ÖZ İnsanların yaşamlarını şekillendirmesinde, duygu, düşünce ve tavırlarında etkin rol oynayan halk inanışlarının oluşmasında çeşitli etkenler mevcuttur. Bu etkenlerden bir tanesi de korkudur. Korkular hayvanlardan bitkilere, yalnızlıktan...
moreÖZ İnsanların yaşamlarını şekillendirmesinde, duygu, düşünce ve tavırlarında etkin rol oynayan halk inanışlarının oluşmasında çeşitli etkenler mevcuttur. Bu etkenlerden bir tanesi de korkudur. Korkular hayvanlardan bitkilere, yalnızlıktan ölüme, doğal afetlerden doğaüstü güçlere kadar pek çok hususu bünyesinde barındırmaktadır. İnsanlar doğaüstü güçlerin varlığına ve onların kendisine zarar veren, tehlikeye atan varlıklar olduğuna inanırlar. Bu korku, kaçınma yollu bir saygıya dönüşür ve insanların yaşamlarında etkili olur. Korkuyla karışık bir saygının oluşturduğu çeşitli inanışlar mevcuttur. Bu inanışların sıklıkla görüldüğü Demirci Köyü'nde de dışarşerli olarak adlandırılan kötücül doğaüstü varlıklar etrafında oluşan anlatmalar mevcuttur. Demirci Köyü'nde derleme yoluyla elde edilen bulgulardan hareketle bu çalışmada; dışarşerlilerin özellikleri, görüldüğüne inanılan zaman ve mekânlar değerlendirilmeye çalışılacaktır. ABSTRACT There are various factors in the formation of folk beliefs that play an active role in shaping people's lives, emotions, thoughts and attitudes. One of these factors is fear. Fears include many aspects from animals to plants, from loneliness to death, from natural disasters to supernatural powers. People believe in the existence of supernatural powers and that they are beings that harm and endanger itself. This fear turns into an avoidance based respect and has an impact on people's lives. There is a variety of beliefs that are created by a respect mixed with fear. In Demirci village, where these beliefs are frequently seen, there are narratives that are formed around the supernatural beings called as dışarşerli. Based on the findings obtained from the compilation in Demirci Village; characteristics of dışarşerli, time and places believed to be seen will be evaluated. 1. GİRİŞ Nesilden nesle sözlü olarak aktarılan ve asırlardır varlığını sürdüren hatta sürdürmekte olan halk inanışları; insanların yaşamının neredeyse her evresinde, sosyal yaşamın her alanında etkisini göstermektedir. Doğaüstü varlıklar olarak adlandırılan cinler ve cinlerin insanlarla etkileşimi vb. inanmalar da halk inanışlarının farklı bir alt dalını oluşturmaktadır. Doğaüstü varlıklara dair halk inanışlarına Trabzon'un Akçaabat ilçesine bağlı olan Demirci Köyü halkında da rastlamak mümkündür. Görülemeyen, dokunulamayan ama var olduğuna inanılan cin; "iyilikçi olabildiği gibi kötülükçü de olabilen manevi varlık" (Korkmaz, 2006: 163) olarak ifade edilmektedir. Araştırma yapılan yörede ise cinler; genellikle insanları korkutan, rahatsız edip huzursuzluk yaratan, onlara zarar veren, musallat olan, kötücül varlıklar olarak karşımıza çıkmaktadır. Aynı zamanda insanlar, korkunun sebep olduğu bir nedenden ötürü cinlere saygı duymakta; iyi saatte olsunlar, üç harfliler ve daha bir sürü çeşitli adlarla 143 anarak onları tabulaştırmışlar, kendilerinden uzak tutabilmenin yollarını bulmaya çalışmışlardır. Araştırma yapılan yörenin de içerisinde bulunduğu Doğu Karadeniz Bölgesi'nde ise bu varlıklara; "dışarı şeri, dışarılık, cin, obur, kuyruklu, cazı, goncoloz, meşe/yaban adamı-germakoçi, minnet, mulât, mayisa, hupur, peri" (Aça, 2018: 18) gibi adların verildiği görülmektedir. M. Aça'nın dışarı şeri olarak belirtmiş olduğu adlandırma, kaynak kişilerle yapılan görüşmelerin neticesinde yörede dışarşerli/tişarşerli olarak karşımıza çıkmaktadır. İfadedeki dışarı kelimesinin cinlerin, bu dünyaya ait olmayıp gayb âlemine ait varlıklar olarak inanışlarda yer almasından kaynaklandığı düşünülebilir, şerli ise iyi olmalarının yanı sıra daha çok kötücül varlıklar olarak karşılaştığımız cinlerin hayırsız, tekin olmayan yani şerli olmalarından dolayı olabilir. Dışarşerli ifadesi de bu iki kelimenin birleştirilmesiyle oluşturulan bir kalıp ifade olup dışardan gelen şer, dışarıya ait anlamlarına geldiği düşünülebilir. Doğaüstü varlıkların görülüp görülemeyeceği konusu yıllardır süregelen bir tartışmayı beraberinde getirmiştir. Özellikle cinlerin varlığı, görülebilmeleri vb. gibi olgular yıllarca İslam âlimleri tarafından tartışılmış, Kur'an-ı Kerim'de yer alan ayetlerden ve çeşitli hadislerden hareketle varlığı kanıtlanmaya 142 Necmettin Erbakan Üniversitesi SBE Türk Dili ve Edebiyatı ABD