Bu çalışmada zihin haritalama tekniğinin İlköğretim 4. sınıf Sosyal Bilgiler dersinde öğrencileri... more Bu çalışmada zihin haritalama tekniğinin İlköğretim 4. sınıf Sosyal Bilgiler dersinde öğrencilerin başarısı, Sosyal Bilgiler dersine olan tutumu ve kalıcılığına etkisini araştırmak, aynı zamanda öğrencilerin zihin haritalama tekniğine ilişkin olumlu ve olumsuz görüşlerini belirlemek amaçlanmıştır.Çalışmada veri toplama araçları olarak öğrencilerin akademik başarılarının değişimini tespit etmek amacıyla geliştirilen ?Akademik Başarı Testi? ve Sosyal Bilgiler dersine yönelik tutumlarının değişimini tespit etmek amacıyla ?Sosyal Bilgiler Tutum Ölçeği? kullanılmıştır. Ayrıca uygulama sonunda, öğrencilerin zihin haritalarıyla işlenen derslere yönelik görüşleri alınmıştır.Yarı deneysel olarak yürütülen araştırma, 2010-2011 eğitim-öğretim yılı ikinci döneminde Rize ili Ardeşen ilçesi Köprüköy İlköğretim Okulu 4. sınıflarında gerçekleştirilmiştir. Çalışmada deney grubu 4-A sınıfı (N=18), kontrol grubu ise 4-B sınıfı (N=14) olarak belirlenmiştir. Uygulama süresince her iki sınıfta da dersler...
Filmler çocukların hayal dünyalarını etkileyen önemli araçlardandır. Çocukların karakterine doğru... more Filmler çocukların hayal dünyalarını etkileyen önemli araçlardandır. Çocukların karakterine doğrudan etki edebilecek öneme sahip filmler, değer eğitimi açısından da kullanılabilecek materyallerden biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Kullanılan filmin niteliği, seviyesi ve barındırdığı unsurlar göz önünde bulundurulduğunda ilkokul düzeyindeki öğrenciler açısından filmlerin değer eğitiminde etkili olduğu bilinmektedir. Bu çerçevede araştırma problemi “Kung Fu Panda 3 filmi öğrenciler açısından nasıl değerlendirilmektedir?” olarak belirlenmiştir. Çalışma 2017-2018 eğitim öğretim yılında Ağrı ilinde MEB’e bağlı bir ilkokulda öğrenim görmekte olan üçüncü sınıftan altı ve dördüncü sınıftan on dört olmak üzere toplamda yirmi öğrenci ile gerçekleştirilmiştir. Çalışma nitel araştırma yöntemlerinden fenomenolojik yaklaşım çerçevesinde yürütülmüştür. Bu kapsamda seçilen öğrencilerle Kung Fu Panda 3 filmi izlenmiş, öğrencilerin bu filme yönelik görüşleri alınmıştır. Araştırmada veri toplama araçları olarak öğrencilerin görüşlerini almak amacıyla yarı yapılandırılmış görüşme formu ve kişisel bilgi formu kullanılmıştır. Her iki formun geliştirilmesinde uzman görüşüne başvurulmuştur. Araştırmadan elde edilen veriler nitel veri analiz yöntemlerinden içerik analizine tabi tutulmuştur. Veri analizi gerçekleştirilirken öğrenci görüşlerinden elde edilen veriler bilgisayar ortamına aktarılmış ve verilerin öncelikle kodlar halinde ifade edilmiştir. Bu işleminin ardından elde edilen kodlardan ortak temalara ulaşılmıştır. Elde edilen bulgular yurt içi ve yurt dışında yapılan çalışmalarla karşılaştırılarak, değer eğitiminde kullanılan filmlerin özellikle birleştirilmiş sınıf öğrencileri gözüyle değerlendirilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre öğrenciler izledikleri filmde kendilerine yakın gördükleri karakterlerle kendilerini eşleştirmişlerdir.
This case study compared preservice primary school teachers' and primary school teachers'... more This case study compared preservice primary school teachers' and primary school teachers' experiences with multi-grade teaching in the 2018–2019 academic year. The sample consisted of 17 fourth-year students in the department of primary school teaching education of a public university and 14 multi-grade teachers from 12 schools in Turkey. The preservice teachers and multi-grade primary school teachers developed similar lesson plans and executed similar learning processes. Although the multi-grade teachers claimed that they used different methods (brainstorming, drama, observation, etc.), the preservice teachers observed them mostly use Q&A and direct instruction techniques. The preservice teachers did not use multidisciplinary teaching activities but instead showed students videos and slides and designed textbook-based activities. They did not use different methods to plan a multi-grade lecture. Multi-grade teaching training offered by the faculties of education should be in...
Bu calismada okul oncesi egitimde okul oncesi ogretmenlerinin muzik merkezlerinde var olan matery... more Bu calismada okul oncesi egitimde okul oncesi ogretmenlerinin muzik merkezlerinde var olan materyallere iliskin bilgi edinilmesi, bu muzik materyallerinin muzik etkinliklerinde ne siklikla kullandigina iliskin gorus alinarak ogretmenlerin muzik etkinligi planlarken ve uygularken karsilastiklari zorluklarin tespit edilmesi ve kullandiklari yontem ve tekniklerin belirlenmesi amaclanmistir. Arastirma, olgubilim (fenomenoloji) deseninde nitel bir calismadir. Arastirmanin calisma grubunu Mus ili merkez ilcesi sinirlari icinde gorev yapmakta olan 19 okul oncesi ogretmeni olusturmaktadir. Calisma grubunun seciminde olasilikli olmayan ornekleme yontemlerinden amaca yonelik ornekleme ve bu ornekleme icerisinde yer alan kolay ulasilabilir durum orneklemesi temel alinmistir. Arastirmada veri toplama araci olarak yari yapilandirilmis gorusme formu kullanilmistir. Ogretmenlerle yapilan gorusmelerin veri analizinde tumevarimsal yaklasimin temel alindigi icerik analizi kullanilmistir. Arastirmada ...
Evrenle iç içe olan insanın yaşayışı, doğa ve tüm varlıklarla ilişkisi, kendisini ve kendine ait ... more Evrenle iç içe olan insanın yaşayışı, doğa ve tüm varlıklarla ilişkisi, kendisini ve kendine ait olan her şeyi kendinden sonraya aktarma telaşı, “insan” kelimesinin kökeniyle alakalı: Nisyan. Unutan, hatırlamayan. Varlığını kendinden sonrakilere aktarma çabası da bundan. Değerleri, yaşayışı, doğa ile bütünlüğü, kendinden farklı olanla bir olabilme çabası, aslında bir dert de kendine: Tüm bunları nasıl yapabilirim? Sosyal bilgiler dersi, tüm bu “nasıl”ın cevabını vermek üzere tasarlanmış çalışmalardan biri, belki de en önemlisi. Var olduğu andan itibaren doğaya ve zamana ayak uydurmaya çalışan insan, yaşadığı her çağda sorunlarına çözüm üretmek üzere farklı yollara başvurmuş, bazen birden fazla ve farklı yolu birleştirerek kendisine yeni bir yol çizmiş, bütüne ulaşma çabasında kendi tanımı ve kendi yargılarını oluşturmuş. “Evrenin bir dili olsa matematik olurdu.” diyen Galileo; Evrenin Gizemi adıyla yayımladığı kitabında o dönemde bilinen gezegenler ve yörüngeleriyle, kusursuz olduklarına inanılan, beş düzgün yüzlü cisim arasında bir ilişki kurmaya çalışan Kepler; daha en başından doğada yazılı bulunduğu için hiçbir şeyin icat edilemeyeceğini, orijinalliğin aslına geri dönmekten ibaret olduğunu vurgulayan, renkleri İspanya’nın kültürü ile harman eden Antoni Gaudi... Özetle insan, hep arayışta; her daim bir derde bir deva için arayışta. Bütünün parçası, parçaya akseden bütün. İçeriği ağırlıklı olarak tarih ve coğrafya ile anılsa da aslında sosyal bilgiler dersi, tüm disiplinlerle ilişkili bir ders olarak karşımıza çıkıyor. Tarihsel süreçte tek disiplinli ilişkilendirmelerle başlayıp disiplinler arası ilişkilendirmede kendi ifadesini bulan sosyal bilgiler dersi, artık yeni çağın eşiğinde, çağın gerektirdiği “disiplinler ötesi ilişkilendirmeler”le kendini bulma çabası içerisinde. Elinizdeki bu kitap, sosyal bilgiler dersine bu yönüyle yeni bir bakış açısı getirmesi, gelecekte sosyal bilgiler eğitimi alanında yapılacak çalışmalara bir ışık olması umuduyla yazılmıştır.
The aim of this study is to determine preschool teachers’ science education activities, problems ... more The aim of this study is to determine preschool teachers’ science education activities, problems they encounter and solutions they devise, and methods and techniques they use during those activities. Phenomenology, which is a qualitative research design, was used. The study sample consisted of 15 female preschool teachers of primary schools in the central district of the city of Muş, during the 2017–2018 academic year. Participants were recruited using criterion sampling, which is a purposeful sampling method. Study inclusion criteria were: (1) teaching children aged 60–66 months, (2) at least 3 years of professional experience, (3) voluntary participation, and (4) observations made in classrooms. Data were collected using a semi-structured interview form and through structured observations in participants’ classrooms. Three teachers were excluded from the study because they gave superficial answers to probe questions. Twelve teachers were interviewed and observed. Structured observations were conducted weekly by the researchers for a 4 month period on specific dates in the classrooms of interviewees, and field notes were taken during each observation. Data were analyzed using inductive content analysis. To get a general idea for data coding, all interview transcriptions and field observation notes were read several times and video recordings were examined again and again. Interview and observational data were coded in the light of the sub-objectives of the study. Results show that materials in science centers are different from those that participants think should be available in science centers. Participants take into account such factors as children, budget parameters, and curriculum in making material selections. They mostly use direct instruction methods and demonstrate experiments in science activities. Observations show that there is a difference between theory and practice. Problems considered to be caused by physical conditions are actually due to the use of wrong methods. Participants are of the opinion that child-centered activities, into which recyclable materials and out-of-class settings are integrated, should be used to increase the quality of science education.
Bu çalışmada zihin haritalama tekniğinin İlköğretim 4. sınıf Sosyal Bilgiler dersinde öğrencileri... more Bu çalışmada zihin haritalama tekniğinin İlköğretim 4. sınıf Sosyal Bilgiler dersinde öğrencilerin başarısı, Sosyal Bilgiler dersine olan tutumu ve kalıcılığına etkisini araştırmak, aynı zamanda öğrencilerin zihin haritalama tekniğine ilişkin olumlu ve olumsuz görüşlerini belirlemek amaçlanmıştır.Çalışmada veri toplama araçları olarak öğrencilerin akademik başarılarının değişimini tespit etmek amacıyla geliştirilen ?Akademik Başarı Testi? ve Sosyal Bilgiler dersine yönelik tutumlarının değişimini tespit etmek amacıyla ?Sosyal Bilgiler Tutum Ölçeği? kullanılmıştır. Ayrıca uygulama sonunda, öğrencilerin zihin haritalarıyla işlenen derslere yönelik görüşleri alınmıştır.Yarı deneysel olarak yürütülen araştırma, 2010-2011 eğitim-öğretim yılı ikinci döneminde Rize ili Ardeşen ilçesi Köprüköy İlköğretim Okulu 4. sınıflarında gerçekleştirilmiştir. Çalışmada deney grubu 4-A sınıfı (N=18), kontrol grubu ise 4-B sınıfı (N=14) olarak belirlenmiştir. Uygulama süresince her iki sınıfta da dersler...
Filmler çocukların hayal dünyalarını etkileyen önemli araçlardandır. Çocukların karakterine doğru... more Filmler çocukların hayal dünyalarını etkileyen önemli araçlardandır. Çocukların karakterine doğrudan etki edebilecek öneme sahip filmler, değer eğitimi açısından da kullanılabilecek materyallerden biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Kullanılan filmin niteliği, seviyesi ve barındırdığı unsurlar göz önünde bulundurulduğunda ilkokul düzeyindeki öğrenciler açısından filmlerin değer eğitiminde etkili olduğu bilinmektedir. Bu çerçevede araştırma problemi “Kung Fu Panda 3 filmi öğrenciler açısından nasıl değerlendirilmektedir?” olarak belirlenmiştir. Çalışma 2017-2018 eğitim öğretim yılında Ağrı ilinde MEB’e bağlı bir ilkokulda öğrenim görmekte olan üçüncü sınıftan altı ve dördüncü sınıftan on dört olmak üzere toplamda yirmi öğrenci ile gerçekleştirilmiştir. Çalışma nitel araştırma yöntemlerinden fenomenolojik yaklaşım çerçevesinde yürütülmüştür. Bu kapsamda seçilen öğrencilerle Kung Fu Panda 3 filmi izlenmiş, öğrencilerin bu filme yönelik görüşleri alınmıştır. Araştırmada veri toplama araçları olarak öğrencilerin görüşlerini almak amacıyla yarı yapılandırılmış görüşme formu ve kişisel bilgi formu kullanılmıştır. Her iki formun geliştirilmesinde uzman görüşüne başvurulmuştur. Araştırmadan elde edilen veriler nitel veri analiz yöntemlerinden içerik analizine tabi tutulmuştur. Veri analizi gerçekleştirilirken öğrenci görüşlerinden elde edilen veriler bilgisayar ortamına aktarılmış ve verilerin öncelikle kodlar halinde ifade edilmiştir. Bu işleminin ardından elde edilen kodlardan ortak temalara ulaşılmıştır. Elde edilen bulgular yurt içi ve yurt dışında yapılan çalışmalarla karşılaştırılarak, değer eğitiminde kullanılan filmlerin özellikle birleştirilmiş sınıf öğrencileri gözüyle değerlendirilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre öğrenciler izledikleri filmde kendilerine yakın gördükleri karakterlerle kendilerini eşleştirmişlerdir.
This case study compared preservice primary school teachers' and primary school teachers'... more This case study compared preservice primary school teachers' and primary school teachers' experiences with multi-grade teaching in the 2018–2019 academic year. The sample consisted of 17 fourth-year students in the department of primary school teaching education of a public university and 14 multi-grade teachers from 12 schools in Turkey. The preservice teachers and multi-grade primary school teachers developed similar lesson plans and executed similar learning processes. Although the multi-grade teachers claimed that they used different methods (brainstorming, drama, observation, etc.), the preservice teachers observed them mostly use Q&A and direct instruction techniques. The preservice teachers did not use multidisciplinary teaching activities but instead showed students videos and slides and designed textbook-based activities. They did not use different methods to plan a multi-grade lecture. Multi-grade teaching training offered by the faculties of education should be in...
Bu calismada okul oncesi egitimde okul oncesi ogretmenlerinin muzik merkezlerinde var olan matery... more Bu calismada okul oncesi egitimde okul oncesi ogretmenlerinin muzik merkezlerinde var olan materyallere iliskin bilgi edinilmesi, bu muzik materyallerinin muzik etkinliklerinde ne siklikla kullandigina iliskin gorus alinarak ogretmenlerin muzik etkinligi planlarken ve uygularken karsilastiklari zorluklarin tespit edilmesi ve kullandiklari yontem ve tekniklerin belirlenmesi amaclanmistir. Arastirma, olgubilim (fenomenoloji) deseninde nitel bir calismadir. Arastirmanin calisma grubunu Mus ili merkez ilcesi sinirlari icinde gorev yapmakta olan 19 okul oncesi ogretmeni olusturmaktadir. Calisma grubunun seciminde olasilikli olmayan ornekleme yontemlerinden amaca yonelik ornekleme ve bu ornekleme icerisinde yer alan kolay ulasilabilir durum orneklemesi temel alinmistir. Arastirmada veri toplama araci olarak yari yapilandirilmis gorusme formu kullanilmistir. Ogretmenlerle yapilan gorusmelerin veri analizinde tumevarimsal yaklasimin temel alindigi icerik analizi kullanilmistir. Arastirmada ...
Evrenle iç içe olan insanın yaşayışı, doğa ve tüm varlıklarla ilişkisi, kendisini ve kendine ait ... more Evrenle iç içe olan insanın yaşayışı, doğa ve tüm varlıklarla ilişkisi, kendisini ve kendine ait olan her şeyi kendinden sonraya aktarma telaşı, “insan” kelimesinin kökeniyle alakalı: Nisyan. Unutan, hatırlamayan. Varlığını kendinden sonrakilere aktarma çabası da bundan. Değerleri, yaşayışı, doğa ile bütünlüğü, kendinden farklı olanla bir olabilme çabası, aslında bir dert de kendine: Tüm bunları nasıl yapabilirim? Sosyal bilgiler dersi, tüm bu “nasıl”ın cevabını vermek üzere tasarlanmış çalışmalardan biri, belki de en önemlisi. Var olduğu andan itibaren doğaya ve zamana ayak uydurmaya çalışan insan, yaşadığı her çağda sorunlarına çözüm üretmek üzere farklı yollara başvurmuş, bazen birden fazla ve farklı yolu birleştirerek kendisine yeni bir yol çizmiş, bütüne ulaşma çabasında kendi tanımı ve kendi yargılarını oluşturmuş. “Evrenin bir dili olsa matematik olurdu.” diyen Galileo; Evrenin Gizemi adıyla yayımladığı kitabında o dönemde bilinen gezegenler ve yörüngeleriyle, kusursuz olduklarına inanılan, beş düzgün yüzlü cisim arasında bir ilişki kurmaya çalışan Kepler; daha en başından doğada yazılı bulunduğu için hiçbir şeyin icat edilemeyeceğini, orijinalliğin aslına geri dönmekten ibaret olduğunu vurgulayan, renkleri İspanya’nın kültürü ile harman eden Antoni Gaudi... Özetle insan, hep arayışta; her daim bir derde bir deva için arayışta. Bütünün parçası, parçaya akseden bütün. İçeriği ağırlıklı olarak tarih ve coğrafya ile anılsa da aslında sosyal bilgiler dersi, tüm disiplinlerle ilişkili bir ders olarak karşımıza çıkıyor. Tarihsel süreçte tek disiplinli ilişkilendirmelerle başlayıp disiplinler arası ilişkilendirmede kendi ifadesini bulan sosyal bilgiler dersi, artık yeni çağın eşiğinde, çağın gerektirdiği “disiplinler ötesi ilişkilendirmeler”le kendini bulma çabası içerisinde. Elinizdeki bu kitap, sosyal bilgiler dersine bu yönüyle yeni bir bakış açısı getirmesi, gelecekte sosyal bilgiler eğitimi alanında yapılacak çalışmalara bir ışık olması umuduyla yazılmıştır.
The aim of this study is to determine preschool teachers’ science education activities, problems ... more The aim of this study is to determine preschool teachers’ science education activities, problems they encounter and solutions they devise, and methods and techniques they use during those activities. Phenomenology, which is a qualitative research design, was used. The study sample consisted of 15 female preschool teachers of primary schools in the central district of the city of Muş, during the 2017–2018 academic year. Participants were recruited using criterion sampling, which is a purposeful sampling method. Study inclusion criteria were: (1) teaching children aged 60–66 months, (2) at least 3 years of professional experience, (3) voluntary participation, and (4) observations made in classrooms. Data were collected using a semi-structured interview form and through structured observations in participants’ classrooms. Three teachers were excluded from the study because they gave superficial answers to probe questions. Twelve teachers were interviewed and observed. Structured observations were conducted weekly by the researchers for a 4 month period on specific dates in the classrooms of interviewees, and field notes were taken during each observation. Data were analyzed using inductive content analysis. To get a general idea for data coding, all interview transcriptions and field observation notes were read several times and video recordings were examined again and again. Interview and observational data were coded in the light of the sub-objectives of the study. Results show that materials in science centers are different from those that participants think should be available in science centers. Participants take into account such factors as children, budget parameters, and curriculum in making material selections. They mostly use direct instruction methods and demonstrate experiments in science activities. Observations show that there is a difference between theory and practice. Problems considered to be caused by physical conditions are actually due to the use of wrong methods. Participants are of the opinion that child-centered activities, into which recyclable materials and out-of-class settings are integrated, should be used to increase the quality of science education.
Evrenle iç içe olan insanın yaşayışı, doğa ve tüm varlıklarla ilişkisi, kendisini ve kendine ait ... more Evrenle iç içe olan insanın yaşayışı, doğa ve tüm varlıklarla ilişkisi, kendisini ve kendine ait olan her şeyi kendinden sonraya aktarma telaşı, “insan” kelimesinin kökeniyle alakalı: Nisyan. Unutan, hatırlamayan. Varlığını kendinden sonrakilere aktarma çabası da bundan. Değerleri, yaşayışı, doğa ile bütünlüğü, kendinden farklı olanla bir olabilme çabası, aslında bir dert de kendine: Tüm bunları nasıl yapabilirim? Sosyal bilgiler dersi, tüm bu “nasıl”ın cevabını vermek üzere tasarlanmış çalışmalardan biri, belki de en önemlisi. Var olduğu andan itibaren doğaya ve zamana ayak uydurmaya çalışan insan, yaşadığı her çağda sorunlarına çözüm üretmek üzere farklı yollara başvurmuş, bazen birden fazla ve farklı yolu birleştirerek kendisine yeni bir yol çizmiş, bütüne ulaşma çabasında kendi tanımı ve kendi yargılarını oluşturmuş. “Evrenin bir dili olsa matematik olurdu.” diyen Galileo; Evrenin Gizemi adıyla yayımladığı kitabında o dönemde bilinen gezegenler ve yörüngeleriyle, kusursuz olduklarına inanılan, beş düzgün yüzlü cisim arasında bir ilişki kurmaya çalışan Kepler; daha en başından doğada yazılı bulunduğu için hiçbir şeyin icat edilemeyeceğini, orijinalliğin aslına geri dönmekten ibaret olduğunu vurgulayan, renkleri İspanya’nın kültürü ile harman eden Antoni Gaudi... Özetle insan, hep arayışta; her daim bir derde bir deva için arayışta. Bütünün parçası, parçaya akseden bütün. İçeriği ağırlıklı olarak tarih ve coğrafya ile anılsa da aslında sosyal bilgiler dersi, tüm disiplinlerle ilişkili bir ders olarak karşımıza çıkıyor. Tarihsel süreçte tek disiplinli ilişkilendirmelerle başlayıp disiplinler arası ilişkilendirmede kendi ifadesini bulan sosyal bilgiler dersi, artık yeni çağın eşiğinde, çağın gerektirdiği “disiplinler ötesi ilişkilendirmeler”le kendini bulma çabası içerisinde. Elinizdeki bu kitap, sosyal bilgiler dersine bu yönüyle yeni bir bakış açısı getirmesi, gelecekte sosyal bilgiler eğitimi alanında yapılacak çalışmalara bir ışık olması umuduyla yazılmıştır.
Uploads
Papers by Ayça KARTAL