[go: up one dir, main page]

Academia.eduAcademia.edu
The Journal of Academic Social Science Studies International Journal of Social Science Doi number:http://dx.doi.org/10.9761/JASSS7928 Number: 72 , p. 521-540, Autumn III 2018 Araştırma Makalesi / Research Article Yayın Süreci / Publication Process Yayın Geliş Tarihi / Article Arrival Date - Yayın Kabul Tarihi / Article Acceptance Date 03.09.2018 22.10.2018 Yayınlanma Tarihi / The Published Date 30.11.2018 BİLİMSEL EĞİTİM ETKİNLİKLERİNDE ALGILANAN PERFORMANS İLE DAVRANIŞSAL NİYET ARASINDAKİ İLİŞKİDE MESLEKİ KAZANIMIN ROLÜ THE ROLE OF OCCUPATIONAL ACHIEVEMENT IN THE RELATIONSHIP BETWEEN PERCEIVED PERFORMANCE AND BEHAVIORAL INTENTION IN THE SCIENTIFIC EDUCATION EVENTS Dr. Ozan Güler ORCID ID: https://orcid.org/0000-0002-0062-3983 Mersin Üniversitesi, Turizm Fakültesi ozanguler@mersin.edu.tr Arş. Gör. Dr. Ali Dalgıç ORCID ID: https://orcid.org/0000-0002-5575-4825 Mersin Üniversitesi, Turizm Fakültesi alidalgic@mersin.edu.tr Arş. Gör. Sercan Benli ORCID ID: https://orcid.org/0000-0002-5903-1122 Mersin Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Turizm İşletmeciliği Anabilim Dalı sercanbenli@mersin.edu.tr Prof. Dr. A. Celil Çakıcı ORCID ID: https://orcid.org/0000-0002-9192-1969 Mersin Üniversitesi, Turizm Fakültesi celilcakici@mersin.edu.tr 522 Ozan Güler & Ali Dalgıç & Sercan Benli & A. Celil Çakıcı Öz Geçmişte destekleyici bir araç olarak görülen etkinlikler ve toplantılar, günümüzde destinasyonlar için ana çekim unsurlarından birisi haline gelmiştir. Özel bir toplantı türü olan bilimsel eğitim toplantıları, toplantı etkinlikleri içerisinde büyük bir yer alır. Dünyadaki hemen hemen her üniversitenin kongre, konferans ve seminer etkinlikleri düzenlemek için birbirleriyle girdikleri yarış düşünüldüğünde, turizm endüstrisinin sahip olduğu sorumluluk ve fırsatlar aşikârdır. İnsanlar bir yandan katıldıkları bilimsel etkinliklerden mesleki kazanım elde etme peşinde iken, diğer yandan etkinliği bir dinlenme ve tatil aracı görmeye başlamıştır. Hatta bilimsel etkinliğin düzenlendiği şehir ve tesisler, katılımcılar için karar verme noktasında kilit bir unsur olmaya başlamıştır. Bu önem ve gelişmelerden hareketle gerçekleştirilen bu araştırmada bilimsel bir eğitim katılımcılarının (1) algıladıkları etkinlik performansının, mesleki kazanım algıları ve davranışsal niyetlerine etkisi ve (2) mesleki kazanım algılarının diğer iki değişken arasındaki aracılık etkisinin rolü araştırılmıştır. Araştırma verileri, 24-27 Ocak 2018 tarihleri arasında Antalya’da gerçekleştirilen 3. Araştırma Yöntemleri Seminerine katılım gösteren bireylerden kolayda örnekleme yöntemi ile bırak-topla veri toplama tekniği kullanılarak toplanmıştır. Toplamda 132 geçerli anket formu elde edilmiştir. Gerçekleştirilen analizler neticesinde katılımcıların ağırlama performansı algılarının, mesleki kazanım ve davranışsal niyetleri açısından anlamlı bir etki göstermediği, diğer iki performans kriterinin ise olumlu yönde ve anlamlı etki gösterdiği belirlenmiştir. Gerek mesleki kazanım gerekse davranışsal niyet açısından eğitim performansı algısının en etkili faktör olduğu görülmektedir. Ek olarak algılanan mesleki kazanım değişkeninin, performans ve davranışsal niyet arasında kısmi aracılık etkisine sahip olduğu görülmektedir. Buradan hareketle etkinliklere katılımın devamı için etkinlik düzenleyicilerine, eğitimin içeriği ve etkileşim hizmetleri açısından katılımcıların memnuniyetlerini artırmaya yönelik yenilikler üzerinde çalışmaları önerilebilir. Anahtar Kelimeler: Toplantı Etkinlikleri, Bilimsel Eğitim Toplantıları, Algılanan Performans, Mesleki Kazanım, Davranışsal Niyet Abstract Events which were seen as supportive tools in the past have become one of the most influential attraction tools in recent years. As a specific type of meeting, scientific education meetings take a significant place in meeting events. When the competence of universities in hosting international scientific meeting such as congress, conferences and seminars have been thought all over the world, both the responsibilities and opportunities are apparent for tourism industry. While people seek for occupational achievement from the scientific meetings, these events have turned into a holiday opportunity for the participants in the meantime. Moreover, hosting destination and facilities have started to become a key factor in decision making process of potential participants. From this point of significance and development, in this study (1)the effect of perceived performance on occupational achievement and behavioral intention and (2) mediating role of occupational achievement on the relationship between perceived performance and behavioral intention have been investigated. Research data have been collected from the participants of 3.rd Research Methods Seminar held in Antalya-Turkey in 24-27 January 2018 through convenience sampling method by drop and collect technique. Totally, 132 valid questionnaires collected. As a result of the analysis, it has been revealed that while perceived accommodation performance has not showed significant effect on occupational achievement and behavioral intention, education and interaction performance showed positive and significant effect. Perceived education performance is the major factor for both occupational achievement and behavioral intention. Besides, partial mediation effect of occupational achievement on the relationship between perceived performance and behavioral intention has been revealed. It can be inferred that the more satisfying Bilimsel Eğitim Etkinliklerinde Algılanan Performans ile Davranışsal Niyet Arasındaki İlişkide Mesleki Kazanımın Rolü 523 education and interaction service, the more positive perception of occupational achievement and behavioral intention. Key Words: Meeting Events, Scientific Education Meeting, Perceived Performance, Occupational Achievement, Behavioral Intention GİRİŞ Etkinlik, boş zaman olgusunun gelişmesinden çok daha eski olan ve Antik Çağ zamanlarına kadar uzanan eski bir olgudur. Yıllar içerisinde çiftçi insandan, kentli insana geçiş ile birlikte etkinliklere yönelik talepte gözle görülür bir artış olmuştur. Bu artışın en temel nedenleri; yaş ortalamasının artması, teknolojinin gelişmesi, küreselleşme, gelir düzeyinin artması, eğitim düzeyi ile entelektüel bilgi seviyesinin artması ve zaman kavramının insanlar için çok daha önemli hale gelmiş olmasıdır (Argan ve Yüncü, 2015: 3). 2017 yılında dünya genelinde seyahat eden yaklaşık 1 milyar 322 milyon turistin %14’ü 166 milyona yakın bir sayı ile kongre, konferans, eğitim amaçlı etkinlikler vb. iş durumları nedeniyle seyahatlerini gerçekleştirmiştir (UNWTO, 2018: 3). Etkinlik ve toplantılar, destinasyonların turizm gelişimi açısından da çok değerli olanaklar sağlamaktadır. Bu nedenle de pek çok destinasyon turizm gelişimi ve planlamaları açısından etkinliklere özel bir yer vermeye başlamıştır (Getz, 2008: 403). 2017 yılında küresel toplantı pazarında elde edilen gelirin 752 milyar dolar olduğu iddia edilmekte ve bu rakamın 2023 yılına dek %7,5’luk bir artışla yaklaşık 1 trilyon 245 milyar dolara yükselmesi beklenmektedir (Allied Market Research, 2018). Uluslararası toplantı etkinliği istatistiklerini tutan Uluslararası Toplantılar Birliği (UIA) ve Uluslararası Kongre ve Toplantı Birliği (ICCA) her ne kadar farklı kriterlere göre toplantı istatistiklerini tutuyor olsa da toplantı endüstrisindeki büyüme oranları açısından benzer tahminlerde bulunmaktadır. UIA’nın 2017 yılı verilerine göre 166 ülkenin toplam 1.104 şehrinde uluslararası organizasyonların düzenlediği ya da sponsor olduğu toplam 10.786 toplantı etkinliği düzenlenmiştir (UIA, 2018: 1). UIA (2018)’nın raporuna göre 2017 yılı istatistiklerinin zirvesindeki ilk 10 ülke içerisinde Kore, Singapur, Japonya ve Tayland gibi turizm istatistikleri açısından da günden güne büyük gelişme kaydeden Asya ülkeleri yer almaktadır. Rapora göre ilk 10 içerisinde Avrupa’dan; Belçika, İspanya, Almanya ve Fransa yer almaktadır (UIA, 2018: 3). ICCA’nın 2017 yılı verilerine göre ise küresel toplantı pazarında 2017 yılında 12.558 uluslararası etkinlik gerçekleştirilerek bir önceki yıldan 346 daha fazla etkinliğe ulaşılmıştır (ICCA, 2018: 6). Bu rapora göre, Avrupa’da en fazla etkinlik düzenleyen ülkeler; Almanya, İngiltere, İspanya, İtalya, Fransa gibi Türkiye’nin turizm açısından rakibi olan ülkeler olarak dikkat çekmektedir (ICCA, 2018: 16). Buradan hareketle, turizme özel önem veren şehir ve ülkelerin aynı zamanda uluslararası toplantı ve fuarlara da benzer şekilde önem verdiği görülmektedir. Bilimsel etkinlikler, konferanslar, kongreler, seminerler ve benzer toplantılar, bireylerin her zaman yaşadıkları yerlerin dışında gerçekleştirilen çoğu zaman konaklama, yiyecek-içecek ve diğer destek unsurlarını da barındıran ağırlama endüstrisi kapsamında gerçekleştirilen operasyonlardır (Getz ve Page, 2015: 1). Bu nedenle, katılımcıların memnuniyetleri etkinliğin içeriği kadar, ağırlama hizmetlerinin performansından da etkilenmektedir. Her ne kadar eğitimsel ve bilimsel etkinliklere katılımın ana motivasyon kaynağı; uzmanlık gerektiren bir konu hakkında fikir alışverişinde bulunmak, olsa da (Karasu, 1985: 10), günümüzde iş ve boş zaman kavramları arasındaki kesin sınırların bulanık hale gelmesi insanların etkinlik arayışlarını şekillendiren önemli bir unsur olmuştur (Argan ve Yüncü, 2015: 3). Örneğin, önceleri sı- 524 Ozan Güler & Ali Dalgıç & Sercan Benli & A. Celil Çakıcı radan toplantı salonlarında gerçekleştirilen toplantı, kongre, seminer, eğitim ve sempozyum gibi etkinlikler, günümüzde insanlar tarafından birer rahatlama ve dinlenme fırsatı olarak görülmeye başlanmış ve lüks otellerin ev sahipliğinde, profesyonel organizatörler tarafından düzenlenmeye başlamıştır. İnsanlar, özellikle tatil olanağının sınırlı olduğu, fiyatların yaz aylarına göre daha makul olduğu sonbahar ve kış aylarını bu tür toplantılar için fırsata çevirmeye başlamıştır. Örneğin, bu araştırmanın verilerinin toplandığı eğitim etkinliği olan 3. Araştırma Yöntemleri Semineri her yıl düzenli olarak kış mevsiminde okulların tatil olduğu dönem dikkate alınarak gerçekleştirilmektedir. Ayrıca seminer, tutundurma mesajı olarak “Analiz becerisi kazanmanın eğlenceli adresi” sloganını kullanmaktadır. Görüldüğü gibi organizasyon sahipleri de değişen tüketici beklenti ve isteklerini göz önüne alarak, katılımcıların toplantı etkinliğinin içeriğine ek olarak, dinlenme ve eğlenme gibi hizmetlerden de memnun kalacaklarını vaat eden tutundurma faaliyetlerinde bulunmaktadırlar. Bu güncel gelişmelerden hareketle gerçekleştirilen bu araştırmanın amacı, toplantı etkinliği katılımcılarının etkinlik performans algısı, mesleki kazanım algısı ve geleceğe yönelik davranışsal niyetleri arasındaki ilişkisel yapının araştırılmasıdır. Böylelikle, katılımcıların mesleki kazanım algılarına etki eden eğitim ve konaklama unsurlarının ayrı ayrı etkisi ortaya koyulabilecek, mesleki kazanım algısının algılanan etkinlik performansı ile davranışsal niyet arasındaki ilişkideki aracılık rolü tartışılabilecektir. Alanyazındaki araştırmalarda sıklıkla ele alınan memnuniyet değişkeni yerine “mesleki kazanım” değişkeni aracı değişken olarak kapsama alınmıştır. Dolayısıyla, elde edilen bulgular daha önceki araştırma bulgularıyla karşılaştırılarak, mesleki kazanım değişkeninin memnuniyet değişkenine bir alternatif olup olamayacağı da tartışılacaktır. KAVRAMSAL ÇERÇEVE Etkinlikler, arz ve talebin boyutlarına göre (Heenan, 1978: 32), organize eden grupların türüne göre (Getz, 1991: 65), ölçeklerine göre (Masterman, 2004: 16) ve temalarına göre (Getz, 1997: 7) sınıflandırılabilir. Bu araştırmanın örneklem çerçevesini oluşturan eğitim seminerleri, temalarına göre sınıflandırılan etkinlikler kapsamında eğitimsel ve bilimsel etkinlikler sınıfında yer almaktadır. Eğitimsel ve bilimsel etkinlikler, “belirli süre (saat, gün, hafta) ile sınırlandırılmış ve önceden oluşturulan bir program çerçevesinde, uzmanlık gerektiren bilimsel bir alanda veya meslek kollarında belirli bir konuda bilgi alışverişini amaçlayan toplantılar” olarak tanımlanabilir (Karasu, 1985: 10). Eğitim seminerleri ise; mesleki veya teknik bir konuda eğitim ya da bilgi verme amacına dönük ortalama 20 ile 50 arasında katılımcının olduğu, tartışma ve/veya bilgi alışverişinin bir yönetici ya da eğitimci denetiminde gerçekleştiği toplantılardır (Çakıcı, 2017: 8). Eğitim etkinlikleri, verilen eğitimin yanında bir çok unsurun bir arada sunulduğu kompleks bir etkinliktir. Eğitim etkinliklerinde kişilerin elde etmesini beklediği kazanımlar ve bu kazanımlardan duyacağı memnuniyet seviyesi çok çeşitli unsurlara bağlıdır. Etkinlikler için kullanılan teorilerden biri olan “sistemler teorisi” bu durumu açıklayabilmektedir. Sistemler teorisi, çevresel faktörler (toplum, organizatörler, belirsizlikler, bağlantılar vb.) ve girdilerin (insan kaynakları, maddi kaynaklar, materyal kaynakları, tesisler vb.) birleşmesi sonucunda belirli çıktıların (kazanım) elde edilebileceğini savunmaktadır (Getz ve Frisby, 1988: 24). Eğitim için gerekli olan fiziksel ortam, araç-gereç, eğitimciler, konaklama yeri, katılımcıların sosyalleşebileceği ortamın oluşturulması ve çalışanların performansı gibi faktörler girdi olarak düşünüldüğünde, bu faktörler katılımcıların kazanım algıları, memnuniyeti ve geleceğe yönelik davranışsal niyetlerini olumlu olarak etkileyebilir (Mallen ve Adams, 2008: 37-38). Bu bakış açısı da beklenti-uyuşmazlık teorisinin (expectancy-disconfirmation theory) altyapısını oluşturmaktadır (Oliver, 1981: 28). Bilimsel Eğitim Etkinliklerinde Algılanan Performans ile Davranışsal Niyet Arasındaki İlişkide Mesleki Kazanımın Rolü Beklenti-uyuşmazlık teorisi; bireylerin, mal veya hizmetten edindiği performans algısını, o üründen beklentisi ile öznel olarak karşılaştırması sonucu memnuniyet durumlarının oluştuğunu ileri sürer (McCollough, Berry ve Yadav, 2000: 121). Birçok mal ve hizmetin aksine, kongre, konferans, eğitim semineri vb. hizmetleri satın alan katılımcıların memnuniyeti, etkinlik süreci öncesi, etkinlik sırası ve etkinlik sonrası gibi daha uzun bir sürecin toplamı olarak oluşur. Katılımcılar, etkinliğin düzenlenmesinden önce aldıkları bilgilendirilme hizmetinden, etkinliğin yapıldığı tesisin kalitesi ve etkinliğin verimliliği gibi bir dizi unsuru göz önünde tutarak değerlendirme yaparlar. Beklentilerin karşılanması, katılımcıların eğitim sonu kazanımlarını etkileyerek geleceğe yönelik davranışsal tüketim eğilimlerini olumlu yönde etkilerken (Zeithaml, Berry ve Parasuraman, 1996: 36; Severt, Wang, Chen ve Breiter, 2007; Ryu ve Lee, 2013), oluşabilecek bir olumsuz uyuşma algısı, hizmet almayı durdurma ve olumsuz ağızdan kulağa iletişim gibi davranışlara yol açabilir (Richins, 1983: 68). ÖNCEKİ ARAŞTIRMALAR VE ÖNERİLEN HİPOTEZLER Alanyazında yer alan önceki araştırmaların bulguları incelendiğinde, etkinlik katılımcılarının kalite ve performans algılarının; memnuniyet ve davranışsal niyetlerine etkisi bağlamında sıklıkla ele alındığı görülmektedir. Severt, vd. (2007) Amerika’da düzenlenen bölgesel bir ticaret konferansına katılan 155 kişiden elde ettikleri veriler ile gerçekleştirdikleri araştırmada, katılımcıların algıladıkları performans, memnuniyet ve davranışsal niyet değişkenleri arasındaki ilişkileri araştırmışlardır. Analizler incelendiğinde, katılımcıların memnuniyetleri üzerinde “eğitimsel faydalar” performansının anlamlı etki gösterdiği buna karşın “aktivite ve kariyer fırsatları” performansının memnuniyet 525 üzerinde anlamlı bir etki göstermediği belirlenmiştir (p≥0,05). Ek olarak; eğitimsel fayda performansının, davranışsal niyet değişkenlerine etkisinde memnuniyetin anlamlı bir aracılık etkisine sahip olduğu ortaya koyulmuştur (p< 0.001). Wang (2010), 2008 yılında iki ayrı turizm temalı konferansa katılan toplam 156 katılımcıdan elde ettiği veriler ile konferans katılımcılarının performans, çekicilik ve değer algılarının, memnuniyetleri ve tekrar tercih etme eğilimleri arasındaki ilişkileri incelemiştir. Elde edilen bulgular incelendiğinde, eğitim ve etkileşim performansından oluşan “algılanan performans” değişkeninin memnuniyet üzerinde anlamlı etkiye sahip olduğu görülmektedir. Destinasyona yönelik çekicilikler ve algılanan değer değişkenlerinin memnuniyete etkisi anlamlı olmakla birlikte, “algılanan performans” değişkeninden daha düşük düzeyde etkiye sahiptir. Buna ek olarak; katılımcıların tekrar tercih etme eğilimlerini doğrudan etkileyen tek değişkenin de “algılanan performans” değişkeni olduğu anlaşılmaktadır. Diğer iki bağımsız değişkenin, katılımcıların tekrar tercih etme eğilimlerinde, memnuniyet değişkeni tam aracılık rolü üstlenmektedir. Lee (2016) 2014 yılında “Franchise Seul” isimli ticaret fuarına katılan 131 katılımcıdan elde ettiği veriler ile katılımcıların algıladıkları performans kriterlerinin, memnuniyet duygularına etkisini araştırmıştır. Çalışma incelendiğinde, katılımcıların memnuniyetlerinde “bilgi kaynakları” ve “eğitimsel fayda” kriterlerinin olum yönde anlamlı bir etki gösterdiğini, buna karşın “aktivite ve fırsatlar” değişkenin bireylerin memnuniyetlerinde anlamlı bir etki göstermediği görülmektedir (p≥0,05). Benli, Güler, Dalgıç ve Akdağ (2017) Antalya’da 2017 yılında gerçekleştirilen 2. Araştırma Yöntemleri Semineri’ne katılım gösteren bireylerin algıladıkları performans, memnuniyet ve davranışsal niyet arasındaki ilişkileri incelemişlerdir. Geçerli 132 verinin 526 Ozan Güler & Ali Dalgıç & Sercan Benli & A. Celil Çakıcı analizi sonucunda “eğitim ve sosyalleşme” ve “seminer ekibi performansı” değişkenlerinin katılımcıların memnuniyetleri ve davranışsal niyetleri üzerinde anlamlı ve olumlu yönde bir etkiye sahip olduğu, buna karşın “Eğitim salonları” ve “konaklama” performansının memnuniyet üzerinde anlamlı bir etkisinin olmadığı ortaya konulmuştur (p≥0,05). Bunlara ek olarak; “eğitim ve sosyalleşme” ve “seminer ekibi performansı” değişkenlerinin davranışsal niyet üzerindeki etkisinde genel memnuniyetin kısmi aracılık rolünün olduğu belirtilmiştir. Wu, Cheng ve Hong (2017) Yeşil Bina ve Enerji Tasarrufu temalı fuara katılan 650 katılımcıdan elde ettiği veriler ile deneyimsel kalite algısı, memnuniyet ve davranışsal niyet değişkenleri arasındaki ilişkileri test etmiştir. Araştırma sonucunda katılımcıların etkileşim kalitesi, fiziksel çevre kalitesi, yönetim kalitesi gibi performans kriterlerinin, memnuniyetleri üzerinde anlamlı ve olumlu yönde bir etkisinin olduğu, “çıktı kalitesi” değişkeninin ise memnuniyet üzerinde anlamlı bir etki göstermediği ortaya konmuştur (p≥0,05). Kim ve Malek (2017), Las Vegas’ta 2015 yılında düzenlenen bir medikal sempozyum katılımcılarına yönelik gerçekleştirdiği araştırmasında katılım motivasyonu, memnuniyet ve sadakat değişkenleri arasındaki ilişkileri araştırmıştır. 1091 katılımcıdan elde edilen verilerin analizi sonucunda katılımcıların deneyim memnuniyetlerini anlamlı ve olumlu yönde etkileyen motivasyon faktörlerinin “bireysel/profesyonel gelişme” ve “etkinliğin gerçekleştiği destinasyonun konumu” olduğu buna karşın “programın içeriğinin” katılımcıların memnuniyetleri üzerinde anlamlı bir etki göstermediği belirlenmiştir (p≥0,05). Bu bulgu, Wu vd. (2017)’nin çıktı kalitesi değişkeninin anlamlı etki göstermediği bulgusuyla benzerlik göstermektedir. Talebpour, Ghaderi, Rajabi, Mosalanejad ve Sahebkaran (2017) 2015 yılında düzenlenen bir bilimsel spor kongresi etkinliğine katılan 175 katılımcıdan topladığı veriler ile hizmet kalitesi, memnuniyet ve tekrar ziyaret eğilimi arasındaki ilişkileri araştırmıştır. Analizler incelendiğinde, katılımcıların algıladıkları hizmet kalitesini anlamlı etkileyen performans kriterlerinin “ağırlama kalitesi”, “mekân kalitesi” ve “seminerin kalitesi” değişkenleri olduğu buna karşın ne kongrenin gerçekleştiği destinasyona ulaşımın ne de otel içerisindeki salonlara ulaşımın elverişliliğinden oluşan “ulaşım rahatlığı” değişkeninin anlamlı bir etkisinin olmadığı görülmektedir (p≥0,05). Bu bulgu, Kim ve Malek (2017)’in destinasyonun konumunun anlamlı olarak etkili olduğu bulgusuyla farklılık göstermektedir. Tekbıyık, Şeyihoğlu, Sezen Vekli ve Birinci Konur (2013), ilköğretim öğrencilerine yönelik gerçekleştirdikleri çalışmada, eğitim kamplarının öğrenciler üzerinde ne gibi etkilerinin olduğunu ve bu etkinlik sonucunda öğrencilerin ne yönde bir kazanıma sahip olduğunu araştırmıştır. Bilimsel yaz kampına katılan öğrencilerden toplanan verilerin analizi sonucunda öğrencilerin kamp sonrasında bilimsel konulara öncesine nazaran daha olumlu yaklaştıkları sonucuna ulaşılmıştır. Bunun yanında, kampın tamamlanmasının ardından öğrencilerin bilimsel çalışmalara ve fen derslerine yönelik sergiledikleri tutumun olumlu yönde arttığı tespit edilmiştir. Çalışmada ayrıca, eğitim amaçlı gerçekleştirilen etkinliklerin başarısının öğrencilerin bilişsel ve duyuşsal kazanımlarını olumlu yönde etkileyeceği vurgulanmıştır. Yi, Fu, Jin ve Okumus (2018), ÇinŞangay’da 2016 yılında düzenlenen Çin Uluslararası Kültür Endüstrileri Fuarı’nı gezen 304 katılımcıdan elde ettiği veriler ile motivasyon, etkinliğe güven, etkinlik kimliği ve etkinlik sadakati değişkenleri arasındaki ilişkileri araştırmıştır. Gerçekleştirilen yapısal eşitlik model testi sonucunda katılımcıların etkinliğe güveni ve etkinliğe sadakatine anlamlı etki yapan tek motivasyon faktörünün “çekici motivasyon unsurları” olduğu, “itici motivasyon” faktörünün ise anlamlı bir etkisinin olmadığı anlaşılmaktadır (p≥0,05). Çekici motivasyon unsurları; organizatörün deneyimi, Bilimsel Eğitim Etkinliklerinde Algılanan Performans ile Davranışsal Niyet Arasındaki İlişkide Mesleki Kazanımın Rolü etkinliğin fiziksel görünümü, yardımcı hizmetler ve etkinliğe yönelik reklamlar gibi unsurlardan oluşmaktadır. Etkinliğe güven değişkeni, çekici motivasyon ile etkinliğe sadakat değişkenleri arasında aracı değişken görevi görmektedir. Bu değişkenin içeriği incelendiğinde, etkinlik içi ve çevresel düzenlemeler, toplumsal faydalar ve ulaşım gibi unsurlardan oluştuğu görülmektedir. Etkinliğe güven değişkeni bir anlamda, bireylerin kalite performansı algısının ölçülmesi görevini görmektedir. Dolayısıyla, katılımcıların performans algılarını anlamlı olarak etkileyen unsurların; destinasyon ve etkinliğin yapısından kaynaklı dışsal unsurlar olduğu, buna karşın bireylerin içsel ihtiyaçları ve bilişlerinin anlamlı etkisi olmadığı şeklinde özetlenebilir. İlgili araştırma sonuçları dikkate alınarak aşağıdaki hipotezler geliştirilmiştir. H1a.Katılımcıların algıladıkları ağırlama performansı, mesleki kazanım algılarını anlamlı ve pozitif olarak etkiler. H1b.Katılımcıların algıladıkları eğitim performansı, mesleki kazanım algılarını anlamlı ve pozitif olarak etkiler. H1c.Katılımcıların algıladıkları etkileşim performansı, mesleki kazanım algılarını anlamlı ve pozitif olarak etkiler. H2a.Katılımcıların algıladıkları ağırlama performansı, davranışsal niyetlerini anlamlı ve pozitif olarak etkiler. H2b.Katılımcıların algıladıkları eğitim performansı, davranışsal niyetlerini anlamlı ve pozitif olarak etkiler. H2c.Katılımcıların algıladıkları etkileşim performansı, davranışsal niyetlerini anlamlı ve pozitif olarak etkiler. H3.Katılımcıların mesleki kazanım algıları, davranışsal niyetlerini anlamlı ve pozitif olarak etkiler. H4a.Katılımcıların algıladıkları ağırlama performansı ile davranışsal niyetleri arasındaki ilişkide mesleki kazanım algılarının aracılık rolü vardır. H4b.Katılımcıların algıladıkları eğitim 527 performansı ile davranışsal niyetleri arasındaki ilişkide mesleki kazanım algılarının aracılık rolü vardır. H4c.Katılımcıların algıladıkları etkileşim performansı ile davranışsal niyetleri arasındaki ilişkide mesleki kazanım algılarının aracılık rolü vardır. YÖNTEM Evren ve Örneklem Araştırmanın evreni, Türkiye’de gerçekleştirilen bilimsel etkinlik niteliği olan organizasyonlara katılan tüm akademisyenler ve lisansüstü öğrencilerdir. Belirtilen evrenin tanımlanması kolay ancak ulaşılması çok zor olmasından dolayı “genel evren” niteliği taşımaktadır (Karasar, 2014: 110). Belirtilen evrene ulaşmanın hemen hemen imkânsız olmasından dolayı çalışma evreni tanımlanmıştır. Çalışma evreni, genel evrene nazaran ulaşılması daha kolay olan, araştırmacıların örnek bir kümeden yararlanarak sonuçları genelleyebildiği evren türüdür (Karasar, 2014: 110). Çalışma evreni, “Türkiye’de eğitim amaçlı gerçekleştirilen bilimsel bir etkinliğe katılan akademisyenler ve lisansüstü öğrenciler” olarak belirlenmiştir. Çalışma evreninde yer alan bireylere de maddi kaynak ve zamansal kısıtlar nedeniyle ulaşmanın zor olmasından dolayı örneklem alma işlemi ve örnekleme yöntemi belirlenmesi gerçekleştirilmiştir (Karasar, 2014: 111). Örnekleme yöntemi olarak kolayda örnekleme yöntemi seçilmiştir. Kolayda örnekleme yöntemi, olasılık dışı örnekleme yöntemlerinden olup örneklem hacmine ulaşana kadar gönüllü katılımcıların araştırmaya dâhil edildiği örnekleme yöntemidir (Ural ve Kılıç, 2006: 44). Araştırmanın verileri 24-27 Ocak 2018 tarihleri arasında Antalya’da gerçekleştirilen 3. Araştırma Yöntemleri Seminerine katılan 195 kişi hedef alınarak toplanmıştır. Veriler bırak-topla temas tekniğiyle gerçekleştirilmiş ve veri toplama sürecinde geçerli 116 veriye ulaşılmıştır. 528 Ozan Güler & Ali Dalgıç & Sercan Benli & A. Celil Çakıcı Veri Toplama Araçları Araştırmada veri toplama aracı olarak anket formu kullanılmıştır. Araştırmada kullanılan anket formunda, katılımcıların algıladıkları etkinlik performanslarını ölçmek üzere Severt vd. (2007) ve Mair ve Thompson (2009)’un çalışmalarında yer alan ölçeklerden yararlanılarak 21 maddeli algılanan performans ölçeği oluşturulmuştur. Anket formunda yer alan 5 maddeli kazanım ölçeğinin; mesleki gelişim, yeni bilgi ve beceri kazanma ve araştırma merakının artması ile ilgili maddeleri Mair ve Thompson (2009)’un çalışmasından, eğitimin motivasyonu artırması ve sosyal ilişkileri güçlendirmesi maddeleri ise Severt vd. (2007)’nin çalışmasından alınmıştır. Bu iki ölçekte yer alan maddeler, katılımcıların verdikleri önem düzeylerine göre 1=Hiç iyi değil, 2=İyi değil, 3=Orta, 4=İyi ve 5=Çok iyi olacak şekilde 5’li dereceleme ile ölçülmüştür. Katılımcıların davranışsal niyetini ölçmek amacıyla anket formunda yer verilen bir diğer ölçek; Zeithaml vd. (1996), Maxham III ve Netemayer (2002) ve Kwortnik ve Han (2011)’ın çalışmalarında yer alan 7 maddeli davranışsal niyet ölçeğidir. Davranışsal niyet ölçeğindeki maddeler, katılımcıların verdikleri önem düzeylerine göre 1=Hiç olası değil, 2=Olasılıklı görünmüyor, 3=Kararsızım, 4=Olasılıklı ve 5=Çok yüksek olasılıklı olacak şekilde 5’li dereceleme ile ölçülmüştür. Ankette ayrıca, katılımcıların demografik özelliklerini belirlemek üzere yöneltilen 7 kategorik soru bulunmaktadır. Güvenilirlik ve Geçerlilik Analizleri Güvenilirlik Anket formunda yer alan tüm ölçekler için güvenilirlik analizi yapılmıştır. Güvenilirlik analizinde düzeltilmiş madde toplam korelasyon katsayısının 0,250’den küçük olmamasına (Kalaycı, 2010: 412) ve çoklu R2 değerinin 1’e yakın olmasına (Alpar, 2012: 391) dikkat edilmiştir. Tüm ölçeklerin güvenilirlik katsayıları yaklaşık olarak 0,900 olarak belirlenmiştir. Ölçeklere ait güvenilirlik analizi sonuçları tablo 1’de verilmiştir. Tablo 1. Ölçeklere Ait Güvenilirlik Analizi Sonuçları Ölçekler Düzeltilmiş Madde Toplam Korelasyonu Çoklu R2 Katsayısı Hotelling’s T-kare Alfa Etkinlik Performans Ölçeği 0,262-0,759 0,229-0,790 345,458; F14,419=19,022 0,894 Mesleki Kazanım Ölçeği Davranışsal Niyet Ölçeği 0,542-0,851 0,445-0,835 0,330-0,803 0,266-0,794 48,336; F11,769=13,317 145,384; F23,177=16,578 0,910 0,903 Geçerlilik Araştırma kapsamında kullanılan ölçeklerin yapı geçerliliğini belirlemek için açıklayıcı ve doğrulayıcı faktör analizleri yapılmıştır. Yapı geçerliliği, ölçüm sonucu elde edilen bulguların temel alınan teori ile uyuşma durumunu gösterir (Sekeran ve Bougie, 2013: 226-227). Ölçme aracında yer alan maddelerin yapı geçerliliği çeşitli analiz tekniklerine ait uyum iyiliklerinin değerlendirilmesi ile test edilebilir. Bu analizlerin başlıcaları, açıklayıcı faktör analizi (AFA) ve doğrulayıcı faktör analizidir (DFA) (Hair, Black, Babin ve Anderson, 2010: 709). AFA öncesinde bazı ön koşullar belirlenmiş ve bu ön koşullar üç ölçek için de dikkate alınmıştır. Faktör yükünün 0,500 veya üzerinde olması, ortak etken varyans oranının (eşkökenlilik) 0,500’ye yakın veya üzerinde olması (Hair vd., 2010: 119), aynı boyuta yüklenen maddeler arası yük değer farklarının 0,100’den fazla olması (binişiklik), bir faktörün en az üç maddeden oluşması, döndürme işlemi için dik döndürme yöntemlerinden yaygın olarak kullanılan Varimax döndürme tekniğinin kullanılması ön koşul olarak belirlenmiştir (Hair vd., 2010: 111-120; Çokluk, Şekercioğlu ve Büyüköztürk, 2010: 191-205). Tablo 2’de etkinlik performansı ölçeğinin açıklayıcı faktör analizi sonuçları verilmiştir. Etkinlik performansı ölçeğinin örneklem yeterlilik testinin sonucu Bilimsel Eğitim Etkinliklerinde Algılanan Performans ile Davranışsal Niyet Arasındaki İlişkide Mesleki Kazanımın Rolü olan Kaiser-Meyer-Olkin (KMO) değeri 0,857 ve faktör analizi yapılmasının uygunluğunu ölçen Bartlett Küresellik testinin sonucu 965,064 (p<0,001) olarak bulgulanmıştır. Her iki test sonucu dikkate alındığında etkinlik performansı ölçeğine açıklayıcı faktör analizi yapılmasının uygun olacağı belirlenmiştir. Yapılan açıklayıcı faktör analizi sonucunda, ölçekten yer alan üç madde iki farklı boyuta 529 yük vermesi ve yükler arası değerin 0,100’den küçük olmasından dolayı, iki madde faktör yüklerinin 0,500’den küçük olmasından dolayı, bir madde ise tek başına bir boyut altında yer aldığından dolayı analizlerden çıkarılmıştır. Geriye kalan 15 madde üç faktör altında toplanmış ve varyansın yaklaşık % 67’sini açıklamıştır. Tablo 2. Etkinlik Performansı Ölçeği Açıklayıcı Faktör Analizi Sonuçları Etkinlik Performansı Ölçeği Faktör Yükü Ağırlama Performansı Ort. Açıklanan Özdeğerler Varyans 3,857 11.Yiyecek-içecek hizmetlerinin kalitesi 0,842 3,637 19.Otelde sağlanan dinlenme olanakları 0,837 3,798 13.Otel personelinin davranışı 0,798 4,051 18.Otelde sağlanan eğlence olanakları 0,780 3,491 9.Eğitim sürecindeki ikramların yeterliliği 0,730 4,241 10.Konaklama fiyatlarının uygunluğu 0,638 3,701 20.Otelin konumu 0,601 4,086 Eğitim Performansı 27,761 4,164 24,250 3,637 14,640 2,196 4,336 5.Eğitim yöntemi ve tekniğinin uygunluğu 0,873 4,448 3.Eğitim içeriğinin eğitime uygunluğu 0,848 4,543 4.Eğitim içeriğinin yeterliliği 0,768 4,293 7.Eğitim materyallerinin (araç/gereç/dokümanlar) yeterliliği 0,742 4,319 6.Seminerdeki uygulama yeterliliği 0,720 4,077 Etkileşim Performansı 4,433 17.Seminerin sağladığı sosyal ortamın uygunluğu 0,787 4,379 16.Seminer ekibinin davranışı 0,733 4,732 15.Seminer öncesi bilgilendirme hizmetleri 0,706 4,189 KMO Değeri: 0,857; Bartlett Testi Sonucu: 965,064; Toplam Açıklanan Varyans: %66,650; Genel ortalama: 4,208; Genel Güvenilirlik: 0,884 Mesleki Kazanım ölçeğine, AFA yapılırken daha önceden belirlenmiş olan ön koşullar göz önünde bulundurulmuştur. Ölçeğin KMO değeri 0,819 ve Bartlett Küresellik testi sonucu anlamlı olarak bulunmuştur (x²=467,722; p<0,001). Test sonuçları göz önüne alındığında örneklem yeterliliğinin olduğu ve ölçeğe açıklayıcı faktör analizinin yapılabi- leceği çıkarımı yapılmıştır. Yapılan açıklayıcı faktör analizi sonucunda tüm maddelerin ön koşulları sağladığı ve ölçekte bulunan beş maddenin tek bir faktör altında toplandığı belirlenmiştir. Tek faktör altında toplanan beş madde toplam varyansın %74,409’unu açıklamaktadır. Ölçeğe ait açıklayıcı faktör analizi sonuçları tablo 3’te detaylı olarak verilmiştir. 530 Ozan Güler & Ali Dalgıç & Sercan Benli & A. Celil Çakıcı Tablo 3. Mesleki Kazanım Ölçeği Açıklayıcı Faktör Analizi Sonuçları Faktör Açıklanan Özdeğerler Ort. Varyans Yükü Mesleki Kazanım 4,259 1.Eğitimin, mesleki gelişiminize katkısı 0,917 4,258 2.Eğitimin, veri analizi konusunda yeni bilgi ve beceriler kazandırması 0,910 4,258 3.Eğitimin, araştırma yapma motivasyonunuzu artırması 0,910 4,344 4.Eğitimin, araştırma merakınızı arttırması 0,888 4,448 5.Eğitimin, sosyal ilişkilerinizi güçlendirmesi 0,660 3,991 74,409 3,720 KMO Değeri: 0,819; Bartlett Testi Sonucu: 467,722; Toplam Açıklanan Varyans: %74,409; Genel ortalama: 4,259; Genel Güvenirlik: 0,910 Araştırma kapsamında yer alan son ölçek olan davranışsal niyet ölçeğine ilk iki ölçekte dikkate alınan ön koşullar göz önünde bulundurularak AFA yapılmıştır. Ölçeğin açıklayıcı faktör analizine uygunluğunu tespit etmek için KMO ve Bartlett Küresellik testi sonuçlarına bakılmıştır. Ölçeğe, KMO değeri- nin 0,868 ve Bartlett Küresellik testi sonucunun anlamlı (x²=552,535; p<0,001) olmasından dolayı açıklayıcı faktör analizi yapılmasının uygun olduğu söylenebilir. Ölçekte yer alan maddelerin tek faktör altında toplandığı ve varyansın %64,49’unu açıkladığı görülmüştür (Tablo 4). Tablo 4. Davranışsal Niyet Ölçeği Açıklayıcı Faktör Analizi Sonuçları Faktör Yükü Davranışsal Niyet Ort. Açıklanan Özdeğerler Varyans 4,226 5.Çevremdekileri gelecek yıl düzenlenecek olan 4. Araştırma Yöntemleri Semineri’ne katılmaları konusunda teşvik ederim. 0,907 4,504 6.Çevremdekiler, araştırma yöntemleri eğitimi ihtiyaçlarını karşılamak isterlerse onlara bu etkinliğe katılmalarını öneririm. 0,879 4,508 3.Bu seminer hakkındaki olumlu düşüncelerimi yakın akademik çevreme yayarım. 0,871 4,310 1.Seneye tekrar bu seminere katılmak isterim. 0,859 4,448 2.Bu seminer, benzer seminer tercihlerim içerisinde öncelikli olacaktır. 0,821 4,215 7.Seminer ve konaklama fiyatları bir miktar artsa dahi gelecekte bu organizasyonun yöntem semineri etkinliği öncelikli tercihim olacaktır. 0,677 3,577 4.Bu seminer hakkındaki deneyimlerimi sosyal medya aracılığıyla çevreme yayarım (fotoğraf, durum bildirimi vb.). 0,539 4,026 64,490 4,514 KMO Değeri: 0,868; Bartlett Testi Sonucu: 552,535; Toplam Açıklanan Varyans: %64,490; Genel ortalama: 4,259;Genel Güvenirlik:0,903 Ölçeklere AFA sonrasında DFA yapılmıştır. DFA, belirlenen faktör yapılarının teoride var olduğu iddia edilen yapı ile ne ölçüde uyuştuğunu göstererek, ölçeğin uyumluluğunu (Hair vd., 2010: 693) ve kurulan modelin ne kadar iyi bir model olduğunu test eden, yapısal eşitlik modellemesi analizinin bir türüdür (Yılmaz ve Çelik, 2009: 53). Doğrulayıcı faktör analizinde her bir gizil değişke- Bilimsel Eğitim Etkinliklerinde Algılanan Performans ile Davranışsal Niyet Arasındaki İlişkide Mesleki Kazanımın Rolü ne ait açıklanan varyans ortalamasının (AVE) 0,50’nin üzerinde olması istenilmektedir. AVE değerinin 0,50’den büyük olması gizil değişken ile gözlenen değişkenler arasında yeterli oranda uyuşmanın olduğunu göstermektedir (Hair vd., 2010: 709). Bir diğer DFA gerekliliği de her bir gizil değişkene ait Birleşik Yapı Güvenilirliği (CR) değerinin 0,70’den büyük olmasıdır. CR’nin 0,70’den büyük olması ve değerin 1’e yakın olması ilgili değişkenin güvenilirliğini göstermektedir (Hair vd., 2010: 710). Ayrıca, maddelerin standardize değerlerinin 0,50’den (Hair vd., 2010: 777) ve tdeğerlerinin ±1,96’dan büyük olması istenilen diğer kabul değerleridir (Schumacker ve Lomax, 2004: 70). Yapılan doğrulayıcı faktör analizi sonucunda konaklama performansı değişkeninde yer alan 11. maddenin, davranışsal niyet değişkeninde yer alan 4. maddenin standardize yük değerlerinin 0,50’den küçük olmasından dolayı analizlerden çıkarılmıştır. Diğer maddelerde ise standardize yük değeri, tdeğerleri ve hata payları açısından herhangi bir sorun bulunmamıştır. Gerçekleştirilen AVE ve CR analizlerinin bulgularına bakıldığında beş gizil değişken açısından da analiz değerlerinin istenilen referans değerlerinin üstünde olduğu anlaşılmaktadır. Tablo 5’te ölçme modeline ilişkin standardize değerler, hata payları, t-değerleri, AVE ve CR değerleri verilmiştir. Tablo 5. Doğrulayıcı Faktör Analizi Ölçme Modeline İlişkin Değerler İfadeler Ağırlama Performansı AP9 AP10 AP13 AP18 AP19 AP20 Eğitim Performansı EP3 EP4 EP5 EP6 EP7 Etkileşim Performansı ETP15 ETP16 ETP17 Mesleki Kazanım MK1 MK2 MK3 MK4 MK5 Davranışsal Niyet DN1 DN2 DN3 DN5 DN6 DN7 531 Standardize Değer Hata Payı T-değeri 0,66 0,57 0,60 0,80 0,92 0,75 0,56 0,68 0,63 0,35 0,15 0,44 7,73 6,40 6,90 10,12 12,53 9,13 0,83 0,75 0,86 0,66 0,71 0,31 0,43 0,27 0,57 0,49 10,57 9,13 11,06 7,64 8,49 0,74 0,60 0,81 0,45 0,64 0,35 8,32 6,46 9,21 0,91 0,90 0,89 0,84 0,57 0,17 0,19 0,21 0,29 0,68 12,64 12,30 12,09 11,02 6,47 0,82 0,74 0,86 0,91 0,89 0,60 0,33 0,45 0,25 0,17 0,20 0,64 10,53 9,16 11,50 12,58 12,13 6,99 AVE 0,53 CR 0,87 0,59 0,88 0,52 0,76 0,69 0,92 0,66 0,92 532 Ozan Güler & Ali Dalgıç & Sercan Benli & A. Celil Çakıcı DFA’ya göre ölçme modelinin betimleyici istatistiklerinde sorun olmadığının görülmesi üzerine, istatistik programı tarafından üretilen model uyum iyilikleri incelenmiştir. Model uyum iyilikleri incelenirken öncelikle gözlenen ve tahmin edilen kovaryans matrisi arasındaki uyumu örneklem büyüklüğünü hesaba katarak hesaplayan normalleştirilmiş ki-kare istatistiği (Hair vd., 2010: 666) ve örneklem büyüklüğünden bağımsız tahminler sağlayarak, modeldeki serbestlik derecesini dikkate alan, modelin karmaşıklığından etkilenmeyen ve belirli bir güven aralığında tahminler gerçekleştiren, tahminlerin yaklaşık hataların karekökü anlamına gelen uyum RMSEA uyum iyiliği istatistikleri incelenmiştir (Şimşek, 2007: 47-48). Bu tahmin istatistik- lerine ek olarak, AGFI, GFI, RMR, SRMR, CFI, NFI, NNFI, IFI, RFI, CAIC gibi diğer örneklem büyüklüğünü, modeldeki serbestlik derecelerini, modelin karmaşıklığını dikkate alan ve almayan diğer uyum iyilikleri açısından ölçme modelinin uyuşma geçerliliği de test edilmiştir (Şimşek, 2007: 47-49). Tablo 6’da bir ölçme modelinin yapı geçerliliğine sahip olduğunun göstergesi olan uyum iyiliği referans değerleri ile araştırmanın ölçme modeline ait uyum istatistikleri bulunmaktadır. Ölçme aracının uyum istatistikleri ile referans değerler karşılaştırıldığında, ölçme modelinin bir bütün halinde kabul edilebilir düzeyde uyum iyiliğine sahip olduğu ve uyuşma geçerliliğine sahip olduğu söylenebilir. Tablo 6. Ölçme Modeline Ait Uyum İyiliği İstatistikleri Referans Değerler İyi Uyum İyiliği Kabul Edilebilir Değeri Uyum İyiliği Değeri X2/ df 441.25/265=1,67 0≤ X2/ df≤ 2,5 3<X2/ df≤ 5 RMSEA 0,076 0≤RMSEA≤ 0,05 0,5<RMSEA≤0,08 AGFI 0,71 0,95≤AGFI≤1,00 0,90≤AGFI≤0,95 GFI 0,77 0,90≤GFI≤1,00 RMR 0,063 RMR≤0,05 SRMR 0,08 SRMR≤0,08 CFI 0,96 0,95≤CFI 0,90≤CFI NFI 0,92 0,90≤NFI NNFI 0,95 0,90≤NNFI IFI 0,96 0,95≤IFI 0,90≤IFI RFI 0,90 0,90≤RFI Model CAIC/Doymuş CAIC 786,47 /1869,92 Model CAIC˂Doymuş CAIC Kaynak: Şimşek, 2007: 47-49; Yılmaz ve Çelik, 2009: 47; Hair vd., 2010: 666-669; Çokluk vd., 2012: 271-272. Uyum İyiliği İndeksleri Çalışmanın Ölçme Modeline Ait Değerleri Yapı geçerliliği analizlerinin ardından ayırt edici geçerlilik analizi gerçekleştirilmiştir. Ayırt edici geçerlilik, araştırmacının dayandığı teoriler temelinde, ilişkisiz olduğu düşünülen yapıların ya da birbiriyle düşük ilişkili olduğu düşünülen yapıların gerçekten öyle olup olmadığını test eder (Sekeran ve Bougie, 2013: 227-228). Ayırt edici geçerliliğin sağlanması için, gizil yapılara ait açıklanan ortalama varyans değerinin, ilgili gizil yapının ilişkili olduğu diğer yapılarla arasındaki korelasyon değerinin karesinden büyük olması gerekir (Hair vd., 2010: 710). Bilimsel Eğitim Etkinliklerinde Algılanan Performans ile Davranışsal Niyet Arasındaki İlişkide Mesleki Kazanımın Rolü 533 Tablo 7. Boyutlar Arası Ayırt Edici Geçerlilik Analizi Sonucu Ağırlama Performansı Eğitim Performansı Etkileşim Performansı Mesleki Kazanım Algısı Davranışsal Niyet Ağırlama Performansı (0,53) 0,14 0,35 0,12 0,18 Eğitim Performansı (0,59) 0,22 0,48 0,42 Tablo 7’de boyutlar arası ayırt edici geçerlilik sonuçları verilmiştir. Parantez içinde yer alan değerler değişkenlere ait AVE değerini ve parantez dışında yer alan değerler iki değişken arasındaki korelasyon değerinin karesini göstermektedir. Parantez dışında kalan değerlerin parantez içerisinde yer alan AVE değerlerinden küçük olduğu için boyutlar arası ayırt edici geçerliliğin sağlandığı belirtilebilir. İletişim Performansı (0,52) 0,26 0,31 Mesleki Kazanımlar (0,69) 0,52 Davranışsal Niyet (0,92) BULGULAR Betimleyici Bulgular 3. Araştırma Yöntemleri Semineri’nde araştırmaya katılan kursiyerlerin %69,4’ü kadın (80 kişi) ve %50,4’ü 30 yaş ve altındadır (58 kişi). Katılımcılar unvanları açısından değerlendirildiğinde, %24,3’ünün (27 kişi) Araştırma Görevlisi, %24,3’ünün (27 kişi) yüksek lisans/doktora öğrencisi, %23,5’inin (26 kişi) diğer gruptan (Okutman, Öğretim Görevlisi, Uzman, Öğretmen vb.), %20,7’sinin (23 kişi) Doktor Öğretim Üyesi ve %7,2’sinin (8 kişi) Doçent Doktor olduğu görülmüştür. Katılımcıların demografik özelliklerine ait bilgiler Tablo 8.’de verilmiştir. Tablo 8. Demografik Özellikler Cinsiyet (n=115) Kadın Erkek Yaş (n=115) 30 yaş ve altı 31 yaş ve üzeri n 80 35 % 69,6 30,4 58 57 50,4 49,6 Unvan (n=111) Doç. Dr. Dr. Öğr. Üyesi Arş. Gör. Yüksek Lisans/Doktora Öğrencisi Diğer Hipotez Testlerine Yönelik Bulgular Doğrudan Etki Hipotezleri Öncelikle, H1a, H1b ve H1c hipotezlerinin test edilmesine yönelik yapısal eşitlik modeli yol analizi gerçekleştirilmiştir. Analiz bulgularının yorumlanmasından önce ölçme modeline ait uyum iyiliği istatistiklerine bakılmıştır. Doğrudan etki hipotezlerini test etmek için yapısal eşitlik modellemesi ile yol analizi yapılmıştır. Oluşturulan ölçüm modelinin normalleştirilmiş ki-kare (ki-kare/df) değerinin 1,71 ve RMSEA değerinin 0,079 olduğu görülmüştür. Her iki değeri de isteni- n 8 23 27 27 26 % 07,2 20,7 24,3 24,3 23,5 len referans değerlerin altında kaldığı için iyi uyum değerleri olarak belirtilmiştir. Bunun yanı sıra CFI: 0,96; SRMR: 0,079; RMR: 0,061, CFI: 0,96; IFI: 0,97; RFI: 0,91 istatistiklerinde kabul edilebilir düzeyde uyum iyiliği ortaya çıkmıştır. Sadece AGFI: 0,72 ve GFI: 0,78 istatistiklerinin kabul edilebilir değerlerin altında kaldığı görülmüştür. Bir bütün olarak değerlendirildiğinde modelin kabul edilebilir düzeyde uyuma sahip olduğu söylenebilir. Model bulguları incelendiğinde katılımcıların algıladıkları etkinlik performansının mesleki kazanımlarına etkisinde, seminerin gerçekleş- 534 Ozan Güler & Ali Dalgıç & Sercan Benli & A. Celil Çakıcı tiği konaklama işletmesinin ağırlama performansının anlamlı etkisinin olmadığı (β=-0,04; p≥0,05) görülmüştür. Diğer iki performans kriteri ise mesleki kazanım algısı üzerinde olumlu ve anlamlı etkide bulunurken, eğitim performans algısı (β=0,59; p≤0,001), etkileşim performansı algısından (β=0,29; p≤0,01) daha yüksek düzeyde anlamlı bir etkiye sahip olduğu tespit edilmiştir. Sonuç olarak, H1b ve H1c hipotezlerinin desteklendiği, H1a hiptezinin ise desteklenmediği sonucuna ulaşılmıştır. Şekil 1’de 1 numaralı doğrudan etki hipotezlerini test etmek için oluşturulan yapısal eşitlik modeli yol analizini görmek mümkün- dür. Şekil 2’de 2 numaralı doğrudan etki hipotezlerinin testi için oluşturulan yapısal eşitlik modeli yol analizi sonucu gösterilmektedir. Bu ölçüm modelinin de normalleştirilmiş ki-kare (ki-kare/df) değerinin 1,71 ve RMSEA değerinin 0,079 olduğu görülmüştür. Ayrıca modelin CFI: 0,96; SRMR: 0,078; RMR: 0,059, CFI: 0,96; IFI: 0,96; RFI: 0,91 istatistiklerinde kabul edilebilir düzeyde olduğu tespit edilmiştir. Ölçüm modelinin sadece AGFI: 0,72 ve GFI: 0,79 istatistikleri kabul edilebilir değer düzeyin biraz altında kaldığı görülmektedir. Şekil 1. 1 numaralı Hipotezlere Yönelik Yol Analizi Standardize ve T-Değerleri Bir bütün olarak değerlendirildiğinde modelin kabul edilebilir düzeyde uyuma sahip olduğu söylenebilir. Değişkenler arasındaki ilişkiye bakıldığında 1 numaralı hipotezlerde elde edilen bulgulara benzer sonuçların ortaya çıktığı görülmektedir. Katılımcıların algıladıkları ağırlama performansı, davranışsal niyetleri üzerinde anlamlı bir etki göstermemektedir (β=0,05; p≥0,05). Diğer iki per- formans kriteri ise katılımcıların davranışsal niyetleri üzerinde olumlu ve anlamlı etkide bulunurken, eğitim performansı algısı (β=0,51; p≤0,001), etkileşim performansı algısından (β=0,22; p≤0,01) daha yüksek düzeyde anlamlı bir etkiye sahip olduğu bulunmuştur. Sonuç olarak, Hipotez 2b ve 2c’nin desteklendiği, Hipotez 2a’nın ise desteklenmediği ortaya çıkmaktadır. Bilimsel Eğitim Etkinliklerinde Algılanan Performans ile Davranışsal Niyet Arasındaki İlişkide Mesleki Kazanımın Rolü 535 Şekil 2. 2 Numaralı Hipotezlere Yönelik Yapısal Eşitlik Modeli Standardize ve T-Değerleri Araştırmanın 3 ve 4 numaralı hipotezlerinde yer alan doğrudan etki ve aracılık etkilerinin test edilmesi için bir yapısal eşitlik modeli yol analizi daha gerçekleştirilmiştir. Şekil 3’te gösterilen yol analizinde, daha önce hem mesleki kazanım hem de davranışsal niyet değişkeni ile anlamlı ilişkiye sahip olmadığı anlaşılan algılanan ağırlama performansı değişkeni modele dâhil edilmemiştir. Dolayısıyla Hipotez 4a aracılık analizine dahil edilmesine gerek kalmadan reddedilmiştir. Modelin uyum iyilikleri incelendiğinde, normalleştirilmiş ki-kare (ki-kare/df) değerinin 1,65 ve RMSEA değerinin 0,075 olduğu, ilave uyum istatistiklerinin de sahip olduğu CFI: 0,96; SRMR: 0,077; RMR: 0,058, CFI: 0,96; IFI: 0,97; RFI: 0,92 değerleri ile kabul edilebilir referans değerleri içerinde olduğu görülmüştür. Modelin AGFI: 0,74 ve GFI: 0,80 değerleri kabul edilebilir değerlerin biraz altında kalmakla birlikte modelin bir bütün olarak kabul edilebilir düzeyde uyuma sahip olduğu söylenebilir. Modeldeki ilişkiler incelendiğinde, öncelikle katılımcıların mesleki kazanım algılarının davranışsal niyetleri üzerinde olumlu yönde ve anlamlı bir etkiye sahip olduğu görülmektedir (β=0,43; p≤0,01). Şekil 3. Yapısal Eşitlik Modeli Aracılık Testi Mesleki kazanım algısının katılımcıların performans algıları ile davranışsal niyetleri arasındaki ilişkideki aracılık rolüne bakıldığında ise hem eğitim performansı hem de etkileşim performansı açısından anlamlı bir aracılık etkisi olduğu görülmektedir (p≤0,01). Aracılığın türünün kısmi mi yoksa tam mı olduğu Şekil 2 ve 3’teki modellerin birbiriyle 536 Ozan Güler & Ali Dalgıç & Sercan Benli & A. Celil Çakıcı etkileşim güçleri ve uyum iyiliklerinin karşılaştırılması yoluyla yapılmıştır (Şimşek, 2007: 135-142). Buna göre şekil 2’de görüleceği üzere eğitim performansı ve etkileşim performansı değişkenlerinin davranışsal niyete doğrudan etkilerinin anlamlı olması (p≤0,05), bununla birlikte şekil 3’teki mesleki kazanım değişkeni modele dâhil edildiğinde değişkenlerin anlamlılığını devam ettirmesi, mesleki kazanım değişkeninin “kısmi aracılık” etkisine sahip olduğunu ortaya koymaktadır. Mesleki kazanım algısı olsa da olmasa da, katılımcıların algıladıkları iki performans kriteri davranışsal niyetleri üzerinde anlamlı ve olumlu bir etki yaratmaktadır. Mesleki kazanım algısı modele dâhil edildiğinde, etkileşim performansının aksine, eğitim performansı değişkeninin davranışsal niyet değişkenine etkisinin belirgin şekilde düşmesi (0,51’den 0,25’e), mesleki kazanım değişkeninin özellikle eğitim performansı değişkenine aracılık ettiği sonucuna yol açmaktadır. Aracılık etkisi model uyum iyilikleri açısından değerlendirildiğinde, şekil 3’teki “mesleki kazanım” değişkeninin dâhil olduğu modelin uyum iyiliklerinin, doğrudan etkileri gösteren şekil 2’nin uyum iyiliklerinden daha iyi olduğu görülmektedir. Şekil 2’nin Serbestleştirilmiş Ki-kare değeri 1,71, RMSEA değeri 0,079 iken bu oranlar şekil 2’deki model için 1,65 ve 0,075’tir. Buradan hareketle, mesleki kazanım algısının ölçüm modellerinde aracı değişken olarak bulunmasının daha doğru olduğu söylenebilir. Dolayısıyla; hipotez 3, 4b ve 4c’nin desteklendiği söylenebilir. Araştırmanın tüm hipotezlere yönelik bulguları tablo 9’da özetlenmiştir. Tablo 9. Hipotez Testlerinin Sonuçları Hipotez İlişki Yönü Katsayı Hipotez testi R2 H1a AP MK *** *** Desteklenmedi 0,57 H1b EP MK + 0.59 Desteklendi H1c ETP MK + 0.29 Desteklendi H2a AP DE *** *** Desteklenmedi 0,56 H2b EP DE + 0.51 Desteklendi H2c ETP DE + 0.22 Desteklendi H3 MK DE + 0.72 Desteklendi 0,51 H4a AP MK DE *** *** Desteklenmedi 0,60 H4b EP MK DE + 0.58*0.43 Desteklendi H4c ETP MK DE + 0.23*0.43 Desteklendi AP: Konaklama Performansı; EP: Eğitim Performansı; ETP: Etkileşim Performansı; MK: Mesleki Kazanımlar; DN: Davranışsal Niyet SONUÇ VE TARTIŞMA Bu çalışmada, 24-27 Ocak 2018 tarihleri arasında Antalya’da gerçekleştirilen 3. Araştırma Yöntemleri Semineri’ne katılan akademisyen ve lisansüstü öğrenciler örnekleminde, katılımcıların algıladıkları performansın, mesleki kazanım ve davranışsal niyetlerine etkisi araştırılmıştır. Araştırmanın örneklemini bir eğitim semineri oluşturduğu için alanyazında daha önce sıklıkla kullanılan memnuniyet değişkeni yerine “mesleki kazanım” değişkeni kullanılmıştır. Böylelikle, eğitim etkinlikleri açısından katılımcıların mesleki kazanım algıları ile memnuniyetleri, gerek performans gerekse de davranışsal niyet değişkeni ile ilişkileri açısından da karşılaştırılmasına olanak sağlamıştır. Alanyazına Yönelik Çıktılar Araştırmanın bulguları yorumlandığında, öncelikle ağırlama performansının hem mesleki kazanım hem de davranışsal niyet değişkeni üzerinde anlamlı bir etkisi olmadığı görülmektedir (p≥0,05). Bu bulgu Wang (2010)’ın araştırmasındaki “destinasyona yönelik çekicilikler” değişkeninin memnuniyet değişken üzerinde anlamlı olmakla beraber, davranışsal niyet üzerinde anlamlı etkisinin olmadığı, Benli vd. (2017)’nin, “konaklama Bilimsel Eğitim Etkinliklerinde Algılanan Performans ile Davranışsal Niyet Arasındaki İlişkide Mesleki Kazanımın Rolü performansı” değişkeninin hem memnuniyet hem de davranışsal niyete anlamlı etkisinin olmadığı bulgularıyla benzerlik gösterirken, Talebpour vd. (2017)’nin spor kongresi katılımcıları örnekleminde varmış olduğu ağırlama kalitesinin katılımcıların algıladıkları hizmet kalitesini anlamlı etkilediği bulgusu ile farklılık göstermektedir. Buradaki farklılığın Talebpour vd. (2017)’nin eğitim performansı değişkenini modeline dâhil etmemiş olmasından kaynaklandığı ileri sürülebilir. Böylelikle ağırlama performansı algısının, başka bir değişkenin etkisi altında kalmadığı düşünülebilir. Bu araştırmada elde edilen bir diğer bulgu da algılanan eğitim performansının ve etkileşim performansının hem mesleki kazanım algısına hem de davranışsal niyet değişkenine anlamlı etkisidir (p≤0,01). Bu bulgu, Severt vd. (2007)’nin eğitimsel faydalar performansının, memnuniyet değişkenine anlamlı etkisinin olduğu, Wang (2010)’ın araştırmasındaki, eğitim ve etkileşim performansından oluşan “algılanan performans” değişkeninin memnuniyet üzerinde anlamlı etkiye sahip olduğu, Lee (2016)’nin “bilgi kaynakları” ve “eğitimsel fayda” performanslarının, memnuniyetlerinde anlamlı etkiye sahip olduğu, Benli vd. (2017)’nin “eğitim ve sosyalleşme” ve “seminer ekibi performansı” değişkenlerinin katılımcıların memnuniyetleri ve davranışsal niyetleri üzerinde anlamlı etkiye sahip olduğu bulgularıyla benzerlik göstermektedir. Buna karşın alanyazındaki 2 araştırmanın bulgularına göre eğitim performansının katılımcıların memnuniyetlerine anlamlı etkisinin olmadığı bulgulanmıştır. Buna göre, Kim ve Malek (2017)’in medikal sempozyumu örnekleminde gerçekleştirdiği araştırmada “bireysel/profesyonel gelişme” değişkenin memnuniyet üzerinde anlamlı etki göstermesine karşın, eğitim uygulamalarının performansının ölçüldüğü “programın içeriği” değişkeninin memnuniyet üzerinde anlamlı etkisi olmadığı ifade edilmiştir. Benzer şekilde Yi vd. 537 (2018)’nin Kültür Fuarı katılımcıları örnekleminde gerçekleştirdiği araştırmasında, katılımcıların iletişim ve bilişsel öğrenme gibi motivasyonlarından oluşan “itici motivasyon” faktörünün ne etkinliğe güven (kalite performansı) ne de etkinlik sadakati değişkenleri üzerinde anlamlı etkisi olmadığı tespit edilmiştir. Son olarak bu araştırmada memnuniyet değişkeni yerine kullanılan “mesleki kazanım” değişkeninin, algılanan etkinlik performansı ile davranışsal niyet arasında kısmi aracılık etkisi olduğu ortaya koyulmuştur (p≤0,01). Bu bulgu, memnuniyetin aracı değişken olarak kullanıldığı araştırmaların (Severt vd., 2007; Wang, 2010; Benli vd., 2017; Wu vd., 2017; Kim ve Malek, 2017; Talebpour vd., 2017) bulgularıyla benzerlik göstermektedir. Buradan hareketle, eğitim ve bilimsel etkinlikler bağlamında mesleki kazanım değişkeninin, etkinlik memnuniyetine bir alternatif olarak kullanılabileceği ya da seminer memnuniyeti değişkeninin bir öncülü olarak modellere dâhil edilebileceği önerilebilir. Uygulayıcılara Yönelik Çıktılar Araştırma, alanyazına yönelik çıktılarına ek olarak, etkinlik düzenleyicilerine yönelik çeşitli öneriler sunmaktadır. Buna göre, mesleki kazanım algısının ön planda olduğu eğitim etkinliklerinin düzenlenmesi söz konusu olduğunda, etkinliği organize edenlerin etkinlik öncesinde ve sonrasında katılımcılar ile etkileşim konusuna ve sunulan eğitimin niteliğine büyük önem vermesi gerekmektedir. Gerçekleştirilen önceki çalışmalar ve bu araştırmanın bulgularından hareketle, katılımcıları memnun etmenin yolu, etkinliğin gerçekleşeceği destinasyon ya da konaklama işletmesine yönelik abartılı reklamlardan ziyade, katılım amacına yönelik etkili bir iletişim ve sosyal olanakların yaratıldığı bir atmosferde nitelikli bir eğitim sunumundan geçmektedir. Organizasyondan sorumlu birimler, ulaşım sorunu olmayan herhangi bir destinasyonda ve eğitim olanaklarına ilişkin 538 Ozan Güler & Ali Dalgıç & Sercan Benli & A. Celil Çakıcı temel sorunların olmadığı tesislerde eğitimsel ve bilimsel etkinlikler düzenleyebilirler. Tutundurma faaliyetleri açısından destinasyonun beğenilirliği, konaklama işletmelerinin hizmet kalitesi gibi unsurlara aşırı odaklanılması kaynakların boşa kullanımı anlamına gelebilir. Bunlardan ziyade, eğitimci niteliği ve eğitim materyallerinin zenginliği gibi unsurlara odaklanılması, katılımcıların gerek mesleki kazanım algıları gerekse de tekrar tercih etme gibi davranışsal niyetlerini daha olumlu etkileyecektir. İnsanların yeni şeyler öğrenme amacıyla gittikleri etkinliklerde bulundukları destinasyonun ve konaklama rahatlığının birincil öncelik olmaması oldukça anlaşılır durumlardır. KAYNAKÇA Allied Industry Research (2018). MICE Industry by Event Type. Erişim Tarihi: 05 Kasım 2018, https://www.alliedmarketresearch.com/ MICE-industry-market Alpar, R. (2012). Spor, Sağlık ve Eğitim Bilimlerinden Örneklerle Uygulamalı İstatistik ve Geçerlik-Güvenirlik. Ankara: Detay Yayıncılık. Argan, M. T. ve Yüncü, D. (2015). Etkinlik Pazarlama Yönetimi. Ankara: Detay Yayıncılık. Benli, S., Güler, O., Dalgıç, A. ve Akdağ, G. (2017). Bilimsel Etkinlik Katılımcılarının Algıladıkları Performans, Memnuniyet ve Davranışsal Eğilimleri Arasındaki İlişkilerin İncelenmesi. 4th International Congress of Tourism & Management Researches, 12-14 May 2017. 633-656. Çakıcı, A. C. (2017). Toplantı Yönetimi. Kongre, Konferans, Seminer ve Fuar Organizasyonları. Ankara: Detay Yayıncılık. Çokluk, Ö., Şekercioğlu, G. ve Büyüköztürk, Ş. (2010). Sosyal Bilimler için Çok Değişkenli Istatistik - Spss ve Lisrel Uygulamaları. Ankara: Pegem Akademi. Getz, D. and Frisby, W. (1988). Evaluating Management Effectiveness in Community-Run Festivals. Journal of Travel Re- search, 27(1), 22-27. Getz, D. and Page, S. J. (2015). Progress and Prospects for Event Tourism Research, Tourism Management, 1-39. Getz, D. (1991). Festivals, Special Events and Tourism. New York: Van Nostrand Reinhold. Getz, D. (1997). Event Management & Event Tourism. Cognizant Communication Corporation: USA. Getz, D. (2008). Event Tourism: Definition, Evolution, and Research, Tourism Management 29, 403-428. Hair, J. F. J., Black, W. C., Babin, B. J. and Anderson, R. E. (2010). Multivariate Data Analysis (Seventh Edition), PrenticeHall. Han, X., Kwortnik Jr, R. J. and Wang, C. (2008). Service Loyalty: An Integrative Model and Examination Across Service Contexts. Journal of Service Research, 11(1), 22-42. Heenan, D. (1978). Tourism and the Community: A Drama in Three Acts. Journal of Travel Research, 16(4), 30-32. ICCA (2018). ICCA Statistics ReportCountry & City Rankings Public Abstract. Erişim Tarihi: 10 Eylül 2018, https://www.iccaworld.org/dcps/doc.cf m?docid=2082. Kalaycı, S. (2010). SPSS Uygulamalı Çok Değişkenli İstatistik Teknikleri, 5. Baskı. Ankara: Asil Yayıncılık. Karasar, N. (2014). Bilimsel Araştırma Yöntemi. Ankara: Nobel Yayın Dağıtım. Karasu T. (1985). Kongre turizmi ve Türkiye. Ankara: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı Yayınları, 58. Kim, W. and Malek, K. (2017). Understanding the relationship among motivation to attend, satisfaction, and loyalty of medical convention attendees. Journal of Convention & Event Tourism, 18(4), 282-30. Kwortnik Jr, R. J. and Han, X. (2011). The influence of guest perceptions of service fairness on lodging loyalty in China. Bilimsel Eğitim Etkinliklerinde Algılanan Performans ile Davranışsal Niyet Arasındaki İlişkide Mesleki Kazanımın Rolü Cornell Hospitality Quarterly, 52(3), 321332. Lee, D. H. (2016). Analyzing the Motivation, Perceived Performance, and Satisfaction of Exhibition Attendees. International Journal of Tourism and Hospitality Research, 30(4), 45-55. Mair, J. and Thompson, K. (2009). The UK Association Conference Attendance Decision-Making Process. Tourism Management, 30(3), 400-409. Mallen, C. and Adams, L. J. (2008). Sport, Recreation and Tourism Event Management: Theoretical and Practical Dimensions. Routledge. Masterman, G. (2009). Strategic Sports Event Management An International Approach. Elsevier Butterworth-Heineman. Maxham III, J. G. and Netemeyer, R. G. (2002). Modeling customer perceptions of complaint handling over time: the effects of perceived justice on satisfaction and intent. Journal of Retailing, 78(4), 239-252. McCollough, M. A., Berry, L. L. and Yadav, M. S. (2000). An empirical investigation of customer satisfaction after service failure and recovery. Journal of service research, 3(2), 121-137. Oliver, R. L. (1981). Measurement and evaluation of satisfaction processes in retail settings. Journal of Retailing, 27(3), 25-48. Richins, M. L. (1983). Negative word-ofmouth by dissatisfied consumers: a pilot study. The Journal of Marketing, 6878. Ryu, K. and Lee, J. S. (2013). Understanding Convention Attendee Behavior From the Perspective of Self-Congruity: The Case of Academic Association Convention. International Journal of Hospitality Management, 33, 29-40. Schumacker, R. E. and Lomax, R. G. (2004). A Beginner's Guide to Structural Equation Modeling. Psychology Press. 539 Sekeran, U. and Bougie, R. (2013). Research methods for business. A skill-building approach. West Sussex: John Wiley. Severt, D., Wang, Y., Chen, P. J. and Breiter, D. (2007). Examining the Motivation, Perceived Performance, and Behavioral Intentions of Convention Attendees: Evidence From a Regional Conference. Tourism Management, 28(2), 399-408. Şimşek, Ö. F. (2007). Yapısal eşitlik modellemesine giriş, temel ilkeler ve lisrel uygulamaları. Ankara: Ekinoks. Talebpour, M., Ghaderi, Z., Rajabi, M., Mosalanejad, M. and Sahebkaran, A. M. (2017). Service quality aspects and sports scientific conventions: An experience from Iran. Journal of Convention & Event Tourism, (18)4, 260-281. Tekbıyık, A., Şeyihoğlu, A., Sezen Vekli, G. ve Birinci Konur, K. (2013). Aktif öğrenmeye dayalı bir yaz bilim kampının öğrenciler üzerindeki etkilerinin incelenmesi. The Journal of Academic Social Science Studies (JASSS), 6(1), 1383-1406. UIA (2018). Union of International Associations 2018 International Meetings Statistics Report. Erişim Tarihi: 12 Temmuz 2018, https://uia.org/sites/uia.org/files/misc_p dfs/pubs/UIA_2018_International_Meet ings_Statistics_Report_PR18.pdf UNWTO (2018). Tourism Highlights 2018. Erişim Tarihi: 12 Temmuz 2018, https://www.slovenia.info/uploads/dok umenti/unwto_tourism_highlights_2018.pdf Ural, A. ve Kılıç, İ. (2006). Bilimsel Araştırma Süreci ve SPSS ile Veri Analizi: SPSS 10.0-12.0 for Windows. Detay Yayıncılık: Ankara. Wang, X. (2010). Understanding Convention Attendees' Satisfaction and Return Intention. Doctoral dissertation, The Hong Kong Polytechnic University. 540 Ozan Güler & Ali Dalgıç & Sercan Benli & A. Celil Çakıcı Wu, H. C., Cheng, C. C. and Hong, W. (2017). An empirical analysis of green convention attendees' switching intentions. Journal of Convention & Event Tourism, (18)3,159-190. Yılmaz, V. ve Çelik, E. H. (2009). Lisrel ile Yapısal Eşitlik Modellemesi 1, Temel Kavramlar, Uygulamalar, Programlama. Ankara: Pegem Akademi. Yi, X., Fu, X., Jin, W. and Okumus, F. (2018). Constructing a model of exhibition attachment: Motivation, attachment, and loyalty. Tourism Management, 65, 224236. Zeithaml, V. A., Berry, L. L. and Parasuraman, A. (1996). The Behavioral Consequences of Service Quality. The Journal of Marketing, 31-46. Zhang, J. Dewald, B. and Neirynck, B. C. (2009). Experiential Values for Casino Hotels in Macao. Journal of Quality Assurance in Hospitality and Tourism, 10, 75-92. Citation Information/Kaynakça Bilgisi Güler, O.; Dalgıç, A.; Benli, S. ve Çakıcı, A. C. (2018). Bilimsel Eğitim Etkinliklerinde Algılanan Performans ile Davranışsal Niyet Arasındaki İlişkide Mesleki Kazanımın Rolü, Jass Studies-The Journal of Academic Social Science Studies, Doi number:http://dx.doi.org/10.9761/JASSS7928, Number: 72 Autumn III 2018, p. 521-540.