The Çanakkale-Balıkesir Coastline Palaeolithic Survey Project covers the Çanakkale and Balıkesir ... more The Çanakkale-Balıkesir Coastline Palaeolithic Survey Project covers the Çanakkale and Balıkesir coastlines of the Aegean. It aims to reveal Palaeolithic assemblages and their connection to the surrounding islands—primarily Lesbos. In 2021, four important findspots were detected on the Çanakkale coastline, and more than 500 lithics were uncovered, exhibiting the characteristics of large cutting tools, as well as pebble and prepared core technologies. These tools attest to the presence of hominins along the Çanakkale coastline during the Lower Palaeolithic.
The Çanakkale-Balıkesir Coastline Palaeolithic Survey Project covers the Çanakkale and Balıkesir ... more The Çanakkale-Balıkesir Coastline Palaeolithic Survey Project covers the Çanakkale and Balıkesir coastlines of the Aegean. It aims to reveal Palaeolithic assemblages and their connection to the surrounding islands-primarily Lesbos. In 2021, four important findspots were detected on the Çanakkale coastline, and more than 500 lithics were uncovered, exhibiting the characteristics of large cutting tools, as well as pebble and prepared core technologies. These tools attest to the presence of hominins along the Çanakkale coastline during the Lower Palaeolithic.
Denizli ilinde gerçekleştirilen arkeolojik yüzey araştırmalarında, buluntu yoğunluğu ve alet grub... more Denizli ilinde gerçekleştirilen arkeolojik yüzey araştırmalarında, buluntu yoğunluğu ve alet grubuna eşlik eden teknolojik parçaların oranına bağlı olarak işlik yeri/kamp alanı özelliği gösteren birçok buluntu alanı tespit edilmiştir. Alt/Orta Paleolitik dönemleri karakterize eden yontmataş endüstriler sunan bu buluntu alanlarında iki yüzeyli aletler de yer almaktadır. İki yüzeylilerin büyük kısmı klasik olmayan iki yüzeyli aletler içinde değerlendirilmiştir. Özellikle proto-iki yüzeylilerin varlığı ve endüstri grubu içinde yontuk çakıl kültürüne ait aletlerin çok sayıda olması dikkate alınarak Acheuléen kültürün erken aşamalarından söz etmek mümkün görünecektir. Ancak, Acheuléen görünümlü bu teknolojik yapıyı sunan bazı buluntu alanlarında Mousterién kültüre özgü alet ve çekirdeklerin de olması farklı olasılıkları düşündürmektedir. Paleolitik yontmataş buluntuların sadece tekno-tipolojik özelliklerine bakılarak belirli bir kültüre bağlanması istisnai durumlar haricinde genellikle bir soru işareti içerir. Özellikle Ege Bölgesi için bu daha büyük bir sorunsaldır.
İzmir-Bornova sınırları içindeki Karacaoğlan Mahallesi'nde, Manda Çayı'nın güneyinde yer alan Yeş... more İzmir-Bornova sınırları içindeki Karacaoğlan Mahallesi'nde, Manda Çayı'nın güneyinde yer alan Yeşilova Höyük alüvyonlu bir tepe üzerine kurulmuş bir yerleşimdir. En erken iskân izlerinin Neolitik Çağ'a uzandığı yerleşimde yürütülen bilimsel kazı çalışmaları sonucunda önemli bir buluntu grubunu oluşturan, çok sayıda kemik endüstri ögesi ele geçmiştir. Söz konusu ögeler sınıflandırılarak tekno-tipolojik inceleme ve değerlendirmelere tâbi tutulmuş ve Yeşilova kemik endüstrisine ilişkin önemli bilimsel veriler elde edilmiştir. Endüstri ögeleri arasında Neolitik Çağ, Erken Tunç ve Geç Roma dönemlerine ait olan çeşitli bızlar, spatulalar, alet sapları, deliciler gibi günlük iş aletleri yanında mekik, delikli iğne gibi dokuma aletleri de yer almaktadır.
Kütahya, Kureyşler Barajı Projesi kapsamında Kütahya Müzesi Müdürlüğünce bilimsel kazıları gerçek... more Kütahya, Kureyşler Barajı Projesi kapsamında Kütahya Müzesi Müdürlüğünce bilimsel kazıları gerçekleştirilen Höyüktepe, Erken Tunç Çağı ve Geç Doğu Roma (Bizans) Dönemi'ne tarihlenen çok sayıda kemik aletin üretildiği ve kullanıldığı bir yerleşim olarak karşımıza çıkmaktadır. Kemik aletler üzerinde yapılan çalışmalarla elde edilen sayısal veriler kullanılarak istatistikî sonuçlara ulaşılmıştır. Söz konusu sonuçlar bir yana bu çok sayıdaki kemik alet, üretim ve teknolojileri yanında yerleşimin günlük yaşam modellemesine ilişkin değerli sonuçlar ortaya koymuştur. Yerleşimin doğru ve eksiksiz bir şekilde anlaşılmasında son derece büyük önem ve yere sahip olan kemik aletlerin ETÇ II dönemine tarihlenmiş olanlarına tüm ayrıntıları ile yer verilmiş buna ek olarak Geç Doğu Roma dönemi örneklerine de değinilmiştir.
Bati Toroslar' da yer alan Katran Dagi magaralari kazilari sonucu ele gecen kemik aletlerin i... more Bati Toroslar' da yer alan Katran Dagi magaralari kazilari sonucu ele gecen kemik aletlerin incelenmesi, tekno- tipolojik siniflandirmalarinin ve degerlendirmelerinin yapilmasi, Karain, Suluin ve Okuzini magaralari arasindaki benzerlik, farklilik ve baglantilarin ortaya konulmasi son derece onem tasimaktadir. Gerek donemsel baglanti ve iliskiler gerek kullanilan teknikler gerekse tipolojik siniflandirma, soz konusu kemik aletlerin kapsamli bir sekilde ortaya konulmasi bakimindan kacinilmaz bir zorunluluktur. Karain, Suluin ve Okuzini magara kazilarindan ele gecen kemik aletlerin tanimlamalari, tipolojik siniflandirmalari, hayvan ve kemik tur tayinleri, uretim teknikleri gibi konular hakkinda onemli sonuclar elde edilmistir. Tez kapsaminda Karain, Suluin ve Okuzini magaralari ve bu magaralarda yapilan kazilar sonucunda ele gecen kemik aletler yer almistir. Soz konusu materyalin tipolojik analizleri yapilarak eser karsilastirmasi gerceklestirilmistir. Yapilan analizler sonucunda K...
Doğum, yaşam ve ölüm… Bu hayatî döngüye tanıklık eden insan, tam olarak anlamlandıramadığı pek ço... more Doğum, yaşam ve ölüm… Bu hayatî döngüye tanıklık eden insan, tam olarak anlamlandıramadığı pek çok travmatik gerçeklikle yüzleşmek zorunda kalmıştır. Bu gerçeklikler şüphesiz ki bilinmeyenden, anlam verilemeyenden, hiçlikten, yok olmaktan, boşluktan doğan algılarla pekişmiş ve çeşitli reaksiyonlara sebebiyet veren bir sistematiğin yolunu açmıştır. Pek tabiidir ki bu zorunlu gerçekle yüzleşme mahkumiyeti insan doğasında birtakım değişim ve gelişimlere sebebiyet vermiştir. Bilinmezlik mahkûmiyeti karşısında eli kolu bağlanan insan, doğası gereği kendine savunma duvarları inşa etmiş ve bir bakıma korkularınıkaygılarını dizginlemenin, kendini teselli etmenin ve sakinleştirmenin yollarını bulmuştur. Bu arayışın yansımaları ise sembolizasyonda, ritüellerde, inançta, dualarda kendini göstermiş gibidir. Bu çalışma ile sözü edilen tüm bu kavram ve sistematiğin kemik objelere olan ve olabilecek yansımaları irdelenmiş, kemik objelerin sembolik anlam ve değerlerine dikkat çekilmeye çalışılmıştır. Bu noktadan hareketle hammaddesi kemik olan el baltaları, çeşitli figüratif örnekler, çentikli kemikler, aletler vb. bulgulara yer verilmiştir.
Arkeolojide Taşları Konuş(tur)uyoruz: Taş Aletler Yorum ve Yaratıcılık, 2021
Ege Bölgesi Paleolitik Çağ Arkeolojisi için önemli bir açığı kapatan Denizli gerek insan fizikî k... more Ege Bölgesi Paleolitik Çağ Arkeolojisi için önemli bir açığı kapatan Denizli gerek insan fizikî kalıntısı gerekse zengin yontmataş alet endüstrisi ile ön plana çıkan bir ildir. 2014 yılında başlayan sistemli yüzey araştırmaları Denizli ili ve ilçelerinin Paleolitik Çağ’da yoğun bir insan hareketliliği gösterdiğini ortaya koymuştur. Bu insanların geride bıraktığı kanıtlar ise oldukça tatmin edici bir nicelikle kendini gösterir. Bu çalışma ile Denizli ili Acıpayam ilçesinde tespit edilmiş olan Alt/Orta Paleolitik kültür materyali nöroarkeolojik çerçevede ele alınmış ve bilişsel seviyenin alet üretimi ile olan ilişkisi irdelenmeye çalışılmıştır.
2018 yılı “Denizli İli Prehistorik Dönem Yüzey Araştırması” proje çalışmamız,
Kültür ve Turizm Ba... more 2018 yılı “Denizli İli Prehistorik Dönem Yüzey Araştırması” proje çalışmamız, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün izni ve Türk Tarih Kurumu’nun maddi destekleri ile 31.08.2018- 11.09.2018 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir.
Pı̇sı̇dı̇a ve Çevresı̇ Prehistorik Dönem Yerleşimlerinde Kemı̇k Alet Üretı̇m ve Kullanım Geleneklerı̇nı̇n Ekonomı̇k Yapıya Yansımaları, 2020
Pisidia and its environs have been inhabited since the Paleolithic ages. This region has very ric... more Pisidia and its environs have been inhabited since the Paleolithic ages. This region has very rich in terms of the source of life. The area is important because of this feature for the archaeological data especially Prehistoric Archaeology. It is also an important region where different life models develop from the earliest settlements to the later settlements, in other words, the traces of the transition from pastoral to urban life can be observed. All these different life models and thus the dynamics of the settlement are manifested in the archaeological material produced and used. The architectural remains, tombs, cemeteries, monumental buildings, sculpture works, ceramics, stone tools, bone tools, ornamentdecoration objects, which constitute a benchmark in understanding the settlement, will each reveal a different perspective. The aim of this study is to investigate the reasons and to understand the activities pointed out by the archaeological material in daily life and to reveal the roles of these activities in the economic structure of the settlement. Its also contains the techno-typological analysis and sample of some bone tools.
Prusias ad Hypium Antik Tiyatrosunda Bir Geç Antik Çağ Kemik Atölyesi, 2019
Archaeological excavations and restoration works in the theatre
which is the most important extan... more Archaeological excavations and restoration works in the theatre which is the most important extant structure of the antique Prusias and Hypium cities within the borderlines of Konuralp District have been going on since 2013 under the presidency of Konuralp Museum Managery and with the scientific counseling of Düzce University Archaeology Department. During the works held in 2017 stage, a wall built transversely to the entrance in the parados pass was discovered. In the internal part of the structure to which a wall of 1.20 m height and 70-71 cm width belongs, a lot of animal bones seemed as scrap were obtained within highly dense lime detected at the 237 m. sea level in the 2018 excavation studies. The existence of metapodial bones among the sheep, cattle and goat bones that were understood to have been cut with various methods and of a pawn found at the same level proved the place to have been used as a bone workplace. The coin which was found under the mentioned wall in 2017 and thought to belong to Emperor Arcadius (395-408 AD) revealed the fact that the wall was built within those years at the earliest. Besides, the ceramics found at the same level as the scrap bones proved that the structure was used in the 5th and 6th centuries, AD.
The Çanakkale-Balıkesir Coastline Palaeolithic Survey Project covers the Çanakkale and Balıkesir ... more The Çanakkale-Balıkesir Coastline Palaeolithic Survey Project covers the Çanakkale and Balıkesir coastlines of the Aegean. It aims to reveal Palaeolithic assemblages and their connection to the surrounding islands—primarily Lesbos. In 2021, four important findspots were detected on the Çanakkale coastline, and more than 500 lithics were uncovered, exhibiting the characteristics of large cutting tools, as well as pebble and prepared core technologies. These tools attest to the presence of hominins along the Çanakkale coastline during the Lower Palaeolithic.
The Çanakkale-Balıkesir Coastline Palaeolithic Survey Project covers the Çanakkale and Balıkesir ... more The Çanakkale-Balıkesir Coastline Palaeolithic Survey Project covers the Çanakkale and Balıkesir coastlines of the Aegean. It aims to reveal Palaeolithic assemblages and their connection to the surrounding islands-primarily Lesbos. In 2021, four important findspots were detected on the Çanakkale coastline, and more than 500 lithics were uncovered, exhibiting the characteristics of large cutting tools, as well as pebble and prepared core technologies. These tools attest to the presence of hominins along the Çanakkale coastline during the Lower Palaeolithic.
Denizli ilinde gerçekleştirilen arkeolojik yüzey araştırmalarında, buluntu yoğunluğu ve alet grub... more Denizli ilinde gerçekleştirilen arkeolojik yüzey araştırmalarında, buluntu yoğunluğu ve alet grubuna eşlik eden teknolojik parçaların oranına bağlı olarak işlik yeri/kamp alanı özelliği gösteren birçok buluntu alanı tespit edilmiştir. Alt/Orta Paleolitik dönemleri karakterize eden yontmataş endüstriler sunan bu buluntu alanlarında iki yüzeyli aletler de yer almaktadır. İki yüzeylilerin büyük kısmı klasik olmayan iki yüzeyli aletler içinde değerlendirilmiştir. Özellikle proto-iki yüzeylilerin varlığı ve endüstri grubu içinde yontuk çakıl kültürüne ait aletlerin çok sayıda olması dikkate alınarak Acheuléen kültürün erken aşamalarından söz etmek mümkün görünecektir. Ancak, Acheuléen görünümlü bu teknolojik yapıyı sunan bazı buluntu alanlarında Mousterién kültüre özgü alet ve çekirdeklerin de olması farklı olasılıkları düşündürmektedir. Paleolitik yontmataş buluntuların sadece tekno-tipolojik özelliklerine bakılarak belirli bir kültüre bağlanması istisnai durumlar haricinde genellikle bir soru işareti içerir. Özellikle Ege Bölgesi için bu daha büyük bir sorunsaldır.
İzmir-Bornova sınırları içindeki Karacaoğlan Mahallesi'nde, Manda Çayı'nın güneyinde yer alan Yeş... more İzmir-Bornova sınırları içindeki Karacaoğlan Mahallesi'nde, Manda Çayı'nın güneyinde yer alan Yeşilova Höyük alüvyonlu bir tepe üzerine kurulmuş bir yerleşimdir. En erken iskân izlerinin Neolitik Çağ'a uzandığı yerleşimde yürütülen bilimsel kazı çalışmaları sonucunda önemli bir buluntu grubunu oluşturan, çok sayıda kemik endüstri ögesi ele geçmiştir. Söz konusu ögeler sınıflandırılarak tekno-tipolojik inceleme ve değerlendirmelere tâbi tutulmuş ve Yeşilova kemik endüstrisine ilişkin önemli bilimsel veriler elde edilmiştir. Endüstri ögeleri arasında Neolitik Çağ, Erken Tunç ve Geç Roma dönemlerine ait olan çeşitli bızlar, spatulalar, alet sapları, deliciler gibi günlük iş aletleri yanında mekik, delikli iğne gibi dokuma aletleri de yer almaktadır.
Kütahya, Kureyşler Barajı Projesi kapsamında Kütahya Müzesi Müdürlüğünce bilimsel kazıları gerçek... more Kütahya, Kureyşler Barajı Projesi kapsamında Kütahya Müzesi Müdürlüğünce bilimsel kazıları gerçekleştirilen Höyüktepe, Erken Tunç Çağı ve Geç Doğu Roma (Bizans) Dönemi'ne tarihlenen çok sayıda kemik aletin üretildiği ve kullanıldığı bir yerleşim olarak karşımıza çıkmaktadır. Kemik aletler üzerinde yapılan çalışmalarla elde edilen sayısal veriler kullanılarak istatistikî sonuçlara ulaşılmıştır. Söz konusu sonuçlar bir yana bu çok sayıdaki kemik alet, üretim ve teknolojileri yanında yerleşimin günlük yaşam modellemesine ilişkin değerli sonuçlar ortaya koymuştur. Yerleşimin doğru ve eksiksiz bir şekilde anlaşılmasında son derece büyük önem ve yere sahip olan kemik aletlerin ETÇ II dönemine tarihlenmiş olanlarına tüm ayrıntıları ile yer verilmiş buna ek olarak Geç Doğu Roma dönemi örneklerine de değinilmiştir.
Bati Toroslar' da yer alan Katran Dagi magaralari kazilari sonucu ele gecen kemik aletlerin i... more Bati Toroslar' da yer alan Katran Dagi magaralari kazilari sonucu ele gecen kemik aletlerin incelenmesi, tekno- tipolojik siniflandirmalarinin ve degerlendirmelerinin yapilmasi, Karain, Suluin ve Okuzini magaralari arasindaki benzerlik, farklilik ve baglantilarin ortaya konulmasi son derece onem tasimaktadir. Gerek donemsel baglanti ve iliskiler gerek kullanilan teknikler gerekse tipolojik siniflandirma, soz konusu kemik aletlerin kapsamli bir sekilde ortaya konulmasi bakimindan kacinilmaz bir zorunluluktur. Karain, Suluin ve Okuzini magara kazilarindan ele gecen kemik aletlerin tanimlamalari, tipolojik siniflandirmalari, hayvan ve kemik tur tayinleri, uretim teknikleri gibi konular hakkinda onemli sonuclar elde edilmistir. Tez kapsaminda Karain, Suluin ve Okuzini magaralari ve bu magaralarda yapilan kazilar sonucunda ele gecen kemik aletler yer almistir. Soz konusu materyalin tipolojik analizleri yapilarak eser karsilastirmasi gerceklestirilmistir. Yapilan analizler sonucunda K...
Doğum, yaşam ve ölüm… Bu hayatî döngüye tanıklık eden insan, tam olarak anlamlandıramadığı pek ço... more Doğum, yaşam ve ölüm… Bu hayatî döngüye tanıklık eden insan, tam olarak anlamlandıramadığı pek çok travmatik gerçeklikle yüzleşmek zorunda kalmıştır. Bu gerçeklikler şüphesiz ki bilinmeyenden, anlam verilemeyenden, hiçlikten, yok olmaktan, boşluktan doğan algılarla pekişmiş ve çeşitli reaksiyonlara sebebiyet veren bir sistematiğin yolunu açmıştır. Pek tabiidir ki bu zorunlu gerçekle yüzleşme mahkumiyeti insan doğasında birtakım değişim ve gelişimlere sebebiyet vermiştir. Bilinmezlik mahkûmiyeti karşısında eli kolu bağlanan insan, doğası gereği kendine savunma duvarları inşa etmiş ve bir bakıma korkularınıkaygılarını dizginlemenin, kendini teselli etmenin ve sakinleştirmenin yollarını bulmuştur. Bu arayışın yansımaları ise sembolizasyonda, ritüellerde, inançta, dualarda kendini göstermiş gibidir. Bu çalışma ile sözü edilen tüm bu kavram ve sistematiğin kemik objelere olan ve olabilecek yansımaları irdelenmiş, kemik objelerin sembolik anlam ve değerlerine dikkat çekilmeye çalışılmıştır. Bu noktadan hareketle hammaddesi kemik olan el baltaları, çeşitli figüratif örnekler, çentikli kemikler, aletler vb. bulgulara yer verilmiştir.
Arkeolojide Taşları Konuş(tur)uyoruz: Taş Aletler Yorum ve Yaratıcılık, 2021
Ege Bölgesi Paleolitik Çağ Arkeolojisi için önemli bir açığı kapatan Denizli gerek insan fizikî k... more Ege Bölgesi Paleolitik Çağ Arkeolojisi için önemli bir açığı kapatan Denizli gerek insan fizikî kalıntısı gerekse zengin yontmataş alet endüstrisi ile ön plana çıkan bir ildir. 2014 yılında başlayan sistemli yüzey araştırmaları Denizli ili ve ilçelerinin Paleolitik Çağ’da yoğun bir insan hareketliliği gösterdiğini ortaya koymuştur. Bu insanların geride bıraktığı kanıtlar ise oldukça tatmin edici bir nicelikle kendini gösterir. Bu çalışma ile Denizli ili Acıpayam ilçesinde tespit edilmiş olan Alt/Orta Paleolitik kültür materyali nöroarkeolojik çerçevede ele alınmış ve bilişsel seviyenin alet üretimi ile olan ilişkisi irdelenmeye çalışılmıştır.
2018 yılı “Denizli İli Prehistorik Dönem Yüzey Araştırması” proje çalışmamız,
Kültür ve Turizm Ba... more 2018 yılı “Denizli İli Prehistorik Dönem Yüzey Araştırması” proje çalışmamız, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün izni ve Türk Tarih Kurumu’nun maddi destekleri ile 31.08.2018- 11.09.2018 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir.
Pı̇sı̇dı̇a ve Çevresı̇ Prehistorik Dönem Yerleşimlerinde Kemı̇k Alet Üretı̇m ve Kullanım Geleneklerı̇nı̇n Ekonomı̇k Yapıya Yansımaları, 2020
Pisidia and its environs have been inhabited since the Paleolithic ages. This region has very ric... more Pisidia and its environs have been inhabited since the Paleolithic ages. This region has very rich in terms of the source of life. The area is important because of this feature for the archaeological data especially Prehistoric Archaeology. It is also an important region where different life models develop from the earliest settlements to the later settlements, in other words, the traces of the transition from pastoral to urban life can be observed. All these different life models and thus the dynamics of the settlement are manifested in the archaeological material produced and used. The architectural remains, tombs, cemeteries, monumental buildings, sculpture works, ceramics, stone tools, bone tools, ornamentdecoration objects, which constitute a benchmark in understanding the settlement, will each reveal a different perspective. The aim of this study is to investigate the reasons and to understand the activities pointed out by the archaeological material in daily life and to reveal the roles of these activities in the economic structure of the settlement. Its also contains the techno-typological analysis and sample of some bone tools.
Prusias ad Hypium Antik Tiyatrosunda Bir Geç Antik Çağ Kemik Atölyesi, 2019
Archaeological excavations and restoration works in the theatre
which is the most important extan... more Archaeological excavations and restoration works in the theatre which is the most important extant structure of the antique Prusias and Hypium cities within the borderlines of Konuralp District have been going on since 2013 under the presidency of Konuralp Museum Managery and with the scientific counseling of Düzce University Archaeology Department. During the works held in 2017 stage, a wall built transversely to the entrance in the parados pass was discovered. In the internal part of the structure to which a wall of 1.20 m height and 70-71 cm width belongs, a lot of animal bones seemed as scrap were obtained within highly dense lime detected at the 237 m. sea level in the 2018 excavation studies. The existence of metapodial bones among the sheep, cattle and goat bones that were understood to have been cut with various methods and of a pawn found at the same level proved the place to have been used as a bone workplace. The coin which was found under the mentioned wall in 2017 and thought to belong to Emperor Arcadius (395-408 AD) revealed the fact that the wall was built within those years at the earliest. Besides, the ceramics found at the same level as the scrap bones proved that the structure was used in the 5th and 6th centuries, AD.
Acıpayam (Denizli) Yontmataş Bulgularında Sapiens Öncesi Üretim Anlayışı, 2021
Ege Bölgesi Paleolitik Çağ Arkeolojisi için önemli bir açığı kapatan Denizli gerek insan fizikî k... more Ege Bölgesi Paleolitik Çağ Arkeolojisi için önemli bir açığı kapatan Denizli gerek insan fizikî kalıntısı gerekse zengin yontmataş alet endüstrisi ile ön plana çıkan bir ildir. 2014 yılında başlayan sistemli yüzey araştırmaları Denizli ili ve ilçelerinin Paleolitik Çağ’da yoğun bir insan hareketliliği gösterdiğini ortaya koymuştur. Bu insanların geride bıraktığı kanıtlar ise oldukça tatmin edici bir nicelikle kendini gösterir. Bu çalışma ile Denizli ili Acıpayam ilçesinde tespit edilmiş olan Alt/Orta Paleolitik kültür materyali nöroarkeolojik çerçevede ele alınmış ve bilişsel seviyenin alet üretimi ile olan ilişkisi irdelenmeye çalışılmıştır.
Uploads
Papers by HANDE BULUT
aletler içinde değerlendirilmiştir. Özellikle proto-iki yüzeylilerin varlığı ve endüstri grubu içinde yontuk çakıl kültürüne ait aletlerin çok sayıda olması dikkate alınarak Acheuléen kültürün erken aşamalarından söz etmek mümkün görünecektir. Ancak, Acheuléen görünümlü bu teknolojik yapıyı sunan bazı buluntu alanlarında Mousterién kültüre özgü alet ve çekirdeklerin de olması farklı olasılıkları düşündürmektedir. Paleolitik
yontmataş buluntuların sadece tekno-tipolojik özelliklerine bakılarak belirli bir kültüre bağlanması istisnai durumlar haricinde genellikle bir soru işareti içerir. Özellikle Ege Bölgesi için bu daha büyük bir sorunsaldır.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün
izni ve Türk Tarih Kurumu’nun maddi destekleri ile 31.08.2018-
11.09.2018 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir.
terms of the source of life. The area is important because of this feature for the archaeological data
especially Prehistoric Archaeology. It is also an important region where different life models develop
from the earliest settlements to the later settlements, in other words, the traces of the transition from
pastoral to urban life can be observed. All these different life models and thus the dynamics of the
settlement are manifested in the archaeological material produced and used. The architectural remains,
tombs, cemeteries, monumental buildings, sculpture works, ceramics, stone tools, bone tools, ornamentdecoration
objects, which constitute a benchmark in understanding the settlement, will each reveal a
different perspective. The aim of this study is to investigate the reasons and to understand the activities
pointed out by the archaeological material in daily life and to reveal the roles of these activities in the
economic structure of the settlement. Its also contains the techno-typological analysis and sample of
some bone tools.
which is the most important extant structure of the antique Prusias
and Hypium cities within the borderlines of Konuralp District have
been going on since 2013 under the presidency of Konuralp Museum
Managery and with the scientific counseling of Düzce University
Archaeology Department. During the works held in 2017 stage, a wall
built transversely to the entrance in the parados pass was discovered.
In the internal part of the structure to which a wall of 1.20 m height
and 70-71 cm width belongs, a lot of animal bones seemed as scrap
were obtained within highly dense lime detected at the 237 m. sea
level in the 2018 excavation studies. The existence of metapodial
bones among the sheep, cattle and goat bones that were understood
to have been cut with various methods and of a pawn found at the
same level proved the place to have been used as a bone workplace.
The coin which was found under the mentioned wall in 2017 and
thought to belong to Emperor Arcadius (395-408 AD) revealed the
fact that the wall was built within those years at the earliest. Besides,
the ceramics found at the same level as the scrap bones proved that
the structure was used in the 5th and 6th centuries, AD.
aletler içinde değerlendirilmiştir. Özellikle proto-iki yüzeylilerin varlığı ve endüstri grubu içinde yontuk çakıl kültürüne ait aletlerin çok sayıda olması dikkate alınarak Acheuléen kültürün erken aşamalarından söz etmek mümkün görünecektir. Ancak, Acheuléen görünümlü bu teknolojik yapıyı sunan bazı buluntu alanlarında Mousterién kültüre özgü alet ve çekirdeklerin de olması farklı olasılıkları düşündürmektedir. Paleolitik
yontmataş buluntuların sadece tekno-tipolojik özelliklerine bakılarak belirli bir kültüre bağlanması istisnai durumlar haricinde genellikle bir soru işareti içerir. Özellikle Ege Bölgesi için bu daha büyük bir sorunsaldır.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün
izni ve Türk Tarih Kurumu’nun maddi destekleri ile 31.08.2018-
11.09.2018 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir.
terms of the source of life. The area is important because of this feature for the archaeological data
especially Prehistoric Archaeology. It is also an important region where different life models develop
from the earliest settlements to the later settlements, in other words, the traces of the transition from
pastoral to urban life can be observed. All these different life models and thus the dynamics of the
settlement are manifested in the archaeological material produced and used. The architectural remains,
tombs, cemeteries, monumental buildings, sculpture works, ceramics, stone tools, bone tools, ornamentdecoration
objects, which constitute a benchmark in understanding the settlement, will each reveal a
different perspective. The aim of this study is to investigate the reasons and to understand the activities
pointed out by the archaeological material in daily life and to reveal the roles of these activities in the
economic structure of the settlement. Its also contains the techno-typological analysis and sample of
some bone tools.
which is the most important extant structure of the antique Prusias
and Hypium cities within the borderlines of Konuralp District have
been going on since 2013 under the presidency of Konuralp Museum
Managery and with the scientific counseling of Düzce University
Archaeology Department. During the works held in 2017 stage, a wall
built transversely to the entrance in the parados pass was discovered.
In the internal part of the structure to which a wall of 1.20 m height
and 70-71 cm width belongs, a lot of animal bones seemed as scrap
were obtained within highly dense lime detected at the 237 m. sea
level in the 2018 excavation studies. The existence of metapodial
bones among the sheep, cattle and goat bones that were understood
to have been cut with various methods and of a pawn found at the
same level proved the place to have been used as a bone workplace.
The coin which was found under the mentioned wall in 2017 and
thought to belong to Emperor Arcadius (395-408 AD) revealed the
fact that the wall was built within those years at the earliest. Besides,
the ceramics found at the same level as the scrap bones proved that
the structure was used in the 5th and 6th centuries, AD.