Skip to main content
Ozet Son yillarda yapilan bilimsel calismalarda, “Is motivasyonu” ve “orgutsel baglilik” kavramlarinin orgutlerin basarisinin ve etkinliginin artirilmasinda onemli rolu oldugu belirtilmektedir. Bu calismanin amaci; Ilkogretim okullarinda... more
Ozet Son yillarda yapilan bilimsel calismalarda, “Is motivasyonu” ve “orgutsel baglilik” kavramlarinin orgutlerin basarisinin ve etkinliginin artirilmasinda onemli rolu oldugu belirtilmektedir. Bu calismanin amaci; Ilkogretim okullarinda gorev yapan ogretmenlerin is motivasyonlari ile orgutsel bagliliklari arasindaki iliskinin incelenmesidir. Arastirmada iliskisel arastirma metodu (relational research method) kullanilmistir. Istanbul ili Sultangazi ilcesindeki ilkogretim okullarinda calisan 306 ogretmen arastirmanin orneklem grubunu olusturmustur.  Calismanin verileri; “Kisisel Bilgi Formu”, orgutsel baglilik icin; "Orgutsel Baglilik Olcegi",  is motivasyonu icin; “Is Motivasyonu Olcegi”  ile toplanmistir. Arastirmada elde edilen bulgular tanimlayici istatistiksel yontemlerle ozetlenmistir. Orgutsel baglilik ve is motivasyonu iliskisi “Pearson Korelasyon Teknigi” ile analiz edilmistir. Orgutsel baglilik alt boyutlari ve is motivasyonu alt boyutlari arasindaki iliskilerin b...
Gunumuzde isletmeler farkli kriz turleriyle karsi karsiya kalmaktadir. Bu krizleri, kaynaklari bakimindan orgut ici ve orgut disi olarak siniflandirmak mumkundur. Ekonomik cevre, teror, teknoloji, dogal afet orgut disi etmenler arasinda... more
Gunumuzde isletmeler farkli kriz turleriyle karsi karsiya kalmaktadir. Bu krizleri, kaynaklari bakimindan orgut ici ve orgut disi olarak siniflandirmak mumkundur. Ekonomik cevre, teror, teknoloji, dogal afet orgut disi etmenler arasinda sayilirken, ust duzey yonetimin yetersizligi, isletmenin hayat evresi, finansal yapi gibi nedenler de isletmelerde krizlere neden olan orgut ici etmenler arasinda sayilmaktadir. Sektorel acidan bakildiginda isletmelerin, krizlerin asilmasi ve itibarlarinin korunmasi icin farkli kriz yonetim sureclerini kullandiklari gorulmektedir. Kriz sureclerinde isletmelerin surdurulebilirliginin saglanmasi iyi bir itibar yonetimi planindan gecmektedir. Bu calismada, oncelikle kriz turleri ve ozellikleri aciklanmis ve kriz yonetim surecleri hakkinda bilgi verilmistir. Turk bankacilik sektorunde faaliyet gosteren ozel bir bankanin merkez ve subelerinde olusabilecek krizlere yonelik olarak hazirlanmis kriz eylem planlari incelenmistir. Incelenen eylem planlarinda, y...
In this study, it is aimed to evaluate the post sent by businesswomen who are managers in different sectors by using social media in terms of impression management. In accordance with the study aim, the official Twitter accounts of 50... more
In this study, it is aimed to evaluate the post sent by businesswomen who are managers in different sectors by using social media in terms of impression management. In accordance with the study aim, the official Twitter accounts of 50 businesswomen in the list of the most powerful 50 businesswomen of business life in 2020 prepared by Fortune Magazine including the dates of March 11, 2020-January 28, 2021 through the content analysis method. In the study, it was presented the date the businesswomen joined Twitter application, the number of their followers and the accounts they follow, and their number of posts. The posts sent by the businesswomen were grouped according to contents, and the groups were designated according to impression management tactics. The posts in the accounts were interpreted in terms of aggressive and defensive impression management tactics, and it was found in the study that the businesswomen have generally been using the impression management tactics of Self-...
DergiPark: 349159klujfeasAmaç: Araştırmanın iki amacıbulunmaktadır. Bu amaçlardan ilki Kahveci ve Demirtaş (2013) tarafından öğretmenleriçin geliştirilen örgütsel sessizlik ölçeğinin, akademisyenler için geçerlilikve güvenilirlik... more
DergiPark: 349159klujfeasAmaç: Araştırmanın iki amacıbulunmaktadır. Bu amaçlardan ilki Kahveci ve Demirtaş (2013) tarafından öğretmenleriçin geliştirilen örgütsel sessizlik ölçeğinin, akademisyenler için geçerlilikve güvenilirlik çalışmalarının yapılmasıdır. Diğeri ise devlet ve vakıfüniversitelerinde çalışan akademisyenlerin örgütsel sessizlik algılarınınsosyo-demografik değişkenler açısından farklılık gösterip göstermediğinin incelenmesidir.Araştırmada olasılığa dayalı olmayan örnekleme tekniklerinden biri olan kolaydaörnekleme yöntemi kullanılmıştır. Yöntem: Marmara Bölgesi’nde dörtfarklı üniversitede görev yapan 137 akademisyenin katılımıyla ve anket tekniğiyoluyla toplanan veriler SSPS 20.0 ve AMOS 21.0 istatistik paket programında analizedilerek yorumlanmıştır. Elde edilen veriler açıklayıcı ve doğrulayıcı faktöranalizleri, Mann-Whitney U ve Kruskal-Wallis H testleri iledeğerlendirilmiştir.Bulgular: Araştırmasonuçlarına göre örgütsel sessizlik ölçeğinin akademisyenler için geç...
Amac: Arastirmanin iki amaci bulunmaktadir. Bu amaclardan ilki Kahveci ve Demirtas (2013) tarafindan ogretmenler icin gelistirilen orgutsel sessizlik olceginin, akademisyenler icin gecerlilik ve guvenilirlik calismalarinin yapilmasidir.... more
Amac: Arastirmanin iki amaci bulunmaktadir. Bu amaclardan ilki Kahveci ve Demirtas (2013) tarafindan ogretmenler icin gelistirilen orgutsel sessizlik olceginin, akademisyenler icin gecerlilik ve guvenilirlik calismalarinin yapilmasidir. Digeri ise devlet ve vakif universitelerinde calisan akademisyenlerin orgutsel sessizlik algilarinin sosyo-demografik degiskenler acisindan farklilik gosterip gostermediginin incelenmesidir. Arastirmada olasiliga dayali olmayan ornekleme tekniklerinden biri olan kolayda ornekleme yontemi kullanilmistir. Yontem: Marmara Bolgesi’nde dort farkli universitede gorev yapan 137 akademisyenin katilimiyla ve anket teknigi yoluyla toplanan veriler SSPS 20.0 ve AMOS 21.0 istatistik paket programinda analiz edilerek yorumlanmistir. Elde edilen veriler aciklayici ve dogrulayici faktor analizleri, Mann-Whitney U ve Kruskal-Wallis H testleri ile degerlendirilmistir. Bulgular: Arastirma sonuclarina gore orgutsel sessizlik olceginin akademisyenler icin gecerli ve guv...
Öz Bu çalışmanın amacı, Türkiye’nin, 2021 yılı İnform (Risk Yönetim Endeksi) risk endeksi sonuçlarının, sınır komşuları ile karşılaştırmalı olarak incelenmesidir. Risk endeks verisi alınan ülkeler Türkiye, Yunanistan, Bulgaristan,... more
Öz Bu çalışmanın amacı, Türkiye’nin, 2021 yılı İnform (Risk Yönetim Endeksi) risk endeksi sonuçlarının, sınır komşuları ile karşılaştırmalı olarak incelenmesidir. Risk endeks verisi alınan ülkeler Türkiye, Yunanistan, Bulgaristan, Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan, İran, Irak ve Suriye’dir. İnform risk endeksinde değerlendirilen veriler tehlike ve maruz kalma, zarar görebilirlik, baş etme kapasite eksikliğidir. İlgili ana başlıkların altında yer alan doğal ve insan kaynaklı tehlikelere maruz kalma durumu, sosyo-ekonomik açıdan zarar görebilirlik ve ülkede bulunan zarar görebilir gruplar açısından zarar görebilirlik riskine ilişkin veriler incelenmiştir. Ayrıca tehlike ve zararlar karşısında kurumlar ve altyapı açısında da ülkelerin başetme kapasite eksikliklerine ilişkin veriler de değerlendirmeye alınmıştır. Inform risk endeksi genel sıralamasına bakıldığında riski en yüksek ülkeler sırası ile Suriye, Irak, İran, Türkiye, Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan, Yunanistan ve Bulgaristan olarak sıralanmaktadır. İlgili ülkelerin farklı kategorilerdeki bulundukları risk grupları değişiklik göstermektedir. Sınır komşularının risk endeksindeki kategorilerin birbirinden etkilendiği söylenilebilir. Uzun vadede de sınır komşularının yaşayabileceği afetlerin mekânsal yakınlıkları bulunan ülkelerde de çeşitli yönlerden risk unsuru oluşturabileceği söylenilebilir. Bu açıdan, kıt kaynakların etkin verimli kullanılması için uzun vadeli stratejik risk yönetim planlarının etkin olarak yürütülmesi, ülkelerin afetlerle başa çıkma kapasitelerini arttırmasına katkı sağlayacağı söylenilebilir. Abstract The purpose of this study is to present a comparative analysis of the results of Turkey’s 2021 Inform (Risk Management Analysis) risk index and the results of Turkey’s bordering countries. These countries are Turkey, Greece, Bulgaria, Georgia, Armenia, Azerbaijan, Iran, Iraq, and Syria. The data analyzed in Inform Risk Index are hazard and exposure, vulnerability, and lack of coping capacity. The data regarding exposure to natural and man-made hazards, socioeconomic vulnerability, and the risk of vulnerability in terms of vulnerable groups within the country under the relevant main titles were analyzed. In addition, the data regarding the lack of coping capacity of the countries in terms of institutions and infrastructure against hazards and harms were also analyzed. According to the Inform Risk Index, these countries were ranked as follows from highest to lowest risk: Syria, Iraq, Iran, Turkey, Azerbaijan, Georgia, Armenia, Greece, and Bulgaria. The risk groups of these countries vary in different categories. It may be argued that the categories of bordering countries’ risk index affect each other. It may also be argued that in the long run, the potential disasters in bordering countries may also pose a risk factor in various aspects in neighboring countries. In this sense, effective execution of long-term strategic risk management plans for efficient use of scarce resources may contribute to increasing the coping capacity of the countries with disasters.
Öz Bu çalışmanın amacı, Türkiye’nin, 2021 yılı İnform (Risk Yönetim Endeksi) risk endeksi sonuçlarının, sınır komşuları ile karşılaştırmalı olarak incelenmesidir. Risk endeks verisi alınan ülkeler Türkiye, Yunanistan, Bulgaristan,... more
Öz
Bu çalışmanın amacı, Türkiye’nin, 2021 yılı İnform (Risk Yönetim Endeksi) risk endeksi sonuçlarının, sınır komşuları ile karşılaştırmalı olarak incelenmesidir. Risk endeks verisi alınan ülkeler Türkiye, Yunanistan, Bulgaristan, Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan, İran, Irak ve Suriye’dir. İnform risk endeksinde değerlendirilen veriler tehlike ve maruz kalma, zarar görebilirlik, baş etme kapasite eksikliğidir. İlgili ana başlıkların altında yer alan doğal ve insan kaynaklı tehlikelere maruz kalma durumu, sosyo-ekonomik açıdan zarar görebilirlik ve ülkede bulunan zarar görebilir gruplar açısından zarar görebilirlik riskine ilişkin veriler incelenmiştir. Ayrıca tehlike ve zararlar karşısında kurumlar ve altyapı açısında da ülkelerin başetme kapasite eksikliklerine ilişkin veriler de değerlendirmeye alınmıştır. Inform risk endeksi genel sıralamasına bakıldığında riski en yüksek ülkeler sırası ile Suriye, Irak, İran, Türkiye, Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan, Yunanistan ve Bulgaristan olarak sıralanmaktadır. İlgili ülkelerin farklı kategorilerdeki bulundukları risk grupları değişiklik göstermektedir. Sınır komşularının risk endeksindeki kategorilerin birbirinden etkilendiği söylenilebilir. Uzun vadede de sınır komşularının yaşayabileceği afetlerin mekânsal yakınlıkları bulunan ülkelerde de çeşitli yönlerden risk unsuru oluşturabileceği söylenilebilir. Bu açıdan, kıt kaynakların etkin verimli kullanılması için uzun vadeli stratejik risk yönetim planlarının etkin olarak yürütülmesi, ülkelerin afetlerle başa çıkma kapasitelerini arttırmasına katkı sağlayacağı söylenilebilir.
Abstract
The purpose of this study is to present a comparative analysis of the results of Turkey’s 2021 Inform (Risk Management Analysis) risk index and the results of Turkey’s bordering countries. These countries are Turkey, Greece, Bulgaria, Georgia, Armenia, Azerbaijan, Iran, Iraq, and Syria. The data analyzed in Inform Risk Index are hazard and exposure, vulnerability, and lack of coping capacity. The data regarding exposure to natural and man-made hazards, socioeconomic vulnerability, and the risk of vulnerability in terms of vulnerable groups within the country under the relevant main titles were analyzed. In addition, the data regarding the lack of coping capacity of the countries in terms of institutions and infrastructure against hazards and harms were also analyzed. According to the Inform Risk Index, these countries were ranked as follows from highest to lowest risk: Syria, Iraq, Iran, Turkey, Azerbaijan, Georgia, Armenia, Greece, and Bulgaria. The risk groups of these countries vary in different categories. It may be argued that the categories of bordering countries’ risk index affect each other. It may also be argued that in the long run, the potential disasters in bordering countries may also pose a risk factor in various aspects in neighboring countries. In this sense, effective execution of long-term strategic risk management plans for efficient use of scarce resources may contribute to increasing the coping capacity of the countries with disasters.
Bu araştırmada, Hofstede’in kültür boyutlarından olan uzun döneme odaklanma ve belirsizlikten kaçınma boyutları üzerinden, ülkelerin İnform risk endeskleri açısından değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın evrenini İnform risk... more
Bu araştırmada, Hofstede’in kültür boyutlarından olan uzun döneme odaklanma ve belirsizlikten kaçınma boyutları üzerinden, ülkelerin İnform risk endeskleri açısından değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın evrenini İnform risk endeksinde yer alan 191 ülkenin verisi oluşturmaktadır. Araştırma verileri SPSS 24 istatistik paket programı kullanılarak analiz edilmiş ve bulgular yorumlanmıştır. Belirsizlikten kaçınma ve uzun döneme odaklanma eğilimi düşük olan ülke gruplarında, tehlike ve risklerle başa çıkma kapasite eksikliklerinin yüksek düzeyde olduğu görülmüştür. Bu çalışma doğal ve insan kaynaklı afetlerle mücadelede, ülkelerin risk yönetimine bakış açılarını anlayabilmek adına literatüre katkı sağlamaktadır.
Meslek intihari kavrami, yaratici, girisken, iyi yetismis zeki insanlarin, aniden kendi kararlari ile isletme icindeki kariyerlerini olumsuz yonde etkileyecek adimlar atmalari olarak tanimlanmaktadir. Orgutlerde ustun yeteneklere sahip,... more
Meslek intihari kavrami, yaratici, girisken, iyi yetismis zeki insanlarin, aniden kendi kararlari ile isletme icindeki kariyerlerini olumsuz yonde etkileyecek adimlar atmalari olarak tanimlanmaktadir. Orgutlerde ustun yeteneklere sahip, yaratici, girisimci, yeniliklere ve degisime acik, zeka duzeyi yuksek calisanlarin onemli bir kismi degerlendirilememektedir. Bu ozelliklere sahip calisanlar potansiyellerine uygun iyi bir pozisyona gelemediklerinde degersizlestiklerini hissetmekte ve orgutten uzaklasmaktadirlar. Bu durum meslek intiharina neden olmaktadir. Calismanin amaci; orgutlerde meslek intiharini tanimlamak, meslek intiharinin orgutlere olan etkilerini ortaya koymak, meslek intiharini onlemeye yonelik unsurlara dair bir model onerisi gelistirmeye yonelik olarak tasarlanmistir. Arastirmanin, meslek intiharinin onlenmesi acisindan ileride yapilabilecek uygulamali calismalara kuramsal ve kavramsal acidan bir temel teskil etme potansiyeli tasidigi dusunulmektedir.
Risk yönetimi, risk iletişiminde önemli role sahiptir. Günümüzde sosyal medyanın da etkisiyle birlikte kitle iletişim araçlarının etkin kullanımına ihtiyaç vardır. Bu açıdan hızlı şekilde topluma ulaşım sağlayan ve kolay yönetilebilir... more
Risk yönetimi, risk iletişiminde önemli role sahiptir. Günümüzde sosyal medyanın da etkisiyle birlikte kitle iletişim araçlarının etkin kullanımına ihtiyaç vardır. Bu açıdan hızlı şekilde topluma ulaşım sağlayan ve kolay yönetilebilir iletişim araçlarının başında sosyal medya gelmektedir. Zamanında, eyleme geçirilebilir ve güvenilir bilgi kanalları, özellikle yüksek korku ve belirsizlik içeren durumlarda hayati öneme sahiptir. Acil durumlarda bilgi akışı ve yüksek şeffaflığın tesis edilebilmesi için iletişime açık ve esnek bir yaklaşım gereklidir. Araştırmanın amacı, günümüz koşullarında yaşadığımız
salgın ve ardından aynı dönemde meydana gelen deprem afetleri kapsamında AFAD’ın risk yönetimi açısından iletişim stratejisini nasıl ele aldığının sosyal medya hesapları üzerinden incelenmesidir. Çalışma, Twitter’da zaman dilimi olarak 11 Mart 2020-31 Aralık 2020 tarihleri arasında AFAD tarafından paylaşılan tweetlerden oluşmaktadır. Elde edilen veriler içerik analizi yöntemiyle incelenmiştir. Kurumun mesaj içerikleri risk iletişim sürecinde bilgilendirme, önleyici mesaj, acil durum ve iyileştirme şeklinde gruplandırılmıştır. İncelenen tweetler; deprem, meteoroloji, kaza-zehirlenme yangın, patlama, Covid-19, yardım faaliyetleri, yapılan etkinlikler, uluslararası tanınırlık çalışmaları, anma-özel gün-bayram mesajları şeklinde sınıflandırılmışlardır. Bu kapsamda AFAD’ın konu içeriklerine göre kullandığı risk iletişim teknikleri incelenmiştir. Sonuç olarak AFAD’ın risk iletişimi bağlamında sosyal medya araçlarını eş zamanlı olarak etkin kullanmasının kriz süreçlerinde toplumun yaşamış olduğu kaygı ve belirsizliğin giderilmesinde önemli bir etkiye sahip olduğu söylenebilir.
Bu çalışmanın amacı, cinsiyet eşitsizlik endeksinin ülkelerin kültürel faktörleri açısından incelenmesidir. Çalışmada Hofstede’in güç mesafesi, belirsizlikten kaçınma, bireycilik, erillik, uzun döneme odaklanma ve hoşgörü boyutları... more
Bu çalışmanın amacı, cinsiyet eşitsizlik endeksinin ülkelerin kültürel faktörleri açısından incelenmesidir. Çalışmada Hofstede’in güç mesafesi, belirsizlikten kaçınma, bireycilik, erillik, uzun döneme odaklanma ve hoşgörü boyutları dikkate alınarak, ülke grupları açısından cinsiyet eşitsizlik endeksi dikkate alınarak incelenmiştir. Çalışmada SPPS 24 istatistiksel analiz programından yararlanılmıştır. Ülkeler Batı Avrupa ve Diğer ülkeler, Doğu Avrupa ülkeleri, Asya ve Pasifik ülkeleri, Latin Amerika ve Karayipler ülkeleri ile Afrika ülkeleri şeklinde 5 grup olarak incelenmiştir. Araştırmanın analiz sonuçları incelendiğinde cinsiyet eşitsizlik endeksinin kültür boyutlarından genel anlamda etkilendiği ve toplumda kabul edilen sosyal normlar doğrultusunda ülkelere göre farklılaşmasında etkili olduğu görülmüştür. Güç mesafesi, uzun döneme odaklanma ve erillik boyutları yüksek değerlerde çıkan ülkelerde cinsiyet eşitsizlik endeksinin de yüksek olduğu görülmüştür. Ancak bireycilik ve hoşgörü kültür boyutlarının yüksek olduğu ülke gruplarında cinsiyet eşitsizliği endeksinin düşük olduğu belirlenmiştir. Ülke grupları açısından güç mesafesinin yüksekliği açısından ülke grupları da Afrika, Latin Amerika ve Karayipler, Asya ve Pasifik, Doğu Avrupa ve Batı Avrupa şeklindedir. Belirsizlikten kaçınma derecesi açısından incelendiğinde sıralamanın Doğu Avrupa, Batı Avrupa, Latin Amerika ve Karayipler, Asya ve Pasifik ile Afrika şeklinde olduğu görülmektedir. Uzun döneme odaklanma açısından incelendiğinde sıralamanın Batı Avrupa ve Diğer Devletler, Doğu Avrupa, Asya ve Pasifik, Latin Amerika ve Afrika şeklinde
olduğu görülmektedir. Hoşgörü açısından sıralamanın ise Batı Avrupa ve Diğer Devletler, Doğu Avrupa, Asya ve Pasifik, Latin Amerika ve Karayipler ile Afrika şeklinde olduğu görülmektedir. Cinsiyet eşitsizlik endeksi açısından ülke grupları incelendiğinde ise
sıralamanın yüksekten düşüğe doğru Afrika, Latin Amerika ve Karayipler, Asya ve Pasifik, Doğu Avrupa ve Batı Avrupa şeklinde olduğu görülmektedir. İlgili değerlere ilişkin regresyon analizi sonuçlarına bakıldığında cinsiyet eşitsizlik endeksinin güç mesafesi, bireycilik, uzun döneme odaklanma ve ülke gruplarına göre anlamlı bir model oluşturduğu görülmüştür. Buna göre güç mesafesi cinsiyet eşitsizlik endeksinin %16’sını, bireycilik %30’unu, uzun döneme odaklanma %23’ünü, bulunulan ülke grubu ise %0,86’sını açıkladığı görülmüştür.
Risk yönetimi, risk iletişiminde önemli role sahiptir. Günümüzde sosyal medyanın da etkisiyle birlikte kitle iletişim araçlarının etkin kullanımına ihtiyaç vardır. Bu açıdan hızlı şekilde topluma ulaşım sağlayan ve kolay yönetilebilir... more
Risk yönetimi, risk iletişiminde önemli role sahiptir. Günümüzde sosyal medyanın da etkisiyle birlikte kitle iletişim araçlarının etkin kullanımına ihtiyaç vardır. Bu açıdan hızlı şekilde topluma ulaşım sağlayan ve kolay yönetilebilir iletişim araçlarının başında sosyal medya gelmektedir. Zamanında, eyleme geçirilebilir ve güvenilir bilgi kanalları, özellikle yüksek korku ve belirsizlik içeren durumlarda hayati öneme sahiptir. Acil durumlarda bilgi akışı ve yüksek şeffaflığın tesis edilebilmesi için iletişime açık ve esnek bir yaklaşım gereklidir. Araştırmanın amacı, günümüz koşullarında yaşadığımız salgın ve ardından aynı dönemde meydana gelen deprem afetleri kapsamında AFAD'ın risk yönetimi açısından ile tişim stratejisini nasıl ele aldığının sosyal medya hesapları üzerinden incelenmesidir. Çalışma, Twitter'da zaman dilimi olarak 11 Mart 2020-31 Aralık 2020 tarihleri arasında AFAD tarafından paylaşılan tweetlerden oluşmaktadır. Elde edilen veriler içerik analizi yöntemiyle incelenmiştir. Kurumun mesaj içerikleri risk iletişim sürecinde bilgilendirme, önleyici mesaj, acil durum ve iyileştirme şeklinde gruplandırılmıştır. İncelenen tweetler; deprem, meteoroloji, kaza-zehirlenme-yangınpatlama, Covid-19, yardım faaliyetleri, yapılan etkinlikler, uluslararası tanınırlık çalışmaları, anma-özel gün-bayram mesajları şeklinde sınıflandırılmışlardır. Bu kapsamda AFAD'ın konu içeriklerine göre kullandığı risk iletişim teknikleri incelenmiştir. Sonuç olarak AFAD'ın risk iletişimi bağlamında sosyal medya araçlarını eş zamanlı olarak etkin kullanmasının kriz süreçlerinde toplumun yaşamış olduğu kaygı ve belirsizliğin giderilmesinde önemli bir etkiye sahip olduğu söylenebilir.
İnsan kaynaklı afetler arasında yer alan salgın hastalıkların yayılımında, ülkelerin afete dirençlilikleri, salgının boyutu ve ülkelerin başa çıkma kapasiteleri önem kazanmaktadır. Afet risk yönetimi, afet öncesi kırılganlıkların... more
İnsan kaynaklı afetler arasında yer alan salgın hastalıkların yayılımında, ülkelerin afete
dirençlilikleri, salgının boyutu ve ülkelerin başa çıkma kapasiteleri önem kazanmaktadır. Afet
risk yönetimi, afet öncesi kırılganlıkların azaltılmasına odaklanırken, afet direnci ise, toplumun
tehlikenin etkilerine uyum sağlamasına olanak tanımaktadır. Afete dirençlilik, fiziksel, sosyal,
ekonomik aktörlerin afetlerde işlev görme kabiliyetini arttırmaktadır. Böylece afetler meydana
geldiğinde adaptasyonun sağlanması yoluyla toplumsal güçlendirme gerçekleştirilebilir.
Ülkelerin tehlikelerle baş etme kapasiteleri aynı zamanda onların dirençliliğini de
açıklamaktadır. Çalışmanın amacını, ülkelerin pandemi döneminde, salgın riskleri ve başa
çıkma kapasitelerinin incelenmesi amaçlanmaktadır. Bu kapsamda Ülkelerin afetlere
dirençlilikleri incelenmiştir. Çalışmada Covid 19 sürecini de kapsayan 2021 yılı İnform riski
verileri kullanılmıştır. Bu endeks de doğal kaynaklı afetler kısmında yer alan “salgın” başlığı
altında ülkelerin riskleri incelenmiş ve bu dönemde en çok ihtiyaç duyulan “sağlık hizmetlerine
erişim” başata olmak üzere, “başa çıkma kapasiteleri”(dirençlilikleri), risk dereceleri ve risk
sınıfları ülkeler bazında karşılaştırılmıştır. Araştırma kapsamında 191 ülkenin verisine
ulaşılmıştır. Araştırma verileri SPSS 24 programında analiz edilmiş ve yorumlanmıştır.
Araştırma sonuçları incelendiğinde, ortalama olarak salgın riski, sağlık hizmetlerine erişim
eksikliği, başa çıkma kapasite eksikliği ve risk endeksleri incelendiğinde yüksekten düşük
düzeye göre ortalama sıralamaların çok değişmediği ve Afrika Grubu- Asya ve Pasifik Grubu-
Latin Amerika ve Karayipler Grubu- Doğu Avrupa Grubu- Batı Avrupa Grubu şeklinde bir
sıralamanın takip ettiği görülmüştür.