Books by Abdullah Miraç Bükey
CUMHURİYETİN 100. YILINDA TÜRKİYE EKONOMİSİ, 2023
Bookmarks Related papers MentionsView impact
Bookmarks Related papers MentionsView impact
Ücret ve İstihdam Boyutuyla Çalışma Hayatında Dezavantajlı Gruplar, 2020
Bookmarks Related papers MentionsView impact
Bookmarks Related papers MentionsView impact
Bookmarks Related papers MentionsView impact
Sosyal Politikada Güncel Gelişmeler: Dezavantajlı Gruplar, 2020
Yoksulluk tarihin ilk devirlerinden beri insanlığı meşgul edegelmiş bir meseledir. Dolayısıyla ta... more Yoksulluk tarihin ilk devirlerinden beri insanlığı meşgul edegelmiş bir meseledir. Dolayısıyla tarihten bu yana yoksullukla mücadelede farklı yaklaşımlar ve usuller geliştirilmiştir. Son iki asırda ise temelde iki çeşit yoksullukla mücadele yöntemi öne çıkmıştır. Bunlardan ilki Keynesyen iktisat ekolünün mahsulü olan ve devletin gelirin ikincil dağılımına aktif olarak bizzat müdahale ettiği yoksullukla doğrudan mücadele politikaları, ikincisi ise Neo-liberal iktisadi ekolün mahsulü olan ve esasen yoksullukla mücadeleyi hedeflemeyen; fakat yoksulluğu dolaylı yoldan azalttığı iddia edilen yoksullukla dolaylı mücadele politikalarıdır. Bu çalışmada söz konusu yoksullukla mücadelede ikinci tür olan yoksullukla dolaylı mücadele politikalarının yoksulluk üzerindeki etkisi üst-orta gelirli ülkeler örneğinde ampirik olarak tahlil edilmiştir. Çalışmada bu doğrultuda panel veri analiz yöntemi kullanılmıştır. 2002-2016 dönemi yıllık verileri esas alınarak yapılan çalışmanın bulgularına göre yoksullukla dolaylı mücadele politikalarından iktisadi büyümeyi temsil eden GSYH’deki %1’lik artış yoksulluk oranını yaklaşık %0.08 oranında, istihdam politikalarını temsil eden istihdam oranındaki %1’lik bir artış yoksulluk oranını yaklaşık %7.62 oranında azaltmakta iken; fiyat istikrarı politikalarını temsil eden enflasyondaki 1 birimlik artış ise yoksulluk oranını yaklaşık %3.83 artırmaktadır. Ekonometrik modelde belirginlik katsayısının düşüklüğü ise (%36.36) yoksullukla mücadelede dolaylı politikaların kifayetsiz kalacağını, bu mücadelenin doğrudan politikalar ile de desteklenmesi gerektiğini ve her iki mücadele yönteminin de birbirlerine alternatif değil; birbirlerini tamamlayıcı nitelikte olduğunu ima etmektedir.
Bookmarks Related papers MentionsView impact
ECONOMIC CRISIS AND INCOME DISTRIBUTION IN TURKEY: THE CASE OF 1994, 2001 AND 2008 CRISIS, 2020
Economic crises are the processes in which the balance of supply and demand deteriorated suddenly... more Economic crises are the processes in which the balance of supply and demand deteriorated suddenly and unexpectedly in the markets even though it gives initial signals, like an insidious disease that does not show symptoms. The economic structure is just like the human body consists of different organs and organisms; It consists of combining different types of equilibrium, such as goods and services markets, financial markets and labor markets. When economic crises erupt in any of these markets, it affects the entire system by spreading into other markets, such as the process of damaging a disease by infecting to different organs in the body. One of the part of the system that affected by the crises is the area of income distribution. İn this study, the effects of the economic crises of 1994, 2001 and 2008 on income distribution in Turkey were examined via establishing a time series model by ARDLBounds Testing Approach. According to the long-term results of the econometric model, it was determined that the 1994 Crisis increased the Gini coefficient by approximately 0.662% and the 2001 Crisis by approximately 0.512%. Although the long-term coefficient of the 2008 Crisis was positive, it was found statistically insignificant. İn conclusion, according to the findings of the study, the economic crises in question has had a desructive impact on income distribution in the long term; while has had a corrective impact in the short term.
Bookmarks Related papers MentionsView impact
Papers by Abdullah Miraç Bükey
Turkish Journal of Diaspora Studies, 2024
Due to the political unrest following the civil war in 2011, several million Syrians had to flee ... more Due to the political unrest following the civil war in 2011, several million Syrians had to flee from their own country to save their lives. The mass migration movement of Syrians, first within the country and then towards neighboring countries, brought many socio-economic problems. One of the worst hit nations is Türkiye, because of forced migration from Syria, where there are roughly five million registered and unregistered migrations. Although it has been nine years since the process began that was initially established as a temporary solution, and as a resolution could not be found, the dream of returning Syrians has weakened over time. This study aims to reveal how Syrians, who are included in the labor market in an unplanned way, affect the Turkish labor market. Dynamic Panel data analysis was performed using the data from 26 regions in Türkiye. As a result, a 1% increase in the immigration rate, which represents the share of Syrian immigrants in the region’s population, increases the employment rate by approximately 0.02%.
Bookmarks Related papers MentionsView impact
DergiPark (Istanbul University), 2019
Bookmarks Related papers MentionsView impact
Bookmarks Related papers MentionsView impact
Sustainability
The causes and effects of being “not in education, employment, or training (NEET)” differ accordi... more The causes and effects of being “not in education, employment, or training (NEET)” differ according to countries, regions, and even individuals. In this study, the relationship between the causes of young people being NEET and the effects of being NEET is examined on young people in Turkey. The data and scales of cause and effect that have high validity and reliability coefficients were used from in-person field research conducted with 3158 NEET young people by Istanbul University between September and December 2020 in Turkey. The influence of the causes of being NEET scale on the effects of being NEET scale was analyzed by the multivariable regression method. As a result of the analysis, it was determined that the effects of the individual, familial, educational, environmental, and labor market dimensions of the causes of being NEET scale on the effects of being NEET scale were significant.
Bookmarks Related papers MentionsView impact
Sosyoekonomi
1974 yılında patlak veren Petrol Krizi küresel yatırımda ve toplam talepte ciddi daralmalar meyda... more 1974 yılında patlak veren Petrol Krizi küresel yatırımda ve toplam talepte ciddi daralmalar meydana getirmiştir. Söz konusu krizin sonuçlarıyla mücadele etmek amacıyla başta ABD, Japonya, Almanya gibi gelişmiş ülkeler öncülüğünde küresel ekonomide yeni bir süreç başlatılmıştır. Neoliberal iktisadi politikaların başatlığının hissedilmeye başlandığı, ekonomilerin dışa açıldığı ve emek, mal ve sermaye piyasalarında deregülasyon politikalarının uygulandığı bu süreçte, hem yeni mal ve hizmet üretimi hem de bu yeni üretim sürecinin finansmanı yeni bir gündem hâlini almıştır. Bu yeni süreci idare edebilmek maksadıyla yeni ekonomik birliktelikler tesis edilmeye başlanmıştır. Bu yeni birlikteliklerden biri de BRICS ülkeleridir. “Küreselleşme” olarak adlandırılan söz konusu süreç finansal piyasaları da etkilemiştir. Bu dönemde finansal araçların çeşitleri artmış, kullanımı yaygınlaşmış ve finansal piyasalar derinleşmiştir. Küresel ekonomide etkileri gittikçe artan, istihdamdan ödemeler denges...
Bookmarks Related papers MentionsView impact
Sosyal siyaset konferansları dergisi, May 18, 2021
Bookmarks Related papers MentionsView impact
Alanya Akademik Bakış
Gelir dağılımındaki eşitsizlikle mücadelede önemli stratejilerden biri, emek faktörünün gelirini ... more Gelir dağılımındaki eşitsizlikle mücadelede önemli stratejilerden biri, emek faktörünün gelirini artırmaya yönelik ücret politikalarıdır. Zira ücret, milli gelirde en büyük paya sahip faktör geliridir. Bu bağlamda çalışmada, Türkiye’de ücret politikalarının gelir dağılımı eşitsizliğini nasıl etkilediği irdelenmektedir. ARDL Sınır Testi Yaklaşımı ile analiz edilen ekonometrik modelin bağımlı değişkeni gelir dağılımını temsilen Gini katsayısı, bağımsız değişkenleri ise özel sektör ücretlerini temsilen özel bir havayolu şirketinin ortalama ücretleri ve asgari ücrettir. Çalışmanın bulgularına göre asgari ücretteki %1’lik bir artış Gini katsayısını %0.061 oranında azaltmakta; özel sektör ücretlerindeki %1’lik bir artış ise Gini katsayısını %0.051 oranında artırmaktadır. Bu sonuç asgari ücret politikalarının eşitsizliği azaltmada önemli rol oynadığını; özel sektör ücret artışlarının ise eşitsizliği artırdığını ima etmektedir. Ayrıca nedensellik analizine göre bu ilişki kısa dönemde de geç...
Bookmarks Related papers MentionsView impact
Bookmarks Related papers MentionsView impact
İksad Yayınevi, 2020
Economic crises are the processes in which the balance of supply and demand deteriorated suddenly... more Economic crises are the processes in which the balance of supply and demand deteriorated suddenly and unexpectedly in the markets even though it gives initial signals, like an insidious disease that does not show symptoms. The economic structure is just like the human body consists of different organs and organisms; It consists of combining different types of equilibrium, such as goods and services markets, financial markets and labor markets. When economic crises erupt in any of these markets, it affects the entire system by spreading into other markets, such as the process of damaging a disease by infecting to different organs in the body. One of the part of the system that affected by the crises is the area of income distribution. İn this study, the effects of the economic crises of 1994, 2001 and 2008 on income distribution in Turkey were examined via establishing a time series model by ARDLBounds Testing Approach. According to the long-term results of the econometric model, it was determined that the 1994 Crisis increased the Gini coefficient by approximately 0.662% and the 2001 Crisis by approximately 0.512%. Although the long-term coefficient of the 2008 Crisis was positive, it was found statistically insignificant. İn conclusion, according to the findings of the study, the economic crises in question has had a desructive impact on income distribution in the long term; while has had a corrective impact in the short term.
Bookmarks Related papers MentionsView impact
Alanya Akademik Bakış Dergisi, 2022
Gelir dağılımındaki eşitsizlikle mücadelede önemli stratejilerden biri, emek
faktörünün gelirini ... more Gelir dağılımındaki eşitsizlikle mücadelede önemli stratejilerden biri, emek
faktörünün gelirini artırmaya yönelik ücret politikalarıdır. Zira ücret, milli
gelirde en büyük paya sahip faktör geliridir. Bu bağlamda çalışmada,
Türkiye’de ücret politikalarının gelir dağılımı eşitsizliğini nasıl etkilediği
irdelenmektedir. ARDL Sınır Testi Yaklaşımı ile analiz edilen ekonometrik
modelin bağımlı değişkeni gelir dağılımını temsilen Gini katsayısı, bağımsız değişkenleri ise özel sektör ücretlerini temsilen özel bir havayolu şirketinin ortalama ücretleri ve asgari ücrettir. Çalışmanın bulgularına göre asgari ücretteki %1’lik bir artış Gini katsayısını %0.061 oranında azaltmakta; özel sektör ücretlerindeki %1’lik bir artış ise Gini katsayısını %0.051 oranında artırmaktadır. Bu sonuç asgari ücret politikalarının eşitsizliği azaltmada önemli rol oynadığını; özel sektör ücret artışlarının ise eşitsizliği artırdığını ima etmektedir. Ayrıca nedensellik analizine göre bu ilişki kısa dönemde de geçerlidir.
One of the important strategies in combating inequality in income distribution is wage policies aimed at increasing the income of the labor
factor. Because wages are the factor income that has the largest share in
national income. In this context, the study examines how wage policies affect income inequality in Turkey. The dependent variable of the econometric model analyzed with the ARDL Bounds Test Approach is the Gini coefficient representing the income distribution, and the independent variables are the average wages of a private airline company representing the private sector wages and the minimum wage. According to the findings of the study, a 1% increase in the minimum wage reduces the Gini coefficient by 0.061%; A 1% increase in private sector wages increases the Gini coefficient by 0.051%. This result indicates that minimum wage policies play an important role in reducing inequality; private sector wage increases imply that inequality increases. In addition, according to causality analysis, this relationship is also valid in the short run.
Bookmarks Related papers MentionsView impact
Bookmarks Related papers MentionsView impact
Analysis of Attractive Factors of Labour Force Migration in European Union States, 2020
Bookmarks Related papers MentionsView impact
Maliye Araştırmaları Dergisi, Mar 30, 2017
Bookmarks Related papers MentionsView impact
Uploads
Books by Abdullah Miraç Bükey
Papers by Abdullah Miraç Bükey
faktörünün gelirini artırmaya yönelik ücret politikalarıdır. Zira ücret, milli
gelirde en büyük paya sahip faktör geliridir. Bu bağlamda çalışmada,
Türkiye’de ücret politikalarının gelir dağılımı eşitsizliğini nasıl etkilediği
irdelenmektedir. ARDL Sınır Testi Yaklaşımı ile analiz edilen ekonometrik
modelin bağımlı değişkeni gelir dağılımını temsilen Gini katsayısı, bağımsız değişkenleri ise özel sektör ücretlerini temsilen özel bir havayolu şirketinin ortalama ücretleri ve asgari ücrettir. Çalışmanın bulgularına göre asgari ücretteki %1’lik bir artış Gini katsayısını %0.061 oranında azaltmakta; özel sektör ücretlerindeki %1’lik bir artış ise Gini katsayısını %0.051 oranında artırmaktadır. Bu sonuç asgari ücret politikalarının eşitsizliği azaltmada önemli rol oynadığını; özel sektör ücret artışlarının ise eşitsizliği artırdığını ima etmektedir. Ayrıca nedensellik analizine göre bu ilişki kısa dönemde de geçerlidir.
One of the important strategies in combating inequality in income distribution is wage policies aimed at increasing the income of the labor
factor. Because wages are the factor income that has the largest share in
national income. In this context, the study examines how wage policies affect income inequality in Turkey. The dependent variable of the econometric model analyzed with the ARDL Bounds Test Approach is the Gini coefficient representing the income distribution, and the independent variables are the average wages of a private airline company representing the private sector wages and the minimum wage. According to the findings of the study, a 1% increase in the minimum wage reduces the Gini coefficient by 0.061%; A 1% increase in private sector wages increases the Gini coefficient by 0.051%. This result indicates that minimum wage policies play an important role in reducing inequality; private sector wage increases imply that inequality increases. In addition, according to causality analysis, this relationship is also valid in the short run.
faktörünün gelirini artırmaya yönelik ücret politikalarıdır. Zira ücret, milli
gelirde en büyük paya sahip faktör geliridir. Bu bağlamda çalışmada,
Türkiye’de ücret politikalarının gelir dağılımı eşitsizliğini nasıl etkilediği
irdelenmektedir. ARDL Sınır Testi Yaklaşımı ile analiz edilen ekonometrik
modelin bağımlı değişkeni gelir dağılımını temsilen Gini katsayısı, bağımsız değişkenleri ise özel sektör ücretlerini temsilen özel bir havayolu şirketinin ortalama ücretleri ve asgari ücrettir. Çalışmanın bulgularına göre asgari ücretteki %1’lik bir artış Gini katsayısını %0.061 oranında azaltmakta; özel sektör ücretlerindeki %1’lik bir artış ise Gini katsayısını %0.051 oranında artırmaktadır. Bu sonuç asgari ücret politikalarının eşitsizliği azaltmada önemli rol oynadığını; özel sektör ücret artışlarının ise eşitsizliği artırdığını ima etmektedir. Ayrıca nedensellik analizine göre bu ilişki kısa dönemde de geçerlidir.
One of the important strategies in combating inequality in income distribution is wage policies aimed at increasing the income of the labor
factor. Because wages are the factor income that has the largest share in
national income. In this context, the study examines how wage policies affect income inequality in Turkey. The dependent variable of the econometric model analyzed with the ARDL Bounds Test Approach is the Gini coefficient representing the income distribution, and the independent variables are the average wages of a private airline company representing the private sector wages and the minimum wage. According to the findings of the study, a 1% increase in the minimum wage reduces the Gini coefficient by 0.061%; A 1% increase in private sector wages increases the Gini coefficient by 0.051%. This result indicates that minimum wage policies play an important role in reducing inequality; private sector wage increases imply that inequality increases. In addition, according to causality analysis, this relationship is also valid in the short run.
ulaşmıştır. Ücretlilerin artık birçok ülkede toplumun çoğunluğunu oluşturuyor olmaları onlara dair yapılacak
herhangi bir çalışmanın da toplumun genelini ilgilendirmesi açısından hayatiyet arz etmektedir. Yapılan
bu çalışmada ücretler ile enflasyon arasındaki ilişkinin yönünü incelemek ve reel olarak ücretlerin geldiği
noktayı tespit etmek amaçlanmıştır. Bu minvalde Türkiye’nin 1987-2018 yılları arası yıllık TÜFE ve Asgari
Ücret verileri kullanılmıştır. Enflasyon ve Asgari Ücret arasındaki ilişki ARDL Sınır Testi Yaklaşımı ve ücret-fiyat
sarmalının varlığı ise Toda-Yamamoto Nedensellik testleri uygulanarak tespit edilmiştir. Ekonometrik analizin
sonuçlarına göre enflasyon ve asgari ücret arasında uzun dönemli ilişki tespit edilmiş, kısa dönemde ise ilişki
anlamsız bulunmuştur. Buna göre uzun dönemde enflasyonda meydana gelen %1’lik bir artış asgari ücreti
yaklaşık olarak %2.59 oranında artırmaktadır. Asgari ücretteki artışın enflasyon oranındaki artıştan yüksek
olması, yani esneklik katsayısının 1’den büyük olması asgari ücretin reel olarak artışını ifade etmektedir. Toda-
Yamamoto Nedensellik analizi sonuçlarına göre ise hem asgari ücretlerden enflasyona hem de enflasyondan
asgari ücretlere doğru çift yönlü bir nedensellik ilişkisi tespit edilmiştir. Bu ilişki ise Türkiye’de 1987-2018
dönemi referans aralığında ücret-fiyat sarmalının varlığına işaret etmektedir. Kriz dönemlerini takip eden
yıllarda ise asgari ücretin 3.65 birim arttığı görülmüştür.
(Working for wage has started to accelerate with the industrial revolution and reached its highest rates with the neo-liberal period. The wage earners now constitute the majority of the society in employment in many countries. Therefore, any policy regarding wage earners concerns the general public. In this study, it wasaimed to examine the direction of the relationship between wages & inflation and to determine the point of real wages. For this purpose, annual CPI and Minimum Wage data between 1987-2018 were used. The relationship between inflation and minimum wage was determined by applying ARDL Boundary Test Approach and the existence of wage-price spiral by applying Toda-Yamamoto Causality tests. According to the results of the econometric analysis, a long-term relationship was found between inflation and minimum wage, while the relationship was found meaningless in the short term. Accordingly, a 1% increase in inflation in the long run increases the minimum wage by approximately 2.59%. The fact that the increase in the minimum wage is higher than the increase in the inflation rate that’s so the elasticity coefficient greater than 1 means the real increase in the minimum wage. According to the results of Toda-Yamamoto Causality analysis, a bidirectional causality relationship was determined both from minimum wages to inflation and from inflation to minimum wages. This relationship suggests the existence of the 1987-2018 reference period in the range of wage-price spiral in Turkey. It was observed that the minimum wage increased by 3.65 units in the years following the crisis periods).
(Globalization and opendency have affect with various aspects of a country's economy. Indicators of income distribution are very important in terms of showing the economic and social consequences of the transformation in the economy. İn this article, the effects of foreign trade liberalization on the income distribution of the Economy of Turkey is examined by aspects of technology imports and exports. İn the econometric model of the study which analyzed by the least squares method, Gini coefficient is dependent, and rates of technology imports and exports are independent variables. According to findings of the study, the increase in technology imports has a positive effect and the increase in technology exports has a negative effect on the income distribution. Accordingly, a 1% increase in rate of technology imports reduces the Gini coefficient by 0.11%; a 1% increase in the rate of technology exports increases the Gini coefficient by 0.18%).