[go: up one dir, main page]

Academia.eduAcademia.edu

Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâlʼi

19. yüzyılda yetişmiş divan şairlerinden biri de Mehmed Nebîl Bey’dir. Osmân Sâ’ib Efendi ile Şerîfe Sâmiye Hanım’ın oğludur. 1258/1842-3 yılında İstanbul’da doğmuştur. Meşhur şairlerden Şeref Hanım’ın yeğenidir. Yenikapı Mevlevîhânesi Şeyhi Osmân Selâhaddîn Dede’den sikke giymiş, bu dergâhta ney öğrenmiştir. Kaynaklarda onun tabiaten müstağnî, zevke, işrete düşkün, şuh ve zarif bir kişi olduğu söylenmiştir. Eğitimini tamamladıktan sonra çeşitli devlet memuriyetlerinde bulunmuş, mukâvelât muharrirliği (noterlik) göreviyle gittiği Ayvacık’ta Ramazan 1307/Nisan-Mayıs 1890’de vefat etmiştir. Şiirlerinden bir kısmının, vefatından sonra Külliyât-ı Mîr Nebîl ismiyle toplandığı ve bu külliyatta 2793 beyitlik Dîvân (Külliyât-ı Mîr Nebîl)’ında bir tevhid ve naat, Hicr ü Visâl başlıklı bir manzume ve karışık hâlde “40 gazel, 2 mersiye, kısmen hiciv ve hezelden oluşan 44 terci, tahmis ile 16 manzume, 30 tarih, 11 şarkı, 37 kıta ve 12 müfred”’in bulunduğu belirtilmiştir. Ayrıca başı ve sonu eksik bir Mecmû’a’sında gençlik dönemine ait “51 gazel, 23 terkib ve manzume, 22 kıta, 14 şarkı, 74 tarih, 51 beyit ve matla”ın yer aldığına da değinilmiştir. Ancak kütüphanelerde bu eserlerin nüshası mevcut değildir. Nebîl Bey’in, günümüze ulaşan tek eseri Hicr ü Visâl adlı mesnevîsidir. 1299/1881-2’da tamamlanan 610 beyit uzunluğundaki bu manzume bir civana duyulan aşkın konu edildiği âşıkâne bir sergüzeşttir. Hicr ü Visâl’ine istinaden şairin çok da sade olmayan bir dille şiir yazdığını, gazellerinin âşıkâne ve rindâne olduğunu, manzumelerinde özgün olmaktan ziyade divan şiirinin aynı tarzdaki örneklerinin başarılı bir tekrarı düzeyinde kaldığını söylemek mümkündür. Bu çalışmada önce Mehmed Nebîl Bey’in hayatı, eserleri ve edebî kişiliği hakkında bilgi verilmiş, ardından Hicr ü Visâl isimli mesnevîsi incelenmiş ve eserin tek nüshasının yazıçevrimi yapılmıştır.

Turkish Studies - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014, p. 501-562, ANKARA-TURKEY MEHMED NEBÎL BEY VE HİCR Ü VİSÂL’İ* Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ** ÖZET 19. yüzyılda yetişmiş divan şairlerinden biri de Mehmed Nebîl Bey’dir. Osmân Sâ’ib Efendi ile Şerîfe Sâmiye Hanım’ın oğludur. 1258/1842-3 yılında İstanbul’da doğmuştur. Meşhur şairlerden Şeref Hanım’ın yeğenidir. Yenikapı Mevlevîhânesi Şeyhi Osmân Selâhaddîn Dede’den sikke giymiş, bu dergâhta ney öğrenmiştir. Kaynaklarda onun tabiaten müstağnî, zevke, işrete düşkün, şuh ve zarif bir kişi olduğu söylenmiştir. Eğitimini tamamladıktan sonra çeşitli devlet memuriyetlerinde bulunmuş, mukâvelât muharrirliği (noterlik) göreviyle gittiği Ayvacık’ta Ramazan 1307/Nisan-Mayıs 1890’de vefat etmiştir. Şiirlerinden bir kısmının, vefatından sonra Külliyât-ı Mîr Nebîl ismiyle toplandığı ve bu külliyatta 2793 beyitlik Dîvân (Külliyât-ı Mîr Nebîl)’ında bir tevhid ve naat, Hicr ü Visâl başlıklı bir manzume ve karışık hâlde “40 gazel, 2 mersiye, kısmen hiciv ve hezelden oluşan 44 terci, tahmis ile 16 manzume, 30 tarih, 11 şarkı, 37 kıta ve 12 müfred”’in bulunduğu belirtilmiştir. Ayrıca başı ve sonu eksik bir Mecmû’a’sında gençlik dönemine ait “51 gazel, 23 terkib ve manzume, 22 kıta, 14 şarkı, 74 tarih, 51 beyit ve matla”ın yer aldığına da değinilmiştir. Ancak kütüphanelerde bu eserlerin nüshası mevcut değildir. Nebîl Bey’in, günümüze ulaşan tek eseri Hicr ü Visâl adlı mesnevîsidir. 1299/18812’da tamamlanan 610 beyit uzunluğundaki bu manzume bir civana duyulan aşkın konu edildiği âşıkâne bir sergüzeşttir. Hicr ü Visâl’ine istinaden şairin çok da sade olmayan bir dille şiir yazdığını, gazellerinin âşıkâne ve rindâne olduğunu, manzumelerinde özgün olmaktan ziyade divan şiirinin aynı tarzdaki örneklerinin başarılı bir tekrarı düzeyinde kaldığını söylemek mümkündür. Bu çalışmada önce Mehmed Nebîl Bey’in hayatı, eserleri ve edebî kişiliği hakkında bilgi verilmiş, ardından Hicr ü Visâl isimli mesnevîsi incelenmiş ve eserin tek nüshasının yazıçevrimi yapılmıştır. Anahtar Kelimeler: Nebîl Bey, Şeref Hanım, 19. yüzyıl, divan şiiri, mesnevî, Mevlevî, cinsellik, civan, gulâm, sergüzeşt. Bu makale Crosscheck sistemi tarafından taranmış ve bu sistem sonuçlarına göre orijinal bir makale olduğu tespit edilmiştir. ** Prof. Dr. Hacettepe Üniversitesi Beytepe Kampüsü Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü, El-mek: fatmasabiha@gmail.com * Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 502 MEHMED NEBÎL BEY AND HIS HİCR Ü VİSÂL (SEPARATION AND REUNION) ABSTRACT Mehmed Nebîl Bey was a classical divan poet of the 19th century. The son of Osmân Sâ’ib Efendi and his wife Şerîfe Sâmiye Hanım, and also the nephew of the well-known poet Şeref Hanım, he was born in Istanbul in AH 1258 (1842/43 CE). He was initiated into the Mevlevi order by Osmân Selâhaddîn Dede, the shaykh of the Yenikapı Mevlevi dervish lodge, where he learned to play the ney. It is said that, by nature, he was a contented person much given to pleasure and to eating and drinking, as well as being quite flirtatious and elegant. After completing his education, he served in a number of different government posts before passing away in the month of Ramadan in AH 1307 (April/May 1890 CE), in Ayvacık, where he had been appointed as a notary. A portion of his poetry was collected after his death under the title Külliyât-ı Mîr Nebîl (Collected Works of Master Nebîl), and this collection, consisting of 2793 couplets in all, contained a tevhid (a poem expressing the oneness and majesty of God), a na’at (a poem in praise of Muhammad), a poem entitled Hicr ü Visâl (Separation and Reunion), and an assortment of other poems said to include “40 ghazals, 2 elegies, 44 tercis (a poem using recurring lines in a manner reminiscent of the rondeau) and tahmises (a poem that adds three lines to each couplet of another poet’s ghazal), 16 verses, 30 chronograms, 11 songs, 37 quatrains, and 12 unrhymed couplets.” In addition to these, there was also said to be a Mecmû’a (Compilation) from the poet’s younger years, which lacked a beginning and end but contained “51 ghazals, 23 terkibs (a poem similar to the terci but lacking the recurring lines) and verses, 22 quatrains, 14 songs, 74 chronograms, and 51 couplets and independent hemistichs.” However, no manuscript copy of either of these collections appears to be extant in libraries today. The only work by Nebîl Bey that has survived to the present is his mesnevî entitled Hicr ü Visâl (Separation and Reunion). This poem, which consists of 610 couplets and was completed in AH 1299 (1881/82 CE), is a romantic adventure dealing with the love felt for a handsome young man. Based on the text of Hicr ü Visâl, it is possible to say that the poet generally wrote poems using an idiom that was somewhat ponderous; that his ghazals were likely rather romantic and sensuous; and that his verse was not particularly original but rather amounted to a faithful repetition of examples of classical divan poetry of a similar style. In this study, information will be provided concerning Mehmed Nebîl Bey’s life, works, and literary style, followed by an analysis of his mesnevî poem Hicr ü Visâl (Separation and Reunion) and a transcription of this work’s unique extant text. Key Words: Mehmed Nebîl Bey, Şeref Hanım, 19th century, divan poetry, mesnevî, Mevlevî, sexuality, young man, servant boy, adventure. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 503 I. Klasik Türk edeǾiyatı temsilǿisi 19. yüzyıl airleri arasındaŞ Ǿüyük dedesi Źakanüvis ūalîl Nûrî Bey (öl. 1213/1Ś9ś-9) in, dedesi ūâfız Mehmed NeǾîl Bey (öl. 1235/1ś19) in, teyzesi eref ūanım ın ve kız karde i ūadîǿe Nakiyye ūanım (öl. 1316/1ś9ś-9) ın da air olduğu Ǿir ailenin mensuǾu olan Mehmed NeǾîl Bey de yer almaktadır. O, tıp ve ǿoğrafya konulu eserler yazan MüneǿǿimǾa ı Osmân Sâ iǾ Efendi ile erîfe Sâmiye ūanım ın oğludur. 1 1258/1842-3 yılında İstanǾul da doğmu tur. Teyzesi air eref ūanım (öl. 12ŚŚ/1ś60-1), ŧîvân ında yer alan Târîh-i Mevlid ve Târîh-i Źilâdet Ǿa lıklı kıt aları NeǾîl in doğumuna tarih dü ürmek için kaleme almı tırŝ Źüǿûda geldigi dem söyledim mu ǿemle tâm târîh Bugün togdı NeǾîl Beg meh giǾi dünyâya hamdolsun (1258) eref Ǿöyle du â-âmîz târîh Ǿir dü er Ǿinde NeǾîl i itdim Allâh a emânet geldi dünyâya (1258) (Arslan 2011: 165, 185) Arslan (2011ŝ 1ś)Ş eref ūanım ın, muhtemelen ǾaǾası air Mehmed NeǾîl Bey in ismini ta ımasından olsa gerek, yeğeni NeǾîl i diğer yeğenlerinden daha çok sevdiğini, Ǿunun da ŧîvân ındaki iirlerde NeǾîl den diğerlerine kıyasla daha fazla söz etmesinden anla ıldığını Ǿelirtmi tir. Nitekim eref ūanım, NeǾîl Bey için Ǿir de ninni yazmı tır. (MuraǾǾa ) Ninni ŧerHakk-ı Mîr NeǾîl (Arslan 2011ŝ 224-22Ś) Ǿa lıklı Ǿu manzume airin, ǾeǾeğin nasıl Ǿiri olmasını istediği sözler ve ona yönelttiği övgülerle doludur. eref ūanım, 20 Ǿendlik iirin, ailede airlerin çok olmasından kaynaklansa gerek, daha ilk Ǿendinde NeǾîl in her airden üstün Ǿir air olmasını diler. Bu esnada kullandığı ŪâliǾ kelimesiyle NeǾîl in kime Ǿenzemesini istediğini ihsas ettirirken, iirin ikinǿi Ǿendinde onun ūâfız, Sâ iǾ, NâǾî, Tâ iǾ, ŹehǾî, RâgıǾ değil hepsinden üstün olmasını dilemesi dikkat çekiǿidirŝ ŧinle ki oldı Ǿeyân MatlaǾ u maksûd-ı ǿân Olasın oğlum hemân ŪâliǾ-i her â irân ūâfız u Sâ iǾ degil NâǾi vü Tâ iǾ degil ŹehǾi vü RâgıǾ degil Ŧümleyi geç Ǿî-gümân Ayrıǿa eref ūanım ın dü ürdüğü kimi tarihlerden NeǾîl Bey in hayatının Ǿir dönemi de izlenebilmektedir (Arslan 2011: 18-19). air, yeğeninin doğumuna dü tüğü yukarıdaki tarih kıt asının yanı sıra onun 1263/1ś46-Ś te sünnet olduğunuŝ Evrâk-ı dilden çıkdı Ǿir târîh-i mu ǿem yaz eref eh-zâdeler ile NeǾîl Beg itdi iǿrâ sünneti 1 Mehmed NeǾîl Bey in soyu annesi tarafından Sadrazam AǾdullâh Nâ ilî Pa a, dayanmaktadır. airin hayatı hakkındaki Ǿilgiler için Ǿk. Kutlar Oğuz 2014. eyhülislâm  ir Efendi ye Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 504 1266/1849-50 da Kur ân okumaya ve ta lîm-i semâ a Ǿa ladığınıŝ Ūeldi Ǿir târîh-i mu ǿemle eref teǾrîkine İzz ile kıldı NeǾîl Beg Ǿed -i Kur ân-ı Kerîm Źâlidi didi dü-destin kaldırıp târîhini Bed -i ta lîm-i semâ kıldı NeǾîl im pîr ola 1268/1851-2 de Kur ân ı hatmettiğini ve aynı yıl ru ûs aldığınıŝ EzǾer it su giǾi mu ǿem tâm târîhi eref Eyledi Ǿu yıl NeǾîl Beg hatm-i Kur ân-ı Kerîm Çıkardım Ǿir du â-âmîz târîh kıl eref takdîm Ru ûs aldı NeǾîl Beg ide Mennân müftî-i âlem 1271/1854-5 de hâfız olduğunuŝ Bu tâm târîh-i cevher-dârı itsin hâǿeler ezǾer ūezârân hamd ola oldı NeǾîl Beg hâfız-ı Kur ân 1274/1857-ś te sakal Ǿıraktığını ve ta lîm-i nây eylediğiniŝ İder tahrîr Utârid âneye cevherle târîhin NeǾîl in yüzine hat kıl kalemle yazdı mâ allâh Mu ǿemîn târîh çalındı gû uma sâzendede evk ile imdi NeǾîl Beg eyledi ta lîm-i nây Ǿu manzumeleriyle kayda geçirmi tir (Arslan 2011ŝ 19, 163, 1Ś5, 196, 169, 1ŚŚ, 193, 156). Nitekim hakkında en ayrıntılı Ǿilgiyi veren İǾnülemîn in (Özǿan 2000ŝ 15Ś2-15Ś3) de i aret ettiğine göre Mehmed NeǾîl Bey, SıǾyân mekteǾinde okumu ve emsali giǾi ona da İstanǾul ru ûsu verilerek henüz on ya ındayken müderrisîn-i kirâm dan kaǾul edilmi tir. Ayrıǿa żenikapı Mevlevîhânesi eyhi Osmân Selâhaddîn ŧede den sikke giymi , Ǿu dergâhta ney öğrenmi ve on üç ya ındayken Kur ân ı hıfz etmi tir. Źâlide Rü dî mekteǾine devam ederek ehadetnâme , talik hattı me k ederek keteǾe almı ve Me îhat MektûǾî kalemine girmi tir. 1293/1śŚ6-Ś te Ūümü hane niyâǾetine tayin edilen NeǾîl Bey, Ǿu görevdeki süreyi tamamladıktan sonra Rus ūarǾi esnasında Ǿirkaç ay TraǾzon da oturmu , ardından Ünye niyâǾetine atanmı tır. 129Ś/1śŚ9-ś0 de İstanǾul a dönmü ve 1300/1śś2-3 de Selanik mevleviyyetini ihraz eylemi tir. ŧört sene İstanǾul da kalmı , arkasından mukâvelât muharrirliği (noterlik) göreviyle Ayvaǿık kazasına gitmi tir. Ramazan 1307/Nisan-Mayıs 1ś90 de kalp rahatsızlığı geçirerek Ayvaǿık ta vefat etmi tir. Bursalı Mehmed Tâhir in (1333ŝ 469) kaydettiği u tamiyeli mısra NeǾîl in ölümüne tarihtir: İrtihâl itdi NeǾîl Beg Adne ūasîǾe (d. 1254/1ś3ś-9), ikiz olan Besîm (d. 1262/1845-6) ve ūadîǿe Nakiyye (d. 1262/1845-6) adlarında üç karde i olan Mehmed NeǾîl Bey, 12ś4/1ś6Ś te maliye memurlarından Ârif Efendi nin kızı Tevhîde ūanım la evlenmi tir. Bu izdivaçtan ŪâliǾ Bahtiyâr isimli Ǿir oğlu vardır. Torununun ūammâmîoğlu (ūammâmîzâde) İhsân Bey le evli olduğu dı ında ailesine dair kaynaklarda Ǿa ka Ǿir Ǿilgi yer almamaktadır. NeǾîl Bey, Mevlevî tarikatı müntesiplerindendir (Bursalı Mehmed Tâhir 1333ŝ 4Ś0). Torununun e i İhsân Bey in verdiği Ǿilgiye göre taǾiaten müstağnî, zevke i rete dü kün, rind me repli, gönül ehli, uh ve zarif Ǿiridir (Arslan 2011ŝ 1Ś-1śŞ Özǿan 2000ŝ 15Ś2). Onun edeǾî ki iliğine dairse kaynaklarda Ǿir değerlendirme yoktur. Sergüze t türündeki mesnevîsi için Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 505 kullanılan â ıkâne (Özǿan 2000ŝ 15Ś2) sıfatının diğer gazelleri ve musammatları için de geçerli olup olmadığını, yine ki iliği hakkında sıralanan özelliklerin yazdıkları üzerinde etkisinin Ǿulunup Ǿulunmadığını tam manasıyla ǾelirleyeǾilmek de eldeki Ǿirkaç iiriyle güç görünmektedir. II. Mehmed NeǾîl Bey in eserlerine gelinǿe... Bursalı Mehmed Tâhir, Ǿu konuda Ǿir sergüze t-i â ıkâneden Ǿâhis ūiǿr ü Źisâl isminde gayr-i matǾû Ǿir mesnevîsi ve ŧîvânçe-i E âr ı vardır demi tir (1333ŝ 469). NeǾîl Bey hakkında en geni Ǿilgiyi veren İǾnülemîn in İhsân Bey den aktardığına göreyse vefatında aile efradından kimse olmadığı için NeǾîl Bey in eserleri yaǾanǿı ellere geçmi tir. iirlerinden Ǿir kısmını rüsûmat memurlarından Źâsıf Bey, Külliyât-ı Mîr NeǾîl ismiyle toplamı tır. ŧaha sonra airin oğlu ŪâliǾ Bahtiyâr Bey e ula an 2Ś93 Ǿeyitlik Ǿu ŧîvân (Külliyât-ı Mîr NeǾîl) her sayfası 25 satırlı 124 Ǿüyük sayfadan iǾarettir. Bazı evrak ve kitaplardan istinsah edildiği anla ılan Külliyât, Ǿir tevhid ve naatla Ǿa lamakta, Mukaddime-i ūikâyet-i ŧil serlevhası altında içinde on altı gazel Ǿulunan 4Ś6 Ǿeyitlik ūiǿr ü Źisâl Ǿa lıklı â ıkane Ǿir sergüze t ile devam etmektedir. Ayrıǿa Külliyât ta yine karı ık halde 40 gazel, 2 mersiye, kısmen hiǿiv ve hezelden olu an 44 terǿi, tahmis ve yine Ǿu kaǾilden 16 manzume, 30 tarih, 11 arkı, 3Ś kıta ve 12 müfred mevǿuttur. ūammâmîoğlu İhsân Bey, Ǿir de ūırka-i erîf'te Ak emseddîn Mahallesi nde Sultân AǾdülmeǿîd tarafından NeǾîl Bey in ǾaǾası Osmân Sâ iǾ Efendi ye Ǿağı lanan ta konaktaki dağınık evraklar arasında airin, Ǿa ı sonu eksik Ǿa ka Ǿir Meǿmû a sını Ǿulduğunu, Ǿunun gençlik dönemine ait ve gayr-i müretteǾ 51 gazel, 23 terkiǾ ve manzume, 22 kıta, 14 arkı, Ś4 tarih, 51 Ǿeyit ve matla dan olu tuğunu Ǿelirtmi tir (Özǿan 2000ŝ 1572-15Ś3). Anǿak İhsân Bey in sözünü ettiği Külliyât-ı Mîr NeǾîl le airin gençliğinde yazdığı iirlerinden meydana geldiğini i aret ettiği Meǿmû a sının herhangi Ǿir nüshasına kütüphane kayıtlarında henüz rastlanmamı tır. Mehmed NeǾîl Bey in, nüshası tespit edilen tek eseri, ūiǿr ü Źisâl Meǿmû ası adıyla Türk ŧil Kurumu Kütüphanesi A/91 de ūâfız Mehmed NeǾîl Bey adına kayıtlıdır. Ba lığındaki Meǿmû a kelimesi, metnin airin iirlerinin Ǿir araya getirilmesiyle olu tuğunu dü ündürmekteyse de eser, içinde gazellerle Ǿir de tahmisin yer aldığı Ǿir mesnevîdir. Muhtemelen manzumenin Ǿu özelliği meǿmua sanılmasına seǾep olmu tur. ŧolayısıyla eserin adının, yazmadaki Ǿa lıkta ve kütüphane kaydında olduğu giǾi ūiǿr ü Źisâl Meǿmû ası değil, kaynaklara (Bursalı Mehmed Tâhir 1333ŝ 469Ş Özǿan 2000ŝ 15Ś3) ve airin 569. Ǿeyitteki ifadesine Ǿakılarak ūiǿr ü Źisâl olduğunu söylemek gerekirŝ Nāmıdır Ǿu defteriŋ ūiǿr žü] Źi āl Münderiǿdir çekilen renǿ ü keder ūammâmîoğlu İhsân Bey in (Özǿan 2000ŝ 15Ś3), 1299/1śś1-2 da tamamlandığını Ǿelirttiği ūiǿr ü Źisâl, Ǿa ında 1320 (1902-3) tarihi yazılı tek nüshasına göre sondaki tahmis hariç 610 Ǿeyittir. Metinde toplam 144 Ǿeyit uzunluğunda 20 gazel Ǿulunan manzumenin 466 Ǿeyiti mesnevî nazım ekliyle kaleme alınmı tır. NeǾîl in Külliyât ında diğer iirlerinin yanı sıra içinde 16 gazel olan ūiǿr ü Źisâl unvanlı â ıkâne Ǿir sergüze tinin de Ǿulunduğuna dair İhsân Bey in verdiği Ǿilgi göz önüne alınırsa, özellikle manzumenin sonundaki tahmisin mesnevînin parçası olmadığını ileri sürmek mümkündür. Ayrıǿa Külliyât la ilgili olarak yukarıya da aldığımız Mukaddime-i ūikâyet-i ŧil serlevhası ile 4Ś6 Ǿeyitlik ūiǿr ü Źisâl unvanlı â ıkâne Ǿir sergüze t ile devam eder ifadesi elimizdeki nüshayla tam olarak uyu mamakta, üstelik metinde Ǿöyle Ǿir Ǿa lık da yer almamaktadır. Mesnevînin giri Ǿölümündeki dinî iirleri, seǾeǾ-i te lîf takip etmekte, daha sonra esas konuya girilmekte, hâtimeyi takiǾen kısmen hikâyeye kısmen de hâtimeye dâhil edileǾileǿek nitelikteki ūayâl-i ŧil Ǿa lıklı Ǿir sergüze t ile sona ermektedir. Ūerek konunun tamamlanması gerek mesnevînin Ǿölüm özellikleri, ūayâl-i ŧil in eserin 564 ile 565. Ǿeyitleri Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 506 arasında Ǿulunması gerektiğini, dolayısıyla eldeki nüshada muhtemelen ya kopya edilen metinden ya da müstensihten kaynaklanan Ǿir hata olduğunu dü ündürmektedir. III. ūiǿr ü Źisâl in ahıs kadrosu zengin değildir. ūikâyenin ana kahramanları â ıkla sevgili, yönlendiriǿi kahramanları ise ağyârdır. Metinde mahlaslar dı ında isim geçmese de anlatıǿı ile ana kahramanlardan â ığın kimliği Ǿirle ir. Okur, Ǿu yolla â ığın adının NeǾîl olduğunu öğrenir. Olaylar da Ǿenzeri ekilde İstanǾul daki ev, meyhane, gemi giǾi -evlerden Ǿirinin Üsküdar da olduğuna i aret edilmesinin dı ında- yeri/konumu açıkça Ǿelirtilmeyen genel mekânlarda geçer. Anlatma esasına dayalı Ǿir metin niteliği ta ıyan Ǿu a k sergüze tinde, esas olarak Ǿir özne anlatıǿının2 (Ǿen anlatıǿı, kahraman anlatıǿı, tanık anlatıǿı) varlığından söz etmek mümkündür. Olaylar ana kahramanlardan â ığın ağzından aktarılmakta, dolayısıyla airle â ığın kimliği Ǿirle mekte, Ǿöyleǿe air hem olayın anlatıǿısı hem de kahramanı konumunda Ǿulunmaktadır. Bu da metinde anlatıǿının Ǿakı açısının hâkim olduğu Ǿir anlatımı ǾeraǾerinde getirmektedir. Anlatıǿı yani â ık, önǿe mesnevîyi niçin yazdığına SeǾeǾ-i Nazm ın 2ś-49. Ǿeyitleri arasında değinmektedir. Bu kısmaŞ Ba la ey maĥrem-i rāz-ı ħāme Sebeb-i ketb-i peyām ü nāme (28) sözleriyle Ǿa layan airŞ geçmi te güzel günler geçiren, mutlu, dünya gamı Ǿilmeyen, hatta göz ya ı Ǿile dökmeyen, zevke dair konu an, daima arap içmeyi dü ünen, dostla yaǾanǿıyı ayırmayan kendi hâlinde Ǿiriyse de a ka dair Ǿir söz söylendiğinde gönlünde Ǿa ka Ǿir hâlet ortaya çıkmaktadır. Bunu seher ku una (ǾülǾül) öyle anlatırŝ Źar imi Ǿende meger a ķdan e er Bunu Ǿilmezdim eyā murġ-ı seĥer Gel seni kendime hem-dem edeyim Rāz-ı pinhānıma maĥrem edeyim (34-35) BülǾülü, gönül sırrını payla aǾileǿeği kendine Ǿenzer Ǿiri olarak görmektedir. Çünkü zavallı ǾülǾül de kendisi giǾi yüreği a kla dağlanmı , peri an durumda saǾahlara kadar inleyip ağlayan sadık Ǿir â ıktır. Bir güle köle, yüz Ǿinlerǿe dikene de kul olmu tur. Anǿak Ǿu duruma dü mesine seǾep olan gül ona aǿımamaktadır. Ansızın aynı duruma dü en â ık da hâllerine Allah ın aǿımasını diler. ŧuygularını payla aǾileǿeği kimsesi de yoktur. Sadeǿe aynı durumda olanların ǾirǾirine anlayaǿağı dü ünǿesiyle a k sırlarına ǿân ǾülǾülü nü mahrem ettiğini Ǿelirtirŝ Kime fā eyleyim esrār-ı dili A ķ ile olmu idim hem deli Ehl-i ĥāli yine hem-ĥāl Ǿilir Revġan ü peyniri Ǿaķķāl Ǿilir O sebebden seni ey ǾülǾül-i ǿān Maĥrem etdim edelim āh ü fiġān (41, 43, 44) 2 Anlatma esasına dayalı metinlerde anlatıǿı tipleri hakkında Ǿk. Akta 1991ŝ ś4Ş Çetin 2003ŝ 125-138. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 507 air, manzumeyi nazmetme seǾeǾini Ǿöyle açıkladıktan sonra ǿo tukça eline kalemi kâğıdı alıp hâlini yazar. ūatasının çokluğunun, a kla meǿnun olmu Ǿirinin sözlerine itiǾar edilmeyeǿeğinin de farkındadır. Kerem sahiplerinin dergâhının hatalar için sığınak olduğunu Ǿelirterek gürûh-ı zurefâ (zarifler güruhu) nın (4Ś) yanlı larından dolayı kendisini ayıplamayaǿağını söyler. Bu ekilde olası hataları için zarif okuyuǿularından af dileyerek Ǿölümü, sözü uzatmadan maksada geçilmesi gerektiğini hatırlattığı Ǿeyitle Ǿitirir. Onun, takiǾen söylediği gazel ise, seǾeǾ-i nazmla anlamǿa Ǿağlantılı olup a k, sevgiliye kavu amama ve rakip konusundadır. air/ ık, hikâyeye seǾeǾ-i nazm kısmındaki 34. Ǿeyitte olduğu giǾi ağlayan inleyen ǾülǾülden, yanan gönlünün hikâyesini ve feryadını dinlemesini isteyerek Ǿa lar (5Ś). Belirttiğine göre gönlü ay giǾi Ǿir güzele tutulmu , onun a kının ate i ile dolmu tur. Ardından Ǿu güzelin zülfünü, Ǿenini, ka larını, Ǿenzersiz güzelliğini, gamzesini, mahmur gözünü, Ǿakı ını, yanaklarını, dudaklarını, hüsnünü, çenesini, Ǿoyunu, yürüyü ünü Ǿenzetmeler yaparak tarif eder (59-66). Ūüzeli tanıtmak amaçlı Ǿu Ǿeyitler, divan iirinde yüzyıllar önǿe Ǿa layıp moda hâline gelen ve sürdürülen kalıpla mı Ǿir güzellik listesi nin metne yerle tirilmesinden, yani geleneksel olanın izlenmesinden Ǿa ka Ǿir anlam ta ımaz3. Ūüzelliğinden söz edilen dilǾerin olumsuz yanlarına gelinǿe...  ığına meyletmek Ǿir yana, onun gönlünü vaslının meyiyle meylemez (6Ś). Bu durum kar ısında â ık da ǾülǾül giǾi geǿe gündüz ağlar. Üstelik takati kalmamı , kendini Ǿilmez olmu , Ǿa ını eziyet yastığına koyup saǾaha kadar ney giǾi inlemi , kanlı gözya ını kendisine arap yapmı tır. ŧurumunu ǾülǾülle kıyaslar. BülǾülün, en azından yârinin Ǿulunduğu yere uçmaya kanadı vardır, uçup uzaktan da olsa onu göreǾileǿektir. Ama â ık, hem kavu amamakta hem de sevgiliyi görmesine ağyardan sıra gelmemektedir. ūayret duvarının arkasında kalmı tır, kara Ǿahtı kendisine gün göstermemektedir. Bu durumda ha ir gününe dek ah çekip inleyerek hazin Ǿir gazel yazmaya karar verir. Ś Ǿeyitlik dād Ǿir feryād iki (Śś-ś4) redifli Ǿir gazel söyler. ūiǿr ü Źisâl deki hem Ǿu gazel hem de diğerleri, mesnevîǿilerimizin okuyuǿunun dikkatini zinde tutmak (Akar 1995ŝ 16ś, 1Ś0-1Ś1) amaǿıyla metinde araya farklı nazım ekilleriyle yazdıkları iirleri ekleme geleneğinin Ǿa arılı Ǿir uygulaması niteliğindedir4. air, Ǿu gazelin konusu ve redifiyle hikâyesinin son Ǿeyitlerinde söylediğine uygun olarak â ığın çektiği eziyetlerle ettiği feryadın kesilmediğini göstermi ve aynı zamanda anlattıklarını da anlamǿa güçlendirmi tirŝ Renǿi -i çerħ-i dü-tādan dād Ǿir feryād iki Baħt ile ĥarǾ ü veġādan dād Ǿir feryād iki żār ile aĥrāya çıķsaķ engeli eksik degil Uķdeli evķ ü afādan dād Ǿir feryād iki (78, 81) ūem İran hem de Osmanlı sahasında sevgilinin güzellik unsurlarının Ǿir araya getirildiği eserler kaleme alınmı tır. Aksoyak (2005: 10-11)Ş Ǿunlar arasında erefeddîn Râmî nin Fars iirinden derleyerek tertip ettiği Enîsü l-U âk (ś26/1423), KutǾüddîn Ahmed in Heves-nâme (ś91/14ś6), Muidî nin Miftâhu t-Te Ǿîh, ŪeliǾolulu Sürûrî'nin Bahrü lMa ârif inin (956/1540) Te Ǿîhât ü Mesâ il-i Enîsü l-U âk Beyânındadır Ǿa lığı altındaki Ǿölümünde sunulan terimler listesinin olduğunu, kimi iir meǿmualarında sadeǿe sevgilinin güzellik unsurlarının Ǿir araya getirildiği manzumelere de rastlandığını Ǿelirtmekte ve Ǿu terimler listesinin kullanıldığı eserler arasında Manastırlı Ŧelâl in ūüsn-i żûsuf unun adını anmaktadır. Nitekim Mâǿerâ-yı Mâh ta (9Ś5/156Ś-ś) yer alan güzellik listesi de Ûdî nin kendisinden saygıyla söz ettiği Manastırlı Ŧelâl in eserinden etkilenmi olaǾileǿeğini ya da Ǿu edeǾî muhitte Ǿöyle Ǿir modanın etkili olduğunu dü ündürmektedir (Kutlar 2005ŝ 4ś). erefeddîn Râmî nin (KaraǾey vd. 1994) ve diğerlerinin yazdığı Ǿu tür kitapların İran ve Osmanlı edeǾiyatlarında ta ınaǾilirliği sağlaması konusundaki değerlendirmeler için Ǿk. Atay 2003ŝ 20-22. Ayrıǿa sevgilinin güzellik unsurlarını ele alma geleneğinin olu umu, geli imi ve meǿmua alanındaki örnekleri için Ǿk. ŪürǾüz 2012: 38-43. 4 Söz konusu tarzın, Türkçe ilk mesnevî olan Kutadgu Bilig den Ǿa layarak daha çok Türk mesnevîǿilerinin rağǾet ettiği Ǿir özellik olduğu Ǿelirtilmi tir (Akar 1995ŝ 16ś, 1Ś0-1Ś1). Nitekim söz konusu anlayı ın divan iirinin soluğunun tükendiği Ǿelirtilen 19. yüzyıla ait küçük Ǿir metinde Ǿöyle yoğun Ǿir Ǿiçimde kullanılmasıŞ üstelik Ǿunun akıǿılığa ve anlamı peki tirmeye yaptığı olumlu katkı dikkat çekiǿidir. 3 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 508 Ūazelden sonra güzel sesli, remizleri Ǿilen, inleyen â ık ǾülǾülle kahramanın sohǾeti devam eder. OŞ Ǿir zamanlar Kays giǾi uzlet sahrasında, ülfetten azade, vah î hayvanlara dost olmu ; gece gündüz sevgilinin gamzesini, ka ını ve ona kavu mayı dü ledikçe aklını ve idrâkini kayǾetmi , sanki her yandan ǿanan geliyormu giǾi ǿandan feryat eden Ǿiridir. Sevgilinin, yanına gelmesi için â ığın talihli olması gerekir, o da zaten kendisinde yoktur. Çünkü ǾedǾaht dadısı â ığı, daha ǾeǾekken mihnetin zehirli sütüyle Ǿeslemi , Ǿe iğe koyup sardığında da sanki a k esiri olması için Ǿağlamı tırŝ ŧāye-i bed-Ǿaħt Ǿaŋa tā ıfl iken Emzirirmi įr-i zehr-āǾ-ı miĥen Ķoyıǿaķ gehvāre-i sįme teni arıǿaķ ķat ķat ķımā ile Ǿeni Ol zemān g yā Ǿeni Ǿend eylemi A ķ esįri olmaķ içün peylemi (92-94) İ te Ǿu nedenle âlemin gül Ǿahçesi kendisine zindan, gönlü de gamla virandır. Sevgili, hâki payı olsa da kendisini hatırlamak Ǿir yana, göz uǿuyla Ǿile ona Ǿakmadan geçer. ŧivane gönül de yolda onun Ǿıraktığı izde zinǿir sürür. Žavallı, uzun Ǿoylu i ve fidanına ne yaptığını da Ǿilmemektedir üstelik! Ağyarlar5, onun lutfunu toplarken gamlı â ıklar Ǿuna nasıl dayansın?  ık, ǿanını Ǿa ını o yolda feda ederken, visalden ayrı kalmaya layık mıdır? Onun zar zar ağlamasına Allah razı olur mu?  ığın durumunu vurgulamaya yönelik Ǿu soruların ardından air, 103. Ǿeyitte hitaǾı sevgiliye yöneltirŝ Ey nihāl-i ġonǿe-i Ǿāġ-ı emel Ź ey hümā-yı Ķāf-ı ĥüsn-i Ǿį-bedel Daha sonra ona, â ığın ahını Ǿu kadar almaması gerektiğini, kendisi giǾi Ǿir ay çehreliye Ǿakıp o kadehin mesti olursa saǾah ak am ah edip ağlayaǿağını hatırlatır. Ardından da a k aǿısının insana neler yapaǾileǿeğini, a k sırlarının nasıl anla ılaǾileǿeğini dillendiren bir gazel söylerŝ Etdirir a ķ ādemi rüsvā-yı eǾnā-yı zemān Kim gören derler ki olmu ķıpķızıl dįvānedir (110) Ūazelin son iki Ǿeyti rakiǾe dairdir. KiǾrinin fazlalığından ehl-i a ka nazar etmeyen ağyar, üstelik kendini Ǿeğenmi lik keyfi ile mestanedir. Aldanıp da rakiǾi ehl-i dil sanmamak gerekir, çünkü o âdem suretinde Ǿir Çingene dirŝ Aldanıp anma raķįǾi ehl-i dil ĥā ā NeǾįl reti ādemdir ammā sįreti Çingāne dir (115)  ık, Çingene yi de a ağıladığı maktadan sonra ǾülǾüle hikâyesini anlatmaya devam eder. A k ile inleyenin nasıl Ǿir felakette olduğuna, alçak dünyanın onu kendi hâline Ǿırakmadığına, hasretle sinesinde yeni yaralar açıldığına, kendini Ǿilmez duruma dü tüğüne değinir. Žalim feleğin elinden aman dileyerek hitaǾı ona yöneltir. Feleğin, kâmına eri memi â ığa ettiği kahrdan ve Ǿu hengâmenin ardının gelmediğinden yakınır. A k denizi ǿo an â ık, kendi varlığına söz geçiremez 5 99, 1ś1 ve 226. Ǿeyitlerde aġyār kelimesi çokluk eki getirilerek aġyārlar eklinde kullanılmı tır. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 509 olmu , üstelik durumu engelleme kudreti de kalmamı tır. Bu hâldeyken yarinin yanında olma arzusuyla yola dü er. Ayağı evkten yere Ǿasmamaktadır. Ževkten kendini kayǾetmi tir. żoldayken hayaller kurmaktadır. Žaten â ığın âdeti hülya, vasla dair gördüğü de hep rüyadır. ūer neyse... Allah ın lutfuyla â ıklarının yüzünü döndürdüğü yer olan sevgilinin kö kü, yani a k devlethanesi görünür. Bu yer â ıkların KâǾe si değil, mü takın yüzünün çevrildiği yerdir.  ık, Havernak benzeri otuz renkli yuvayı görünǿe üpheye dü üp sormaya ve yolu gözya ıyla sulamaya Ǿa lar. Bu sırada hayret denizlerine dalmı , gayrete gelmeye kudreti kalmamı tır. Seher ku una, Ǿaht ve kader Ǿen avareyi hâlden hâle koydu, daima ah çekmekten gayri ne yapayım, Ǿari yine bir gazel nazmedeyim diye seslenir. Bu Ǿa arılı geçi te vurguladığı süreklilik, gazelin redifi olan âh ile iir Ǿoyunǿa devam edeǿek ve dolayısıyla mütemadiyen âh eden â ığın sesi duyulaǿaktırŝ Derd-i hicr-i yār ile eǾ-tā-seĥer Ǿįdārım āh Baħt-ı nā-ferǿām elinden gün-be-gün Ǿįzārım āh Ūer NeǾįl iŋ s zi -i a ķından eylerseŋ su āl Ķıpķızıl dįvāne vü ĥasret-ke -i dil-dārım āh (137, 141) Çaresiz Ǿir hâlde Ǿir selam versin diye geǿe gündüz yolunu Ǿeklediği sevgilinin oradan geçen Ǿir kom usuna evin ziynetinin nerede olduğunu sorar. Kom u da Ǿiraz dü ündükten sonra öyle söylerŝ Dedi ey dil-beste-i ĥuǾǾ-ı efef Söyler isem eyleme zinhār esef (152) Ardından da â ık olduğunu anlayıpŞ Onun â ıkları sayısızdır, sana sıra mı gelir? Sen Ǿa ını arap kadehine vur. diye ona öğüt verir. Sorduğun ve a kının ate i ile yandığının etrafını â ıkları sarmı tır, üç Ǿe gün önǿe Ǿir aylığına Üsküdar a gitti. Orada kendine menfaati çok Ǿir i Ǿulmu . der. ūatta kendisinin de ǿivanı uğurladığını, onun her yanının Ǿendeleriyle dolu olduğunu ve selametle gittiğini Ǿelirtir.  ığa da git a k ate i ile yan tavsiyesinde Ǿulunur.  ık Ǿu sözü i itinǿe önǿe susar, sonra durmayıp yine ǿo ar. Umut çırası iyiǿe sönmü tür. Ayrılık ate iyle yanarak irtiǿalen söylediği yeni gazel de hikâyenin son kısmını anlamǿa Ǿütünler niteliktedirŝ Sįneden vu lat ümįdi ķa olunǿa lā-cerem Ŧey -i ġam dil-ħānede tā ĥa re dek mihmān olur Hem-be-zān -yı vi āl olduġunu Ǿir kez NeǾįl Ūörse ger aġyār ile ad-çāk olur giryān olur (166, 167) Sonra â ık, aǿaǾa geri gelmesi mümkün mü diye sorunǿa kom u, Kâr hâsıl edinǿe üphesiz döner. ǿevaǾını verir. Bu haǾeri i itinǿe kalǾine ve ölmü ǿanına yeniden ne e gelir. Ay yüzlü geri dönse, kendisi de ona kanlı gözya ıyla yüz suyu dökse, ağlamaktan gözünde fer kalmasa, hatta sevgili göz uǿuyla ona Ǿakmaya niyetlense, kalǾine efkat gelse dahi kimi dü manların Ǿunu engelleyeǿeğini hatırlayınǿa ne esi kısa sürer. Aslında ağyarın i i daima ma uku engellemek, yari sadeǿe kendine hasretmek ve ona göz kulak olmaktır. Bu mundarlar â ığın emellerini ve temiz ahvalini Ǿilseler Ǿile Allah tan korkmadan Ǿin türlü Ǿahaneyle sevgiliyi ona meyletmekten vazgeçirirler. Kavu ma ümidi ile Ǿitap ve uykusuz gezen, geǿe gündüz visal mümkün olur mu diye dü ünüp üzülen, rakiǾin engelleri aklına geldikçe i tiyakı çoğalan â ığın saǾrını ayrılık yağma eder. Artık, sevgilinin yüzünü göremeyeǿeğini kaǾullenir ve olmayaǿak arzuları gönlünden def etmek için de içkiye sarılır. Mest olup Ǿazen toprakta Ǿazen de o ay yüzlüyü görmek için eflâkte yatıp araǾın verdiği keyfiyetle sevgilinin güzelliğini övdüğü, maktaında da ona, te rifini umduğunu Ǿelirttiği efendim redifli Ǿir gazel söylerŝ Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 510 Te rįfiŋi dört gözle umar ħaste NeǾįl iŋ Ā ıķlara ser-māye-i devletsin efendim (196) Sıra sevgili Üsküdar a gidinǿe neler olduğunun nakline gelir. airin (â ık) anlattığına göre o, güne in kıskandığı sevgili Üsküdar a vardığında görenler arza nur indi sanıp seyrine çıkmı lar. ūalka hüsn-i edeple (güzel terǾiye, görgü) davranınǿa, insanlar Ǿenzerini görmediğimiz Ǿu güzel aǿaǾa żusuf mu diye dedikoduya Ǿa lamı . Etrafı KâǾe giǾi â ıkların matafı (tavaf edeǿeği yer) olmu . Parlak ay giǾi güzel olan sevgili, Ǿir müddet orada kalıp dinlendikten sonra İstanǾul tarafına diye ihti am vapuruna Ǿinmi . O vuslat mumu, derya üzerinde ǿemalini arz edinǿe Ǿu kez de sanki güne denize inmi . Kendisini görenler de Bu insan mı yoksa Ǿir sihir mi? diye dü ünmü ler. Onun güzelliğine Ǿakanın gözleri kama ırmı , sanılırmı ki melek ummanda olta vurur. żar, öylesine parlakmı ki güne ı ığını ondan alırmı . Sevgili, felek gemisine izz ü nazla çıkıp dağ servisi giǾi ihtizaz eyledikçe gemi tutmu tayfalar giǾi Mü terînin/mü terinin aklı Ǿa ından gitmi . Gemi, tayfa, olta vurmak, gemi tutmak giǾi denizle ilgili kavramlarla yapılan bu benzetmelerin yer aldığı Ǿeyitler mesnevînin dikkat çekiǿi kısımlarını olu turmaktadır: Kim olup vapur-süvār-ı iĥti ām S y-ı İstanǾul deyip ol Ǿedr-i tām Lįk deryā üzre ol em -i vi āl Eyleyinǿe gün giǾi ar -ı ǿemāl ūep demi ler Ǿaĥre inmi mi mihir Bu Ǿe er mi olmasın yāħud siĥir Ūöz ķama ır Ǿaķmaġa insānda an melek ol a urur ummānda Ke tį-i çerħe çıķıp Ǿā- izz ü nāz Eyledikçe ar ar-āsā ihtizāz Çün avā if mü terį Ǿį- aķl ü h Ūemi utmu giǾi hep mest ü ħam (203, 204, 205, 206, 208, 209) adlığın çokluğundan safa kayığıŞ sinesi a k ate i saçıp, Ǿa ı yarin arzusuyla zevkle dolup, i tiyak dumanı da â ığın ayrılık günündeki ahı giǾi göklere çıktıkça denizdeki dalgalara kar ı kormu . ükürler olsun ki sevgili i te Ǿöyle evk ve mutlulukla dolu Ǿir hâletle esenlikle geldi. Ben de te rifine Ǿir gazel yazdım, eksiklikleri olsa da mazurdur. diyen â ık, gazelinde geldi redifini terǿih eder. Bu terǿihiyse son Ǿeyitlerde anlattıklarını, özellikle sevgilinin te rifini anlamca güçlendirirŝ Müjde ol ġonǿe-leǾ ü ķāmet-i Ǿālā geldi Ķurre-i Ǿā ıra-i çe m-i müǿellā geldi Sürülüp le ker-i ġam sįneden olsun iħrāǿ Çün NeǾįl saġ ü esen āfet-i ra nā geldi (215, 219)  ık, her ne olursa olsun deyip eline kalemi aldığını ve yare taktim için mektup yazmaya Ǿa ladığını Ǿelirterek anlatımına devam eder. Söylediğine göre ilk satırından sonuna kadar okuyanı hayrete dü üren mektuǾunun her lafzının manası a ka, imlası ise vasla dairdir. Ūözya ıyla Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 511 imzaladığı nameyi yârin hak-i payına belki insaf eyler umuduyla hediye eylemi tir. Ama Ǿeklediğinin tam aksi olmu , mektuǾu gören sevgilinin huzuru kaçmı , ağyarı toplamı , infialinden yanakları kızarmı , nemli gözü hı ımla kan kesilmi . Arz-ı hâl, ûrâya getirilinǿe oradakiler â ık hakkında çok dedikodu yapmı ve her Ǿiri onu katle layık görüp yok etmek istemi . Niyeti sadeǿe kulluk olan â ığın meğerse sevgili nezdinde hiç haysiyeti yokmu . Küçüǿük Ǿir iltifat Ǿeklerken kâinatın aǿıyaǿağı Ǿir duruma dü mü . Ağyar o gonǿayaŞ Žatınız âlemin ruhu, ama o kim? Emredin kendisini iki parça edelim. Böyle name sunup size durumunu bildirmek onun haddi midir? Sen, güzellik ülkesinin gün doğusu, gönül Ǿurǿunun parlak ı ığı, güne isin. Bizlerse zerre... Ey parlak güne , onun ettiği Ǿu Ǿüyük halt nedir! diye güzelin zihnini yalan yanlı eylerler doldurup sonra da def olup yerlerine gitmi ler. SaǾa yeli de herkesin Ǿu maǿerayı öğrendiğini â ığa Ǿir Ǿir söyleyinǿe o da üzüntüsünden sahralara dü üp kendini zemmetmeye Ǿa lar. żârin Ǿulunduğu yere gitmeye de yüzü kalmamı tır. Ettiği i e pi man olup Kays giǾi inleye inleye Ǿir yerde kalamadan gezer durur. Sevgilinin affına mazhar olaǾilmek için kendini mahva meǿǾur kalır.  ıklara yadigâr olsun diye hâlini anlattığı gazele de nâme yazıp ifadesiyle sevgiliye yazdığı mektuptan söz ederek Ǿa lar. ūer Ǿeytinin ilk kelimesinin nâ heǿesi ile Ǿa layaǿak ekilde düzenlendiği Ǿu iirde dört erkek ismi geçmektedir. airin Ǿuradaki kimi ifadeleriŞ mesnevînin ǿinsellik ve maddî a kla ilgili olduğunu, dolayısıyla kimi Ǿeyitlerde geçen tasavvufî kavramlar nedeniyle hikâyeyi ilahî a kla ili kilendirerek okumanın zorlama olaǿağını göstermektedirŝ Nāfi ü Ĥamdį Ŧemāl eylediler ittifāķ ĠāliǾ-i dört ķa lıya vermege hep māl ü ǿān Nāķıl eder Ǿo Ǿulup ħānesin aġyārdan Eyledi Ǿir Ǿir Ǿaŋa Ǿöyleǿe Ǿas ü Ǿeyān Nā ire-i ehveti sönmeyiǿek çāresiz Beslemesin tekyede düzdü diye nā-gehān (248, 249, 250) Ardından a k sırrı konusunda Ǿir gazel daha söyleyen (259-265) air, sonra gel dinle Ǿa a gelen ahvâli diyerek yine ǾülǾüle seslenir. Ona daha önǿe a kından söz ettiğini hatırlatır. imdi de sevgiliye name gönderdiğini, anǿak etrafındaki gammazların mektuǾu alan ve Ǿundan ho lanmayan sevgiliyi kendisinden soğutmak için neler yaptıklarını anlatır. Ağyarın içinde sözleri Ǿir pul etmez bir iki de air vardır üstelik. Ūüzelin vuslatına gözleri aç Ǿirkaç Ǿozgunǿu, kendilerini airmi giǾi gösterip hem sevgilinin sırlarını öğrenmek hem de â ığın adını sanını dünyadan kaldırıp onu dillere destan eylemek için araya girip kötülemi ler. Amaçları Ǿu durumun Ǿa kalarına iǾret olması, â ığın da yârin adını Ǿir daha ağzına almaması, ömrü Ǿoyunǿa sevdiğine kavu amamasıymı . ūatta kendisini sevgilinin geçtiği yerde görseler tüfekliye vereǿeklermi . Üstelik halkın gittiği yerde Ǿile yürümesine razı değillermi . İçlerinden Ǿirinin gözleri öyle kızmı ki yoldan geçen Ǿirisini â ık sanıp zaǾıtaya vermi . Yoldan geçenler olaya ve adamdaki hiddete Ǿakarmı . İ anla ılınǿa utanıp sararıp solmu . İçinde Ǿulunduğu sıkıntılı durumu anlatan air, rakiǾi alaya aldığıŞ ūerkesi tezyįf eden lāf-ı kürük Ba lamı kendinde ıķ ıķ öksürük (283) Ǿeytiyle hikâyeye devam eder. ŧurumu görenlerin Ǿu kıskanǿa güldüğünü, onun herkese rezil olduğunu, ama Ǿu kindarın bunca rezalete rağmen sevgiliye renk vermeyip eteğine yüz sürerekŞ ŧü manını yendim, sonra Ǿirlikte zaptiyeye gidip onu hapse attırıp ǿanını yaktım. dediğini Ǿelirtir.  ık, olanları i itinǿe a ırdığını dile getirir ve Ǿöyle komik ahvali Ǿir gazelle anlatmaya geçer (291-29Ś). Bu gazeli de anlamǿa aktardığı son olaylarla ilgilidir. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 512 Ūazelin ardından â ığı ağyardan gelen erlerden a kın koruyaǿağının, ne kötülük yapılırsa yapılsın â ığın esef etmeyeǿeğinin anlatıldığı ve takiǾen de ağyarın kötü özelliklerinin sıralandığı Ǿeyitler gelir. Bunlarda ağyarın Allah tan korkmaması, fesadı, hilesi, kötülüğü giǾi özellikleri sıralanarak divan iirinin konuyla ilgili anlatım kalıpları tekrarlanır. Allah ın, â ığı ondan koruması dilenir.  ık Ǿöylelerinin kötülüklerine kar ı Rüstem giǾi alnını açıp gezmeli, dildara ahvalini arz edip ağyarın sinesine dağlar vurmalı, istirhamdan el çekmemeli, ihsandan ümit kesmemelidir. O hüma nazlansa da istiğna doruğunda uçsa da â ık niyaza devam etmelidir. Sonraki Ǿeyitler (315320), â ığın i inin ağlamak, ah etmek, sıkıntıya katlanmak, sevgilinin inǿitmesine sinesini siper etmek, yârin Ǿulunduğu yerde gezmek giǾi klasik iirin â ık ve dolayısıyla da sevgili anlayı ının aktarılmasından iǾarettir. A k derdine derman sevgiliden geldiğine göre â ık eziyetlere dayanmalı, Ǿir alay nadan, Ǿeyinsiz ve izansız için yese dü memeli, seǾatlı olup gayret edip onları yenmelidir. Çünkü Ǿunların â ıklığı arızîdir, sadakatleri de Ǿir iki günde Ǿiteǿektir. Sonunda o güne gerçeği anlayaǿaktır, ama Ǿehǿet ehri harap olduktan sonra 6. Nitekim â ığın dedikleri Ǿir Ǿir çıkar. Ağyar Ǿir iki yan çizmeye, Ǿazıları da sevgiliyi dı lamaya Ǿa lar.  ık, Onlarda gerçek a k yok, Ǿari a ka dair Ǿir gazel söyleyip Ǿa ımı alıp yârin mahalline gideyim. der ve yine konuyu Ǿütünleyen, Ǿu kez tasavvufî kavramlara da yer verdiği a k redifli Ǿir gazel söyler (331-337). O zekâ madeni sevgili, surete tapanlarda vefa olmadığını elǾette anlamı tır diyen â ığa göre Ǿin riǿa ile üftadesi olup, yoluna ǿan vermeye amade ki iler, ay yüzlünün hattı gelip (sakalı çıkıp) de güzellik güne ine zeval erdiğinde, o nazlı da eskisi giǾi (körpeymi giǾi) naz edinǿe, ǿan oynatan, sürekli a k ate i kaynatan, uğruna ǿanını malını veren, ağlayıp inleyen (sahte) â ıklar ortada görünmez olmu tur. ūepsi süratle Ǿa ını almı gitmi , Ǿa ka dilǾer Ǿulma sevdasına, eski sevgiliyi yakadan atıp da yenisine Ǿakma derdine dü mü tür. Aslında Ǿu, muglimlerin (oğlanǿı) daimî hâlidirŝ Ħa -ber-āver olıǿaķ ol meh-ǿemāl Mihr-i ĥüsne iriǿek vaķt-i zevāl żine nāz etmek diler ol nāzenįn Eski ĥāl üzre ķıyās eyler hemįn Ba ķa Ǿir dil-Ǿer ara dırmaķ içün Ħo ǿa her s yı ara dırmaķ içün żaķadan çün atılır yār-ı ķadįm żeŋisine Ǿaķalım Allāh kerįm Anlarıŋ ĥāli hemį e Ǿöyledir Muġlimātıŋ ādeti hep öyledir (340, 341, 346, 347, 348) Nitekim muglimlerin mesleği, önǿe â ıkmı giǾi güya ağlayarak Ǿir vah î ǿeylanı kendilerine Ǿağlayıp avlamak, sonunda ünsiyet kurdukları sevgiliyi mest edip ate leri geçinǿeye kadar onunla sarma dola yatmaktır. Bu alçak kavme lanet okuyan, Ǿeddua eden â ığınsa zikri ve fikri ǿanandır. Ba ka Ǿir sevdiği olduğuna dair söylentilerse anǿak iftiradır. Sevgilinin a kı daima gönlündedir. Çünkü yaradılı ı onunla hemdemdir. Bin tane haǾip yanında olsa da gözüne ondan Ǿa kası girmez. żar, hı ım ve gazap eylese de â ıklar için edep Ǿunu iltifat saymaktır. Nitekim Ǿendeye layık olan tazim etmek, kendini mahvedip teslim olmaktır. ūâsılı Ǿu yolun kuralı çoktur, NeǾîl Bey, Ǿurada Moğolların Bağdat ı ve Basra yı harap etmesinden sonra Arap halkının söylediği Ba de harâǾi lBasra eklindeki ve i i ten geçtikten sonra manasındaki deyimi deği tirerek kullanmı tır. 6 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 513 onu da anǿak Ǿu yola giren anlar. air, Sen hâlini arz et, lafı Ǿırak, maksadının dı ına çıkma. diye kendine kızdıktan sonra konuya uygun ĥa redifli yeni Ǿir gazeli nazım ipine çekerek sözlerini tamamlar (364-370).  ık/ air yine anlatmaya devam eder. Bir gün Ǿu inleyen, garip, a k ate i ile susuz, gömleği parça parça, ahı eflâke çıkmı , takati tak olmu , ǿiğeri külhan giǾi yanan, Ǿoyu Ǿüklüm Ǿüklüm, altı yön ( e ǿihât) kendisiyle hasǾıhâl eyleyen â ığa çevresindekilerŞ Bu ah ve feryadın ne zamana kadar süreǿek, yoksa Ǿunu âdet mi edindin? Oysa Allah yakında maksadını hâsıl edeǿek. derler. Onlara göre Ǿunǿa yıldır süren Ǿu hâli hangi viǿdan kaǾul eder? żarin, â ığına Ǿu kadar ǿevretmesi, naz etmesi mümkün müdür? Ūönlü ta da olsa â ığın kendisi uğruna çektikleri mutlaka sevgiliyi etkileyeǿektir. Sonra â ığın hâline aǿıyıpŞ Bunun lutfu adaleti yok mu? KalǾinde hiç mi merhamet yok? diye sorarlar. żaptığının yanlı olduğu uyarısında Ǿulunarak Ǿu kadar Ǿühtan edip de yârinden ayrı kalma tavsiyesinde Ǿulunurlar. Böyleǿe â ığın ikǾalinin zuhur edeǿeğini, mihnetinin sonunun sürur olaǿağını dü ünürler. Eskilerin neler çektiğini görüp kendini telef etmemesini, Allah tan umut kesmemesini, elem çekmemesini salık verip onu Allah seni maksadına eri tirir. diye teselli edip kendisinden niyâz-âmîz , selîs ve evk-engîz Ǿir gazel (398-404) söylemesini isterlerŝ Bir ġazel söyle niyāz-āmįz ola ūem selįs ü hem de evķ-engįz ola (397) Burada özellikle evk-engîz kelimesinin kullanılmasının dikkat çekiǿi olduğunu Ǿelirtmek gerekir. Çünkü Ǿu kelime, aynı zamanda SünǾülzâde ŹehǾî tarafından tahminen 1Śś91Ś9Ś yılları arasında yazılan Ǿir mesnevînin özel ismidir. Adı geçen eserde öne çıkan en Ǿelirgin özellikse mahallî söyleyi ve ǿinsel içeriktir (Sürelli 200Śŝ iii). Nitekim SünǾülzâde nin manzumesindeki7 söz konusu nitelikleri ūiǿr ü Źisâl in de ta ıması NeǾîl in de Ǿu kelimeyi tesadüfen kullanmadığının i aretidir. TakiǾen hâlini kimsenin Ǿilmediğini, onu erh edeǿeğini söyleyen â ık, anlatmaya önǿe yârini överek Ǿa lar. Mesnevînin Ǿa larında8 sevgilinin hüsn ü ân ını Ǿeyan eylediğini, imdi de tarzını tavrını anlataǿağını Ǿelirtir. Onun fesinden Ǿa layarak giysilerini, yürüyü ünü, konu masını, davranı ını, görünü ünü tasvir eder9 (407-41Ś). İ , Ǿu pek nazik sevgilinin â ığa neler yaptığının anlatımına gelinǿe de kalem i te Ǿunları yazmaktan aǿizdir derŝ Kimseler etmez aŋa azv-i ħafā Çünki pek nāzük revi li ol hümā Ūösteri i kimse inǿitmez giǾi Lu fa dā ir açılır ġonǿe leǾi Sürelli (200Śŝ iii)Ş SünǾülzâde ŹehǾî nin evkengîz de ilk kez ǿinsellik nesnesi ni Ǿir mesnevîde tartı ma konusu durumuna ta ıdığınıŞ İstanǾul un gündelik ya amı içinde ehrin Ǿazen semtlerini Ǿazen de tanınmı sakinlerini konu edinip kadınların mı yoksa oğlanların mı ǿinsellik nesnesi olarak daha uygun olduğunu iki kurgusal karakter üzerinden tartı tığını ve Ǿu eserle hem münazara hem de ehrengiz geleneğine anlatım ve muhteva Ǿakımından Ǿirçok yenilik getirdiğini Ǿelirtir. 8 59-66. Ǿeyitler arasında. 9 Sevgilinin güzelliğine ili kin Ǿenzetme unsurlarını içeren/derleyen eserlerde (Ǿk. dipnot 4) önǿeleri onun sadeǿe fiziksel özellikleri ve uzuvları üzerinde durulmu tur. Anǿak zamanla Ǿu tür meǿmualara alınan konuyla ilgili Ǿeyitlerin seçiminde kimi farklılıklar ortaya çıkmı tır. Nitekim önǿeki metinlerde sevgili Ǿir put giǾi ele alınıp sadeǿe fizikî güzelliği üzerinde durulurken, daha sonra Ǿazı meǿmualarda Ǿu puta sanki nazıyla, i vesiyle, nezaketiyle, â ığına ǿevr ü ǿefasıyla insanî bir ruh üflenmi giǾi Ǿir durum Ǿelirmi tir (ŪürǾüz 2010ŝ 255). Benzeri Ǿiçimde NeǾîl in de ūiǿr ü Źisâl de sevgiliyi hem Ǿedeni hem de ruhuyla Ǿir Ǿütün hâlinde anlattığı, dolayısıyla gelenektekteki deği imleri izlediği görülmektedir. 7 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 514 Ūel Ǿaŋa or ne zehirler yutduġum ŧe t ü aĥrālarda mesken utduġum Ne sitemler ne ǿefālar ne elem Hepsini taĥrįre āǿizdir ķalem (416-419) Sonra deli divane â ıkŞ o nahif Ǿedenin ta tan sert olduğunu, kötü ağyarla diz dize yalnız kaldığını, Ǿunların Ǿir kısmını zavallı gözlerinin gördüğünü, Ǿir kısmını da kulaklarının duyduğunu aktarır ve çareyi yine meyhaneye gitmekte Ǿulur. Sevgilinin dudağını anıp aklı Ǿa ından gidene kadar da içer. Sevgili Üsküdar dan geleli yuvasını Ǿo koymu , Ǿu kez de Ǿa ka Ǿir menzilde vatan tutmu tur. Bir koǿakarı durumu â ığa söyler. O da żuva ǾülǾülsüzse de Ǿari yarin meskeniyle gönlümü eyleyeyim. der. Sonra ŧaha önǿe ağyarın Ǿir kısmının gittiğine, Ǿir kısmının Ǿa kasını Ǿulduğuna, sadeǿe Ǿir iki gayretke in kaldığına değindiğini belirtir. ŧü ünǿesine göre onlardan da yakında iz kalmayaǿaktır. Bu esnada her zorluğun netiǿesinin kolaylık olduğu, zorlu a k yolunda mutlu sona yakla ıldığı, o melek hasletli sevgiliden umudunu kesmemesi gerektiği â ığa hatırlatılarak Bahar eyyamı, gül vakti öpüp kuǿaklama zamanıdır, öyleyse Ǿir gazel söyle. denerek kendisinden bir gazel istenir. Ancak Ǿuradaki gazel sayısı Ǿir değil ikidir (438-446; 447453).  ık, olur redifli ilk gazelinin maktaında gönül gemisini tehlikeli dalgalardan kurtarmanın çaresini, kendini dergâh-ı Monlâ ya teslim etmekte bulur: Eyle teslįm kendiŋi dergāh-ı Monlā ya NeǾįl Fülk-i dil mevc-i ħa ardan reh-rev-i temkįn olur (446) air/ ık, Allah a yakarmaya Ǿa ladığı 454. Ǿeyitten sonra sevgilinin eziyetine tahammül ettiğini, ama ağyara katlanmanın güç, Ǿunun her gününün, her saatinin Ǿa ka Ǿir ölüm olduğunu Ǿelirtip Allah tan güzelin kalǾine insaf vermesini diler. ūâini anlatmaya ve Ǿeklentilerini sıralamaya devam eder. Sevgilinin mihnetini çekmi tir, fakat rakiǾin sıkletine tahammülü kalmamı tır. Sevgilinin göz uǿuyla Ǿakmasına Ǿile razıdır. Çok zayıflamı tır. ūerkes ona aǿımaktadır. Tek derdi o ǿivanın Ǿir gün kendisine ram olması, Sen de Ǿana â ıkmı sın, yolumda ǿanını feda eylemi sin. demesidir. MektuǾunun eline geçtiğini, meǿlistekilerin Bazı tuhaf Ǿeyitleri var. dediklerini, arz-ı hâlinin ehl-i meǿlisi üzdüğünü, onların kendisi hakkında MektuǾun içinde yakı ıksız sözler var. Böyle ki iye iltifat gerekmez. Biz onu Ǿiliriz eski maldır. Kendinde görünen Ǿa ka hâldir. Bu haǾise yüz verme. Al yanağına el uzatır. ūem, muhabbet ehrinden geçmeyen akılsız a ktan anlar mı? A k davası etse de Ǿo unadır, çünkü arapla aludedir. dediklerini söylemesidir. Meǿlistekilerin o fesahat ǾülǾülü, o güzellik Ǿahçesinin sümǾülüne Üstelik Ǿizler varken sana yaǾanǿı Ǿir müptela fazla. dedikleri için kendinin, â ığa meyledeǿekken etmediğini, ağyar Ǿin dereden su getirip karınǿa giǾi etrafını alıp engelleyinǿe kavu amadıklarını Ǿelirtmesidir. Böyleǿe lutfedip Ǿeni sevindirse, akranım içinde yüǿeltse, dostlarım arasında imtiyaz Ǿulsam. Arada eteğine yüz sürsem. Bu kadar ihsanına razıyım. Ağyarın münafıklığı Ǿo a gitsin, nifak pazarına kesat ersin diye dü ünǿelere dalan â ık, Ǿa açıp ağlar ve Mevlam sen Ǿu âǿize yardım et. O selvi Ǿoylunun kalǾini yumu at. ūayalim üzere göz uǿuyla Ǿaksın yeter. diye dua eder. Anlattıklarına uygun olarak söylediği İlâhî redifli yakarı gazeliyle (488-494 ) de aczini itiraf eder: Bir saħt-dile oldu göŋül vālih ü ĥayrān Çekmekden anıŋ ǿevrini Ǿįzārım İlāhį Sen ķalǾine ver merĥamet ol serv-i ħırāmıŋ Fā oldu Ǿütün āleme esrārım İlāhį (489, 490) Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 515  ık/ airŞ a kını her türlü ispat edeǿeğini, a k kendisini mahvetse de a ktan vazgeçmeyeǿeğini, Ǿa ka güzellere Ǿakmayaǿağını anlattığı Ǿeyitlerle hikâyesini sürdürür. Nasıl Ǿir â ık olduğunu, katlandığı sıkıntıları ve sadakatini aktardığı bu beyitlerde de rakipten ve feryadını dinlemeyen sevgiliden ikâyetini dillendirmeyi yine ihmal etmez. A k araǾı ile mesttir. Bu seǾeple köhne kadeh elinden dü memektedir. Kalp aynası saf, gömleği zan çamurundan arınmı , nefsine kul olmayan riyasız Ǿir â ıktır. Kıyamete kadar onu seveǿektir. Ba ka kapıya Ǿağlanmayaǿaktır. Allah a a kını zail etmesi için değil de artırması için yakarır. Eziyet gördükçe muhaǾǾeti artmakta, eksilmemektedir. Çektiği Ǿunǿa sıkıntıya rağmen yine de ǿanandan ümit kesmeyecek, eteğinden el çekmeyeǿektir. Ettiği Ǿu kahırla niyeti Ǿelki de imtihandır diye dü ünmektedir. ūâsılı  ık saǾretmelidir. der ve konuya uygun Ǿir gazel (526-532) söyler. A ka a ina olduğundan Ǿeri ǿihan gözünde değildir. Felekten de inǿinmi tir. Onun adını Ǿile yâd eylemek istememekte, gönül sahiplerine merhameti olmadığını Ǿilmektedir. Kötüler hep ikâyet etmededir. Oysa divan da ortadadır selefin eserleri de. Felekten ikâyet konulu Ǿu Ǿeyitlerin sonunda air, Sözü uzatma, Ǿir gazelle dü ünǿeni sonlandır. der ve yine gazele (55ś-564) Ǿa lar. Ūazel, diğerlerinde olduğu giǾi önǿesinde anlattığı konuya uygun Ǿiçimde, ettiği ahların sevgiliye hiç etki etmediği ile Ǿa layan ve hâlinden ikâyetle devam eden Ǿeytilerden iǾarettir. Mesnevînin 576. beytiyle Ǿa layan ūayâl-i ŧil Ǿa lıklı manzumenin, konu Ǿütünlüğüne dikkat edilirse, muhtemelen metnin 564 ile 565. beyitleri arasında yer alması gerektiğini dü ünmekteyiz. Nitekim söz konusu Ǿeyitlerde ǿivana duyduğu a k denizi ǿo unǿa gönlünde tahammül kalmayan â ık, onun Ǿulunduğu yere yöneldiğini anlatmaktadır. O güzel ay parçası Ǿeni hülya hazinesine malik eyledi diye hevesle yola çıkmı ve sağa sola Ǿakmaksızın vuslat tekkesine ku giǾi uçmu tur. ŧergâha ula ınǿa dünya gözüne kapkara olmu tur. Çünkü o ay yüzlü orada da yoktur. ūer tarafı arar. Bir kö ede ağlayıp inlerken Ǿu kez de gönlü; hilekâr Ǿahtı ve uygunsuz talihiyle arǾedeye Ǿa layınǿa  ığa edilen bu eziyetler yetmedi mi? Ehl-i dilden alınaǿak intikam Ǿitmedi mi? żoksa Ǿunlar vaktiyle senin ǿanını yakıp sonra geçip zevkine mi Ǿaktılar? diye sorar. Biz, Ǿir avuç â ık rindiz, saǾah ak am meyhanenin ziyaretçisiyiz. Felek! Bizimle bu kadar kavga etme, sonra veǾali Ǿoynuna olur. Bize Ǿir gül-i ranayı çok görme, sana minnetimiz, senden lutuf istediğimiz de yok. der. ūâsılı o gün â ığa haram olur. Çünkü nazik yürüyü lü yar aralarında değildir. Ūamı Ǿade def eder, kadehler de Ǿuna amadedir. der. Ardından Ǿir geǿe yâre kavu tuğunu, onun dudağını öptüğünü, Ǿöyle Ǿirçok zevk ederken seher yıldızı göründü diye gözünü açtığını, sevgilinin yanında Ǿulunmadığını gördüğünü, kavu maya ili kin sıraladıklarınınsa rüya olduğunu anladığını Ǿelirtirŝ Bir de göz açdım ki meger ħˇāǾ imi Benle felek etdigi meh-tāǾ imi ŧört yanıma Ǿaķdım o nev-reste yoķ ħ-ı ǿefā-pį e o dil-Ǿeste yoķ (596-597) ŧertle meǿalsiz yanarken Ǿir hâl ehli, â ığın yanına gelir. ūatırını ho edip gönlünü alır. MatlaǾ yoluna yönelip ferah ve zevkle yola koyulurlar. żüǿe maksada varıp rüyanın anlamına ula ırlar. Bir de Ǿakar ki sevgili ǿanan ǿilve etmekte. Bayılıp kalır. ūayretle durup dalar. Ardından sevgilinin yanağını, güzelliğini, tatlı dilini, kolunu, gerdanını, Ǿoyunu tasvir eden air, Allah seni nazardan esirgesin, NeǾîl in hayır duası Ǿu. diyerek sözü sonlandırır (610). Elimizdeki nüshaya göre 565. Ǿeyitle Ǿa layan kısım, yukarıda da değindiğimiz giǾi, Ǿüyük ihtimalle manzumenin sonunu olu turmaktadır. air, Ǿu Ǿeyitlerde yeni Ǿir eser kaleme aldığını, Ǿununla kendi hâlini erh ettiğini, amaǿının hüner iǾraz etmek olmadığını, kendisinde kabiliyet yoksa da aǿzini Ǿildirdiğini, a ktan deli divane olup a k yoluna ǿanı Ǿa ı feda eylediğini Ǿelirtir. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 516 Bir dostunun zorlamasıyla yazıp adını ūiǿr ü Źisâl koyduğu muhtasarda/defterde çekilen sıkıntıları yazdığına değinir. NeǾîlŞ ehl-i dile kaderin hükmünün neler yaptığına, Ǿir dilǾerin saçına Ǿağlayıp inlettiğine, âlem döndükçe Ǿatan ems ve kamer giǾi a k tekkesine dervi olup maksadına seyr ü sefer etmesi gerektiğine, a k kadehini tatmayanın ham ve haǾersiz olduğuna i aret ederek ūiǿr ü Źisâl i sonlandırırŝ Ŧām-ı a ķı atmayan nā-puħtedir Bį-ħaǾerdir Ǿį-ħaǾerdir Ǿį-ħaǾer Źer netįǿe maķ ad ü dil-ħˇāhıŋa Ri te-i na ma çekip mi l-i güher (574-575) IV. Sonuç 19. yüzyılda yeti mi divan airlerinden NeǾîl mahlasıyla iirler yazan Mehmed NeǾîl Bey, 1258/1842-3 de İstanǾul da doğmu tur. O, üst düzey devlet görevlerinde Ǿulunmu Ǿir aileye mensup olan erîfe Sâmiye ūanım ile MüneǿǿimǾa ı Osmân Sâ iǾ Efendi nin oğludur. NeǾîl Bey in Ǿüyük dedesi Źakanüvis ūalîl Nûrî Bey, dedesi ūâfız Mehmed NeǾîl Bey, teyzesi eref ūanım ve kız karde i ūadîǿe Nakiyye ūanım da airdir. BaǾası ise tıp ve ǿoğrafya konulu eserler kaleme almı tır. NeǾîl, eğitimini tamamladıktan sonra çe itli devlet memuriyetlerinde Ǿulunmu tur. Son görevi Ayvaǿık mukâvelât muharrirliği (noterlik) dir. Mevlevîliğe intisap eden air, żenikapı Mevlevîhânesi eyhi Osmân Selâhaddîn ŧede den sikke giymi ve Ǿu dergâhta ney öğrenmi tir. żakınlarının söylediğine göre taǾiaten müstağnî, zevke i rete dü kün, uh ve zarif Ǿiridir. Son görev yeri olan Ayvaǿık ta Ramazan 130Ś/Nisan-Mayıs 1ś90 de 49 ya ında vefat etmi tir. NeǾîl in eserlerine gelinǿe. Kaynaklarda Ǿazı iirlerinin, vefatından sonra Külliyât-ı Mîr NeǾîl ismiyle Ǿir araya getirildiğine, 2Ś93 Ǿeyitlik Ǿu ŧîvân (Külliyât-ı Mîr NeǾîl) da 1 tevhid, 1 naat, ūiǿr ü Źisâl Ǿa lıklı Ǿir manzume ile karı ık hâlde 40 gazel, 2 mersiye, kısmen hiǿiv ve hezelden olu an 44 terǿi, tahmis ve Ǿenzeri Ǿa ka 16 manzume, 30 tarih, 11 arkı, 3Ś kıta ve 12 müfredin ǾulunduğunaŞ ayrıǿa Ǿa ı ve sonu eksik Ǿir Meǿmû a sında ise gençken kaleme aldığı 51 gazel, 23 terkiǾ ve manzume, 22 kıta, 14 arkı, Ś4 tarih, 51 Ǿeyit ve matlaın yer aldığına değinilmi tir. Anǿak sözü edilen Ǿu eserlerin kütüphanelerde nüshası mevǿut değildir. airin sadece Külliyât ının içinde yer aldığı Ǿelirtilen ūiǿr ü Źisâl adlı mesnevîsi günümüze ula mı tır. 1299/1881-2 da tamamlanan Ǿu manzume Ǿir ǿivana duyulan a k konusunda yazılmı â ıkâne Ǿir sergüze ttir. Bugünkü Ǿilgilerimize göre ūiǿr ü Źisâl in 1320 (1902-3) istinsah tarihli tek nüshası Türk ŧil Kurumu Kütüphanesi A/91 de ūiǿr ü Źisâl Meǿmû ası Ǿa lığıyla air ūâfız Mehmed NeǾîl Bey adına kayıtlıdır. 610 Ǿeyit ve Ś Ǿendlik Ǿir tahmisten meydana gelen metnin 466 beyti mesnevî, 144 Ǿeyti ise gazel nazım ekliyle kaleme alınmı tır. Eserdeki toplam gazel sayısı 20 dir. airin akraǾası ūammâmîoğlu İhsân Bey in verdiği Ǿilgiye istinaden manzumenin sonundaki tahmisin mesnevînin parçası olmadığı, konu Ǿütünlüğünü ve mesnevînin planını göz önüne alarak da ūayâl-i ŧil Ǿa lıklı kısmın muhtemelen eserin 564. ile 565. Ǿeyitleri arasında Ǿulunması gerektiği, dolayısıyla eldeki nüshanın ya kopya edilen metinden ya da müstensihten kaynaklanan Ǿir hata ta ıdığı ileri sürüleǾilir. ūiǿr ü Źisâl, klasik mesnevîlerde olduğu giǾi üç Ǿölümden olu maktadır. Ūeleneksel plana uygun olarak dinî iirlerle seǾeǾ-i nazmın yer aldığı giri Ǿölümünden asıl konuya geçi Ǿir gazelle sağlanmı tır. Sergüze tini anlatırken mesnevî nazım eklini terǿih eden air, anlatıdaki akı ı gazellerle sağlamı tır. Nitekim kurgu Ǿağlamında ustaǿa yapılan geçi lerle devamında söylenen akıǿı ve anlamǿa önǿesinde anlatılan hikâyeyi Ǿütünleyen gazeller metnin en Ǿa arılı kısmlarını Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 517 olu turmaktadır. NeǾîl in gazelleri, zaman zaman dikkat çekiǿi ve ilginç Ǿenzetmelere yer verilse de genellikle alı ılagelmi Ǿenzetmelerin Ǿa arıyla tekrarlandığı, yanı sıra aruzun iyi kullanıldığı, akıǿı Ǿir üsluǾun ön planda olduğu iirler niteliğindedir. ūiǿr ü Źisâl airin, â ığın ağzından ǾülǾüle anlattığı kendi a k hikâyesi, yani â ıkâne sergüze tidir. Bu sergüze tin aslî kahramanları â ıkla sevgilidir. Olayların geli mesini ve Ǿelli Ǿir yöne gitmesini sağlayan yönlendiriǿi kahraman ise ağyardır. ūikâye okura nakledilirken, airle aslî kahramanlardan â ık denen ki inin kimliği Ǿirle mi , Ǿöyleǿe olaylar Ǿüyük ölçüde özne anlatıǿının (Ǿen anlatıǿı) ağzından aktarılmı tır. Bu terǿih de metinde anlatıǿının hâkimiyetinde Ǿir Ǿakı açısının ortaya çıkmasına neden olmu tur. Anlatıǿının gözlemǿi konumunda olduğu ve seyrettiklerini aktardığı Ǿeyitler mevǿutsa da Ǿunların sayısı diğerine kıyasla azdır. Bir ǿivana duyulan maddî a kın anlatıldığı mesnevîde dergâh, hankâh, tekye, ehl-i dil, ehl-i hâl, ehl-i kemâl, sırr-ı ledün, ǿây-ı vahdet, mir ât-i kalb, kayd-ı hestî, Ǿihâr-ı hayrete dalmak, kalǾin mevrid-i ilhâm-ı ūak olması vǾ. kavramların kullanılması hikâyenin tasavvufî nitelikli olduğunu göstermek için yeterli değildir. airin, özellikle evk-engîz kelimesine yer vererek olu turduğu ǿinsel içerikli Ǿir mesnevî olan evk-engîz çağrı ımı da Ǿunu güçlendirmektedir. NeǾîl Bey in iirlerinin Ǿüyük kısmı elimizde bulunmadığı için edeǾî ki iliğine ili kin yapılaǿak Ǿir değerlendirme sadeǿe ūiǿr ü Źisâl inden hareketle söyleneǿeklerle sınırlıdır. ŧolayısıyla Ǿuna istinaden onun; mahallî unsurlara yer vermekle birlikte Farsça tamlamaları sıkça kullanarak çok da sade sayılamayaǿak Ǿir dille iirler yazdığını, gazellerinin â ıkâne ve rindâne nitelik ta ıdığını, özgün Ǿir air olmaktan ziyade divan iirinin aynı tarzdaki örneklerini Ǿa arıyla tekrarlama düzeyinde kaldığını Ǿelirtmek mümkündür. NeǾîl den günümüze sadeǿe mesnevîsinin Ǿir kopyasının ula ması ise kendisinin air kimliği ile ön plana çıkan etkili Ǿir sanatçı olmadığını göstermektedir. V. Metin [1b] ūİŦR Ü Źİ ĀL10 žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 1. Ĥamde lāyıķdır ǿenāǾ-ı kiǾriyā Lu funa yoķdur anıŋ çün intihā 2. ūep ġarįķ-i Ǿaĥr-i iĥsānı ǿihān ükrüne āķat getirmez ins ü ǿān 3. Źaĥ ü ayr ü hem ǿemādāt ü Ǿe er ŧurmayıp ħallāķına tesǾįĥ eder 4. Birligin i Ǿāt eder her ānda Lā- erįk olduġunu devrānda ūİŦR Ü Źİ ĀLŝ ūİŦR žÜ] Źİ ĀL MEŦM ASI. Metnin çevriyazısı yapılırken Türkçe ekler ve kelimeler mümkün olaǾildiğinǿe günümüz Türkçesine yakla tırılarak okunmu , ünsüzlerde ve yanlı lık/eksiklik olduğu dü ünülen yerlerde yapılan deği iklikler dipnotta gösterilmi tir. Źezin gereği yapılan eklemeler metne ž] içinde eklenmi , doğru okunduğundan emin olunmayan kelimelerin yanına soru i areti konmu tur. 10 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 518 5. Ķıldı kerremnā11 ile insānı Ĥaķ Ŧümle e yādan mükerrem lu fa Ǿaķ 6. A ķ-ı Aĥmed ħilķat-i Ādem ile Belki tev em ǿümle-i ālem ile Ś. Ĥā ılı a ķdır vüǿ d-ı kā ināt Olmasa a ķ olmaz idi mümkināt ś. Ķays ü Ferhād ıŋ ķuru Ǿir nāmı var Mest ü medh uŋ elinde ǿāmı var 9. Āleme eyle na ar diķķat ile ŧįde-i Ĥaķ-Ǿįnį-i iǾret ile 10. ūer Ǿir ħalķıŋ Ǿir ey e meyli ayān12 Kimižsi] māl ā ıķıdır kimi ǿān 11. Ādemiyyetde utam derseŋ maķām A ķa ķul ol a ķa ķul ol ve s-selām Münâǿât žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 12. żaķma yā RaǾ āte -i hiǿrānıŋa Lāyıķ eyle afvıŋa iĥsānıŋa 13. Nārıŋı n r eyle ĥaķķımda Ǿenim Ūörmesin d zaħ a āǾın Ǿu tenim 14. āt-ı pākiŋ a ķına dil- ād ķıl u yıķıķ ķalǾim Ǿenim āǾād ķıl 15. Çekmeyim ferdā ĥaǿālet ey Ħudā Nā il-i vu lat olam r z-ı ǿezā [2a] Na t žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 16. Faħr-i ālem Ǿā i -i įǿāddır Çünki meǾde hem daħi mį āddır 1Ś. āt-ı pākidir res lü l- ālemįn Ķāmı -ı küfr ü efį -i müǿrimįn And olsun ki, Ǿiz insanoğullarını erefli kıldık, onların denizde ve karada gezmesini sağladık, temiz eylerle onları rızıklandırdık, yarattıklarımızın pek çoğundan üstün kıldık. ( Kur ân-ı Kerîm, İsrâ Suresi 1Ś/Ś0). 12 Birinǿi mısrada vezin Ǿozuktur. 11 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 519 1ś. ŧāħil-i ħalvet-serāy-ı Ĥaķ dır o Muķtedā-yı enǾiyā-yı Ĥaķ dır o 19. er i Ǿāķįdir ilā-yevmi t-tenād İnķıyād et inķıyād et inķıyād 20. Āl ü evlāda maĥaǾǾet eyle gel Źarsa dįniŋ eyleme leǿǿ ü ǿedel 21. Çār-yārdur dįn-i erkān-ı ķavįm Bunlara lāzım maĥaǾǾet an- amįm 22. Sellim all alā-Ǿedri d-düǿā Ālihi evlādihi ve l-iķtidā Na t-ı ŧįger žmefā įlün mefā įlün mefā įlün mefā įlün] 23. Çerāġ-ı a ķı sįnemde uyandır yā Res la llāh ūevā vü nefs-i13 mel nu utandır yā Res la llāh 24. Bozup çün levĥ-i ħā ırdan nuķ -ı ĥuǾǾ-ı dünyāyı Ser-ā-pā a ķ-ı ātıŋa Ǿoyandır yā Res la llāh 25. Çekem tā le ker-i nefse aǾāĥ-ı ĥa re dek lu f et Miyāna seyf-i Ǿurhānıŋ ķu andır yā Res la llāh 26. żanarken ǿān ü dil nār-ı hüǿ m-ı hevl-i maĥ erle arāǾ-ı ǿām-ı Kev er le sulandır yā Res la llāh 2Ś. NeǾįl i etme ermende eyā te rįf-i erselnāk14 Źüǿ dun afv ü ġufrāna Ǿulandır yā Res la llāh Sebeb-i Na m žfe ilātün fe ilātün fe ilün] 2ś. Ba la ey maĥrem-i rāz-ı ħāme Sebeb-i ketb-i peyām ü nāme 29. Kendi ĥālimle aǾāĥ žü] aħ ām Ūeçirirken niǿe dem ħo eyyām 30. Ħurrem ü ād idi göŋlüm her Ǿār Birdi yanımda Ǿenim yād ile yār 13 nefs-i: nefsi. Ey Muhammed! Biz seni anǿak âlemlere rahmet olarak gönderdik ( Kur ân-ı Kerîm, EnǾiyâ Suresi 21/10Ś). Ey Muhammed! ŧoğrusu seni ahid, müjdeǿi ve uyarıǿı olarak gönderdik ( Kur ân-ı Kerîm, Fetih Suresi 48/8). 14 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 520 31. evķe dā irdi olan güftārım N -ı ahǾā idi hep efkārım 32. Ġam-ı ālem ne imi Ǿilmez idim E k-i ġamla gözümü silmez idim 33. A ķa dā ir süħen olsa ammā ŧilde Ǿir ĥālet olurdu peydā [2b] 34. Źar imi Ǿende meger a ķdan e er Bunu Ǿilmezdim eyā murġ-ı seĥer 35. Gel seni kendime hem-dem edeyim Rāz-ı pinhānıma maĥrem edeyim 36. Ben giǾi sen daħi Ǿir ā ıķsıŋ uǾĥa dek nāle-ke -i15 ādıķsıŋ 3Ś. Bir gülüŋ Ǿendesisin16 Ǿį-çāre Ķul olursuŋ niçe yüz Ǿiŋ ħāra 3ś. Āh eder nāle eder aġlarsıŋ żüregiŋ a ķ ile hem daġlarsıŋ 39. żine raĥm etmez o verd-i ra nā Çāk çāk olsa vüǿ duŋ ĥālā 40. Ben daħi dü düm o17 ĥāle nā-gāh Raĥm ede ĥālimize RaǾǾ-i İlāh 41. Kime fā eyleyim esrār-ı dili A ķ ile olmu idim hem deli 42. Tā seĥer neyle kim eyler nāle Kim Ǿaķar Ǿende olan Ǿu ĥāle 43. Ehl-i ĥāli yine hem-ĥāl Ǿilir Revġan ü peyniri Ǿaķķāl bilir 44. O seǾeǾden seni ey ǾülǾül-i ǿān Maĥrem etdim edelim āh ü fiġān 45. Ŧ a geldikçe alıp deste ķalem Ĥālimi eyler idim eǾt ü raķam ke -iŝ ke i. Ǿendesisinŝ Ǿendesisiŋ. 17 o: ol. 15 16 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 521 46. Bilirim sehv ü ħa āsı çoķdur Laf -ı meǿn na ri āyet yoķdur 4Ś. eyn etmem o ǿihetden a lā Baķalar sehve gür h-ı urefā 4ś. Küremā dergehidir kehf-i emān Afv olur ǿürm ü ħa ā dāħil olan 49. żeter artıķ Ǿu ķadar Ǿas -ı maķāl Eyle maķ da ür neyse me āl Ġazel žmefā įlün mefā įlün mefā įlün mefā įlün] 50. Źezān etmez nesįm-i uǾĥ-ı vu lat k y-ı dil-berden Ne yapsaķ n eylesek Ǿilmem ǿefā-yı çerħ-i çenǾerden 51. Ūüler gül ǾülǾül aġlar Ǿöyledir āyįn-i dįrįne afā yoķ ĥā ılı ā ıķa dehr-i sifle-perverden [3a] 52. Ūözümden gitmiyor em -i ǿemāliŋ ey perį-çehre Ūel ey n r-ı Ǿa ar ķaçma esįr-i renc-pisterden 53. Ĥarįm-i mey-kede Ǿir ħo maĥaldir rind-i nā- āda Erer çün na ra-i u āķ ımāħ-ı ǿāna sāġardan 54. ıķı dırmı o naħl-i i veyi ser-mest edip aġyār Ararken aġzını aldım ħaǾer ol māh-ı enverden 55. Kime ar eyleyim ĥāl-i melālet-Ǿaħ ımı ey dil ikāyet Ǿaħt-ı kemterden ikāyet Ǿaħt-ı kemterden 56. Seniŋ ger girmese e ārıŋa zehr-i firāķ el-ĥaķ NeǾįlā na m-ı įrįniŋ ele dir įr ü ekkerden Me nevį žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 5Ś. AndelįǾ-i ār feryādım i it Ķı a-i dil-s z-ı nā- ādım i it 5ś. Bir mehiŋ ā üftesi oldu göŋül Āte -i a ķı ile doldu göŋül 59. Tār-ı zülfü eǾgeh-i18 üftādegān Ħāl-i anǾer-fāmıdır nükhet-fe ān 18 eǾgeh-iŝ eǾeke-i. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 522 60. EǾruvānı ķavs-i ķudretden Ǿedel Mi li yoķdur ĥā ılı Ǿālā güzel 61. Ġamzesidir tįr-i ser-tįz-i ķa ā Ŧāna i ler durmayıp uǾĥ ü mesā 62. Çe m-i maħm ru nigāh-endāz-ı evķ ūer nigāhı ā ıķa Ǿiŋ dürlü evķ 63. Ruħları yanında gül gül ķızarır erm ile zerrįn- ıfat geh ararır 64. LeǾlerinden reng alır yāķ tlar Ĥüsnüne19 ĥ rān daħi meǾh tlar 65. Çāh-ı Naħ eǾ mi enaħdān-ı amįķ Eylemek lāzım aŋa fikr-i daķįķ 66. Ķāmet ü reftārına serv-i çemān Ser-für eyler ayaġ üzre hemān 6Ś. N eyleyim u āķına meyl eylemez Sāġar-ı va lıyla göŋlün20 meylemez [3b] 6ś. Ū e-i miĥnetde mānend-i hezār Nāledir kārım heme leyl ü nehār 69. āķatim āķ oldu yandı ǿān ü ten Bilmez oldum kendimi kendim de ben Ś0. Farķdan ķaldı vüǿ dum ser-te-ser Renǿi -i Ǿālįne ķoydum öyle ser Ś1.İŋledim eǾ tā-seĥer mānend-i ney E k-i ħ n-āǾım idi la lįn mey Ś2. Źar seniŋ ey andelįǾ Ǿāl21 ü periŋ K y-ı yāre uçmaġa seyr-i teriŋ Ś3. Ūül en-i ǿānāna ǿān atmaķ ķolay Sanma ey perrende-i bezm-i afāy Ś4. Bārį dil-dārıŋ görürsüŋ d rdan Nāle-i ǿān-kāh urursuŋ d rdan Ĥüsnüneŝ Ĥüsnüŋe. göŋlünŝ göŋlüŋ. 21 Ǿālŝ pāl. 19 20 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 523 Ś5. żine mehǿ rum vi āl-i yārdan NevǾet ermez görmesi aġyārdan Ś6. Pü t-ber-dįvār-ı ĥayret ķaldım āh Ūösterir mi Ǿaŋa gün Ǿaħt-ı siyāh ŚŚ. Bir ġazel tarĥ edeyim zār ü ĥazįn Eyleyip tā ĥa re dek āh ü enįn Ġazel žfā ilātün fā ilātün fā ilātün fā ilün] Śś. Renǿi -i çerħ-i dü-tādan dād Ǿir feryād iki Baħt ile ĥarǾ ü veġādan dād Ǿir feryād iki Ś9. E k-i ħ nįnimden ālem olmada ta ǿįz āh Girye-i uǾĥ ü mesādan dād Ǿir feryād iki ś0. Etmedi inǿāz-ı va de Ǿ se22 va d etmi iken Böyle Ǿį-ma nį vefādan dād Ǿir feryād iki ś1. żār ile aĥrāya çıķsaķ engeli eksik degil Uķdeli evķ ü afādan dād Ǿir feryād iki ś2. Ba dan a dı lüǿǿe-i deryā-yı ĥasret n eyleyim Ŧ -ı seyl-āǾ-ı ǿefādan dād Ǿir feryād iki [4a] ś3. Ķalmamı āsāyi ü rāĥat ǿihānda ser-te-ser ekve-i Ǿay ü gedādan dād Ǿir feryād iki ś4. Bir alay aġyār elinde ķalması mü kil NeǾįl aħ -ı Ǿį-ħavf-ı Ħudā dan dād Ǿir feryād iki Me nevį žfā ilātün fā ilātün fā ilün] ś5. Bir zemān ey andelįǾ-i ħo -nevā Ā ıķ-ı nālende-i remz-ā inā ś6. Ķays-ve aĥrā-rev-i uzlet idim öyle kim āzāde-i ülfet idim 87. Źaĥ iyān olmı idi hem-dem Ǿaŋa Özge Ǿir ālemdi ol ālem Ǿaŋa śś. ikr ü fikrim ġamze-i ǿād idi Māliħ lyā g e-i eǾr idi 22 Ǿ seŝ p se. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 524 ś9. żāda geldikde vi āl-i dil-rüǾā Aķl ü idrākim olup maĥv ü heǾā 90. żine Ǿir feryād ķopardı ǿāndan anki ǿānānım gelir her yandan 91. Bizde ol āli mi var ey andelįǾ żanımızda gele ol yār-i leǾįǾ 92. ŧāye-i bed-Ǿaħt Ǿaŋa tā ıfl iken Emzirirmi įr-i zehr-āǾ-ı miĥen23 93. Ķoyıǿaķ gehvāre-i sįme teni arıǿaķ ķat ķat ķımā ile Ǿeni 94. Ol zemān g yā Ǿeni Ǿend eylemi A ķ esįri olmaķ içün peylemi 95. Ūül en-i ālem Ǿaŋa zindāndır Nį ter-i ġamla göŋül vįrāndır 96. Ben ne rütǾe ħāk-i pāy olsam yine Gelmezem ol meh-liķānıŋ yādına 9Ś. Nerde görse nįm-nigāh etmez yürür İ rine dįvāne dil zenǿįr sürür 9ś. N eyledim Ǿilmem o naħl-i i veye ża nį ol Ǿālā-ķad-i pür- įveye 99. ŧāne-çįn-i lu fudur aġyārlar Buŋa āķat mi eder ġam-ħˇārlar [4b] 100. Ŧān ü Ǿa yolunda eylerken fedā Olma lāyıķ mı vi ālinden ǿüdā 101. Ħāver-i24 iķlįm-i evc-i n r ola erre-i nā-çįzler mehǿ r ola 102. Buŋa rā ī mı olur Perverdigār Ā ıķān olsun hemį e zār zār 103. Ey nihāl-i ġonǿe-i Ǿāġ-ı emel Ź ey hümā-yı Ķāf-ı ĥüsn-i Ǿį-bedel 23 24 -ı miĥenŝ ü miĥen. Ħāverŝ Ŧāver. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 525 104. Ā ıķıŋ alma Ǿu rütǾe āhını ŧervį iŋ yād eyle eyva llāhını 105. Sen de kendiŋ giǾi Ǿir meh-peykere Aks edinǿe veǿhiŋiz yek-dįgere 106. Ol zemān aŋlarsıŋ a ķıŋ ĥālini N edinǿe ǿür a-i iǿmālini 10Ś. Ben giǾi sen de olursaŋ mest-i ǿām Āh eder aġlar yatarsıŋ uǾĥ žü] ām 10ś. Bu ġazelden fehm olur esrār-ı a ķ Ādeme n eyler imi iǿǾār-ı a ķ Ġazel žfā ilātün fā ilātün fā ilātün fā ilün] 109. em -i ruħsār-ı ǿemāle dil yanar pervānedir Bezm-i gülzār-ı vi āle dįdeler peymānedir 110. Etdirir a ķ ādemi rüsvā-yı eǾnā-yı zemān Kim gören derler ki olmu ķıpķızıl dįvānedir 111. Kim ħayāl-i la l-i nāǾ-ı yār ile ām ü seĥer Ā ıķıŋ ārām-ı ǿānı g e-i mey-ħānedir 112. Eylemez kā āne-i iķǾāle a lā ser-für Dil-ħarāǾ-ı a ķ-ı yāriŋ yerleri vįrānedir 113. İĥtirāz eyler mi hergiz a n-ı dü menden göŋül Terk-i nām s eyleyen ā ıķ içün pervānedir 114. Etmez aġyār ehl-i a ķa far -ı kiǾrinden na ar Kendini bilmez ki keyf-i uǿǾ ile mestānedir [5a] 115. Aldanıp anma raķįǾi ehl-i dil ĥā ā NeǾįl reti ādemdir ammā sįreti Çingāne dir Me nevį žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 116. Bu felāketdeydi diŋle andelįǾ A ķ ile nālān ü Ǿį- aǾr ü ekįǾ 11Ś. Ķoymayıp Ǿir ĥāl üzre çerħ-i d n Oldu Ǿir ĥasret yeŋiden r -nüm n Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 526 11ś. Tāze tāze dāġ açıldı sįnede Bilmez oldum kendimi āyįnede 119. ŧād eliŋden25 ey sipihr-i kįne-ǿ Ālemi yaķmaķda ulmüŋ s -be-s 120. Ķahrıŋ anǿaķ ā ıķ-ı nā-kāmadır Bu ne Ǿitmez ardı yoķ hengāmedir 121. Ŧ edinǿe lüǿǿe-i deryā-yı a ķ Ķaplayınǿa sįnemi sevdā-yı a ķ 122. Ūeçmedi ĥükmüm vüǿ d iķlįmine żoķdu ķudret men ine tefhįmine 123. K y-ı yāre ǿān atıp oldum revān Seyrime ĥayrāndı neǿm-i āsumān 124. żere Ǿa mazdı ayaġım evķden Kendimi ġayǾ eyler idim evķden 125. żolda çoķ ħ lyā gelirdi ħā ıra ūem daħi Ǿiŋ ma nį girdi ħā ıra 126. Ā ıķıŋ çün ādeti ħ lyādır hep Źa la dā ir gördügü ru yādır hep26 12Ś. ūer ne ĥāl ise be-lu f-ı ü l- a ā Oldu devlet-ħāne-i a ķ r -nümā 12ś. anma ħāne Ka Ǿetü l- u āķdır Çün ma āf-ı veǿhe-i mü tāķdır 129. Öyle Ǿir kā āne kim ķa r-ı Ǿihi t Resm ü naķ ı dil-pesend-i ħ Ǿ-siri t 130. ĶalǾdir çün mevrid-i ilhām-ı Ĥaķ Çünki maĥf anda āt-ı nām-ı Ĥaķ 131. Ol seǾeǾden göŋlüm oldu Ǿį-ĥu r Ķalmadı Ǿil ki ne aķl ü ne u r 132. Bir si-reng ĥāletde gördüm ħāneyi ża nį27 mānend-i Ħavernaķ lāneyi eliŋdenŝ elinden. İki mısrada da vezin Ǿozuktur. 27 ża nįŝ ża nį ol. 25 26 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 527 133. üǾheye dü düm su āle Ǿa ladım Reh-gü ārın gözya ımla ya ladım 134. Bir zemān daldım Ǿiĥār-ı ĥayrete28 Ūelmege ķādir degildim ġayrete [5b] 135. İ te ĥālden ĥāle ey murġ-ı seĥer Ķoydu Ǿu āvāreyi Ǿaħt žü] ķader 136. Bir ġazel Ǿārį yine na m eyleyim Āhdan ġayri29 dem-ā-dem n eyleyim Ġazel žfā ilātün fā ilātün fā ilātün fā ilün] 137. Derd-i hicr-i yār ile eǾ-tā-seĥer Ǿįdārım āh Baħt-ı nā-ferǿām elinden gün-be-gün Ǿįzārım āh 13ś. K y-ı vu lat mümteni dil ħaste-i a ķ-ı ĥaǾįǾ Ey aǾįǾ-i çāre-sāzım gel yeti nā-çārım āh 139. Kim ħayāl-i va l-ı dil-Ǿer dilde olduķça füz n Mest ü medh -ı firāķım anmayıŋ hu yārım āh 140. Uçdu gözden ol perį yoķdur peyāmından e er Ķalmı ım emvāǿ-ı ĥayret içre pür-efkārım āh 141. Ūer NeǾįl iŋ s zi -i a ķından eylerseŋ su āl Ķıpķızıl dįvāne vü ĥasret-ke -i dil-dārım āh Me nevį žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 142. ormaġa meǿǾ r oldum çāresiz Ā ıķ olur mu zaħımsız yarasız 143. Hem-ǿivārından Ǿiri geçdi o ān Ġayrete geldim dedim yā müste ān 144. Źermesin aksi ǿevāǾ Ǿaŋa Ǿu āt Vech-i ma l Ǿ üzre etsin iltifāt 145. MerĥaǾādan oŋra Ǿā-ru Ǿ ü ħırā ūem Ǿinā-yı ǿism idi pür-irti ā 28 29 ĥayreteŝ ħayrete. ġayriŝ ġayri ġayri. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 528 146. Biŋ telā ile dedim Ǿu ħāneniŋ ūer yeri aġlar giǾi dįvāneniŋ 14Ś. Nerdedir āyā Ǿu dārıŋ zįneti Çün der na dü mü idi fürķati 14ś. ūani ol Ǿāġ-ı le āfet ġonǿesi Ķanda ol naħl-i melāĥet ġonǿesi 149. Ħāk-i rāhın Ǿekler idim uǾĥ ü ām Ķuluna versin diye Ǿir tek selām [6a] 150. Bu ümįd ile yine geldim faķįr Rü yete nā il olam diye ĥaķįr 151. Bir zemān etdi te emmül ol müǿįǾ Ħayretinden ķaldı Ǿį- aǾr ü ekįǾ 152. Dedi ey dil-beste-i ĥuǾǾ-ı efef Söyler isem eyleme zinhār esef 153. Sen de mi ā ıķsıŋ ol naħl-i güle Ba d-ez-įn ur Ǿa ıŋı ǿām-ı müle 154. Anda ā ıķ var ki Ǿį- add ü ĥisāǾ Saŋa nevǾet mi deger Ǿudur ǿevāǾ 155. ŧā iren-mādār e rāfın30 anıŋ Ķaplamı dır ā ıķān çün her yanıŋ 156. Bundan üç Ǿe gün muķaddem orduġuŋ Āte -i a ķı ile dem urduġuŋ 15Ś. Üsküdār a gitdi Ǿir ay ma laĥat Bulmu anda kendine çoķ menfa at 15ś. Ben de te yį eyledim ĥattā anı Bendegānı ile dolmu du yanı 159. Ūitdi Ǿi l- izz ü selāmet ol ǿevān ŧedi sen var āte -i a ķıyla yan 160. İ idinǿe Ǿu sözü oldum ħam ŧurmayıp etdim yine ǿ ü ħur 161. an gören der sįnemi āte -kede Oldu me m lüm çerāġı püf-zede 30 e rāfınŝ e rāfıŋ. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 529 162. żanaraķ Ǿu hiǿr ile Ǿir nev-ġazel Söyledim sür at ile pek mürteǿel Ġazel žfā ilātün fā ilātün fā ilātün fā ilün] 163. E k-i ħ n-āǾımla ālem ser-te-ser reyyān olur Āte -i āhım ile ins ü melek reyyān olur 164. Ĥāl-i ĥayret-Ǿaħ ıma āķat getirmez kā ināt Nāle ger etse teǿessüm ol daħi nālān olur 165. BülǾül-āsā ā ıķıŋ gördükçe zār ü nevĥasın31 Ol gül-i naħl-i melāĥet ġonǿe-ve ħandān olur 166. Sįneden vu lat ümįdi ķa olunǿa lā-cerem Ŧey -i ġam dil-ħānede tā ĥa re dek mihmān olur [6b] 167. Hem-be-zān -yı vi āl olduġunu Ǿir kez NeǾįl Ūörse ger aġyār ile ad-çāk olur giryān olur Me nevį žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 16ś. Avdeti mümkin midir āyā dedim Bā i -i ta ǿįzse de ammā dedi 169. Nef ĥā ıl eyleyinǿe lā-cerem ŧedi avdet etmege ekk eylemem 1Ś0. Ū edinǿe Ǿu peyāmžı] ǿāndan Ķalmı iken āķat ü dermāndan 171. ĶalǾde ĥā ıl oldu Ǿir tāze sür r Mürde ǿāna yeŋiden geldi ĥuǾ r 1Ś2. Lįk Ǿu ĥālet oldu kež l]-lemĥi l-Ǿa ar Ā ıķıŋ ķıl ĥāline a f-ı na ar 1Ś3. anki avdet eylese ol māh-r E k-i ħ n-āǾıŋla dökseŋ āǾ-ı r 1Ś4. Çe mesār olsa iki çe m-i teriŋ Aġlamaķdan ķalmasa çe m-i feriŋ 1Ś5. Nįm-nigāha eylese niyyet daħi ĶalǾine gelse Ǿile efķat daħi 31 nevĥasınŝ nevĥasıŋ. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 530 1Ś6. Bir aķım māni ler eylerler ġul Çünki olmu lar idi Ǿaŋa ad 177. Sedd-i İskender giǾi āhen-dilān Anlara a lā denilmez Müslümān 1Śś. Ūerçi aġyārıŋ hemį e kārıdır Men -i ma ķ eylemek efkārıdır 1Ś9. Kendine ĥa r etmek isterler hemįn Ūöz ķulaķ olmaķdadırlar der-kemįn 1ś0. Bilseler de ā ıķıŋ āmālini āf olan aħlāķını aĥvālini 1ś1. Muķte ā-yı ıyneti murdārlar Ol daħįl-i Ǿezm olan aġyārlar 1ś2. İnħirāf-ı meyl ederler r z žü] eǾ Bularaķ Ǿiŋ dürlü illetle seǾeǾ 1ś3. Eylemezler Ĥaķ te ālādan ĥa er Ķahr-ı Mevlā anları Ǿir gün ezer 1ś4. N eyleyim ā ıķ yine pür-pįç ü tāǾ Źa l ümmįdi ile Ǿį-tāǾ ü ħˇāǾ 1ś5. R z žü] eǾ eyler idim fikr ü ħayāl Mümkin olur mu diye r z-ı vi āl 1ś6. Ħā ıra geldikçe çün men -i raķįǾ Baŋa pek güç görünür veǿh-i ĥaǾįǾ [7a] 1śŚ. Ba a çıķdıķça Ǿuħār-ı32 i tiyāķ aǾrımı yaġmā edinǿe iftirāķ 188. Ol sebebden eyler idim meyl-i ǿām ŧef ola dilden diye Ǿu fikr-i ħām 189. Mest olup gāhį yaturdum ħākde Ol mehi görmek içün eflākde 190. Bu ġazeldir kim yine ħ lyā ile Söyledim keyfiyyet-i ahǾā ile 32 Ǿuħārŝ Ǿiĥār. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 531 Ġazel žmef lü mefā įlü mefā įlü fe lün] 191. Bir ġonce-i ad-berg-i le āfetsin33 efendim Bir mihr-i dıraħ ān-ı nezāketsin efendim 192. Al destiŋe34 mir āt-i müǿellāya na ar ķıl Baķ kendiŋe35 dünyāda ne āfetsin efendim 193. La l-i leǾiŋe36 Ǿeŋzeye mi seng-i Bedaħ ān Sen cevher-i eh-dāne-i ķudretsin efendim 194. P s-ı leǾ-i ǿān-Ǿaħ ıŋ ile mest olur ālem Çün sāġar-ı ser- ār-ı maĥaǾǾetsin efendim 195. Aġyāra na įǾ olmaya nev-Ǿāġ-ı ǿemāliŋ Re k-āver-i gülzār-ı aǾāhatsin efendim 196. Te rįfiŋi dört gözle umar ħaste NeǾįl iŋ Ā ıķlara37 ser-māye-i devletsin efendim Me nevį žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 19Ś. Üsküdār a gidiǿek ol re k-i ħ r İndi anmı lar görenler ar a n r 19ś. Ū edenler seyrine çıķmı dı38 hep Ūösterinǿe ħalķa Ǿir ĥüsn-i edeb 199. ŧü mü ħalķıŋ Ǿeynine pür-güft-g ŧerler imi aǿeǾā ż suf mu Ǿu 200. Ūörmedik Ǿiz ĥā ılı em ālini ŧā im efz n ede Ĥaķķ iķǾālini 201. Anda ol ĥüsn-i melāĥet Ǿir zemān Ka Ǿe-ve olmu ma āf-ı ā ıķān [7b] 202. Mek ü rāĥat eyleyip anda Ǿiraz Ol meh-i tāǾende-i evket- ırāz Ek redif görevindeki -sin eki -siŋ destiŋeŝ destine. 35 kendiŋeŝ kendine. 36 leǾiŋeŝ leǾine. 37 Ā ıķlaraŝ Ā ıķlara sen. 38 çıķmı dıŝ çıķmı lar. 33 34 eklinde yazılmı tır. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 532 203. Kim olup vapur-süvār-ı iĥti ām S y-ı İstanǾul deyip ol Ǿedr-i tām 204. Lįk deryā üzre ol em -i vi āl Eyleyinǿe gün giǾi ar -ı39 ǿemāl 205. ūep demi ler Ǿaĥre inmi mi mihir Bu Ǿe er mi olmasın yāħud siĥir 206. Ūöz ķama ır Ǿaķmaġa insānda an melek ol a urur ummānda 20Ś. Aĥ -ı n rı andan eyler āfitāǾ Pertev-i ruħsārını eyle ĥisāǾ 20ś. Ke tį-i çerħe çıķıp Ǿā- izz ü nāz Eyledikçe ar ar-āsā ihtizāz 209. Çün avā if mü terį Ǿį- aķl ü h Ūemi utmu giǾi hep mest ü ħam 210. Far -ı ādįden hele fülk-i afā Ķar u ķormu lüǿǿe-i Ǿaĥr üzre tā 211. Sįnesi leǾ-rįz-i nār-ı a ķ olup Ser hevā-yı yār ile pür-zevķ olup 212. Ūöklere çıķmı duħān-ı i tiyāķ ŧ d-ı ā ıķ giǾiždir] r zü l-firāķ 213. Böyle Ǿir ālem ile Ǿā- evķ ü ād Āminen geldi ükür vefķ-i murād 214. Ben de te rįfžin]e yazdım Ǿir ġazel Olsa da ma rum ammā pür-ĥalel Ġazel žfe ilātün fe ilātün fe ilātün fe ilün] 215. Müjde ol ġonǿe-leǾ ü ķāmet-i Ǿālā geldi Ķurre-i Ǿā ıra-i çe m-i müǿellā geldi 216. Ħāke dü se n ola nāhįd-i felek evķinden Ħāver-i evc-i ĥüsün em -i eǾ-ārā geldi 21Ś. Ūideli çıħmı idi çe m-i terimden ālem Maķdem-i dil-Ǿer ile Ǿir yeŋi dünyā geldi 39 ar -ıŝ ar ü. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 533 21ś. Niçe dem olmu idi g e-ni įn-i ĥasret Ū -ı te rįfle40 hemān ħā ıra ahǾā geldi [8a] 219. Sürülüp le ker-i ġam sįneden olsun iħrāǿ Çün NeǾįl saġ ü esen āfet-i ra nā geldi Me nevį žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 220. ūer çi Ǿād-ā-Ǿād deyip aldım ķalem Nāme taķdįm etmege Ǿa dım ķadem 221. Sa r-ı evvelden varınǿa ġāyete Oķuyan elǾet gelirdi ĥayrete 222. A ķ idi her laf ınıŋ ma nāları Źa la dā irdi heme imlāları 223. Ūözya ımla yazdım im ā eyledim Ħāk-i pāy-ı yāre ihdā eyledim 224. Belki in āf eyler ümmįdi ile Böyle gelmi idi çün ķalǾ ü dile 225. Nā-gehān etmi meger aksi uh r Sevdigim olmu görünǿe Ǿį-ĥu r 226. Der- aķaǾ aġyārları ǿem eylemi Ā ıķ-ı Ǿį-çāre Ǿilmem n eylemi 227. İnfi ālinden ķızarmı ruħları Ķan kesilmi ħı m ile çe m-i41 teri 22ś. Meǿma -ı rāya ķonmu ar -ı ĥāl Eylemi ler ĥaķķıma çoķ ķįl ü ķāl 229. ūer Ǿiri lāyıķ görüp ķatle Ǿeni żıķmaķ isterler imi mülk-i teni42 230. AǾdiyet idi Ǿenimse niyyetim żoķmu indinde meger ĥay iyyetim 231. Ben ümįd eyler iken nįm-iltifāt Ĥālime raĥm eyler oldu kā ināt te rįfleŝ te rįfiyle. çe m-iŝ çe m ü. 42 mülk-iŝ mülk ü. 40 41 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 534 232. ŧediler ey ġonǿe-i Ǿāġ-ı emel Ź ey nezāketde adįm ü Ǿį-bedel 233. ātıŋız çün r ĥ-ı ālemdir o kim Emriŋizle edelim ǿismin43 dü nįm 234. Nāme taķdįm eylemek ĥaddi midir Ĥāli tefhįm eylemek ĥaddi midir 235. Ħāver-i iķlįm-i ĥüsn ü ānsıŋ Burc-ı dilde pertev-i raħ ānsıŋ 236. erreyiz Ǿizler eyā mihr-i münįr Nedir etdigi anıŋ ħal -ı keǾįr 23Ś. ihnini Ǿu rütǾe taġlį etdiler ŧef olup yerli yerine gitdiler [8b] 23ś. Ŧümle ma l m olmu idi māǿerā Söyledi Ǿir Ǿir Ǿaŋa Ǿād-ı aǾā 239. Ol zemān dü düm yine aĥrālara Uġradım dü vār olan sevdālara 240. Ba ladım Ǿen kendime levm etmege Ķalmadı yüz s y-ı yāre gitmege 241. Etdigim i e pe įmān oldum āh Bu te essüfle perį ān oldum āh 242. Ķays-ve yandım yaķıldım zār zār Bir maĥalde edemez oldum ķarār 243. ŧü düm artıķ ǿüst-ǿ y-ı afva Ǿen Kendimi meǿǾ r oldum maĥva Ǿen 244. Bir ġazelle eyledim ĥālim Ǿeyān Ola benden yādigār-ı ā ıķān Ġazel žmüfte ilün fā ilün müfte ilün fā ilün] 245. Nāme yazıp yāre Ǿen ĥālimi etdim Ǿeyān Ġā iǾ edip kendimi mey-kedede Ǿir zemān 246. Nāzını çekmek deger ol meh-i nev-resteniŋ Etmese aġyār yine gizliǿe ke f-i dehān 43 cisminŝ ǿismiŋ. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 535 247. Nā il-i va lı içün Ǿe l-i vüǿ d etmeli Tek ele geçmek içün Ǿir geǿe ol nev-ǿevān 248. Nāfi ü Ĥamdį Ŧemāl eylediler ittifāķ ĠāliǾ-i dört ķa lıya vermege hep māl ü ǿān 249. Nāķıl eder Ǿo Ǿulup ħānesin44 aġyārdan Eyledi Ǿir Ǿir Ǿaŋa Ǿöyleǿe Ǿas ü Ǿeyān 250. Nā ire-i ehveti sönmeyiǿek çāresiz Beslemesin45 tekyede düzdü diye nā-gehān 251. Nāvek-i müjgānına sįneyi ķıldıķ hedef Āte -i dil-s zuna ķalmadı tāǾ ü tevān 252. Nāz ile göz süzmesi ā ıķını mest eder La l leǾidür anıŋ sāġar-ı āte -fe ān [9a] 253. Nāfile medĥ eyleme Ǿa ķa güzel Ǿa d ez-įn Źar mıdır ālemde hįç anda olan ĥüsn ü ān 254. Nāmı giǾi ǿe Ǿesi ġāliǾ olur n eyleyim Eylemese kendini faħr ederek rāygān 255. Nāsı anır Ǿį-ħaǾer ā ıķ-ı rįdeler Nā im olur mu aǿeǾ mįve-i va lın46 uman 256. Nā ir-i aĥvāl olur ummadıġıŋ mest-i47 ǿām Ūerçi aǾāĥ ü mesā hem-demidir ser-ħo ān 257. Nādiren eyler uh r ħ žü] arįf ü leǾįǾ į-i g yā-mi āl ā ir-i įrįn-zeǾān 258. Nāle-i pey-der-pey etme NeǾįlā žsen] Ǿiraz Olmaya fā ü ayān dildeki remz-i nihān Ġazel žfe ilātün fe ilātün fe ilātün fe ilün] 259. A ķ eder āĥiǾini ehl-i kemāle hem-dem ıfl-ı eǾǿed ise de sırr-ı ledünne maĥrem 260. Bāde-i a ķını n etmesi güçdür ammā Bulunur te ne-i va lında Ǿir özge ālem ħānesinŝ ħānesiŋ. Beslemesinŝ Beslemesiŋ. 46 va lınŝ va lıŋ. 47 mest-iŝ mest ü. 44 45 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 536 261. Sesi çıķmazken eder ǾülǾülünü g yende Açılınǿa o gül-i Ǿāġ-ı le āfet gül-fem 262. Maķ adın48 ar edemez pį -i49 niyāza ā ıķ Ĥarf-be-ĥarf söylenemez çünki o laf -ı müǾhem 263. Ķarı ır aķlžı] heves-kār-ı vi āl-i yāriŋ żāda geldikçe o mü kįn ü mu anǾer perçem 264. Ĥā ılı a ķdır olan ayķal-ı ķalǾ-i pür-zeng Sür yüzüŋ ħānķah-ı a ķa olasın50 ādem [9b] 265. Kendini çāk ediyor āte -i ĥasretle NeǾįl Olmasın mı iki ıķķ eldeki kilk-i edhem Me nevį žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 266. Ūel gel ey ǾülǾül yine g eyle sen Söyleyim Ǿa a gelen aĥvāli Ǿen 26Ś. Söylemi dim nāme taķdįm etdigim ża nį ma l muŋ idi gönderdigim 26ś. Aksi ma nālar verip mes runa Ūelmemi ħo ĥā ılı man runa 269. Bir de e rāfın51 alıp ġammāzlar Ā ıķ-ı nā- āda seng-endāzlar 2Ś0. Beni teǾrįd etmek içün yārdan Ūör neler etdi uh r aġyārdan 2Ś1. annıma var Ǿir iki ā ir falān Bir pul etmez sözleri açma apan 2Ś2. Kendini ā ir atıp dil-dārına Źāķıf olmaķlıķ içün esrārına 2Ś3. Eylemi ler ħaylį ifsād-ı mizāǿ Ni met-i va lı ile gözleri aç 2Ś4. Ele almı lar Ǿeni ifnā içün Nām ü ānım dünyeden imĥā içün Maķ adınŝ Maķ adıŋ. pį -iŝ pį ü. 50 olasınŝ olasıŋ. 51 e rāfınŝ e rāfıŋ. 48 49 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 537 2Ś5. öyle kim destān olam ālemlere M ǿiǾ-i iǾret olam ādemlere 2Ś6. Almayım aġzıma yāriŋ nāmını Bulmayım ömrümde va l imkānını 277. Reh-gü ārında görürlerse eger Źereǿeklermi tüfengliye meger 278. Ħalķıŋ imrār etdigi yoldan Ǿile Ūeçmeme52 rā ī degillermi hele 2Ś9. İçlerinden Ǿiriniŋ tā ol ķadar Ūözleri ķızmı ki farķdan Ǿį-ħaǾer 2ś0. Ben ķıyāsıyla Ǿirini nā-gehān āǾı aya al unu demi hemān 2ś1. ūer geçen durmu Ǿaķarmı ĥālete Anda olan ĥiddet-i53 pür- iddete 2ś2. Bir de i ma l m olunǿa heǾ 54 olup erm ile gāhį ararıp geh olup 283. Herkesi tezyįf eden55 lāf-ı kürük Ba lamı kendinde ıķ ıķ öksürük [10a] 2ś4. Çün görenler Ǿa lamı lar ħandeye S ķ ü pāzār dü menin56 ǿ yendeye 285. Bir aǿeǾ ĥālet ile ol kįne-ǿ żıķılıp gitmi rezālet ile o 2ś6. Ġayreten reng vermeyip ǿānānına żüz sürüp Ǿozuķ düzen dāmānına 2śŚ. ŧü meniŋ zįr ü žze]Ǿer etdim demi aǾ iyeye Ǿileǿe gitdim demi 288. ĤaǾse ilķā eyledim yaķdım ǿānın İ te Ǿöyle dā im ola dü meniŋ 2ś9. Bendeŋiz i itdim ol sā at anı Pek ta aǿǿüǾ eyledim i ānını Ūeçmemeŝ Ūeçmeŋe. ĥiddet-iŝ ĥiddet ü. 54 heǾ ŝ heǾt. 55 eden: eden ol. 56 dü meninŝ dü meniŋ. 52 53 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 538 290. Böyle Ǿir ħande-fezā aĥvāli Ǿen Bir ġazelle söyleyim g eyle sen Ġazel žfā ilātün fā ilātün fā ilātün fā ilün] 291. iddet-i sevdā ki iye gör neler eyler imi Kendini ġayǾ etdirip Ǿį-maġz-ser eyler imi 292. Ba da d d-ı āte -i vu lat olunǿa u le-pā Ŧānını endāħte-i çāh-ı saķar eyler imi 293. Ūörmeyip pį ü pes žü] aġ ü olun57 dįvāne-vār Bį-seǾeǾ eǾnā-yı ǿinse keç-na ar eyler imi 294. Pehlevān-ı a ķ olup ǿānānını tesħįr içün EǾlehāne avr ile ar -ı hüner eyler imi 295. Ūerçi ta yįǾ eylemem Ǿa a edinǿe dem hüǿ m Semt-i cinnet-ħāneye seyr ü sefer eyler imi 296. Çünki ā ıķ kendini kör anması me h rdur Ĥālini iffet ile g yā siper eyler imi 29Ś. Nerde anlarda maĥaǾǾet hep hevādır ey NeǾįl Nām-ı a ķı vererek meyl-i püser eyler imi [10b] Me nevį žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 29ś. Ħıf eder a ķ āĥiǾin58 aġyārdan Olsa da cemm-i ġafįr e rārdan 299. ĶalǾ-i ā ıķ āfdır āyįne-ve Sādedir aġrā dan Ǿį-ġıll ü ġı 300. ūer ne rütǾe etseler azm-i telef Ā ıķ andan eylemez a lā esef 301. Aks eder tįr-i nifāķ aġyāra hep Muđĥik-i ālem olur Ǿį-çāre hep 302. Çün mu alleldir ġara la ħilķati żek na arda ke f olur māhiyyeti 57 58 olunŝ oluŋ. āĥiǾinŝ āĥiǾiŋ. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 539 303. ret-i ā ıķ- ıfat ke āǾdır Fitne įǿād etmede erǾāǾdır 304. Āh-ı ā ıķdan yine pür-pįç ü tāǾ Ħā in ü ĥā if59 Ǿuŋa yoķ irtiyāǾ 305. Sen aķın60 mekrinden olma çün emįn erlerinden aķlaya RaǾǾü l-mu įn 306. Ķorķmayınǿa Ǿir ki i Allāh dan Tįr-i ser-tįz-i dil-i āgāhdan 30Ś. Çalı ır her Ǿir fesādı etmege żār içün dil-ħˇāhını perkitmege 30ś. Nu ret-i Bārį le mens Ǿān-ı a ķ Sāġar-ı ĥasretle medh ān-ı a ķ 309. Naħl-i ǿismiŋ ķurudur Ǿir āh ile Kim meded-kārį-i yā Allāh ile 310. Bir emātetden iǾāret Ǿil anı ŧįg-i ġılyān-ı adāvet Ǿil anı 311. Anlarıŋ etdiklerine ķar u Alnıŋ aç gez Rüstemāne s -be-s 312. ŧāġlar ur sįne-i aġyāra sen Ar edip aĥvāliŋi61 dil-dāra sen 313. Dest-ke įde olma istirĥāmdan Kesmeyip ümmįdiŋi62 in āmdan 314. Sen niyāz et ol hümā nāz eylesin Evc-i istiġnāda pervāz eylesin 315. Sen ki ā ıķsıŋ seniŋ kārıŋ nevā Eylemekdir durmayıp āh ü Ǿükā 316. ŽįǾ-i ā ıķdır ser-i Ǿālįn-i renc Žįnet-i ma ķdur reftār-ı ġunǿ 31Ś. Eyle her āzžā]rına sįneŋ siper Belki Ǿir gün aǿıyıp efķat eder [11a] ĥā ifŝ ĥā ifdir. aķınŝ aķıŋ. 61 aĥvāliŋiŝ aĥvālini. 62 ümmįdiŋiŝ ümmįdini. 59 60 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 540 31ś. Ħāk-i dergāhında yāriŋ ħāk ol Re k-i necm-i çārüm-i eflāk ol 319. Ķulluġa Ǿel Ǿaġla redd eylerse de BāǾ-ı el āfını sedd eylerse de 320. żine andandır saŋa lu f ü a ā żine andandır saŋa Ǿir dev -i devā 321. Ħasteyim Ǿį-çāreye dermān anıŋ ŧü kün žü] āvāreye iĥsān anıŋ 322. że se dü me Ǿir aķım nā-dān içün Bir alay Ǿį-maġz ü Ǿį-i ān içün 323. Ġayretiŋe gelmesin a lā füt r Sen eǾāt et anlar olsun Ǿį- u r 324. anma žkim] Ǿu ǿem ini Ǿāķį ķalır Źaraķ-ı mihr žü] vefāyı kim alır 325. Ārı įdir anlarıŋ ā ıķlıġı Bir iki günde Ǿiter ādıķlıġı 326. Aŋlar ammā n eyleyim ol āfitāǾ ehr-i Ǿehǿet olıǿaķ Ǿa de ħarāǾ 32Ś. imdiden uç gösterip oldu ayān Çıķdı Ǿir Ǿir sözlerim hep Ǿį-gümān 32ś. Bir iki yan çizmege Ǿa ladılar ūem daħi Ǿa ıları a ladılar 329. Etmez elǾetde yüz üzre naķ kār A ķ anlarda aĥįhen nerde var 330. A ķa dā ir Ǿir ġazel arĥ edeyim Ba ım alıp k y-ı yāre gideyim Ġazel žfā ilātün fā ilātün fā ilātün fā ilün] 331. āf eder mir āt-i ķalǾi ǿevher-i yek-tā-yı a ķ Pāk eder jeng-i kederden ayķal-ı mįnā-yı a ķ 332. Ķayd-ı hestįden Ǿerįdir zümre-i ehl-i dilān Terk-i nām s ü ĥayādır ādet-i vālā-yı a ķ Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 541 333. Mey-für -ı a ķa ķul ol ut arıl dört el ile Aŋla neymi ne e vü keyfiyyet-i ahǾā-yı a ķ 334. A ķdan ġayri Ǿulunmaz ā ıķa yār ü nedįm Ol seǾeǾden ǿāy-ı vaĥdet rāzıdır63 aĥrā-yı a ķ [11b] 335. Ĥarf ü avta ķādir olmazken o Ǿį- aķl žü] u r BülǾül-i g yā eder Ǿaķ himmet-i ulyā-yı a ķ 336. Çāk çāk-i ühd ü taķvā eylemi ler āhidā Çünki anlardır ezel müstaġraķ-ı deryā-yı a ķ 33Ś. Erdirir taĥķįķe Ǿir gün Ǿendesin elǾet NeǾįl Ol ķadar ālį-himemdir Ĥa ret-i ŧārā-yı a ķ Me nevį žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 33ś. Aŋlamı dır elǾet ol kān-ı ekā Źar mıdır ret-perestlerde vefā 339. Ūerçi Ǿiŋ ħˇāhi ile üftādedir żoluna ǿān vermege āmādedir 340. Ħa -ber-āver olıǿaķ ol meh-ǿemāl Mihr-i ĥüsne iriǿek vaķt-i zevāl 341. żine nāz etmek diler ol nāzenįn Eski ĥāl üzre ķıyās eyler hemįn 342. Ķanda ol ā ıķ anıp ǿān oynatan Dem-be-dem a ķ āte ini ķaynatan 343. Nerde imdi māl ü ǿān į ār eden Derd-i a ķ ile fiġān žü] zār eden 344. N oldu āyā ā ıķ-ı efgendeler żoķ mudur ol āh-ı ĥüsne Ǿendeler 345. Ŧümlesi almı Ǿa ın çıķmı yola Sür atinden Ǿaķmayıp aġa ola 346. Ba ķa Ǿir dil-Ǿer ara dırmaķ içün Ħo ǿa her s yı ara dırmaķ içün 34Ś. żaķadan çün atılır yār-ı ķadįm żeŋisine Ǿaķalım Allāh kerįm 63 rāzıdırŝ zārıdır. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 542 34ś. Anlarıŋ ĥāli hemį e Ǿöyledir Muġlimātıŋ ādeti hep öyledir 349. Meslek oldur ki aǾāĥ-ı ĥa re dek Bir gül-i nev-ġonǿeye ā ıķ gerek 350. żoķsa her gördügüne Ǿel Ǿaġlayıp Ā ıķ olmu giǾi g yā aġlayıp [12a] 351. Bir ġazāl-i vaĥ įyi Ǿiŋ āl ile Avlayıp dām-ı firįǾ-āmāl ile 352. Bir zemān anıŋla edip ünsiyet Tā Ǿıķıp ġāyet Ǿulunǿa germiyet 353. Böyle Ǿöyle ǿümleye çatmaķ diler Mest edip arma dola yatmaķ diler 354. Nerde varsa Ǿöyle Ǿir ķavm-i le įm Ĥaķlarından gelsin Allāhü l- a įm 355. ikr ü fikri ā ıķıŋ ǿānāndır Źarsa dįger sevdigi Ǿühtāndır 356. ŧā imā yanındadır dil-dādesi Ayrılır m andan žki] hįç üftādesi 35Ś. Çünki hem-demdir anıŋla sįreti Olmasa Ǿirlikde far ā reti 35ś. Çe mine girer mi Ǿa ķa dil-firįǾ Olsa da yanında her gün Ǿiŋ ĥaǾįǾ 359. Ķahr edip eylerse de ħı m ü ġa aǾ İltifāt Ǿilmekdir u āķa edeǾ 360. Bendeye lāyıķ olan ta įmdir Kendini maĥv eyleyip teslįmdir 361. Ķā ide çoķdur Ǿu yolda ĥā ılı Aŋlar anǿaķ Ǿu arįķıŋ vā ılı 362. Ĥāliŋi64 ar eyle artıķ lāfı ķo adediŋ ħāriǿine çıķmaķ ne Ǿu 64 Ĥāliŋiŝ Ĥālini. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 543 363. Ri te-i na ma çekip Ǿir nev-ġazel Źermesin ey andelįǾ aǾ a kesel Ġazel žfe ilātün fe ilātün fe ilātün fe ilün] 364. AndelįǾiŋ gül eder naġme-serāsından ĥa Nāle-i dem-be-dem-i uǾĥ ü mesāsından ĥa 365. Yara-i a ķa devā nāz-ı ĥaǾįǾdir zįrā Çün aǾįǾiŋ edilir dest-i e āsından ĥa 366. Ūötürüŋ ħāk-i reh-i ĥa ret-i ǿānāna Ǿeni Eylesin ħaste-i dil āǾ ü hevāsından ĥa 36Ś. żüz uyu dökmek ile ĥā ıl olur toħm-ı ümįd Naħl-i turfanda eder çünki saķāsından ĥa [12b] 368. Emr-i dil-Ǿer ne ise ǿümlesi ǿān Ǿa üzre Etmese ol gül-i ter ġayre vefāsından ĥa 369. Telħ iken n -ı arāǾ or yine mest-i ǿāma Ediyor köhne meyiŋ ne e-fezāsından ĥa 3Ś0. Ħāk-i ma ķa NeǾįl nā iye-sā ol ki ķadįm Eder efgendesiniŋ āh ü Ǿükāsından ĥa Me nevį žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 3Ś1. żine Ǿir gün Ǿu ġarįǾ-i nāle-ke Āte -i a ķ ile derdi el- a a 3Ś2. Te nelik Ǿįzār edip ǿān ü tenim Çāk çāk eyler idim pįrehenim 3Ś3. ūem çıķardı āhlar eflāke dek żanmada külħen idi ǿān ü yürek 3Ś4. āķatim āķ oldu ķaddim ķat ķat ĤasǾ-ı ĥāl eylerdi Ǿenle e ǿihāt 3Ś5. ŧerler idi k ey ġarįǾ ü Ǿį-na įǾ Maķ adıŋ iĥsān ede Ĥaķ an-ķarįǾ 376. Niceye dek Ǿu fiġān ü Ǿu enįn Oluyor ta ǿįz çerħ-i heftümįn Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 544 3ŚŚ. żoķsa ādet mi edindiŋ65 her zemān Nāle vü feryādı sen ey nā-tevān 3Śś. ūįç mümkin mi Ǿu rütǾe ǿevr ü nāz Ā ıķa etsin o ħ-ı dil-nevāz 3Ś9. Āhenįn olsa dil-i ma ķ eger Bu seniŋ etdikleriŋ te įr eder 3ś0. ūangi viǿdān eyler ol ĥāli ķaǾ l ŧā imā gördükçe eydāsın mel l 3ś1. Niǿe yıllar āh ü feryād edesin Kendiŋi Ǿu yolda ǾerǾād edesin 3ś2. Etmesin yine saŋa a f-ı nigāh Buŋa rā ī mı olur RaǾǾ-i İlāh 3ś3. żoķ yoķ etdigiŋ seniŋ sehv ü ġala Biŋde Ǿiri ola ǿā izdir faķa 3ś4. Bir ki i insān ola ārif ola Ā ıķıŋ aĥvāline vāķıf ola [13a] 3ś5. Etmeye üftādesin efķat-ķarįn Bārį Ǿir kerre n ola ol meh-ǿeǾįn 3ś6. Ummam ālemde o rütǾe pür-ǿefā Aķla müsteǾ id gelir Ǿu i tikā 3śŚ. żoķ mu ǿānım Ǿunda lu f ü ma delet żoķ mudur ķalǾinde erre merĥamet 3śś. Ħaylį demler ile dü āte lere żüz vere ol Ǿir aķım def-ke lere 3ś9. Ĥā ılı aķlım ķaǾ l etmez Ǿenim İ te hem Ǿudur netįǿe süħenim 390. Baķ hüǿ m-ı a ķ neler etmi saŋa Ba ıŋa Ǿiŋ dürlü ĥāl etmi Ǿelā 391. żāriŋe Ǿu rütǾe Ǿühtān eyleme Kendiŋi mehǿ r-ı ǿānān eyleme 392. Bir gün eyler Ǿelki iķǾāliŋ uh r Miĥnetiŋ enǿāmıdır zįrā sür r 65 edindiŋŝ ediŋdiŋ. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 545 393. Ūör neler çekmi neler çekmi selef Eylemi ler niǿeler ömrün66 telef 394. Bunları der-pį -i em āl etmeli oŋra da ta Ǿįķ-i aĥvāl etmeli 395. Ūüçse de ammā raķįǾiŋ miĥneti ŧerd çekilmezse Ǿilinmez rāĥatı 396. Kesme ümmįdiŋ Ħudā dan lā-cerem Erdirir maķ duŋa çekme elem 39Ś. Bir ġazel söyle niyāz-āmįz ola ūem selįs ü hem de evķ-engįz ola Ġazel žfe ilātün fe ilātün fe ilātün fe ilün] 39ś. ŧöküle ǿām-ı afā meǿlis-i rindān üzre Ķoyula uǾĥa ķadar oĥǾet-i yārān üzre 399. Seyre çıķ ey gül-i nev-Ǿāve-i Ǿāġ-ı emel BülǾül-i nāle-ke iŋ lāne-i nālān üzre 400. Saŋa āmāde eyā n r-ı dü çe m-i ālem Çeng ü ħˇānende araǾ emr ile fermān üzre 401. Ūermį-i ne emize re k ede nāhįd-i felek ŧö ene nuķl-i arāǾ sufre-i meydān üzre [13b] 402. Le ker-i Ǿām-ı felek dįde-gü ā-yı ĥayret żürü ey naħl-i emel serv-i ħırāmān üzre 403. Źerme yüz ard-ı raķįǾ eyle eyā n r-ı Ǿa ar Ķoyma üftādeleriŋ girye vü efġān üzre 404. Mālik-i ķalǾ-ı ġınā dünyede eyler rāĥat Ne ķadar olsa NeǾįl ħāk ile yeksān üzre Me nevį žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 405. Kimse Ǿilmez ĥālimi erĥ eyleyim Bārį evvel yārimi medĥ eyleyim 66 ömrünŝ ömrüŋ. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 546 406. Ĥüsn ü ānın67 eylemi idim Ǿeyān arz ü e vārı ola imdi ayān 40Ś. Kāmilāne resm-i nev üzre iyāǾ Ba ına tāǿ olmaķ ister āfitāǾ 40ś. anma fes Ǿa ındaki la lįn tāǿ Žülf-i zerrįn üzre etmi imtizāǿ 409. Bir žde] salǾurį giyer ki Ǿaķma geç ūer gören der i te Ǿu prens-i Peç 410. Pan olon- uǾye olmaķ diler Ūördügü dem ā ıķ-ı rįde-ser 411. Ūörse āv s-ı İrem reftārını ĠayǾ eder faħriyyeli güftārını 412. Bir nezāketdir teǿessüm etmi o an le āfetdir teressüm etmi o 413. Tā uzaķdan olıǿaķ engü t-nümā Bir mü ekkel n r anarlar Ǿį-riyā 414. żaķla ınǿa Ǿir temā āgāh olur ūer araf g yā-yı mā ā llāh olur 415. Nāzükāne avr ile ol leǾ- eker Ūeçer ammā ālemiŋ Ǿaġrın68 ezer 416. Kimseler etmez aŋa azv-i ħafā Çünki pek nāzük revi li ol hümā 41Ś. Ūösteri i kimse inǿitmez giǾi Lu fa dā ir açılır ġonǿe leǾi 41ś. Ūel Ǿaŋa or ne zehirler yutduġum ŧe t ü aĥrālarda mesken utduġum [14a] 419. Ne sitemler ne ǿefālar ne elem ūepsini taĥrįre āǿizdir ķalem 420. Çekdigim Ǿir Ǿen Ǿilirim Ǿir de Ĥaķ Sāde sen mi Ǿunǿa ǿevre müsteĥaķ 421. Saħt imi a dan meger ǿism-i naĥįf Ūör neler seyr etdi Ǿu çe m-i a įf 67 68 ānınŝ ānıŋ. Ǿaġrınŝ Ǿaġrıŋ. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 547 422. Ūeh Ǿaġal-gįri olup aġyār-ı Ǿed Ola mı Ǿu dünyeden nefy-i ebed 423. Diz-be-diz gāhį olup uzlet-ni įn Niçe demlerle daħi ħalvet-güzįn 424. Kimini gördüm kimin g eyledim Ol zemān deryā giǾi ǿ eyledim 425. Kendimi atdım der-i mey-ħāneye Ķıpķızıl döndüm deli dįvāneye 426. żāda geldikçe leǾ-i la l-i teri Doldurur69 n eyler idim sāġarı 427. Hem-ķadeĥ çün āli -i vāj-g n ile Boġu urduķ Ǿāde-i gül-g n ile 42ś. Tā olunǿa mest-i70 lā-ya ķıl temām Eder idim maķ ada a f-ı liǿām 429. Üsküdār dan geleli ol lāneyi Bo ķoyup gitmi di devlet-ħāneyi 430. Menzil-i āħerde utmu du va an Söylemi idi Ǿaŋa Ǿir pįre-zen 431. żine Ǿen orsa poǿa pervāne-vār ŧevr ederdim ħāneyi leyl ü nehār 432. Lāne-i Ǿį-ǾülǾül ammā n eyleyim Meskeniyle Ǿārį göŋlüm egleyim 433. Söylemi dim Ǿa ılar avu dular Ba ka Ǿirisin71 Ǿulup ķavu dular 434. Ķaldı anǿaķ Ǿir iki ġayret-ke ān Olur anlar da ķarįǾen Ǿį-ni ān 435. Usruŋ enǿāmı yüsürdür72 lā-cerem Ba hemān aǾr ü eǾāt üzre ķadem 436. Kesme ümmįdiŋ yine ǿānāndan Ol melek-ĥa let revi li ǿāndan ŧoldururŝ olduram. mest-iŝ mest ü. 71 Ǿirisinŝ Ǿirisiŋ. 72 Ūüçlükle (ǾeraǾer) kolaylık (vardır). ( Kur ân-ı Kerîm, İn irâh Suresi 94/5, 6). 69 70 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 548 437. Bir ġazel söyle Ǿahār eyyāmıdır Źaķt-i gül p s žü] kinār eyyāmıdır Ġazel žfā ilātün fā ilātün fā ilātün fā ilün] 43ś. al atın73 görse o māhıŋ mihr ü meh ġamgįn olur Verme dest-i dil-Ǿere āyįneyi ħod-Ǿįn olur [14b] 439. Mālik-i ĥüsn-i melāĥetdir o rütǾe ser-te-ser aĥf-ı ālem içre medĥ-i dil-rüǾā terķįn olur 440. Olmasın mı kendine kendi daħi ā üfte-ĥāl Bām-ı çerħden çünki her Ǿir avrına taĥsįn olur 441. Etmesin āzār ü ǿevri ā ıķa mu tād kim oŋra hep etdikleri aħlāķına āyįn olur 442. Sāķiyā gel eyleme ǿām-ı meyži] Ǿizden dirįġ Nāle-i ǿān-kāha zįrā Ǿā i -i teskįn olur 443. AndelįǾ eyler aǾāh-ı ĥa re dek feryād ü āh N eyleyim aġyār hemį e nā il-i gül-çįn olur 444. Źa -ı nā-sāz-ı felekden var mı dil-gįr olmamı Žaħm-ı tįr-i nā-gehāndan sįneler tezyįn olur 445. Kim ki eyler kendini āzāde-i ķayd-ı heves Ĥükm-i Ǿį-raĥm-ı dehirden ħar diye te mįn olur 446. Eyle teslįm kendiŋi74 dergāh-ı Monlā ya NeǾįl Fülk-i dil mevc-i ħa ardan reh-rev-i temkįn olur Ġazel žfā ilātün fā ilātün fā ilātün fā ilün] 447. Seyr-i aĥrā eyle ey meh-pāre-i ālem-Ǿehā Munta ır dįdārıŋa üftādeler uǾĥ ü mesā 44ś. Ba ķadır fa l-ı Ǿahārıŋ revnaķ ü ālāyi i ūer mesįre ĥālet-i dįgerledir ħayret-fezā 449. Ūerdi i olmaz eǾāǾet vaķtiniŋ hemçü fu l Ey nihāl-i Ǿāġ-ı i ve etmeli evķ ü afā 73 74 al atınŝ al atıŋ. kendiŋiŝ kendini. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 549 450. BülǾül-i āzürde-ħā ır etmesin feryād-ı gül Ġonǿe-i ruħsārıŋa medd-i nigāh etdikde tā [15a] 451. Eyleseŋ75 diķķat ile āyįneye ǿānā na ar Kendiŋe76 kendiŋ daħi ħayrān olursuŋ Ǿį-riyā 452. żāda geldikçe leǾ-i la l-i eker-rįziŋ seniŋ Meyl-i sāġar eylemez mi ā ıķān-ı Ǿį-nevā 453. TāǾi -i ĥasret füz n olduķça mümkin mi NeǾįl Ū e-i Ǿeytü l-ĥazene etmemek āh ü Ǿükā Me nevį žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 454. aǾra ġāyet yoķ mu ey RaǾǾ-i raĥįm Ĥālimi sensiŋ Ǿenim anǿaķ alįm 455. Ol melek-sįmā-yı re k-i aħteriŋ Ma la -ı Ǿurǿ-ı melāĥet-ħāveriŋ 456. ut taĥammül edeyim āzārına Sįne germek güç gelir aġyārına 45Ś. ūer günüm her sā atim Ǿa ķa memāt Mürde ǿāna va l ile gelsin ĥayāt77 45ś. ĶalǾine in āf ver ol āfetiŋ Ey olan meǾz l-i lu f ü efķatiŋ 459. Çekdim ol meh-r nuŋ ammā miĥnetin78 Çekmeyim Ǿārį raķįǾiŋ ıķletin 460. Ma har olam nįm-nigāh-ı yāre Ǿen Belki ma m r ola köhne mülk-i ten 461. Ķalmadı artıķ taĥammül ħasteyim urre-i zenǿįr-i zülfe Ǿesteyim 462. Aǿır oldu her gören iħvān-ı dįn ūem de Tersā vü żeh d-ı mü rikįn 463. a f ile döndüm ħayāle ķıl meded żüz sürigeldim ķapuŋa etme red Eyleseŋŝ Eylesen. Kendiŋeŝ Kendine. 77 ĥayātŝ ħayāt. 78 miĥnetinŝ miĥnetiŋ. 75 76 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 550 464. Rām ola Ǿir gün Ǿaŋa ol nev-ǿevān Ĥiss edem Ǿir kerreǿik ǿismimde ǿān 465. Sen daħi ā ıķ mısıŋ diye Ǿaŋa Eyler imi siŋ yolumda79 ǿān fedā 466. Ūerçi Ǿir nāmeŋ eri di destime ża nį ol dest-i kere[m]-peyvestime 467. Meclis-i u āķı iĥ ār eyledim Ar olan man mu iħǾār eyledim 46ś. Ķondu uraya oķundu ĥarf-be-ĥarf Źar içinde Ǿa ı eǾyātı tuĥaf [15b] 469. Ehl-i meǿlis oldular pür-pįç80 ü tāǾ Ar -ı ĥāliŋ verdi ħalķa ı ırāǾ 470. Dediler vardır içinde ħal ıyāt āĥiǾ-i na ma gerekmez iltifāt 4Ś1. Biliriz Ǿiz anı eski māldir Ūörünen kendinde Ǿa ķa ĥāldir 4Ś2. Źerme yüz ĥaǾį e verir ħalel81 Uzadır Ǿelki ruħ-ı al üzre el 4Ś3. A ķdan aŋlar mı o Ǿį- aķl žü] u r Etmeyen ehr-i maĥaǾǾetden uǾ r 4Ś4. ŧa vį-i a ķ etse de Ǿį-h dedir Çünki ol ahǾā ile āl dedir 4Ś5. ūem ne lāzım var iken Ǿizler saŋa Ola Ǿir fa la yaǾanǿı müǾtelā 4Ś6. ŧiye ol Ǿāġ-ı fe āĥat ǾülǾülü ŽįǾ-i gülzār-ı aǾāĥat sünǾülü 4ŚŚ. Meyl ederken önüme sedd oldular M r-ve e rāfıma hep doldular 4Śś. Ūetirip Ǿiŋ dereden Ǿiŋ dürlü u Ülfeti men e seǾeǾ de i te Ǿu 79 yolumda: yolunda. pür-pįçŝ Ǿir pįç. 81 Birinǿi mısraın vezni Ǿozuktur. 80 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 551 4Ś9. Lu f edip Ǿu yolda mesr r eylese ŧįde-i tārįki pür-n r eylese 4ś0. Olsam aķrānım içinde ser-firāz Bulsam iħvānım içinde imtiyāz 4ś1. Rā ıyım Ǿu merteǾe iĥsānına żüz sürem ara ıra dāmānına 4ś2. Ġamz-ı aġyār ola hem Ǿį-fā ide Ola Ǿāzār-ı nifāķı kāside 4ś3. Eyledim Ĥaķ dan temennā Ǿa açıp ŧergehinde e k-i ħ n-āǾım açıp 4ś4. ŧedim ey Mevlā-yı RaǾǾ-i ü l-kerem Āǿize senden olur lu f ü himem 485. Nerm edip ķalǾin82 o serv[i]-ķāmetiŋ żum ada te įr-i germ-i re fetiŋ 4ś6. Kim ħayālim üzre etsin nįm-nigāh uǾĥ-ı ümmįde ere Ǿaħt-ı siyāh 4śŚ. Bir ġazel ar eyle pį -i izzete İ tirāf-ı aǿz ile ol ĥa rete Ġazel žmef lü mefā įlü mefā įlü fe lün] 4śś. Bir āǿiz ü dermānde vü nā-çārım İlahį Bir bende-i pür-ǿürm žü] güneh-kārım İlāhį [16a] 4ś9. Bir saħt-dile oldu göŋül vālih ü ĥayrān Çekmekden anıŋ ǿevrini Ǿįzārım İlāhį 490. Sen ķalǾine ver merĥamet ol serv-i ħırāmıŋ Fā oldu Ǿütün āleme esrārım İlāhį 491. Bir kerre Ǿeni eylemedi lu funa ma har Nā il oluyor vu lata aġyārım İlāhį 492. Oldum reh-i a ķında anıŋ ħāk ile yeksān Nįm a f-ı nigāh etmedi ħ n-ħˇārım İlāhį 493. Ol āfetiŋ indinde nedir ǿürm ü ķu rum Fehm edemedim ġayri pür-efkārım İlāhį 82 ķalǾinŝ ķalǾiŋ. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 552 494. Bir Ǿa ķa ķapu yoķ gele Ǿį-çāre NeǾįl iŋ Birligiŋedir83 tā ezel iķrārım İlāhį Me nevį žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 495. A ķımı her dürlü i Ǿāt eylerim Müdde įniŋ iftirāsın84 n eylerim 496. Lāf ile peynir gemisi yürümez aķmayan85 zenǿįr-i a ķı sürümez 49Ś. Ħalķa rüsvā olmaķ ister mi leǾįǾ Olmasa Ǿa ında sevdā-yı ĥaǾįǾ 49ś. Etse de a ķ ādemi maĥv ü helāk Eylemez ma ķ ǿāndan infikāk 499. Öyle daldan dala ķonmaz ā ıķān Ūördügü her dil-Ǿere vermez ni ān 500. ŧil esįr-i zülf-i ǿānān olalı Āte -i a ķ ile s zān olalı 501. Etmedim bir dil-Ǿere a f-ı na ar Çekmedim āġ a Ǿa ka sįm-ber 502. Bir çerāġıŋ olmu um pervānesi żandım ammā olmasam Ǿįgānesi 503. Etmiyor g ĥāliyā feryādımı İstiyor dā im Ǿenim Ǿer-Ǿādımı [16b] 504. Çün raķįǾ e rāfını pek ķaplamı ihnine tįr-i nifāķı aplamı 505. żoķsa ol rütǾe degildir ħ n-ħˇār Eylesin üftādesin Ǿįzār zār 506. Ĥüsnü giǾidir anıŋ da ħilķati retinden fehm olunur sįreti 50Ś. Müstmendim ā ıķım üftādeyim Ol eh-i nev-resteye dil-dādeyim Birligiŋedirŝ Birliginedir. iftirāsınŝ iftirāsıŋ. 85 aķmayanŝ atmayan. 83 84 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 553 50ś. Baĥr-i emvāǿ-ı maĥaǾǾet içreyim Ġav a-ħˇār-ı yemm-i86 ĥayret içreyim 509. Ben arāǾ-ı a ķ ile mest-i87 müdām ŧü mez anıŋçün elimden köhne ǿām 510. āfdır āyįneden ķalǾim Ǿenim Çirk-i andan pākdir pįrāhenim 511. Etmedi iđlāl Ǿeni ey ān ü ġ l Olmadım nefs ü hevāya bende ķul 512. Ā ıķım ġafletle Ǿį-reyǾ ü riyā İ metim maĥf ede RaǾǾ žü] Ħudā 513. Olmasam ā ıķ eger güçlük mü var Bunda maĥǾ Ǿ var ki Ǿį- add ü ümār 514. Olsa žhep] ǿümležsi] Ǿį-mi lü l- adįm (?) żoķ gözümde hįç Ǿirisi Ĥaķ alįm 515. Ben anı sevdim ilā-yevmi t-tenād Etmezem Ǿir Ǿa ķa ǾāǾa inķıyād 516. A ķı ā il et diye etmem du ā İzdiyādıŋ eylerim Ĥaķ dan reǿā 51Ś. Ūün-be-gün gördükçe āzār ü sitem Artar eksilmez maĥabbet dem-be-dem 51ś. Etmese aġyārı dā im ād-kām88 Ūezmese Ǿirlikde ol āv s-ħırām 519. Ūünde ad ǿevr eylese ķā il göŋül įve vü reftārına mā il göŋül 520. Ĥaķ te ālā lu f ü iĥsān eyledi Bezm-i aġyārı perį ān eyledi 521. Kesmem ümmįdim yine ǿānāndan Çekmem el Ǿen g e-i dāmāndan 522. Öldürürse yine ol iĥyā eder Ķahrını hem lu funu iǿrā eder yemm-iŝ ye s-i mest-iŝ mest ü. 88 ād-kāmŝ ād ü kām. 86 87 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 554 523. İmtiĥāndır Ǿelki yāriŋ niyyeti Terk edip def eyle zįrā ġafleti 524. aǾr ile derler ķoruķ ĥelvā olur įre kim dura dura ahǾā olur [17a] 525. İ te Ǿu įrįn ġazel ekker giǾi Ne e-rįz-i89 evķ ola sāġar giǾi Ġazel žfā ilātün fā ilātün fā ilātün fā ilün] 526. Ol meh-i nev-resteniŋ la l-i leb-i gül-fāmı var Serv-ve reftārı var ġāyet güzel endāmı var 52Ś. Olma maġr r ĥüsnüŋe ey āfet-i ħ n-rįz kim Her eǾāǾıŋ eyǾi her Ǿir gündüzüŋ aħ āmı var 52ś. ŧā imā eyler raķįǾe ni met-i va lın90 hibe Āh o kāfir-zādeye Ǿilmem ne çoķ in āmı var 529. Ūöz göre Ǿu niyyete ķāǾil mi ĥįç aǾr ü sük t Sįnesinde ā ıķıŋ ġayret giǾi Behrām ı var 530. żoķ ħalā -ı ye s sāķį gel yeti Ǿir ǿām ile Te ne-i a ķ-ı ǿemāliŋ dilde Ǿiŋ ālāmı var 531. Nice etmez ser-für mey-ħāneye rind-i91 ħarāǾ Bir niçe ol ǿāy-ı evķiŋ Ǿende-i nā-kāmı var 532. Ūerdi -i çerħden NeǾįlā eyleme kendiŋ mel l Bunǿa āķat-s z dehriŋ yerde Ǿir enǿāmı var Me nevį žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 533. Ā inā-yı a ķ olaldan çe m-i ǿān żoķ gözümde erreǿe h-ı ǿihān 534. Ġars olunmu sįneye naħl-i ǿefā āħ ü Ǿerg almı vüǿ dum içre tā 535. Ol ķadar āzürdeyim senden felek İstemem hįç nāmını yād eylemek Ne e-rįz-iŝ Ne e-rįz ü. va lınŝ va lıŋ. 91 rind-iŝ rind ü. 89 90 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 555 536. żoķ Ǿilirim sende erǾāǾ-ı dile Ħā ırıŋa merĥamet etmek gele 53Ś. ūep ikāyet etmede ehl-i efef İ te dįvān i te ā ār-ı selef 53ś. Kimini endāħte-i ħāk eylediŋ Kimini ĥasret ile çāk eylediŋ 539. Ne elem erdi saŋa u āķdan R z žü] eǾ āh eyleyen mü tāķdan [17b] 540. Çek eliŋ Ǿārį ķo kendi ĥāline Ūöz dikip Ǿaķma ġarįǾ aĥvāline 541. Çünki anlar a ķ ile yanar tüter BülǾül-āsā uǾĥa dek aġlar öter 542. Ūāh olur pervāne-ve meǾh t žü] lāl Ĥāl ü ķālinden alınmaz Ǿir me āl 543. Ūāh gāh Meǿn n giǾi aĥrā-ni įn Ĥāllerine olamaz kesb-i yaķįn 544. ------------------------------92 Merdlik anlarda zįrā mu teǾer 545. Eylemezler meyl-i gülzār ü çemen Ķoķlamazlar Ǿa ķa verd ü yāsemen 546. eyndir u āķa naķ -ı intisāǾ Eylemek lāzımdır andan iǿtināǾ 54Ś. Böyledir Ǿu fırķa-i āĥiǾ-dilān Kimisi ma l m kimisi Ǿį-ni ān 54ś. Āte içinde yanarken uǾĥ ü ām Bir de görsün mü felekden ǿevr-i tām 549. Yetmiyor mu cevr-i aġyār-ı denį Niçeye dek yaķa Ǿu ǿān ü teni 550. Ā ıķa maĥ mu Ǿu ulm ü sitem Ey felek lāyıķ mı Ǿunǿa renǿ ü ġam 551. Dest-i ķahrıŋ çek yeter üftādeden Źazgeç artıķ zümre-i dil-dādeden 92 Metinde Ǿu mısra yazılı değildir. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 556 552. Ķavrulur kendi yaġıyla ehl-i dil Bir arafdan etme sen de münfa il 553. Çünki kāfį anda žol] ġamz-ı raķįǾ Eyliyor ġāretger-i aǾr ü ekįǾ 554. Āte -i sevdā alev-gįr olmada Çe m-i pür-ħ n e k-i ġamla dolmada93 555. Olmadım ālemde ĥayfā kām-yāǾ Aġla ey dil tā dem-i r z-ı ĥisāǾ 556. üǾhesiz ā ıķa dü mendir felek Nāfile Ǿįh de ekvā eylemek 55Ś. Besdir artıķ Ǿunǿa ı nāǾ-ı süħen Bir ġazelle ħatm-i efkār eyle sen Ġazel žfā ilātün fā ilātün fā ilātün fā ilün] 55ś. Ūeçmedi āh ü niyāz ü s zi im ǿānāna hįç Ermedi maķ da Ǿir kerre dil-i dįvāne hįç [18a] 559. Olmadım mey-ħāne-i ālemde a lā mest-i94 evķ İçmedim leǾ-rįz-i ne e sāġar ü peymāne hįç 560. ūer ne s ya eyledimse çe m-i iǾretle na ar Ūörmedim ġam-dįdeden āzāde vü Ǿįgāne hįç 561. Çekmeden ħamyāze-i aġyārı ǿāndan Ǿıķdım āh żoķ mu Ǿir ǿāy-ı tenezzüh ā ıķ-ı mestāna hįç 562. żandı hep nev -i Ǿe er feryād ü zārımdan Ǿenim Ūirmedi sem -i ķaǾ l-i ol eh-i ħ Ǿāna hįç 563. żandı yandırdı dil-i vįrāneyi hiǿr žü] vi āl Ben giǾi yoķken arılmı yüz sürüp dāmāna hįç 564. Āleme fā olmu iken ǿümle esrārıŋ NeǾįl żine lāyıķ olmadıŋ eyvāh kim iĥsāna hįç 93 94 dolmadaŝ olmada. mest-iŝ mest ü. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 557 žĠazel] žfā ilātün fā ilātün fā ilün] 565. erĥ-i ĥālimden Ǿenim Ǿu nev-e er żoķdur efkārımda iǾrāz-ı hüner 566. İ tirāf-ı aǿzim etmi dim Ǿeyān ĶāǾiliyyet yoħsa Ǿizde ne gezer 56Ś. A ķ ile oldum deli dįvāne Ǿen Bu yola oldu fedā hep ǿān ü ser 568. Eyledim te vįķ ile eǾt ü raķam Bir eĥiǾǾā ǿeǾridir Ǿu muħta ar 569. Nāmıdır Ǿu defteriŋ ūiǿr žü] Źi āl Münderiǿdir çekilen renǿ ü keder 5Ś0. Ķoymayıp Ǿir ĥālde ehl-i dili Ūör neler eyler imi ĥükm-i95 ķader 571. Bend edip bir dil-Ǿeriŋ gįs suna İŋletir āh etdirir ām ü seĥer 5Ś2. ŧevr eder kār-ħāne-i ālem Ǿu ya Maĥv-zede hem-çü ems ile ķamer 5Ś3. Ħānķāh-ı a ķa dervį ol NeǾįl Edesiŋ maķ duŋa seyr ü sefer 5Ś4. Ŧām-ı a ķı atmayan nā-puħtedir Bį-ħaǾerdir Ǿį-ħaǾerdir Ǿį-ħaǾer [18b] 5Ś5. Źer netįǿe maķ ad ü dil-ħˇāhıŋa Ri te-i na ma çekip mi l-i güher Ħayāl-i Dil žmüfte ilün müfte ilün fā ilün] 5Ś6. Ŧ a gelip ķulzüm-i a ķ-ı ǿevān Ķalmadı hįç dilde taĥammül hemān 5ŚŚ. Azm-i reh-i yāre itāǾ eyledim Fürķat-i dil-dārı ĥisāǾ eyledim 95 ĥükm-iŝ ĥükm ü. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 558 5Śś. Ķıldı o meh-pāre-i zįǾā Ǿeni Mālik-i genǿįne-i ħ lyā Ǿeni 5Ś9. Bu heves ü evķ ile çıķdım yola A f-ı nigāh olmadı aġ ü ola 5ś0. Ŧān ataraķ ħānķah-ı va la Ǿen Ķu giǾi pervāz ederek ǿān ü ten 5ś1. ŧāħil-i dergāh olıǿaķ96 āh āh Oldu ǿihān Ǿu gözüme simsiyāh 5ś2. N eyleyeyim yoġ idi ol māh-r ūer arafı eyledi dil ǿüst-ǿ 5ś3. Bir kö ede öyle ķalıp zār ü zār ŧoldu gözüm e k ile Ǿį-iħtiyār 5ś4. Ba ladı dil Ǿaħt-ı çep-endāz ile ArǾedeye āli -i nā-sāz ile 5ś5. Bitmedi mi ā ıķa Ǿu ǿevr-i tām Bitmedi mi ehl-i dile intiķām 5ś6. Źaķti ile ǿānıŋı97 mı yaķdılar oŋra geçip evķine mi Ǿaķdılar 5śŚ. Biz Ǿir alay ā ıķ-ı rindāneyiz uǾĥ ü mesā zā ir-i mey-ħāneyiz 5śś. Eyleme Ǿu rütǾe Ǿizimle ǿidāl Bil ki geçer Ǿoynuna vizr-i veǾāl 5ś9. Ūörme Ǿize Ǿir gül-i ra nāyı çoķ ża nį o dil-dāde-i zįǾāyı çoķ 590. żoķsa felek minnetimiz yoķ saŋa Eylemeyiz lu fuŋa98 da iltiǿā 591. Etmeyelim nāfile çoķ ķįl ü ķāl Eyle yine maķ adıŋa99 intiķāl 592. Ĥā ılı ol gün Ǿize oldu ĥarām żoķdu aramızda o nāzük-ħırām olıǿaķŝ olaǿaķ. ǿānıŋıŝ ǿānını. 98 lu fuŋaŝ lu funa. 99 maķ adıŋaŝ maķ adına. 96 97 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 559 593. ŧef -i ġama çāre dolu Ǿādedir Bezm-i feraĥ ser-te-ser āmādedir 594. Bir gece hem-vu lat olup yār ile La l-i leb-i ġonǿesin100 öpdüm Ǿile 595. Böyle niǿe evķ ederek g yiyā Necm-i seĥer oldu diye r -nümā [19a] 596. Bir de göz açdım ki meger ħˇāǾ imi Benle felek etdigi meh-tāǾ imi 59Ś. ŧört yanıma Ǿaķdım o nev-reste yoķ ħ-ı ǿefā-pį e o dil-Ǿeste yoķ 59ś. S zi -i derd etmi iken Ǿį-meǿāl Ūeldi o dem yanıma Ǿir ehl-i ĥāl 599. Ħātırım aldı ele ta yįǾ edip Azm-i reh-i ma laǾa terġįǾ edip 600. Ķalķdıķ anıŋla Ǿileǿe evķ ile żola düzüldük feraĥ ü evķ ile 601. Źardıķ o dem maķ ad-ı ulyāmıza Erdik hele ma nį-i ru yāmıza101 602. Bir de ne görsün ki gözüm ǿānımız Ŧilve eder sevgili ǿānānımız 603. Ben de Ǿayılıp orada ķalmı ım Ĥayret ile öyle durup dalmı ım102 604. u le-i ruħsārına103 mihr-i felek ĠıǾ a eder āte -i ĥasretle pek 605. Anda ne o ǿā iǾe vü ĥüsn ü ān Anda nedir ġonǿe-i la lįn-dehān 606. atlı dili ķı a-i ekker midir żoķsa aǿeǾ ǿevher-i aĥmer midir 60Ś. Sā id-i sįmįnine olmaz Ǿehā Gerden-i Ǿill runa ǿānlar fedā La l-i leb-i ġonǿesinŝ La l ü leǾ-i ġonǿesiŋ. İkinǿi mısrada vezin Ǿozuktur. 102 dalmışım: almı ım. 103 ruħsārınaŝ ruħsārıŋa. 100 101 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 560 60ś. Ķāmetine ar ar eder ser-für Bāġ-ı emelde geziǿek s -Ǿė-s 609. aķlaya Ĥaķ104 s -i na ardan seni uǾĥ ü mesā meslek-i erden seni 610. Ömrünü efz n ede RaǾǾ-i ǿemįl İ te Ǿudur ħayr du ā-yı NeǾįl Taħmįs žmefā įlün mefā įlün mefā įlün mefā įlün] I 1. Açıl ey ġonǿe-i ne küfte zeyn et Ǿezm-i gülzārıŋ 2. Ūörünǿe evķe gelsin andelįǾ-i mest-i dįdārıŋ 3. Ki sensin ehriyār-ı105 devleti Ǿu Ǿāġ-ı ezhārıŋ 4. SeĥāǾ-ı zülfüŋü106 ref et görünsün māh ruħsārıŋ 5. N olur sāyeŋde çe mi r en olsun ā ıķ-ı zārıŋ 1. 2. 3. 4. 5. II Ne ǿāniǾden uh r etdiŋ Ǿilinmez meh giǾi dehre Ķalır yanıŋda ems-i tāǾnākiŋ pertevi zerre Ūeçip āyįneye Ǿaķ kendiŋi seyr eyle Ǿir kerre Degilsin107 cins-i eǾnā-yı Ǿe erden ey perį-çehre Ki ġılmān-ı Ǿihi ti aŋdırır e vār žü] mi vārıŋ [19b] 1. 2. 3. 4. 5. III alındıķda ķarı dı ā ıķānıŋ fikr ü e hānı Bu i ve sende zįrā mu laķā iĥsān-ı RaǾǾānį Ūörenler olmamaķ ķāǾil midir Ǿir demde ĥayrānı Ĥaǿįl etdi nihāl-i tāzež-i] serv-i ħırāmānı Seniŋ gül ende ǿānā dünki gün mestāne reftārıŋ IV 1. Ķalır mı Ǿāde-i a ķıŋ içenler vādį-i ġamda 2. Bulur mu evķ-i dįger olsa da ger meǿlis-i Ŧem de 3. orar mıydı görüp Leylā sını Meǿn n Ǿu demde 4. AǿeǾ įrįn iŋ eyler miydi nāmın108 yād ālemde 5. Egerçi k h-ken Ǿilseydi įrįnį-i güftārıŋ aķlaya Ĥaķŝ aķlayaǿaķ. sensin ehriyār-ıŝ sensiŋ ehriyār ü. 106 zülfüŋüŝ zülfünü. 107 ŧegilsinŝ ŧegilsiŋ. 108 nāmınŝ nāmıŋ. 104 105 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Mehmed Nebîl Bey ve Hicr ü Visâl’i 561 1. 2. 3. 4. 5. V Elimden iħtiyārım gitdi artıķ ķalmadı āķat Ūülerken aġlarım Ǿilmem nedir Ǿu Ǿendeki ĥālet oķar Ǿiŋ reng ü Ǿiŋ ĥāle dili Ǿu āte -i ĥasret Beni geh ġarķ-ı n r ü geh eder müstaġraķ-ı ulmet Ħayāl-i ārı ü endį e-i gįs -yı arrārıŋ 1. 2. 3. 4. 5. VI Dehen-Ǿāz-ı fe āĥatdır nigāhıŋ lāl ü meǾh ta AǿeǾ Įsā mısıŋ indiŋ semādan aĥn-ı nās ta Ķalır ǿād -yı siĥr-āmįzler yanıŋda fert te Ederseŋ azm-i BāǾil ögredir ūār t ü Mār t a Rum z-ı fenn-i siĥri çe m-i ehlā-yı füs n-kārıŋ 1. 2. 3. 4. 5. VII NeǾįlā ĥaddiŋi Ǿil de teǿāvüz eyleme ĥaddi Na įr olmaz Ǿu i r-i pāke i te söz Ǿudur ǿiddį Olur engü t-nümā-yı ĥayret elǾet Ħˇāǿe-i Źeǿdį żanında mu teǾerdir ā irān-ı a rıŋ ey Ĥamdį Mi āl-i kāġıd-ı zer nüsħa-i rengįn-i e ārıŋ KAżNAKÇA AKAR, Metin (1995). Fuzûlî nin Leylî ve Meǿnûn u Üzerine Bazı ŧü ünǿeler . Bir: Türk ŧünyası İnǿelemeleri ŧergisi (3): 165-171. AKSOżAK, İsmail ūakkı (2005). Manastırlı Ŧelâl in Satranç Terimleri ile żazdığı Ūazeli . TÜBAR XVIII: 7-16. AKTA , erif (1991). Roman Sanatı ve Roman İnǿelemesine Ūiri . Ankaraŝ Akçağ żay. ARSLAN, Mehmet (hzl.) (2011). eref ūanım ŧîvânı. İstanǾulŝ KitaǾevi żay. ATAY, Hakan (2003). Heves-nâme de A k Oyunuŝ Taǿi-zâde Ŧafer ÇeleǾi nin Özgünlük İdeali. żayımlanmamı żüksek Lisans Tezi. Ankaraŝ Bilkent Ünversitesi Türk EdeǾiyatı Bölümü. Bursalı Mehmed Tâhir (1333). Osmânlı Mü ellifleri. Ŧ. 2. İstanǾulŝ MatǾa a-i Âmire. ÇETİN, Nurullah (2003). Roman Çözümleme żöntemi. Ankaraŝ Önǿü Basımevi. ŪÜRBÜŽ, Mehmet (2010). (3): 242-257. iir Semasının żegâne żıldızıŞ Ūüzeller Sultanı . Turkish Studies 5 ŪÜRBÜŽ, Mehmet (hzl.) (2012). KâǾilî, Sultân-ı ūûǾâna MünâsiǾ E âr (Poems to Sing for the Leading Beautiful Beloved) (Millet Library, Ali Emiri Manzum No. 744-745) Part I: Analysis-Facsimile. The Department of Near Eastern Languages and Civilizations, Harvard University, 2012, Sources of Oriental Languages and Literatures 109. ūâfız Mehmed NeǾîl Bey. ūiǿr ü Źisâl Meǿmû ası. Türk ŧil Kurumu Kütüphanesi A/91. KUTLAR, Fatma Sabiha (hzl.) (2005). Ûdî, Mâǿerâ-yı Mâh. Ankaraŝ Önǿü Kitap. KUTLAR Oğuz, Fatma SaǾiha (2014). NeǾîl, Mehmed NeǾîl Bey, ūâfız Mehmed NeǾîl Bey, NeǾîl Bey . TEİS. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014 Fatma Sabiha KUTLAR OĞUZ 562 httpŝ//www.turkedeǾiyatiisimlersozlugu.ǿom/index.php?sayfa=detay&detay=3625 žeri im tarihi: 01. 12. 2014]. ÖŽŦAN, ūidayet (hzl.) (2000). Son Asır Türk airleri (Kemâlü - u arâ), İǾnü l-Emin Mahmud Kemal İnal. C. III. Ankara: AKM Yay. SÜRELLİ, Bahadır (200Ś). ŻŹIII. yüzyıl Osmanlı iirinde ŧeği im ve SünǾülzâde ŹehǾî nin evk-engîz i. żayımlanmamı żüksek Lisans Tezi. Ankaraŝ Bilkent Üniversitesi. erefeddin Râmî (1994). Enîsü l-U âk (Klasik ŧoğu EdeǾiyatlarında Sevgiliyle İlgili Mazmunlar). Çev.ŝ T. KaraǾey, N. Külekçi, ū. İdris. Ankaraŝ Eǿdad żay. TUMAN, Mehmed Nâil (2001). Tuhfe-i Nâilî - ŧivân âirlerinin Muhtasar Biyografileri. C. II. Hzl. C. KurnazŞ M. Tatǿı. Ankaraŝ Bizim Büro żay. Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 9/12 Fall 2014