeni medya okuryazarlığı olarak belirlendikten sonra, bu olgunun Türkiye'de ve dünyada gelişimi, kuramsal yaklaşımlar, kavramsal tartışmaları üzerine, bir yandan yurttaş katılımına ve demokrasi kültürüne vurgu yapan öte yandan da dijital gözetim teknolojilerinin gündelik yaşam içerisindeki artan konumuna değinen geniş kapsamlı bir çağrı metni Kongre Düzenleme Kurulu tarafından kaleme alındı. Kongrenin temasının yeni medya okuryazarlığı olmasının nedeni, hiç kuşkusuz ki bu olgunun hem çevrimiçi medya ortamlarının hem gündelik yaşamımızın demokratik, özgürlükçü ve eşitlikçi bir zemin olarak inşa edilmesinde, yeni iletişim ve bilişim teknolojilerini ve ortamlarını kullanan bireylerin yetkinliklerinin ve farkındalıklarının gerçekleşmesinde yaşamsal bir role sahip olmasından kaynaklanmaktadır.
Kongre’de sunulan tüm bildirilere ait tam metinler, yazarların izinleri doğrultusunda bu çalışmada yer almaktadır. Çalışmalarını bu kitapta yayınlanmasına izin vermeyen yazarların bildirilerinin yerinde ise bildiri tam metinleri yerine özetleri bulunmaktadır. Kongre’ye kabul edilmiş, ancak çeşitli nedenlerle katılım sağlayamamış yazarların bildirilerine bu çalışmada yer verilmemiştir. İçerikte yer alan bildiri metinlerinin sıralaması, Kongre’deki oturum sırasına göre, oturum içindeki sıralama ise yazar adına göre alfabetik olarak düzenlenmiştir. Kongre boyunca yapılan sunumlar ve tartışmalar ekseninde şekillenen kongre sonuç bildirgesi de bu çalışmanın sonunda yer almaktadır.
Yeni Medya Çalışmaları II. Ulusal Kongre Kitabı
Şubat 2016, 684 Sayfa
Yayına hazırlayanlar: Burak Ozçetin, Ceren Sozeri, Idil Sayımer, Irem Inceoglu, Perrin Ogun Emre, Tugrul Comu
Kapak Tasarımı: : Banu Küçüksaraç
ISBN: 978 - 605 - 62169 - 5 - 4
Her birlikte yolculuğun bir hikayesi olduğu gibi, bu Kongrenin de bir hikayesi var. Hikâyenin başlangıcı temanın ve ev sahibi üniversitenin seçilmesine dayanıyor. Kongrenin teması yeni medya okuryazarlığı olarak belirlendikten sonra, bu olgunun Türkiye'de ve dünyada gelişimi, kuramsal yaklaşımlar, kavramsal tartışmaları üzerine, bir yandan yurttaş katılımına ve demokrasi kültürüne vurgu yapan öte yandan da dijital gözetim teknolojilerinin gündelik yaşam içerisindeki artan konumuna değinen geniş kapsamlı bir çağrı metni Kongre Düzenleme Kurulu tarafından kaleme alındı. Kongrenin temasının yeni medya okuryazarlığı olmasının nedeni, hiç kuşkusuz ki bu olgunun hem çevrimiçi medya ortamlarının hem gündelik yaşamımızın demokratik, özgürlükçü ve eşitlikçi bir zemin olarak inşa edilmesinde, yeni iletişim ve bilişim teknolojilerini ve ortamlarını kullanan bireylerin yetkinliklerinin ve farkındalıklarının gerçekleşmesinde yaşamsal bir role sahip olmasından kaynaklanmaktadır.
Kongre’de sunulan tüm bildirilere ait tam metinler, yazarların izinleri doğrultusunda bu çalışmada yer almaktadır. Çalışmalarını bu kitapta yayınlanmasına izin vermeyen yazarların bildirilerinin yerinde ise bildiri tam metinleri yerine özetleri bulunmaktadır. Kongre’ye kabul edilmiş, ancak çeşitli nedenlerle katılım sağlayamamış yazarların bildirilerine bu çalışmada yer verilmemiştir. İçerikte yer alan bildiri metinlerinin sıralaması, Kongre’deki oturum sırasına göre, oturum içindeki sıralama ise yazar adına göre alfabetik olarak düzenlenmiştir. Kongre boyunca yapılan sunumlar ve tartışmalar ekseninde şekillenen kongre sonuç bildirgesi de bu çalışmanın sonunda yer almaktadır.
Yeni Medya Çalışmaları II. Ulusal Kongre Kitabı
Şubat 2016, 684 Sayfa
Yayına hazırlayanlar: Burak Ozçetin, Ceren Sozeri, Idil Sayımer, Irem Inceoglu, Perrin Ogun Emre, Tugrul Comu
Kapak Tasarımı: : Banu Küçüksaraç
ISBN: 978 - 605 - 62169 - 5 - 4
Research Interests:
Bu sunumda dijital kültür ve özellikleri, bu özellikleden beslenen sosyal medya otrtamlarında etik ihlaller, sorunun çözümü için açık etik anlayışı tartışılmaktadır. Bulgular Tübitak Sobag 111K368 nolu projeye temellenmektedir.
Research Interests:
IAMCR 2011 presentation on hate speech in Turkey in Facebook environment
Research Interests:
Binark, M. (2022) “Platformlar Arasında ve İçinde Yaşamak: #LifeGoesOn”, Bu da Biter, Ya Sonra?: Covid 19 ve A’dan Z’ye Yeni Hayat. Der. S. Dağdelen, Dilek Aslan ve B. İlhan. Konya: Literatür. 161-170.
ISBN:978-975-04-0898-4
ISBN:978-975-04-0898-4
Research Interests:
Bu çalışmada Lee Chang-dong’un Poetry (시) (Şiir) (2010) adlı filmi üzerinden, Güney Kore’de bir kadının yaşam döngüsü deneyimi, farklı kesişimsellikler ile birlikte okunacaktır. Filmin kahramanı Mija, eşini kaybetmiş, engelli bir dul... more
Bu çalışmada Lee Chang-dong’un Poetry (시) (Şiir) (2010) adlı filmi üzerinden, Güney Kore’de bir kadının yaşam döngüsü deneyimi, farklı kesişimsellikler ile birlikte okunacaktır. Filmin kahramanı Mija, eşini kaybetmiş, engelli bir dul erkeğin haftalık bakımını yaparak gelir elde eden, yalnız olan anne kızı çalışmak için büyük kente taşınmış, bakması için ona bırakılmış torunu ile yaşayan yaşlı bir kadındır. Bir gün kelimeleri anımsamadığı için doktora giden Mija, yapılan testler sonucu Alzheimer’in erken döneminde olduğunu öğrenir. Unutuşun döngüsüne yakalanmadan önce, Mija yaşamda yapmak istediği şeyi, şiir yazmayı öğrenmek ister. Böylece şiir kursuna yazılır. Burada öğretmenin kursiyerlere bir elmayı göstererek söylediği şey, “Elmayı görmek, onun özünü bilmek, onunla ilgilenmek, iletişim kurmak ve onu anlamak demektir.” Mija şiir yazmayı denerken, Alzheimer giderek ilerler. Torununun okulda bir grup arkadaşı ile yoksul bir kız öğrenciye tecavüz suçuna karışması sonucu, kız öğrenci intihar eder. Mija, bir yandan suçun örtbas edilmesi için aileye verilecek “kan parasını” bulmaya çalışırken bir yandan da nasıl şiir yazacağını dert etmektedir. Lee, Mija’nın gündelik yaşamından, evin işlerinden, sokakta yürümesinden, bakıcılığını yaptığı yaşlı dulla ilişkisinden, kursta dersi dikkatle dinlemesinden, torunu ile diyalogsuz ilişkisinden farklı kesitler sunar bize. Tüm bu kesitler, anlatının ana kahramanının şiirini tamamlanması ile birlikte yaşam döngüsünün de tamamlanacağını işaret eder. Anlatı, Güney Kore’de yoksul ve yalnız yaşlı kadın olmanın zorluğunu, sosyal olarak toplumun kenarındaki konumunu Mija üzerinden serimler. Kuşaklararası iletişim kopukluğu da, anlatının bize gösterdiği bir diğer toplumsal ve evrensel bir sorundur. Mija, torunu ile bir türlü iletişim kuramaz. Ancak sıcak yaz gecesinde badmington oynarlarken anneanne ve torun aralarındaki iletişimsizlik kırılır. O an da polisin, Mija’nın torununu tecavüz suçundan tutuklaması ile sona erer. Anlatı, toplumu, kültürü, siyaseti ve ekonomik katılımı şekillendiren, Konfüçyanist ideolojiden beslenen hetereoseksist cinsiyet rejiminin tahakkümünde Mija’nın susma edimleriyle devam eder. Şiir yazmak, kadın kahramanın yaşamının son evresinde yaptığı bir konuşmadır. Mija’nın iç sesi bize seslenirken, aslında topluma seslenmektedir. Eril tahakküme, kadınların değersizleştirilen belleklerine karşı Mija’nın şiiri siyasal ve toplumsal bir işaretlemedir. Bu nedenle, yaşam döngüsü perspektifiyle, Şiir filmini okumak gereklidir. Anlatının gösterdiği gibi, şiir yazmak, yaşamı içinde hissetmek, anlamak ve anlatmaktır. Mija’nın toplumun kenarında; o güne dek değer verilmemiş hislerinin tercümesidir şiir yazmak.
Research Interests:
Çinde çevrimiçi yönetişim olgusu üç uygulama üzerinden (Wechat pay, Alipay in entegre olduğu Xuexi qiangguo ile Sesame Credit) bioiktidarın üretilmesi temelinde tartışılmıştır.
Research Interests:
Binark, M. ve Ş.Karataş-Özaydın (2019). “Porselen Yüzleri ve Dişilleştirilmiş Erkek Bedenleri İle K-Erkeklik İmgesi: Güney Kore Yaratıcı İçerik endüstrisi ve Aşık Oluncak Hallyu Yıldızları”, Aşkın Halleri. Der. Tezcan Durna ve Nehir... more
Binark, M. ve Ş.Karataş-Özaydın (2019). “Porselen Yüzleri ve Dişilleştirilmiş Erkek Bedenleri İle K-Erkeklik İmgesi: Güney Kore Yaratıcı İçerik endüstrisi ve Aşık Oluncak Hallyu Yıldızları”, Aşkın Halleri. Der. Tezcan Durna ve Nehir Durna. Ankara:UMAG. 165-190.
ISBN: 978-605-4274-90-1
ISBN: 978-605-4274-90-1
Research Interests:
Research Interests:
Binark, M. (2017). "Why is a techno-social policy of new media literacy needed for all?", Communication for All 2017, Editors, Deniz Bayraktar and Özlem Avcı Aksoy, Ankara: Turkish National Commision for UNESCO, 53-68. ISBN:... more
Binark, M. (2017). "Why is a techno-social policy of new media literacy needed for all?", Communication for All 2017, Editors, Deniz Bayraktar and Özlem Avcı Aksoy, Ankara: Turkish National Commision for UNESCO, 53-68.
ISBN: 978-605-66617-3-0.
ISBN: 978-605-66617-3-0.
Research Interests:
Binark, M. (2017). "Yeni Medya Okuryazarlığı Tekno-toplumsal Politikası Herkes İçin Neden Gerekli?" Herkes için İletişim 2017 (Yayına Haz. Deniz Bayraktar ve Özlem Avcı Aksoy) Ankara: Unesco Türkiye Milli Komisyonu, (51-64).... more
Binark, M. (2017). "Yeni Medya Okuryazarlığı Tekno-toplumsal Politikası Herkes İçin Neden Gerekli?" Herkes için İletişim 2017 (Yayına Haz. Deniz Bayraktar ve Özlem Avcı Aksoy) Ankara: Unesco Türkiye Milli Komisyonu, (51-64).
ISBN:978-605-66617-3-0.
ISBN:978-605-66617-3-0.
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests:
Yeni medya, kimilerine gore ileti~im ve yaymcthk olanaklan adma gOncel teknolojinin en son a~amast hatta bir ti.ir devrim, kimilerine gore ise yurtta~larm ve profesyonellerin bir arada-varhk gosterebildikleri kaotik bir ki.iresel... more
Yeni medya, kimilerine gore ileti~im ve yaymcthk olanaklan
adma gOncel teknolojinin en son a~amast hatta bir ti.ir devrim,
kimilerine gore ise yurtta~larm ve profesyonellerin bir arada-varhk
gosterebildikleri kaotik bir ki.iresel platform. Birbirlerine benzeyenlerin ve ~oteki"lerin kolayca kar~tla~abildikleri, yeni kimlikler kurgulayabildikleri, yeni kabilelere dahil olabildikleri ozgOr ve dinamik bir yeni ya~am alaru. Zaman ve mekan stntrlamast almadan kimi zaman bedensiz, kimi zaman avatarlarla temsil olunan sOrekli bir etkile~imin soz konusu oldugu, kimi kez bireysel ozgOrle~me i~in kimi kez de yeni toplumsal hareketlere dahil olma ve tabandan ses duyurma(k) i~in kullamlan yeni ara~larm i~ledigi bir di.inya; her durumda teknoloji dolaytmlt yeni bir di.inya! Bu yeni dOnyaya yonelik bilimsel meraktn odaklandtgt soru ise yeninin
farkt ve fark1 olu~turan ko~ullar Ozerine. Bu sorulann pe~inden
giden ara~ttrmactlar olarak biz de yamtlanmtz i~in bu yaztdaalantmiZ! etik meselesiyle smJrlandJrmak istedik. Smirlandirmanm gerek~esi ise oldukp makul: Bir arada ya~amanm, topluluk olmanm onemli ko~ullanndan biri de kural koymak, bu kurallar buti.inunu benimsemek ve ya~am pratigimiz i~erisinde bu kurallara uygun se~imler yaparak ya~amak. Aynca, etik sadece gOndelik ya~amda iyi olmay1 tammlamaz; ayn1 zamanda profesyonel i~ yapmanm da kurallanm belirler. Her meslek i~in tan1mlanan pra tik kurallar da bu kategoride degerlendirebilir. Bu haliyle de yeni
medya ve etik tartJ~mast sadece belirli bir grubu ve/veya profesyonel ekibi ilgilendiren bir ba~hk olmaktan ~ok ote; yeni medya ortamlannda varhk gostersin ya da gostermesinneredeyse tOm bireyleri ilgilendiren bir boyuta da sahip.
adma gOncel teknolojinin en son a~amast hatta bir ti.ir devrim,
kimilerine gore ise yurtta~larm ve profesyonellerin bir arada-varhk
gosterebildikleri kaotik bir ki.iresel platform. Birbirlerine benzeyenlerin ve ~oteki"lerin kolayca kar~tla~abildikleri, yeni kimlikler kurgulayabildikleri, yeni kabilelere dahil olabildikleri ozgOr ve dinamik bir yeni ya~am alaru. Zaman ve mekan stntrlamast almadan kimi zaman bedensiz, kimi zaman avatarlarla temsil olunan sOrekli bir etkile~imin soz konusu oldugu, kimi kez bireysel ozgOrle~me i~in kimi kez de yeni toplumsal hareketlere dahil olma ve tabandan ses duyurma(k) i~in kullamlan yeni ara~larm i~ledigi bir di.inya; her durumda teknoloji dolaytmlt yeni bir di.inya! Bu yeni dOnyaya yonelik bilimsel meraktn odaklandtgt soru ise yeninin
farkt ve fark1 olu~turan ko~ullar Ozerine. Bu sorulann pe~inden
giden ara~ttrmactlar olarak biz de yamtlanmtz i~in bu yaztdaalantmiZ! etik meselesiyle smJrlandJrmak istedik. Smirlandirmanm gerek~esi ise oldukp makul: Bir arada ya~amanm, topluluk olmanm onemli ko~ullanndan biri de kural koymak, bu kurallar buti.inunu benimsemek ve ya~am pratigimiz i~erisinde bu kurallara uygun se~imler yaparak ya~amak. Aynca, etik sadece gOndelik ya~amda iyi olmay1 tammlamaz; ayn1 zamanda profesyonel i~ yapmanm da kurallanm belirler. Her meslek i~in tan1mlanan pra tik kurallar da bu kategoride degerlendirebilir. Bu haliyle de yeni
medya ve etik tartJ~mast sadece belirli bir grubu ve/veya profesyonel ekibi ilgilendiren bir ba~hk olmaktan ~ok ote; yeni medya ortamlannda varhk gostersin ya da gostermesinneredeyse tOm bireyleri ilgilendiren bir boyuta da sahip.
Research Interests:
Moment Journal from the Editor
http://www.momentjournal.org/index.php/momentdergi/article/view/300/493
http://www.momentjournal.org/index.php/momentdergi/article/view/300/493
Research Interests:
Moment Dergi 4(2) 2017 Editörden yazısı
http://www.momentjournal.org/index.php/momentdergi/article/view/300/493
http://www.momentjournal.org/index.php/momentdergi/article/view/300/493
Research Interests:
Bu çalışmada yeni medya ortamlarındaki araştırma yolculuğum, neden yöntem ve etik konusu araştırmalarda önemli, özellikle sosyal medya ortamlarında bu konu tartışılmaktadır. Bu çalışma 3 Mayıs 2016 tarihinde İst.Ünv. Edeb.Fak. Sosyoloji... more
Bu çalışmada yeni medya ortamlarındaki araştırma yolculuğum, neden yöntem ve etik konusu araştırmalarda önemli, özellikle sosyal medya ortamlarında bu konu tartışılmaktadır. Bu çalışma 3 Mayıs 2016 tarihinde İst.Ünv. Edeb.Fak. Sosyoloji Bölümü daveti üzerine Araştırma Deneyimleri seminerleri kapsamında sunulmuştur.
Research Interests:
Bu çalışma, Tübitak Sobag tarafından desteklenen 120k613 proje kodlu saha araştırmasının bulgularını içermektedir. Araştırmanın amacı yaşlıların (65 yaş ve üstü) Covid-19 salgını döneminde salgın öncesi ve sırasında enformasyon arama... more
Bu çalışma, Tübitak Sobag tarafından desteklenen 120k613 proje kodlu saha araştırmasının bulgularını içermektedir. Araştırmanın amacı yaşlıların (65 yaş ve üstü) Covid-19 salgını döneminde salgın öncesi ve sırasında enformasyon arama edimlerini saptamak ve bu
enformasyonu nasıl değerlendirdiklerini ortaya koymaktır. Araştırmada, salgın öncesinde ve sürecinde yaşlıların nasıl bir medya repertuvarları olduğu, enformasyona hangi kaynaklardan ulaştıkları, elde edilen enformasyona ne düzeyde güven duydukları, dijital sermaye durumları
tespit edilmiştir. Bunun için, 10 Temmuz ile 27 Ağustos 2020 tarihleri arasında, 12 istatistiki bölgeyi temsil eden Antalya, Ankara, Bursa, Çanakkale, Diyarbakır, Erzurum, İstanbul, İzmir,
Kayseri, Samsun, Trabzon ve Van illerinde ikamet eden Türkiye’nin 65 yaş ve üstü nüfusu temsil eden (n=1075) örneklem grubundan, telefon ve yüz yüze görüşme tekniği kullanılarak veri toplanmıştır. Anket aracılığıyla, katılımcıların sosyo-demografik özellikleri, iletişim araçları
sahipliği, medya repertuvarları, salgına ilişkin bilgi düzeyleri, Covid-19 öncesi ve sürecinde haber/enformasyon alma tercih ve pratikleri, enformasyon eksiklikleri, Covid-19 öncesi ve
sürecinde çeşitli enformasyon kaynaklarına ve araçlarına güven düzeylerine ilişkin veri toplanmıştır. İlişkisel sosyolojik bakış açısıyla araştırmanın katılımcıların toplumsal cinsiyeti, yaşı, toplumsal sınıfı kesişiminde salgın öncesi ve sonrası medya repertuvarları, salgına ilişkin
elde edilen enformasyonel içeriğe güven ile dijital sermaye durumu (sahiplik ve yetkinlik) hakkında durumları tespit edilmiştir.
enformasyonu nasıl değerlendirdiklerini ortaya koymaktır. Araştırmada, salgın öncesinde ve sürecinde yaşlıların nasıl bir medya repertuvarları olduğu, enformasyona hangi kaynaklardan ulaştıkları, elde edilen enformasyona ne düzeyde güven duydukları, dijital sermaye durumları
tespit edilmiştir. Bunun için, 10 Temmuz ile 27 Ağustos 2020 tarihleri arasında, 12 istatistiki bölgeyi temsil eden Antalya, Ankara, Bursa, Çanakkale, Diyarbakır, Erzurum, İstanbul, İzmir,
Kayseri, Samsun, Trabzon ve Van illerinde ikamet eden Türkiye’nin 65 yaş ve üstü nüfusu temsil eden (n=1075) örneklem grubundan, telefon ve yüz yüze görüşme tekniği kullanılarak veri toplanmıştır. Anket aracılığıyla, katılımcıların sosyo-demografik özellikleri, iletişim araçları
sahipliği, medya repertuvarları, salgına ilişkin bilgi düzeyleri, Covid-19 öncesi ve sürecinde haber/enformasyon alma tercih ve pratikleri, enformasyon eksiklikleri, Covid-19 öncesi ve
sürecinde çeşitli enformasyon kaynaklarına ve araçlarına güven düzeylerine ilişkin veri toplanmıştır. İlişkisel sosyolojik bakış açısıyla araştırmanın katılımcıların toplumsal cinsiyeti, yaşı, toplumsal sınıfı kesişiminde salgın öncesi ve sonrası medya repertuvarları, salgına ilişkin
elde edilen enformasyonel içeriğe güven ile dijital sermaye durumu (sahiplik ve yetkinlik) hakkında durumları tespit edilmiştir.
Research Interests:
Bu çalışmanın konusunu Çin Halk Cumhuriyeti’nin olumsuz başlayan Covid-19 ile mücadelesini hem iç hem de dış kamuoyunda sosyal medya platformlarında dolaşıma sokulan video anlatılar aracılığıyla zafer hikâyesine dönüştürmede başvurduğu... more
Bu çalışmanın konusunu Çin Halk Cumhuriyeti’nin olumsuz başlayan Covid-19 ile mücadelesini hem iç hem de dış kamuoyunda sosyal medya platformlarında dolaşıma sokulan video anlatılar aracılığıyla zafer hikâyesine dönüştürmede başvurduğu söylemsel stratejiler oluşturmaktadır. Çalışmada, Çin’in başvurduğu ve yönetilebilir bir kamu yaratma amacı taşıyan söylemsel stratejiler Foucault’nun yönetimsellik kavramsallaştırmasının özünü oluşturan “tutumların yönlendirilmesi” ve “özneleştirme” süreçleri üzerinden tartışmaya açılmıştır. Çin’in hem iç hem dış kamuyu yönlendirmede başvurduğu en önemli taktiklerinden birisi propagandadır. Bu kapsamda Çin, Covid-19 ile mücadele sürecinde sosyal medya platformlarında hem iç kamusuna hem de dış kamuoyuna yönelik olarak Çin’in birlik ve mücadelesini vurgulayan video anlatıları dolaşıma sokmuştur.
Çalışmada 28 Ocak-8 Nisan 2020 tarihleri arasında Çince ve İngilizce altyazılı üretilen 15 adet video anlatı tematik söylem analizi yapılmak üzere Çin sosyal medya platformu olan Sina Weibo’dan ve Çin haber kaynakları tarafından Twitter’a yapılan yüklemeler arasından seçilmiştir. Yapılan analiz sonucunda video anlatılardaki hakim temalar “Çin ordusu ve kamu çalışanlarının özverisi ve birlikte başarılacağı vurgusu”, yan temalar ise “yerel personelin özverisi, Çin devletinin salgınla mücadeleye verdiği destek, Wuhanlıların ve Çin halkının birlik ve beraberliğe olan inançları ve vatan sevgisiyle başaracaklarına olan inanç olarak” sıralanmaktadır. Tematik söylem analiziyle incelenen video anlatılarda “Ulusal Birlik”, “Gayret Et Çin” ve “Çin Güçlü Kal!” vb. söylemsel stratejiler aracılığıyla bu salgının kontrol altına alınacağına yönelik ikna dilinin üretilmekte olduğu, Çin’in yeni bir yönetimsellik stratejisini başarıyla uygulamakta olduğu görülmüştür. Çevrimiçi uzamda dolaşıma sokulan farklı anlatı türleri, devletin inşa ettiği Çin Rüyası söyleminin sürdürülmesine doğal bir zemin hazırlarken, ulusun birliği, bütünlüğü ve müreffeh bir yaşam tahayyülü birbiri üzerine teğellenmektedir.
Anahtar kelimeler: Çin, Wuhan, Covid-19, Foucault, Yönetimsellik, Tematik Söylem Analizi.
Çalışmada 28 Ocak-8 Nisan 2020 tarihleri arasında Çince ve İngilizce altyazılı üretilen 15 adet video anlatı tematik söylem analizi yapılmak üzere Çin sosyal medya platformu olan Sina Weibo’dan ve Çin haber kaynakları tarafından Twitter’a yapılan yüklemeler arasından seçilmiştir. Yapılan analiz sonucunda video anlatılardaki hakim temalar “Çin ordusu ve kamu çalışanlarının özverisi ve birlikte başarılacağı vurgusu”, yan temalar ise “yerel personelin özverisi, Çin devletinin salgınla mücadeleye verdiği destek, Wuhanlıların ve Çin halkının birlik ve beraberliğe olan inançları ve vatan sevgisiyle başaracaklarına olan inanç olarak” sıralanmaktadır. Tematik söylem analiziyle incelenen video anlatılarda “Ulusal Birlik”, “Gayret Et Çin” ve “Çin Güçlü Kal!” vb. söylemsel stratejiler aracılığıyla bu salgının kontrol altına alınacağına yönelik ikna dilinin üretilmekte olduğu, Çin’in yeni bir yönetimsellik stratejisini başarıyla uygulamakta olduğu görülmüştür. Çevrimiçi uzamda dolaşıma sokulan farklı anlatı türleri, devletin inşa ettiği Çin Rüyası söyleminin sürdürülmesine doğal bir zemin hazırlarken, ulusun birliği, bütünlüğü ve müreffeh bir yaşam tahayyülü birbiri üzerine teğellenmektedir.
Anahtar kelimeler: Çin, Wuhan, Covid-19, Foucault, Yönetimsellik, Tematik Söylem Analizi.
Research Interests:
Yazar Fang Fang'ın Wuhan Günlüğü adlı eserinin kitap değerlendirmesi
Research Interests:
Tom Mc Donald'ın (2016). Social Media in Rural China: Social networks and moral frameworks adlı kitabının değerlendirmesi
Research Interests:
Ankara Üniversitesi SBE Y.Lisans Tezi 1992
Research Interests:
Doktora Tezi: Enformasyon Teknolojilerinin Toplumsal Cinsiyete Bağlı Kullanımı: Japonya ve Türkiye Örneği
Ankara Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü
Radyo-Televizyon ve Sinema Anabilim Dalı
Ankara-1999
Ankara Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü
Radyo-Televizyon ve Sinema Anabilim Dalı
Ankara-1999