Papers- Makaleler by Onur Günday

OANNES, Uluslararası Eskiçağ Tarihi Araştırmaları Dergisi International Journal of Ancient History 4/2, Eylül – September 2022 467 – 486, 2022
Modern toplumlarda örneklerine sıkça
şahit olduğumuz, kişisel ya da politik
nedenlerle, fizikse... more Modern toplumlarda örneklerine sıkça
şahit olduğumuz, kişisel ya da politik
nedenlerle, fiziksel ve sözlü bir surette
hedefteki şahıs ve gruplara yönelmiş
olan linç hareketleri, tarih boyunca
birçok farklı toplum ve kültürlerde de
sıkça uygulanagelen yöntemler
olmuştur. Bu tarz uygulamalar ile
hedefteki kişi ve grupları yok etmek veya
sosyal yönden sindirmek amacı
güdülmüş, halkın, siyasi grupların ve
hatta devletle ilişkili kişi ve kurumların,
belirlenmiş olan kanun sınırlarının
dışına taşarak, kendi adaletlerini
uygulamalarının ya da siyasi amaçlarını
sağlamalarının kestirme bir yolu olarak
ortaya çıkmıştır. Toplumun koymuş
olduğu normlara uymayan kişileri veya
politik rakipleri linç etmek ve gözdağı
vermek, Cumhuriyet Dönemi Roma’sı
(Res Publica) için de özellikle devlet
destekli politik şiddetin kökeninde yatan
önemli bir etmen olmuştur. Günümüz
bakış açısı ile ilkel ve zalimce
uygulamalar olarak addedebileceğimiz
bu yöntemler, antik Roma’da birçok
hallerde yasal kanallara yönlendirilmiş
veya atalardan kalan adetler (mos maiorum) gereği çoğu hallerde toplum
katmanlarınca ve hatta resmi
kurumlarca dahi kabul görmüştür. / The lynching movements, which are often
seen in modern societies, for personal and
political reasons, oriented towards
individuals and groups physically or
verbally, have been known in various
societies and cultures throughout history.
These kinds of practices, aimed at
destroying or socially intimidating people
and groups in the target, have emerged as
a different but effective way for people and
political groups to go beyond the
boundaries of the defined law to provide
their justice or political goals. Looting and
intimidation of people or political rivals
who do not comply with the norms set by
society has been an essential factor in the
Roman Empire of the Republican Period.
It can be seen that these methods, which
can be considered as primitive and cruel
practices with a contemporary
perspective, were referred to legal
channels in ancient Rome in many cases
or were accepted by the community layers
and even by official institutions due to
established practices (mos maiorum).

Manisa Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi (Manisa Celal Bayar University Journal of Social Sciences), 2021
En ilkel insan toplumlarında tanrı(ça)lar genellikle gökte düşünülmüş, kendi kavrayışları ve haya... more En ilkel insan toplumlarında tanrı(ça)lar genellikle gökte düşünülmüş, kendi kavrayışları ve hayal güçleri ölçüsünde farklı toplumlar bu tanrılara farklı isimler ve fonksiyonlar yüklemiştir. Çok geçmeden oluşmaya başlayan ilk inanç sistemlerinde, gökyüzü ve doğa tanrıları insanların inanç dünyasında en önemli yerleri işgal etmeye başlamış, birçok faklı nedenle gökyüzünün kutsallığı düşüncesi Sümer, Babil, Hurri, Hitit ve Hellenler gibi ilk medeni toplumların mitolojik unsurlarında ve efsanelerinde yer bulmuştur. İlk örneklerini Sümer'de gördüğümüz gök tanrılarına ilişkin bu efsaneler ve inançlar, asırlarca süren toplumsal etkileşimler sonucunda bütün Yakın Doğu coğrafyasına yayılmıştır. Anu, Teşup ve Zeus gibi gök tanrıları bölge toplumlarının geliştirmiş olduğu pantheonlarda genellikle baş tanrılar olarak tapınım görmüşlerdir.
Mısır medeniyetinin oluşmasında ve insanlığın en eski zamanlarından itibaren Mısır'ın cazibesini ... more Mısır medeniyetinin oluşmasında ve insanlığın en eski zamanlarından itibaren Mısır'ın cazibesini korumasında en etkili faktör Nil Nehri olmuştur. Bu sebeple Mısır denilince Nil; Nil denilince de Mısır akla gelmektedir. Nil, Mısır coğrafyasının belirleyici ve etkili bir unsuru olduğu kadar, Akdeniz dünyası için de tarih, kültür, tarım, ticaret, dil, din, edebiyat, teknoloji, mimari, bilim ve sanatın kaynağıdır. Bu, insan ile coğrafya arasındaki ilişkiyi ve sonuçlarını ortaya koyması bakımından da önemlidir. Bir ülkenin ve bölgede medeniyetlerin şekillenmesinde bu derece etkili bir tabiat harikası olan bu nehrin gelişen ve değişen dünya şartları içinde tanınması Akdeniz medeniyetinin gelişiminin anlaşılabilmesini kolaylaştıracaktır.
by Hatice PALAZ ERDEMİR, Recep Efe, Necip sabri Mülazımoğlu, mehtap bayrak, Güzin KANTÜRK YİĞİT, Osman Yilmaz, Gözde Emekli, Yrd.doç.dr. Duran Aydınözü, Fatma Yılmaz, Celalettin Duran, Emre ÖZŞAHİN, Murat Poyraz, and Onur Günday
Conference Presentations by Onur Günday

The German Emperor Wilhelm the 2nd set off İstanbul-Jerusalem trip in 1898. This was the second t... more The German Emperor Wilhelm the 2nd set off İstanbul-Jerusalem trip in 1898. This was the second trip made by the epmperor to the Otoman territory. While in his fi rst trip he got the Otoman Empire to stretch Baghdad railway upto Konya as an alternative to the Suez trade route, which was under the control of the British, the second trip of the eperor was historically a turning point increasing Geramn's infl uence on the Otoman Empire. During this trip, Wilhelm the 2nd, who made important diplomatic, cultural and economic contacts granted some very important previliges from the Otoman Empire such as constructing Istanbul-Kostence telegraph line, intensing the commericial relationships and some previliges were granted tothe Deutsche Bank by the Ottomans in order to stretch the railway to Baghdad. Due to this trip, Ottoman-German relations started a new period and this new period led to substantial refl ections all over the world as well as the English media. In this study, the refl ections and the consequences of Wilhelm's trip to the Ottoman territory in English media and the reactions of the media will be outilined.

Romalı general Scipio (Africanus-MÖ 236-183) karşısında Zama'da aldığı yenilgi ile Kartaca'nın ka... more Romalı general Scipio (Africanus-MÖ 236-183) karşısında Zama'da aldığı yenilgi ile Kartaca'nın kaderi tayin olmuştur. Ülke bu savaş sonunda Batı Akdeniz hâkimiyeti mücadelesinde Roma'nın gerisine düşmüş, Hannibal de Roma'nın ve Kartaca'daki siyasi rakiplerinin baskıları sonunda şehri terk etmek zorunda bırakılmıştır. Roma ile olan mücadelesinden vazgeçmeyen Hannibal, bu amacına en uygun müttefik olarak kendisine doğunun büyük Helenistik hükümdarı olan Seleukos kralı III. Antiochos'u (MÖ 242-187) seçmiştir. Hannibal'in bu amaçla Anadolu'ya geçişi, onun Roma ile olan mücadelesinin ikinci aşamasını oluşturmakla beraber, Kartaca-Roma savaşları kadar önemli sonuçlar doğurmuştur. Hannibal, III. Antiochos dışında, kuzeybatı Anadolu'da Helenistik bir krallık olan Bithynia'da I.Prusias (MÖ 230-182)'ın da hizmetinde bulunmuş, Prusias'ın, Roma'nın müttefiki olan Pergamon krallığı ile olan mücadelesinde onun da yanında yer almıştır. Hannibal'in Anadolu'ya geçişi Roma'nın Anadolu siyasetini gözden geçirmesine neden olmuş ve bölgedeki yayılışını hızlandırmıştır. İtalya'da neden olduğu yıkımın etkileri taze olduğu için, Hannibal yaşadığı sürece, Roma onu büyük bir tehdit olarak görmüştür. Roma'nın her fırsatta Hannibal'i hizmetinde bulunduğu krallardan teslim edilmesini istemesi sonucunda, çıkış yolu bulamayan Hannibal Libyssa'da (Gebze?) intihar etmiştir. Antik ve modern kaynaklarda Libyssa'nın yeri hakkında farklı kayıtlar ve iddialar yer almış, günümüze kadar araştırmacılar arasında tartışma konusu olmuştur.
Books by Onur Günday
Onur Günday, Cumhuriyet Dönemi Roma Toplumunda Kamu Suçları, Yargılamalar ve Ceza Uygulamaları, Yetkin Yayıncılık, Ankara., 2019
Book Reviews by Onur Günday
Alpaslan CEYLAN - İbrahim ÜNGÖR, Eskiçağ’da Erzincan Kaleleri, Atatürk Üniversitesi Yayınları No: 1222, Erzurum, 2018.
Papers by Onur Günday

International Journal of Ancient History
The lynching movements, which are often seen in modern societies, for personal and political reas... more The lynching movements, which are often seen in modern societies, for personal and political reasons, oriented towards individuals and groups physically or verbally, have been known in various societies and cultures throughout history. These kinds of practices, aimed at destroying or socially intimidating people and groups in the target, have emerged as a different but effective way for people and political groups to go beyond the boundaries of the defined law to provide their justice or political goals. Looting and intimidation of people or political rivals who do not comply with the norms set by society has been an essential factor in the Roman Empire of the Republican Period. It can be seen that these methods, which can be considered as primitive and cruel practices with a contemporary perspective, were referred to legal channels in ancient Rome in many cases or were accepted by the community layers and even by official institutions due to established practices (mos maiorum).
Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2021
En ilkel insan toplumlarında tanrı(ça)lar genellikle gökte düşünülmüş, kendi kavrayışları ve haya... more En ilkel insan toplumlarında tanrı(ça)lar genellikle gökte düşünülmüş, kendi kavrayışları ve hayal güçleri ölçüsünde farklı toplumlar bu tanrılara farklı isimler ve fonksiyonlar yüklemiştir. Çok geçmeden oluşmaya başlayan ilk inanç sistemlerinde, gökyüzü ve doğa tanrıları insanların inanç dünyasında en önemli yerleri işgal etmeye başlamış, birçok faklı nedenle gökyüzünün kutsallığı düşüncesi Sümer, Babil, Hurri, Hitit ve Hellenler gibi ilk medeni toplumların mitolojik unsurlarında ve efsanelerinde yer bulmuştur. İlk örneklerini Sümer'de gördüğümüz gök tanrılarına ilişkin bu efsaneler ve inançlar, asırlarca süren toplumsal etkileşimler sonucunda bütün Yakın Doğu coğrafyasına yayılmıştır. Anu, Teşup ve Zeus gibi gök tanrıları bölge toplumlarının geliştirmiş olduğu pantheonlarda genellikle baş tanrılar olarak tapınım görmüşlerdir.
Uploads
Papers- Makaleler by Onur Günday
şahit olduğumuz, kişisel ya da politik
nedenlerle, fiziksel ve sözlü bir surette
hedefteki şahıs ve gruplara yönelmiş
olan linç hareketleri, tarih boyunca
birçok farklı toplum ve kültürlerde de
sıkça uygulanagelen yöntemler
olmuştur. Bu tarz uygulamalar ile
hedefteki kişi ve grupları yok etmek veya
sosyal yönden sindirmek amacı
güdülmüş, halkın, siyasi grupların ve
hatta devletle ilişkili kişi ve kurumların,
belirlenmiş olan kanun sınırlarının
dışına taşarak, kendi adaletlerini
uygulamalarının ya da siyasi amaçlarını
sağlamalarının kestirme bir yolu olarak
ortaya çıkmıştır. Toplumun koymuş
olduğu normlara uymayan kişileri veya
politik rakipleri linç etmek ve gözdağı
vermek, Cumhuriyet Dönemi Roma’sı
(Res Publica) için de özellikle devlet
destekli politik şiddetin kökeninde yatan
önemli bir etmen olmuştur. Günümüz
bakış açısı ile ilkel ve zalimce
uygulamalar olarak addedebileceğimiz
bu yöntemler, antik Roma’da birçok
hallerde yasal kanallara yönlendirilmiş
veya atalardan kalan adetler (mos maiorum) gereği çoğu hallerde toplum
katmanlarınca ve hatta resmi
kurumlarca dahi kabul görmüştür. / The lynching movements, which are often
seen in modern societies, for personal and
political reasons, oriented towards
individuals and groups physically or
verbally, have been known in various
societies and cultures throughout history.
These kinds of practices, aimed at
destroying or socially intimidating people
and groups in the target, have emerged as
a different but effective way for people and
political groups to go beyond the
boundaries of the defined law to provide
their justice or political goals. Looting and
intimidation of people or political rivals
who do not comply with the norms set by
society has been an essential factor in the
Roman Empire of the Republican Period.
It can be seen that these methods, which
can be considered as primitive and cruel
practices with a contemporary
perspective, were referred to legal
channels in ancient Rome in many cases
or were accepted by the community layers
and even by official institutions due to
established practices (mos maiorum).
Conference Presentations by Onur Günday
Books by Onur Günday
Book Reviews by Onur Günday
Papers by Onur Günday
şahit olduğumuz, kişisel ya da politik
nedenlerle, fiziksel ve sözlü bir surette
hedefteki şahıs ve gruplara yönelmiş
olan linç hareketleri, tarih boyunca
birçok farklı toplum ve kültürlerde de
sıkça uygulanagelen yöntemler
olmuştur. Bu tarz uygulamalar ile
hedefteki kişi ve grupları yok etmek veya
sosyal yönden sindirmek amacı
güdülmüş, halkın, siyasi grupların ve
hatta devletle ilişkili kişi ve kurumların,
belirlenmiş olan kanun sınırlarının
dışına taşarak, kendi adaletlerini
uygulamalarının ya da siyasi amaçlarını
sağlamalarının kestirme bir yolu olarak
ortaya çıkmıştır. Toplumun koymuş
olduğu normlara uymayan kişileri veya
politik rakipleri linç etmek ve gözdağı
vermek, Cumhuriyet Dönemi Roma’sı
(Res Publica) için de özellikle devlet
destekli politik şiddetin kökeninde yatan
önemli bir etmen olmuştur. Günümüz
bakış açısı ile ilkel ve zalimce
uygulamalar olarak addedebileceğimiz
bu yöntemler, antik Roma’da birçok
hallerde yasal kanallara yönlendirilmiş
veya atalardan kalan adetler (mos maiorum) gereği çoğu hallerde toplum
katmanlarınca ve hatta resmi
kurumlarca dahi kabul görmüştür. / The lynching movements, which are often
seen in modern societies, for personal and
political reasons, oriented towards
individuals and groups physically or
verbally, have been known in various
societies and cultures throughout history.
These kinds of practices, aimed at
destroying or socially intimidating people
and groups in the target, have emerged as
a different but effective way for people and
political groups to go beyond the
boundaries of the defined law to provide
their justice or political goals. Looting and
intimidation of people or political rivals
who do not comply with the norms set by
society has been an essential factor in the
Roman Empire of the Republican Period.
It can be seen that these methods, which
can be considered as primitive and cruel
practices with a contemporary
perspective, were referred to legal
channels in ancient Rome in many cases
or were accepted by the community layers
and even by official institutions due to
established practices (mos maiorum).