15 2017
ANMED
News Bulletin on Archaeology
from Mediterranean Anatolia
E-journal
ANMED
News Bulletin on Archaeology from Mediterranean Anatolia
(Anadolu Akdenizi Arkeoloji Haberleri Bülteni)
15 2017
Mode of publication
Publisher certificate number
Publisher management
Publisher
Editor-in-chief
Worldwide e-journal
18318
Koç University
Rumelifeneri Yolu, 34450 Sarıyer / İstanbul
President Umran Savaş İnan on behalf of Koç University
Oğuz Tekin
Editor
Tarkan Kahya
English copyediting
Mark Wilson
Gürkan Ergin
Translation from Turkish to English
©
Production
Mailing address
Cover
Melis Seyhun Çalışlar
Koç University AKMED
(Suna & İnan Kıraç Research Center for Mediterranean Civilizations)
Zero Production Ltd.
Abdullah Sok. No. 17 Taksim 34433 İstanbul
Tel: +90 (212) 244 75 21 • Fax: +90 (212) 244 32 09
info@zerobooksonline.com ; www.zerobooksonline.com
Koç Üniversitesi AKMED
(Suna & İnan Kıraç Akdeniz Medeniyetleri Araştırma Merkezi)
Barbaros Mah. Kocatepe Sok. No. 22
Kaleiçi 07100 Antalya - TURKEY
Tel: +90 (242) 243 42 74 • Fax: +90 (242) 243 80 13
https://akmed.ku.edu.tr
akmed@ku.edu.tr
Detail of an old Antalya’s engravings from the 19th century
(Resimlerle Eski Antalya / Pictures of Old Antalya [2013] AKMED).
İÇİNDEKİLER
• Karaman İli ve Mersin İli Mut İlçesi Antik Dönem
Yerleşimleri ve Yerleşim Düzenlemesi Arkeolojik Yüzey
Araştırması 2016
Ercan AŞKIN – Mehmet KURT
Mehmet ALKAN – Hatice KÖRSULU
H. Ertuğ ERGÜRER
156
• Kremna ve Çevresi Yüzey Araştırması 2016
Hüseyin METİN – Salih SOSLU
Mustafa ÇİDEM
161
• 2016 Yılı Kuzey Pisidia Yüzey Araştırması
Fikret ÖZCAN
171
• Likya Bölgesi Alacadağ Çevresindeki Bizans Yerleşimleri
Yüzey Araştırması 2016 Yılı Çalışmaları
Bülent İŞLER
179
• 2016 Yılı Mersin Sualtı Araştırmaları ve Silifke
Dana Adası Tersanesi Çalışmaları
Hakan ÖNİZ
189
• Dağlık Kilikia Yerleşim Tarihi ve Kırsal Yerleşmeler
Araştırması – 2016
Aşkım ÖZDİZBAY
195
• Likya/Pamfilya Ulaşım Sistemleri Yüzey Araştırması 2016
N. Eda AKYÜREK ŞAHİN
Fatih ONUR – Mehmet ALKAN
M. Ertan YILDIZ
203
• Phaselis ve Teritoryumu Yüzey Araştırması 2016
Murat ARSLAN – Nihal TÜNER ÖNEN
213
• Dağlarda: Sagalassos Arkeolojik Yüzey Araştırması
2016 Yılı Sonuçları
Ralf VANDAM – Jeroen POBLOME
224
• Seleukeia Sidera Antik Kenti Yüzey Araştırması Sonuçları
Bilge Hürmüzlü KORTHOLT
Meltem AYAŞAN – Uygar HECEBİL
Burak SÖNMEZ – Hüseyin KÖKER
Thomas SCHENK – İlkay ATAV KÖKER
233
• Syedra 2016 (İkinci Sezon) Yüzey Araştırmaları
Birol CAN – Aylin ÇAKIR
Brian CANNON – Dennis MURPHY
H. Asena KIZILARSLANOĞLU
242
• Şeref Höyük / Komama ve Çevresi
Yüzey Araştırması 2016
Ralf BECKS – B. Ayça POLAT BECKS
251
• 2016 Yılı Uylupınar (Erken Kibyra) Yerleşimi
Yüzey Araştırması
F. Eray DÖKÜ – İsmail BAYTAK
261
• Antakya Hippodrom ve Çevresi Kazısı 2016
Hatice PAMİR
269
• Antalya-Adrasan Doğu Roma Dönemi Tabak Batığı
Kazısı 2016
Hakan ÖNİZ – Harun ÖZDAŞ
Mustafa DEMİREL
277
• Antalya Müzesi Kaleiçi 129 Ada 2-11-18 Parsel
Kurtarma Kazısı
Hüseyin TOPRAK
280
DİĞER ÇALIŞMA RAPORLARI
vii
ANMED 15 2017, 242-250
Surveys at Syedra 2016 (Second Season)
Syedra 2016 (İkinci Sezon) Yüzey Araştırmaları
Birol CAN – Aylin ÇAKIR – Brian CANNON – Dennis MURPHY – H. Asena KIZILARSLANOĞLU
The second season of the surveys initiated in 2015 for
identifying the existing buildings of the ancient city of
Syedra, drafting the topographical plan, creating a settlement model, and determining the area of expansion took
place between August 2-221.
While the surveys in the 2015 season were centered on
the summit of Asar Tepe, where the central buildings
of the ancient city were located and its southern slopes
overlooked the Mediterranean, it became evident that
buildings related to agricultural production were located
on some of the lower hills in the area2. Terraces created
for water sources and agricultural use have demonstrated, in particular, that production here was not merely
for consumption, but for commercial purposes as well.
Therefore, the identification of production areas along
with detailed studies constituted an important part of
this year’s survey.
Studies conducted by G. Huber in the early 1990s
focused on the city center; however, the surrounding
buildings were not included in his publication3. While
creating a new and detailed topographic city plan is
among the main objectives of our survey, the plan is
essentially based on the considerably detailed plan of
Huber, despite its shortcomings. Therefore, the measurements and locations of the buildings on the existing plan
1
We would like to thank the following supporters of the
2016 Syedra survey season: Alanya District Governorship,
Alanya Museum, Antalya Metropolitan Municipality, Alanya
Coordinatorship, Alanya Municipality, Alanya Department
of Forestry, Alanya Association of Touristic Enterprises,
Utopia World Hotel, Drita Hotel, Club Titan Hotel, all out
teammates for their dedicated work, and our Ministry representative and Alanya Museum specialist Ö. İşlek.
2
B. Can, “Surveys at Syedra (First Season) 2015”, Anmed 14,
2016, 263-267
3
G. Huber, Syedra (1993).
Syedra antik kentinin mevcut yapılarının tespiti, topografik planın çıkarılması, yerleşim modelinin oluşturulması
ve yayılım alanının saptanması amacıyla 2015 yılında
başlatılan yüzey araştırmalarının ikinci sezon çalışmaları 02-22 Ağustos 2016 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir1.
2015 sezonu çalışmalarında antik kentin merkezi yapılarının konumlandığı Asar Tepe’nin zirvesi ve Akdeniz’e
bakan güney yamaçlarına ağırlık verilmiş olsa da, çevredeki daha alçak tepelerin bazılarında tarımsal üretime
ait yapıların konumlandığı anlaşılmıştı2. Özellikle, su
kaynakları ve tarım amaçlı oluşturulan teraslar, buradaki
üretimin sadece kullanım değil, aynı zamanda ticaret
boyutunda olması gerektiğini göstermişti. Bu amaçla, bu
yıl bu üretim alanlarının tespiti ve detaylı çalışmaları arazi
çalışmalarının önemli bir başlığını oluşturmuştur.
1990’ların başında G. Huber tarafından yapılan araştırmalar kent merkezi odaklı olduğu için söz konusu
yayında3 çevre yapıları plana dâhil edilmemiştir. Yüzey
araştırmamızın temel amaçları arasında yeni ve detaylı
bir topografik kent planı oluşturmak olsa da, Huber’in,
eksiklerine rağmen oldukça detaylı hazırlanmış kent
planı üzerinden hareket edilmiştir. Öncelikle mevcut
plan üzerindeki yapıların ölçüm ve konumları kontrol
1
2016 sezonu Syedra yüzey araştırmalarının destekçileri
olan Alanya Kaymakamlığı’na, Alanya Müzesi’ne, Antalya
Büyükşehir Belediyesi Alanya Koordinatörlüğü’ne, Alanya
Belediyesi’ne, Alanya Orman İşletme Müdürlüğü’ne, Alanya
Turistik İşletmeciler Derneği’ne (ALTİD), Utopia World
Hotel’e, Drita Hotel’e, Club Titan Hotel’e, özverili çalışmalarından dolayı tüm ekip arkadaşlarımıza ve Bakanlık
Temsilcimiz Alanya Müzesi uzmanlarından Ö. İşlek’e şükranlarımızı sunarız.
2
B. Can, “Syedra 2015 (Birinci Sezon) Yüzey Araştırmaları /
Surveys at Syedra (First Season) 2015”, Anmed 14, 2016,
263-267
3
G. Huber, Syedra (1993).
242
SURVEY REPORTS
YÜZEY ARAŞTIRMA RAPORLARI
were checked, and detailed measurements and drawings of the buildings omitted from the earlier plan were
added. In the 2016 season, the surrounding buildings
not included in this plan but located within the city’s territorium were included. Among these, the most important were cisterns, aqueducts, and workshop complexes.
edilmiş, diğer yandan planda işlenmemiş olan yapıların
detaylı ölçüm ve çizimleri gerçekleştirilmeye başlanmıştır. 2016 sezonunda, bu planda yer almayan, ancak
kentin territoryumu içinde kalan çevre yapılarına ağırlık
verilmiştir. Bu çevre yapıları arasında sarnıçlar, su kemerleri ve atölye/işlik kompleksleri önemli yer tutmaktadır.
During the twenty-one day work period, six productionoriented workshops and mills were identified. However,
as they are buried under a thick layer of bushes and our
time was limited, studies were conducted only in four
of these. Aqueducts were observed between the agricultural fields around these workshops, particularly in the
valley floors. Finally, plants were cleared from the northwestern necropolis. Its chambers tombs, most of which
have destroyed or damaged roofs, were identified.
21 günlük çalışma süresince, üretim amaçlı atölye ve
işliklerin 6 tanesi tespit edilmiş, ancak yoğun çalı örtüsü
altında kalmış olması ve zaman kısıtlılığı sebebiyle bunların 4 tanesinde detaylı çalışmalar gerçekleştirilebilmiştir.
Bu işliklerin çevresinde bulunan tarım alanları arasında,
özellikle vadi tabanlarında su kemerleri gözlenmiştir.
Diğer yandan, özellikle kent merkezindeki sarnıçlarda
da detaylı çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Son olarak,
kuzeybatı nekropol’de bitki temizliği gerçekleştirilmiş,
büyük bölümünün üst örtüsü yıkılmış ve tahrip olmuş
oda mezarlar tespit edilmiştir.
On surrounding areas, workshops complexes were created by leveling the living rock at the tops of the hills
around Syedra. As seen from the observable terraces,
the slopes and skirts of these hills served as farmlands.
Featuring various sizes and layouts, the workshops have
common and similar characteristics. One is that they all
have courtyards and indoor areas. Depending on the
inclination of the property, spaces in some workshops
were designed as terraces. In the workshops the living
rock was also used as a wall at certain places up to a
certain height and was raised as a rubble wall with an
overcoat. Particularly on the wall to which the lever
of the pressing machine was attached, either the living
İşlik kompleksleri Syedra’nın çevresindeki tepelerin zirvelerinde ana kayanın oyulmasıyla oluşturulan düzlükler
üzerinde kurulmuşlardır. Bu tepelerin yamaçları ve etekleri, izlenilebilen teraslardan anlaşıldığı kadarıyla tarım
arazileridir. Farklı büyüklüklerde ve planlarda olan işlikler
ortak ve benzer özellikler de yansıtırlar. Bu benzerliklerden biri, avluya ve kapalı mekânlara sahip olmalarıdır.
Arazi eğimine bağlı olarak bazı işliklerde mekânlar
teraslar halindedir. İşliklerde, yer yer ana kaya belli bir
yüksekliğe kadar duvar olarak da kullanılmış, bunun
üstünde sıva kaplamalı moloz örgü olarak yükseltilmiştir.
Fig. 1
Press lever notches,
Karagedik workshop.
Res. 1
Karagedik İşliği,
Pres Kolu Yuvaları.
243
SURVEY REPORTS
YÜZEY ARAŞTIRMA RAPORLARI
Fig. 2 Grinding basins and stone weights.
Res. 2 Ezme Tekneleri ve Ağırlık Taşları.
rock was used to carry the heavy weight, or it was built
using rocks larger than the ones of other walls (Fig. 1).
The lever sockets at all workshops have similar dimensions: 100-107 cm high, 40-45 cm deep, and 23-30 cm
wide. The sockets were carved either on large blocks
fixed in the wall or directly into the living rock. Some
feature one lever socket while others feature two. The
presence of grinding basins and collection pools immediately before the press lever sockets is evidenced by
the discovered fragments (Fig. 2). While none of them
seem to be preserved in their in situ position, it is not at
all difficult to estimate their original location. Featuring
circular grooves and channels, many of the grinding
basins were discovered in pieces. Some of the lion
weights hung from the tip of the levers were found in
these parts. Narrowing outward, grid windows were set
into the walls of some of the indoor spaces. Meanwhile,
some rooms feature beam sockets set at regular intervals,
which point to the presence of a second floor in some of
the rooms. The entrance doors of these spaces are profiled, and the spline and lock systems of the single-wing
Özellikle, pres kolunun sabitlendiği duvarlarda, ağır yüke
dayanıklı olması amacıyla ya ana kaya kullanılmış, ya
da diğer duvarlardan farklı olarak daha büyük bloklarla
örülmüştür (Res. 1). Bu pres kolu yuvaları tüm işliklerde
yakın ölçülerdedir. Yaklaşık olarak 100-107 cm yüksekliğe, 40-45 cm derinliğe ve 23-30 cm genişliğe sahip
yuvalar duvar içine sabitlenen büyük bloklar üzerine ya
da doğrudan ana kayaya oyulmuştur. Bazı işliklerde 1,
bazılarında 2 adet pres kolu yuvası kullanılmıştır. Bu pres
kolu yuvalarının hemen önünde ezme tekneleri ve biriktirme havuzlarına ait blokların yer aldığı ele geçen parçalardan anlaşılmaktadır (Res. 2). Hiçbiri in situ pozisyonunu koruyamamış gibi görünse de, orijinal konumlarını
tahmin etmek hiç de zor değildir. Üzerlerinde dairesel
oyuklar ve kanallar bulunan ezme teknelerinin birçoğu
kırılmış vaziyette ele geçmiştir. Pres kollarının uçlarına
asılan ağırlık taşlarından bazıları da bu kısımlarda bulunmaktadır. Yapıların kapalı mekânlarının duvarlarında dışa
doğru daralan mazgal pencerelerine yer verilmiştir. Diğer
yandan bazı odalarda ikinci katın varlığını işaret eden
ve karşılıklı duvarlarda düzenli aralıklarla yerleştirilmiş
244
SURVEY REPORTS
doors in these sections can clearly be seen. Detailed
studies of several other workshop complexes found in
Syedra and its territorium have been postponed to the
2017 season.
Among the wares identified on the surface in the workshop complexes are Zemer 41 Cilician amphorae. The
amphora finds include Dressel 2/4, Rhodes, African
amphorae, and Cilician LR 1 amphora fragments. A
study of their clay structure reveals that they were manufactured particularly in Syedra and Bıçkıcı workshops
known in Western Rough Cilicia. So far, Cypriot and
African wares with red slips have so far been identified
in large amounts in Syedra. Apart from these are fragments of wares possibly of daily use. The ware fragments
of mortarium, pithos and washbowl-shaped vessels
also offer information about production and storage.
Members of the team continue to carry out detailed studies on these wares.
The watercourses and cisterns were also studied during
the 2016 season. Located on the lower levels of the valleys and hill skirts, the identified springs do not seem
to be at a suitable altitude to provide water for Syedra
and its workshops along the skirts of neighboring hills.
The source of these watercourses has not yet been fully
identified. It appears that the water needs of Syedra’s city
center was from the caves within the city and cisterns.
However, the water needs for its farm lands were provided by sources in the immediate surroundings through
YÜZEY ARAŞTIRMA RAPORLARI
hatıl yuvaları mevcuttur. Mekânların giriş kapıları profilli
düzenlenmiş olup bu kısımlarda tek kanatlı kapıların mil
yuvaları ve kilit sistemleri net biçimde görülebilmektedir.
Syedra ve teritoryumunda varlığı tespit edilen diğer birkaç işlik kompleksinin detaylı çalışmaları 2017 sezonuna
bırakılmıştır.
İşlik komplekslerinde yüzeyde saptanan seramikler
arasında Zemer 41 tipi Kilikia üretimi amphora’lar
dikkat çeker. Amphora buluntuları içerisinde Dressel
2/4, Rhodos kulpu, Afrika amphora’sı ve Kilikia Bölgesi
üretimi olan LR 1 amphora parçaları da tespit edilmiştir.
Kil yapıları bakımından incelendiğinde, bunların özellikle
Batı Dağlık Kilikia’da bilinen Syedra ve Bıçkıcı atölyelerinin üretimi olduğu söylenebilir. Syedra’da şu ana kadar
yoğun olarak Kıbrıs ve az sayıda Afrika üretimi kırmızı
astarlı seramikler tespit edilebilmiştir. Bunların dışında
muhtemelen yerel üretim günlük kullanım kaplarına ait
parçalar bulunmaktadır. İşliklerden ele geçen mortarium, pithos ve leğen formlu kap parçaları da üretim ve
depolama hakkında fikir vermektedir. Seramikler hakkındaki detaylı çalışmalar ekip üyeleri tarafından sürdürülmektedir.
2016 sezonunda, kent ve çevresindeki su yolları ve
sarnıçlar da incelenmiştir. Tespit edilen su kaynakları,
vadilerin alçak kotlarında ve tepe eteklerindeki konumlarıyla, daha yüksekte yer alan Syedra’yı ve çevre
tepelerdeki işlikleri beslemek için pek uygun rakımda
görünmemektedir. Bu su yollarının başladığı kaynaklar
Fig. 3
Karagedik aqueduct.
Res. 3
Karagedik Su Kemeri.
245
SURVEY REPORTS
aqueducts. One of the identified watercourses stretches
across the valley floor between two hills in the northwest
part of the hill where the Kargıcak workshop is located
west of Syedra. There is a nearly 10 cm deep and 40-42
cm wide water channel (specus) on a 12 m-high single
arch water channel of rubble and plaster. The walls
flanking the channel are 40 cm thick. Covered with
hydraulic plaster of 2 to 3 cm thick, the channel leans
2 degrees towards the southeast. Another aqueduct is
located on the slopes of Karagedik Hill (Fig. 3). The
8 m-high aqueduct is made with local stones, rubble, and plaster. The only arch of the aqueduct is 3.8
m wide and 2.20 m thick at its foundation level. The
channel stretching over the aqueduct is 42-43 cm wide
and 40 cm deep. It appears that this aqueduct is connected to the watercourse going around the entire hill
of Karagedik. The remains discovered in the southeast
part of the aqueduct and belonging to this watercourse
were also made with the same rubble and plaster. The
channel in the middle is 42 to 50 cm wide and 55 cm
deep, and the side walls are 40 cm thick. The interior of
the channel is covered with hydraulic plaster of 2 to 3
cm thick up to a height of 42-43 cm. There is another
ruin on the other side of the hill overlooking the sea
and at the same height (58 m). This watercourse also
displays almost the same characteristics in terms of its
measurements.
Another aim of the studies on water systems was to
identify the cisterns concentrated particularly at the city
center, as well as to make detailed measurements and
analyses. Both of the cisterns included in Huber’s publications and the vegetation covering the roof of the cisterns not included in earlier records were cleaned, and
measurements were taken. Part of the vaults of cisterns,
the walls of which are often 1 m wide, have survived
largely intact. Due to the hydraulic plaster applied to
the cisterns to prevent water leakage, the original depth
of many of the cisterns cannot be determined. While
some of the cisterns are comprised of a single space,
others are connected with two or three vaults (Fig. 4).
Gaps were left between its walls to facilitate the flow of
water in such multi-chamber cisterns. Some of the gaps
used for drawing water on the vaulted ceilings have
been preserved. The largest cistern identified in Syedra
is a vaulted space with three chambers next to the west
gate of the city. After flowing from the large spring cave
located on the upper level, water was collected in a
series of indoor and outdoor spaces. It then filled up the
large spaces connected with cascaded and connected
channels. The total capacity of this triple-chamber Large
Cistern building is calculated at 2,500 m³. It appears
that these cisterns coated with hydraulic plaster were
YÜZEY ARAŞTIRMA RAPORLARI
da henüz net olarak tespit edilebilmiş değildir. Anlaşılan
Syedra kent merkezinin su gereksinimi, kent içindeki
kaynak mağaralarından ve biriktirme sarnıçlarından,
tarım alanlarının su gereksinimleri de yakın çevredeki su
kaynaklarından sağlanmış, vadilerdeki su kemerleriyle
taşınmıştır. Tespit edilen su yollarından biri, Syedra’nın
batısında, Kargıcak işliğinin bulunduğu tepenin kuzeybatısında, iki tepe arasındaki vadi tabanında uzanmaktadır.
12 m yükseklikteki moloz ve harç örgülü tek kemerli
su yolunun üstünde yaklaşık 10 cm derinlikte ve 40-42
cm genişliğinde bir kanal (specus) mevcuttur. Kanalın
iki yanındaki yan duvarları 40 cm kalınlığındadır. 2-3
cm kalınlığında hidrolik sıva ile kaplı kanal, güneydoğuya doğru 2º eğimlidir. Diğer bir su kemeri, Karagedik
Tepesi’nin yamacında bulunur (Res. 3). 8 m yüksekliğindeki su kemeri yerel taş, moloz ve harçla örülmüştür.
Tek kemeri 3,8 m genişlikte ve temel seviyesinde 2,20 m
kalınlıktadır. Su kemerinin üstünde uzanan kanal 42-43
cm genişliğinde, 40 cm derinliğindedir. Bu su kemeri,
anlaşıldığı kadarıyla Karagedik Tepesi’nin tamamını dolanan su yoluyla ilişkilidir. Aquaduct’ün güneydoğusunda
rastlanan ve bu su yoluna ait olan kalıntılar, aynı şekilde
harçlı molozla inşa edilmiştir. Ortasındaki kanal 42-50
cm genişlikte ve 55 cm derinlikte olup yan duvarları 40
cm kalınlıktadır. Kanalın içi yaklaşık 42-43 cm yüksekliğe kadar 2-3 cm kalınlıkta hidrolik sıva ile kaplanmıştır.
Tepenin denize bakan diğer tarafında ve yaklaşık aynı
kotta (58 m) bu su yoluna ait bir başka kalıntı mevcuttur. Bu su yolu da ölçüleri bakımından yaklaşık aynı
özellikleri gösterir.
Su sistemleri konusundaki çalışmaların diğer ayağını,
özellikle kent merkezinde yoğunlaşan sarnıçların tespiti
ve detaylı ölçüm ve analizleri oluşturmuştur. Gerek G.
Huber’in yayınlarında yer alan sarnıçlar, gerekse daha
önceki kayıtlarda yer almayan sarnıç yapılarının üzerlerini kaplayan bitki örtüsü temizlenerek ölçümler alınabilmiştir. Duvarları genellikle 1 m kalınlıktaki sarnıçların
bir kısmının tonoz üst örtüsü günümüze büyük ölçüde
sağlam ulaşabilmiştir. Duvarları su sızmasını önlemek
amacıyla nitelikli hidrolik sıva ile kaplanan sarnıçların
içlerini kaplayan dolgular yüzünden birçoğunun orijinal
derinlikleri anlaşılamamaktadır. Sarnıçlar arasında tek
mekândan oluşanları olduğu gibi, yan yana iki, hatta
üç tonoz örtülü mekândan oluşanları da bulunmaktadır
(Res. 4). Çok mekânlılarda, odalar arasında su akışını
sağlamak amacıyla ara duvarlarda açıklıklar bırakılmıştır. Tonoz örtülü tavanlarında, su çekmek için bırakılan
açıklıkların bazıları korunabilmiştir. Syedra’da tespit edilebilen en büyük sarnıç, kentin batı kapısı bitişiğinde yer
alan yan yana tonoz örtülü üç büyük kapalı mekândan
oluşan sarnıçtır. Su, üst kotlarda yer alan büyük kaynak
mağarasından çıktıktan sonra bir dizi kapalı ve açık
246
SURVEY REPORTS
YÜZEY ARAŞTIRMA RAPORLARI
Fig. 4
Cistern.
Res. 4
Sarnıç.
actively used in the 2nd and 3rd centuries A.D. The total
capacity of the cisterns identified to date is estimated at
5600 to 5800 m³.
Remains of a necropolis were found along the western
and northwestern slopes of Asar Tepe upon exiting
from the west gate of the city. Encompassing many
vaulted tombs on the slope, this area remains within
a dense forest. These tombs are rectangular or square
in shape and possibly vaulted with niches in its walls
and frescoes partially preserved in some. They extend
along both sides of the road outside the city. Detailed
measurements and a record of one tomb chamber in
particular were made. This was due to its size and that
it has remained almost intact within the northwestern
necropolis area (Fig. 5). Built on the slope and stretching in a southwest-northeast direction, the rectangular
building is set on a very high podium. With its walls
largely intact, the vaulted ceiling of the building has
been entirely demolished. Comprised of an anterior
chamber and a main chamber, the building’s floor is
paved with mosaics. Its walls are covered with multicolored frescoes comprised of floral borders and panels.
The building also accommodated a marble sarcophagus
lid inside. Both the mosaic floor and all the remains of
the sarcophagus have been destroyed by illicit excavations. There is a smaller niche on each of the side walls
immediately across from the entrance.
mekânlarda birikmekte, ardından bu kademeli düzenlenen ve birbirleriyle bağlantı kanallarıyla bağlı büyük
mekânları doldurmaktaydı. Bu üç odalı Büyük Sarnıç
yapısının toplam kapasitesi 2.500 m³ olarak hesaplanmıştır. İçi hidrolik sıva kaplı sarnıçların MS 2.-3. yy.’larda
aktif olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır. Şu ana kadar
saptanabilen sarnıçların toplam kapasitesinin 5600-5800
m³ civarında olduğu tahmin edilmektedir.
Kentin batı kapısından çıkıldığında, Asar Tepe’nin batı
ve kuzeybatı yamaçları boyunca nekropol kalıntıları
yer alır. Yamaç üzerinde çok sayıda tonoz örtülü mezar
içeren bu alan yoğun orman alanı içerisinde kalmaktadır.
Dikdörtgen ya da kare planlı, büyük olasılıkla tonoz örtülü, duvarlarında nişler bulunan ve bir kısmında freskoları
hala korunabilmiş bu mezarlar, bu kısımdan ilerleyen
kent dışı yolunun iki yanında uzanmaktadırlar. Kuzeybatı
nekropol alanı içerisinde, boyutları ve nispeten sağlam
biçimde günümüze ulaşması sebebiyle özellikle bir oda
mezarda detaylı ölçüm ve kayıtlar yapılmıştır (Res. 5).
Yamaca inşa edilmiş olan ve güneybatı-kuzeydoğu doğrultusunda uzanan dikdörtgen planlı yapı yüksekçe bir
podyum üzerine oturtulmuştur. Duvarları büyük ölçüde
sağlam kalabilmiş olan yapının tonoz üst örtüsü tamamen yıkılmıştır. Bir ön oda ve ana odadan oluşan yapının
zemini mozaik döşemeyle kaplıdır. Duvarları bitkisel
bordür ve panolardan oluşan çok renkli fresklerle kaplı
olan yapının içinde bir mermer lahit kapağı yer alır. Hem
mozaik zemin, hem de lahite ait tüm kalıntılar kaçak
247
SURVEY REPORTS
YÜZEY ARAŞTIRMA RAPORLARI
Fig. 5
Mausoleum in
northwestern
necropolis.
Res. 5
Kuzeybatı Nekropol,
Anıt Mezar.
In addition to identification and documentation, cleaning and landscaping also constituted one of the priorities
for the 2016 season. With the permission and help of the
Department of Forestry, bush cleaning was carried out
to measure the buildings in the dense forest area. Apart
from these, cleaning was completed along the roughly
3 km road extending from highway D-400 to the visitor’s parking lot at the entrance of Syedra. Damaged as
much by heavy vehicles such as tankers as well as by
flowing waters due to its location amidst the farmlands,
the cleaning of the road by the Municipality of Alanya
also had a positive impact on the increase in visitors.
Meanwhile, the renewal of the information signs in the
city through a project conducted by the Museum of
Alanya Directorate and the building of walkways also
contributed significantly to the increase in the number
of visitors (Figs. 6-7).
The ceramic fragments unearthed during the excavations
conducted in Syedra between 1994 and 1999 are stored
at the museum warehouses. Studies initiated in 2015
on these materials continued during the 2016 season
as well (Fig. 8). During these studies, the find crates
of Syedra were first classified as wares, glass, metal,
bone, small finds, marble sculpture, or sarcophagus/
osteothek fragments. Drawings of typologically diverse
ceramics from each crate were made based on color
kazılarla tahrip edilmiştir. Girişin tam karşısında geniş,
yan duvarlarda daha küçük birer niş yer alır.
Tespit ve belgelemenin yanı sıra, temizlik ve çevre
düzenleme çalışmaları da 2016 sezonunun başlıklarından birini oluşturur. Orman İşletme Müdürlüğü’nün
de izni ve yardımıyla, yoğun orman alanı içinde kalan
yapıların ölçümlerinin yapılabilmesi için çalı temizliği
yapılmıştır. Bunun dışında, D-400 karayolundan Syedra
antik kenti girişindeki ziyaretçi otopark alanına kadar
uzanan yaklaşık 3 km’lik yolda da temizlik çalışmaları
yapılmıştır. Tarım arazileri arasında yer aldığı için tanker
gibi ağır araçların ve akan suların da etkisiyle tahrip olan
yolun Alanya Belediyesi tarafından temizlenmesi turistik
ziyaretçi sayısını da olumlu etkilemiştir. Diğer yandan,
Alanya Müze Müdürlüğü tarafından yürütülen bir projeyle kentteki bilgilendirme tabelalarının yenilenmesi
ve yürüyüş yollarının yapılması da ziyaretçi sayısındaki
artışa büyük katkı sağlamıştır (Res. 6, 7).
1994-1999 yılları arasında Alanya Müzesi tarafından
Syedra’da yapılan kazılarda ele geçen seramik parçaları
müze depolarında korunmaktadır. Söz konusu malzemeler üzerinde 2015 sezonunda başlatılan çalışmalara
2016 sezonunda da devam edilmiştir (Res. 8). Bu müze
çalışmalarında, öncelikle Syedra’ya ait tüm buluntu kasaları; seramik, cam, metal, kemik, küçük buluntu, mermer
heykel, lahit/ostothek parçaları şeklinde tasnif edilmiştir.
248
SURVEY REPORTS
and other ingredients, and the finds were categorized
and photographed. Statistical works on ceramics with
similar forms were initiated. The results of preliminary
studies indicate the presence of local and important
ceramics with features similar to finds from other centers and extending from the Late Hellenistic period to 7th
century A.D. were identified. Among these finds was
a group of glazed wares from the Byzantine era. The
preliminary studies have shown that the most numerous
YÜZEY ARAŞTIRMA RAPORLARI
Her buluntu kasasından, tipolojik olarak çeşitlilik gösteren seramiklerin çizimi, katkı maddesi, rengi gibi özellikleri ile tanımı yapılarak fotoğrafları çekilmiştir. Aynı
forma ait seramiklerin istatistik çalışmalarına başlanmıştır.
Yapılan ön çalışma sonucunda, seramik buluntular içinde
Geç Hellenistik Dönem’den MS 7. yy.’a kadar devam
eden ve bölgenin diğer merkezlerinin buluntularıyla
aynı özellikleri gösteren ithal ve yerel seramiklerin varlığı
tespit edilmiştir. Buluntular içerisinde Bizans Dönemi’ne
Fig. 6
Information signs.
Res. 6
Bilgilendirme
Tabelaları.
Fig. 7
Pathways.
Res. 7
Yürüyüş Yolları.
249
SURVEY REPORTS
YÜZEY ARAŞTIRMA RAPORLARI
Fig. 8 Museum works.
Res. 8 Müze Çalışmaları.
group of finds are the Cypriot Sigillata dated to the 1st
century B.C. to the 3rd century A.D. Apart from these,
the Red Slip Ceramics of Cyprus and African production
dated to the Late Roman-Early Byzantine eras. Fragments
of amphorae produced in Rhodes, Tripolitania, SyriaPalestine, Spain, and Cilicia, and oil lamp fragments
dated to the Roman and Late Roman periods.
ait bir grup sırlı seramik de bulunmaktadır. Ön çalışma
sonucunda en yoğun buluntu grubunu MÖ 1.-MS 3. yy.
aralığına tarihlendirilen Kıbrıs Sigillatalarının oluşturduğu
anlaşılmıştır. Bunların dışında Geç Roma – Erken Bizans
Dönemi’ne tarihlenen Kıbrıs ve Afrika üretimi Kırmızı
Astarlı Seramikler, Rhodos, Tripolitanian, Suriye – Filistin,
İspanya ve Kilikia Bölgesi üretimleri olan amphora parçaları ve yine Roma ve Geç Roma Dönemi’ne tarihlendirilen kandil parçaları tespit edilmiştir.
Several promotional activities were undertaken in order
to publicize and share the studies supported by local
governmental units, first on a local level and later on a
national one. As a first step, a publicity meeting about
Syedra was held at the conference hall of the Museum
of Alanya, followed by tours to Syedra.
Yerel yönetim birimlerince desteklenen çalışmaların önce
yerel ve ardından ulusal çapta duyurulması ve paylaşılması amacıyla bazı tanıtım faaliyetleri gerçekleştirilmiştir.
Bunların ilk adımı olarak, yüzey araştırmasının sonlarında Alanya Müzesi konferans salonunda Syedra tanıtım
toplantısı ve Syedra gezileri gerçekleştirilmiştir.
250