Skip to main content

Süleyman Emir

Günümüzde, sadece finansal bilgilerini açıklayan işletmelerin raporları yetersiz görülmeye başlanmış ve işletmeler finansal raporların yanı sıra finansal olmayan raporlarda hazırlamaya başlamışlardır. Bu noktada, finansal olmayan... more
Günümüzde, sadece finansal bilgilerini açıklayan işletmelerin raporları yetersiz görülmeye başlanmış ve işletmeler finansal raporların yanı sıra finansal olmayan raporlarda hazırlamaya başlamışlardır. Bu noktada, finansal olmayan bilgilerle finansal performans arasında bir ilişki olup olmadığını incelemek büyük bir merak konusu haline gelmiştir. Bu merakı bir nebze de olsa giderebilmek için bu çalışmada, 2014-2019 yılları arasında (6 yıllık dönem) BIST 50'de listelenen şirketlerin finansal yönden güçlü olmalarıyla, finansal olmayan raporlama arasında bir ilişki olup olmadığı araştırılmıştır. Bu amaçla yapılan Panel Regresyon Analizi sonucunda, finansal olmayan raporlamayı büyük ölçüde "Esas Faaliyet Kar Marjı", "Borç/Özkaynak Oranı", "Kısa Vadeli Borç/Toplam Borç", "Aktif devir Hızı" ve "İşletme Büyüklüğü" değişkenlerinin olumlu etkilediği tespit edilmiştir. Ayrıca, finansal olmayan raporlamayı "Cari Oran", "Net Kar Marjı", "Aktif Büyüme" ve "Alacak Devir Hızı"nın olumsuz etkilediği sonucuna ulaşılmıştır.
Spekülatif fiyat hareketleri diğer adıyla finansal balonlar, bir varlığın değerinde yaşanan ani fiyat değişiklikleri sonucunda ortaya çıkan istikrarsız fiyat hareketleri olarak tanımlanabilir. Geçmişte, dünyada farklı varlık ve dönemlerde... more
Spekülatif fiyat hareketleri diğer adıyla finansal balonlar, bir varlığın değerinde yaşanan ani fiyat değişiklikleri sonucunda ortaya çıkan istikrarsız fiyat hareketleri olarak tanımlanabilir. Geçmişte, dünyada farklı varlık ve dönemlerde birçok spekülatif fiyat hareketliliğinin yaşandığı görülmüştür. Covid-19 pandemisi de birçok varlık ve finansal araçta istikrarsız fiyat hareketlerinin görüldüğü dönemlerden biri olmuştur. Dolayısıyla bu çalışma, Covid-19 sürecinde emtia vadeli işlemlerinde (altın, gümüş, platin, paladyum, buğday, pamuk, mısır, kakao, bakır, çinko, nikel, alüminyum, ham petrol ve doğal gaz) spekülatif fiyat hareketlerinin oluşumunu “Genelleştirilmiş Eküs Arttırılmış Dickey-Fuller (GSADF)” testi ile tespit etmeyi amaçlamaktadır. Çalışmanın bulguları, altın için altı farklı dönemde; platin için dokuz farklı dönemde; paladyum için dokuz farklı dönemde; mısır için yedi farklı dönemde; ve kakao için on bir farklı dönemde spekülatif fiyat balonu bulunduğunu göstermiştir.  Diğer emtialar için ise sonuçlar, fiyat hareketlerinin spekülatif balon olarak atfedilemeyeceğini ifade etmektedir.
Literatürde belirli bir alanla ilgili değerlendirme yapan, alanın durumu ve geleceğiyle ilgili çıkarımlarda bulunan çalışmaların sayısı günden güne artmaktadır. Bu doğrultuda, muhasebe alanında çalışan araştırmacılar için muhasebe... more
Literatürde belirli bir alanla ilgili değerlendirme yapan, alanın durumu ve geleceğiyle ilgili çıkarımlarda bulunan çalışmaların sayısı günden güne artmaktadır. Bu doğrultuda, muhasebe alanında çalışan araştırmacılar için muhasebe alanının mevcut durumunu bilmek ve geleceğiyle ilgili çıkarımlarda bulunmak önemli bir hale gelmiştir. Bu çalışmada, Türkiye’de muhasebe-finans alanında yayın yapan dört dergide 2015-2019 (5 yıl) yılları arasında yayınlanan 897 makale, nitel bir araştırma yöntemi olan içerik analizi tekniğiyle incelenmiştir. Çalışma son yıllarda muhasebe alanında yürütülen çalışma sayısını, çalışılan konuları, araştırmacıların hangi kaynakları kullanarak atıf yaptıkları, araştırma yöntemleri, veri toplama teknikleri, analiz yöntemleri, çalışmalarda kullanılan paket programları ve araştırmacıların unvanlarını belirlemeyi ve değerlendirme yapmayı amaçlamaktadır. İncelenen makalelerden elde edilen bilgiler Excel’de kodlanmış ve ilgili yıllar arasında en çok “Muhasebe standartları” konusunda çalışma yapıldığı, araştırmacıların en çok “Makale”lere atıf yaptığı, en çok “Gömülü Kuram (Kuram Oluşturma)” araştırması yapıldığı, en sık kullanılan veri toplama yönteminin “Rehber, Kılavuz & Raporlar” olduğu, en çok kullanılan analiz yönteminin “Frekans ve Yüzde Analizi/Demografik Özellikler” olduğu, en sık kullanılan paket programın “SPSS” ve en çok araştırma yapan kişilerin ise “Dr. Öğr. Üyesi/ Yrd. Doç. Dr.” unvanına sahip araştırmacılar olduğu tespit edilmiştir.
Türkiye’de kullanılmakta olan birçok muhasebe sistemi bulunmakta ve bu durum muhasebe sistemlerinin birçok akademik çalışmada incelenmesini ve değerlendirilmesini gerekli kılmaktadır. Dolayısıyla, günümüzde muhasebe alanında muhasebe... more
Türkiye’de kullanılmakta olan birçok muhasebe sistemi bulunmakta ve bu durum muhasebe sistemlerinin birçok akademik çalışmada incelenmesini ve değerlendirilmesini gerekli kılmaktadır. Dolayısıyla, günümüzde muhasebe alanında muhasebe sistemleri üzerine yapılan çalışmaların oransal payı oldukça fazladır. Bu doğrultuda, bu çalışmada 2010-2020 (10 yıllık süreç) yılları arasında Türkiye’de Muhasebe alanında yayın yapan 5 dergide muhasebe sistemleri konularında yayımlanan çalışmalar içerik analizi yöntemiyle bibliyometrik olarak incelenmiştir. İçerik analizi sonucunda, ilgili yıllarda 1994 tane makalenin yayımlandığı, bu makalelerden %17,10’unun yani 341 tanesinin muhasebe sistemleriyle ilgili olduğu tespit edilmiştir. İlgili yıllar arasında, muhasebe sistemleri konusunda en çok yayın yapan “Mali Çözüm Dergisi (ÇÖZÜM)”; en çok yayın yapılan yıl “2016”; en çok çalışılan konu “TMS/TFRS – UMS/UFRS Genel Kavramsal Çerçeve”; en çok atıf yapılan kaynak “Makaleler”; en çok kullanılan araştırma yöntemi “Gömülü Kuram (Kuram Oluşturma)”; en çok kullanılan veri toplama yöntemi “Rehber, Kılavuz ve Raporlar”; en çok kullanılan analiz yöntemi “Frekans ve Yüzde Analizi”; en çok kullanılan paket program “SPSS”; en çok araştırma yapanlar “Dr. Öğr. Üyeleri”; en çok çalışma yapan “Marmara Üniversitesi”; ve en çok kullanılan yazım dili “Türkçe” olmuştur. Ayrıca, muhasebe sistemleriyle ilgili çalışmaların en çok “Çift (2) Yazarlı” olarak yazıldığı da tespit edilmiştir.
Bir bilgi sistemi olan muhasebe ve finans, karar alıcıların doğru bilgilere ulaşmasında büyük bir önem arz etmektedir. Bu önemin bir gereği olarak, muhasebe ve finansa ilişkin işlemlerin doğru bir şekilde kavranması ve uygulanabilmesi... more
Bir bilgi sistemi olan muhasebe ve finans, karar alıcıların doğru bilgilere ulaşmasında büyük bir önem arz etmektedir. Bu önemin bir gereği olarak, muhasebe ve finansa ilişkin işlemlerin doğru bir şekilde kavranması ve uygulanabilmesi için kaliteli bir eğitim sistemi oluşturmak gerekmektedir. Bu çalışmada, işletme yönetimi önlisans bölümlerinde okutulan zorunlu dersler tespit edilerek bu derslerde muhasebe ve finans derslerinin ağırlığının saptanması amaçlanmıştır. Bu kapsamda, Türkiye'deki 64 devlet ve 9 vakıf üniversitesinin işletme yönetimi önlisans programlarına ait ders programları toplanarak sınıflandırılmış ve analize uygun hale getirilerek ders ve ders saatlerinin frekans dağılımları belirlenmiştir. Sonuç olarak, işletme yönetimi önlisans programlarında dört öğrenim döneminde de en çok okutulan derslerin muhasebe ve finans alanına ait derslerden oluştuğu tespit edilmiştir.
The purpose of this paper is to measure the risks posed by the COVID-19 outbreak on financial market indicators, which caused uncertainty and fear all over the world. In the paper, the Fourier KPSS unit root test, which helps to measure... more
The purpose of this paper is to measure the risks posed by the COVID-19 outbreak on financial market indicators, which caused uncertainty and fear all over the world. In the paper, the Fourier KPSS unit root test, which helps to measure structural breaks more precisely by means of the Fourier transformations in time series, the Fourier-SHIN Cointegration Test to determine long-term relationships between time series, and the Fourier Granger Causality Test to determine causality relationships are used. As a result of these tests applied on the daily price series between 31.12.2019 and 01.05.2020, it has been found that in the long term, the COVID-19 outbreak has a significant effect on stock markets, crude oil representing oil markets, and fear index; but no significant effect on Bitcoin which represents money markets. In the short term, it is concluded that COVID-19 has had a significant effect on stock markets, crude oil, fear index, and Bitcoin.
Literatürde belirli bir alanla ilgili değerlendirme yapan, alanın durumu ve geleceğiyle ilgili çıkarımlarda bulunan çalışmaların sayısı günden güne artmaktadır. Bu doğrultuda, muhasebe alanında çalışan araştırmacılar için muhasebe... more
Literatürde belirli bir alanla ilgili değerlendirme yapan, alanın durumu ve geleceğiyle ilgili çıkarımlarda bulunan çalışmaların sayısı günden güne artmaktadır. Bu doğrultuda, muhasebe alanında çalışan araştırmacılar için muhasebe alanının mevcut durumunu bilmek ve geleceğiyle ilgili çıkarımlarda bulunmak önemli bir hale gelmiştir. Bu çalışmada, Türkiye’de muhasebe-finans alanında yayın yapan dört dergide 2015-2019 (5 yıl) yılları arasında yayınlanan 897 makale, nitel bir araştırma yöntemi olan içerik analizi tekniğiyle incelenmiştir. Çalışma son yıllarda muhasebe alanında yürütülen çalışma sayısını, çalışılan konuları, araştırmacıların hangi kaynakları kullanarak atıf yaptıkları, araştırma yöntemleri, veri toplama teknikleri, analiz yöntemleri, çalışmalarda kullanılan paket programları ve araştırmacıların unvanlarını belirlemeyi ve değerlendirme yapmayı amaçlamaktadır. İncelenen makalelerden elde edilen bilgiler Excel’de kodlanmış ve ilgili yıllar arasında en çok “Muhasebe standartları” konusunda çalışma yapıldığı, araştırmacıların en çok “Makale”lere atıf yaptığı, en çok “Gömülü Kuram (Kuram Oluşturma)” araştırması yapıldığı, en sık kullanılan veri toplama yönteminin “Rehber, Kılavuz & Raporlar” olduğu, en çok kullanılan analiz yönteminin “Frekans ve Yüzde Analizi/Demografik Özellikler” olduğu, en sık kullanılan paket programın “SPSS” ve en çok araştırma yapan kişilerin ise “Dr. Öğr. Üyesi/ Yrd. Doç. Dr.” unvanına sahip araştırmacılar olduğu tespit edilmiştir.
Gunumuzde, paydaslar sirketlerden finansal bilgilerin yani sira, finansal olmayan bilgileri de raporlamalarini beklemektedir. Bu sebeple, isletmelerin finansal olmayan bilgilerini raporlayabilmesi icin, uluslararasi anlamda kabul edilen... more
Gunumuzde, paydaslar sirketlerden finansal bilgilerin yani sira, finansal olmayan bilgileri de raporlamalarini beklemektedir. Bu sebeple, isletmelerin finansal olmayan bilgilerini raporlayabilmesi icin, uluslararasi anlamda kabul edilen raporlama rehberleri yayinlayan kurum ve kuruluslar ortaya cikmistir. Bu kurum ve kuruluslar arasinda dunya capinda en yaygin olarak kabul edilmis kurum ve inisiyatif, Kuresel Raporlama Girisimi (GRI)’dir. GRI, isletmelerin ekonomik, cevresel ve sosyal performanslariyla ilgili standartlari belirlemekte ve isletmelerin finansal olmayan bilgilerini raporlamasina imkân tanimaktadir. Bu calismada, BIST Metal Esya, Makine Endeksindeki sirketlerin, 2014-2018 yillari arasindaki donemlerinin GRI ilkelerine gore surdurulebilirlik duzeyleri belirlenmis ve bu duzeylerin, finansal performansa etkisi Panel Veri Regresyon analizi kullanilarak olculmustur. Yapilan analizler sonucunda surdurulebilirlik performans gostergelerine iliskin aciklanan bilgi duzeyiyle, sirketlerin aktif kârliligi, ozkaynak kârliligi, kullanilan sermaye getirisi ve vergi oncesi kâr arasinda istatistiki olarak anlamli pozitif yonlu bir iliski oldugu; toplam varliklarda buyume oraniyla ise istatistiki olarak negatif yonlu anlamli bir iliski oldugu anlasilmistir.