run
Görünüm
Türkçe
[değiştir]Ad
[değiştir]run (belirtme hâli runu, çoğulu runlar)
- [1] III-XIII. yüzyıllarda İngiliz İskandinav dillerinde kullanılan runik alfabenin harflerinin her biri
- [2] Göktürk yazıtlarında kullanılan yazı türünün harflerinden her biri
Köken
[değiştir]Türetilmiş kavramlar
[değiştir]Söyleniş
[değiştir]Heceleme
[değiştir]- Heceleme: run
Çeviriler
[değiştir]İngilizce
[değiştir]Söyleniş
[değiştir]Heceleme
[değiştir]- Heceleme: run
Ad
[değiştir]run (çoğulu runs)
Söyleniş
[değiştir]Heceleme
[değiştir]- Heceleme: run
Örnekler
[değiştir]- [1] I just got back from my morning run.
- [2] I need to make a run to the store.
- [3] During his run from the police, he claimed to have a metaphysical experience which can only be described as “having passed through an abyss.”
Eylem
[değiştir]run
- [1] koşmak
- [2] yarışmak
- [3] kaçmak
- [4] akmak
- [5] dökülmek
- [6] yönetmek
- [7] çalışmak (makine, bilgisayar programı)
- [7] çalıştırmak
Örnekler
[değiştir]- [1] Run, Sarah, run!
- [2] The horse ran the length of the track.
- [3] Every day I run my dog across the field and back.
- [4] Whenever things get tough, she cuts and runs.
- [5] My uncle ran a corner store for forty years.
- [6] You'll have to run the water a while before it gets hot.
- [7] My car stopped running.
Köken
[değiştir]- (Proto-Cermence): *rinnaną → (Eski Norsça): rinna ve (Eski İngilizce): rinnan, iernan → (Orta İngilizce): ronnen
Ön ad
[değiştir]run (karşılaştırma more run, üstünlük most run) (kıyaslanabilir değil)
- [1] erimiş
Örnekler
[değiştir]- [1] Put some run butter on the vegetables.
Somalice
[değiştir]Ad
[değiştir]run